Tumgik
#rahmeti ve bereketi onların üzerine olsun)
Text
Her türlü noksanlıktan münezzeh olan Allah, selametin kaynağı olup dilerse sebepler perdesinden, dilerse aracı olmadan esenliği bizatihi verendir.
Her türlü noksanlıktan münezzeh olan Allah, selametin kaynağı olup dilerse sebepler perdesinden, dilerse aracı olmadan esenliği bizatihi verendir.
Sözlükte selâm (selâmet) “bedenî ve ruhî hastalık, eksiklik ve kusurlardan uzak olma” anlamında kullanılır. Allah’a nisbet edildiğinde “her türlü eksiklik, acz ve kusurdan, yaratılmışlara özgü değişikliklerden ve yok oluştan münezzeh olan, selâmetin kaynağı olup esenlik(kurtuluş-rahatlık) veren” şeklinde açıklanır (Râgıb el-İsfahânî, el-Müfredât, “slm” md.; Lisânü’l-ʿArab, “slm” md.; Kāmus…
Tumblr media
View On WordPress
6 notes · View notes
ayten-ali · 10 months
Text
Tumblr media Tumblr media
🕌🤲🌹´⁀⋱‿✫🌿🌹´⁀⋱‿✫🤲🕌
💕 CUMAMIZ MÜBAREK OLSUN
MUTLU BAYRAMLAR
🕌🌿🌹´⁀⋱‿✫🌿🌹´⁀⋱‿✫🌿🌹🕌
Cuma'dır kuldan RABBİne arzları ulaştıran
Cuma'dır tevbe kapılarını açtıran ve
Cuma'da öyle bir vakit vardır ki kulu RABBİ'ne yaklaştıran
O vakte vâkıf olabilme duâsı ile;Efendimiz (s.a.v) ‘in duası : Allah’ım !
Beni amellerin ve huyların en güzeline kavuştur . En güzeline ancak sen iletirsin . Beni amel ve huyların kötüsünden koru . Onların kötüsünden ancak sen korursun 🤲AMİN
🌹🕋🌹ALLAH'ın Selamı
Rahmeti, Bereketi cümlemizin üzerine Olsun inşaAllah
Cuma'mız Mübârek ve
Hâyr Olsun inșâALLAH Dua ile kalın @herkes🤲🌹
20 notes · View notes
ah-val · 1 year
Text
İBLİSİ ÜZEN YEDİ GÜZEL HASLET
► İnsanın Bâzı Davranışları, Şeytânın Feryâd-u Figân Etmesine ve Üzüntüden Zayıf Düşmesine Yol Açmaktadır.
~ Rivâyete Göre Bir Gün Şeytân, Mescîd-i Harâm’ın Bir Köşesinde Bitkin Hâlde Durmuştu. Rasülullah Aleyhisselâtû Vesselâm Efendimiz ise Tavâf Etmekteydi. Hazret Tavâfını Tamam Ettiğinde İblisin Solgun ve Bitkin Bir Hâlde Soluklandığını Gördü ve Sordu:
▬ “Ey Mel’ûn! Neden Böyle Zayıf ve Hâlsiz Bir Durumdasın?”
▬ “Senin Ümmetin Beni Bu Hâle Düşürmüş.”
▬ “Ümmetim Sana Ne Yapmış ki?
▬ “Ey Allah’ın Rasülu! Onlarda Birkaç Haslet Var. Ben Onlardan Bu Hasletleri Almak İçin Ne Kadar Çalışsam da Yapamıyorum.”
▬ “Ümmetimin Seni Bu Kadar Üzen Hasletleri Nelerdir?”
▬ 1- “Birincisi; Onların Birbirlerine Selâm Vermeleridir. Selâm Allah’ın İsimlerinden Biridir. Selâm Verenden Hakk Teâlâ Her Türlü Belâ ve Sıkıntıyı Uzaklaştırır. Allah, Selâmın Cevabını Vereni ise Rahmetinin Kapsamına Alır.
2- İkincisi; Birbirleriyle Karşılaştıklarında Tokalaşmaları, Musafâha Yapmalarıdır. Bunun da O Kadar Çok Sevâbı Var ki, Onlar Birbirlerinden Ayrılmadan Önce Allah Her İkisini de Bağışlıyor.
3- Üçüncüsü; Yemeğe Başlarken, “Bismillâh” Demeleridir. Bu Vesileyle Benim O Sofraya Oturmama ve Yemekten Yememe Engel Oluyorlar.
4- Dördüncüsü; Konuştuklarında, “İnşaAllah” Demeleridir. Onlar Böylece Allah’ın Kazâsına Rızâ Gösteriyorlar.
Bu Yüzden Ben de Onların İşini Bozamıyorum Zahmetim Boşa Gidiyor.
5- Beşincisi; Sabahtan Akşama Kadar Onları Günâha Çekmek İçin Uğraşıyorum. Akşam Olduğunda Tevbe Ediyorlar ve Zahmetimi Boşa Çıkarıyorlar. Allah Bu Vesileyle Onları Affediyor.
6- Altıncısı; Senin İsmini Duyduklarında Yüksek Sesle Salevât Getirmeleridir. Ben Salevâtın Sevâbını Bildiğim İçin Yanlarından Kaçıyorum. Çünkü O Sevâbı Görmeye Takât ve Tahammülüm Yok.
7- Yedincisi; Senin Ehl-i Beytini Gördüklerinde Onlara Sevgi Göstermeleridir. Bu ise Amellerin En Üstünüdür...”
Bunun Üzerine Aleyhisselâtû Vesselâm Efendimiz Eshâbına Dönerek Şöyle Buyurdu:
▬ “Herkim Bu Yedi Hasletten Birine Sahip Olursa, Cennet Ehlindendir.”
Allah'ın selamı ,rahmeti ve bereketi üzerimize olsun inşaAllah
5 notes · View notes
teneres · 2 years
Text
Tumblr media
Hindistan'da ki putperestler, küfür milletinin bayrağının öncüleri olmak için son zamanlarda azgınlıklarını iyice arttırdılar. En son icraatleri ise Rasulullah (ﷺ) sövmek, hakaret etmek.
Bundan evvel de Fransa'da benzeri yaşanmıştı. Nasıl neticelendiği ortada.
Kafire niye kafirlik yapıyorsun dediğimiz yok elbette. Akreb'e neden bal yapmıyorsun diye soracak kadar ahmak değiliz. Ancak Müslüman olduğunu, Rasulullah (ﷺ)'i sevdiğini iddia eden bazılarını görüyoruz ki İslam'ın bu konudaki hükmünden cahiller yahut cahilmiş gibi görünmek işlerine geliyor. Kendilerine, ailelerinden herhangi birine sövsek, ağza alınmayacak şekilde karikatürünü çizip uluslararası mecralarda yayınlasak ne yapacağı belli olanların, iş Allah'a ve Rasul'une gelince nasıl da kıvırdıklarını, nasıl yan çizip zelilce İslam'ın hükmünü tahrif etmeye çalıştıklarını görüyoruz. Bunlara da lafımız yok.
Lafımız hakikaten İslam'ın bu konudaki hükmünü bilmeyen, sarıklı ve sarıksız rüveybidalar tarafından aldatılmış, hakikat kendilerinden gizlenilmiş, tahrif edilerek öğretilmiş kimselere.
İşte bu kitap Ehli Sünnet vel Cemaat'in bu konudaki icmaını, vardıkları görüşün ayet ve hadislerden dayanaklarını içermektedir.
Kitab 4 ana başlığa ayrılmıştır;
1- Rasul'e söven kişi Müslüman veya kafir olsun farketmez öldürülür.
2- Rasul'e söven kişi zımmi/eman ehli olsa dahi öldürülür.
3- Rasul'e söven kişi tevbe ettiği zaman hükmü ne olur?
4- Hangi ifadeler sövme sayılır? Hangi ifadeler sövme sayılmaz? Hangi ifadeler kafir eder, hangi ifadeler etmez. Bu ikisinin arasındaki fark nedir?
Okuyun, okutturun.
Umulur ki her kesimden kimseler okur da, İbn Teymiyye'ye, Rasulullah (ﷺ)'ın kadrini düşürüyor, Peygamber düşmanı vs gibi etiketler vuran sefih Ahbaş taifesinin de nasıl yalancı ve iftiracı olduğu anlaşılır.
İbn Teymiyye'nin, kitabın mukaddimesinden bir kesit;
Allah'tan başka ilah olmadığına ve onun hiçbir ortağının bulunmadığına sahibinin yüzünü bu dine karşı hanif kılacak ve sahibini sapıklıklardan koruyacak bir şahitlikle şahitlik ederim.
Muhammed (ﷺ)'in Allah (Subhanehu ve Teala)'nın kulu ve rasul'ü olduğuna, rasullerin en faziletlisi ve kulların en şereflisi olduğuna şahitlik ederim.
Allah (Subhanehu ve Teala) dinini bütün dinlere galip kılmak için onu hidayet yoluyla ve hak din ile göndermiştir. Şirk ehli ve hakikatlere karşı inat eden inatçılar istemese de hakikat budur.
Allah (Subhanehu ve Teala) onun adını yüceltmiş, onun adını ezanda, teşehhütte, hutbede, cumalarda ve bayramlarda kendi adıyla beraber zikretmiştir. Ona karşı duranları rezil etmiş, ona eziyet verenleri helak etmiş, onunla alay eden haset ehline karşı onu müdafaa etmiş ve onların soylarının kesik olduğunu belirtmiştir. Ona eziyet edenlere dünya ve ahirette lanet etmiş, onların alçaklıklarını alınlarına yazmıştır. Onu, peygamber olarak gönderilmiş olan diğer kardeşlerinden birtakım özelliklerle ayırmıştır.
Vesile, fazilet, Makam-ı Mahmud ve hamd eden herkesin altına sığınacağı Livaul Hamd'i ona has kılmıştır. Allah (Subhanehu ve Teala) ona ve ehline en yüce, en üstün ve en mübarek salatlarla salat eylesin. Allah (Subhanehu ve Teala) ona salât etmeyi sever. Beşeriyetin efendisine salavat yakışır. Allah'ın selamı, rahmeti ve bereketi en üstün ve en güzel şekliyle Rasulullah (sallallahu aleyhi ve sellem)'in ve onun evlatlarının üzerine olsun. Kıyamet gününe kadar en yüce ve en güzel salât ve selamlar onun üzerine olsun. Ona olan salât ve selam kıyamet gününden sonra da ebediyen devam edecektir. Bu, Allah (Subhanehu ve Teala)'nın ona bahşetmiş olduğu bir rızıktır.
Hiç şüphesiz ki Allah (Subhanehu ve Teala) rasulü Muhammed (ﷺ) ile bize hidayet etmiştir. Bizi, onun vesilesiyle karanlıklardan aydınlığa çıkarmıştır. Onun peygamberliğinin ve risaletinin bereketiyle bize dünya ve ahiret hayırlarını ihsan etmiştir. O, Rabbinin katında akılların anlamaktan, dillerin tarif edip vasfetmekten aciz kalacağı yüce bir makamdadır.
Onun bizim üzerimizdeki en ufak hakkı ve hatta Allah'ın onunla alakalı olarak bize farz kılmış olduğu en küçük farz; onu desteklemek, her şekilde ona yardım etmek, her yerde onu cana ve mala tercih etmek, ona eziyet veren herkese karşı onu koruyup himaye etmektir. Allah (Subhanehu ve Teala) her ne kadar Rasulunu mahlukatın yardımından ihtiyaçsız kılmış olsa da bize bütün bunları farz kılmıştır. Bunun sebebi Allah'ın bazı kimseleri diğer bazıları ile imtihana tâbi tutması ve böylece Allah'a ve Rasulüne gıyabında yardım edenleri ortaya çıkarmasıdır. Ki böylece Allah (Subhanehu ve Teala) yapılan ameller neyse karşılığını ona göre versin.
Bütün bunlardan dolayı ve özellikle de başıma gelen bir olaydan dolayı Rasule (aleyhisselam) söven kişinin (Bu kişi ister Müslüman olsun isterse de kâfir olsun fark etmez) cezasının İslam şeriatında ne olduğunu açıklamak, bununla alakalı meseleleri hükümleriyle ve delilleriyle arz etmek, bu hususta bana ulaşan görüşleri nakletmek, izah etmek ve açıklamak istedim. Nitekim bu hakikati açıklamak üzerimize farzdır.
6 notes · View notes
e2i4-ud · 1 year
Text
Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media
Bugün ellerini semaya gönlünü Mevla'ya aç, bugün günahlardan olabildiğince kaç, bugün en gizli incilerini onun için saç.
Bu günlerin feyzi üzerinize, rahmeti geçmişinize, bereketi evinize, nuru ahiretimize, sıcaklığı yuvamıza dolsun.
Gel ey Muhammed bahardır, dualar ardında saklı sırlarımız vardır. Hacdan döner gibi, Miraçtan iner gibi gel gel. Bekliyoruz yıllardır.
Hayrat işleri, insanı kötü ölümden korur. Gizli sadaka, Allah'ın gazabını giderir. Sıla-i rahim akrabalara iyilikte bulunmak, ömrü uzatır. Bütün hayırlı işler bir çeşit sadakadır. Dünyada hayır ehli olan kimseler, ahirette de hayır ehlidirler.
Ümit ederiz ki bu mübarek gece, zor günler geçirdiğimiz; fakat gelecek adına umutla dolu olduğumuz şu dönemlerde yeniden bir uyanışa vesile olur. Berat kandiliniz mübarek olsun.
Dertlerimiz kum tanesi kadar küçük, sevinçlerimiz Nisan yağmuru kadar bol olsun. Bu mübarek geceniz sevapla dolsun.  
Güneşin güzel yüzü, yüreğine dokunsun, kâbuslar senden uzakta, melekler başucunda dursun. Güneş öyle bir geceye doğsun ki, duaların kabul,  
Kardeşliğin daimi olduğu, sevgilerin birleştiği, dostlukların bitmediği yine de mutlu, umutlu ve sevgi dolu, rahmetlerin yağmur gibi yağdığı nice kandillere.  
Bu güzel gecelerin feyzi üzerinize, rahmeti geçmişinize, bereketi evinize, nuru ahiretinize, sıcaklığı yuvanıza dolsun.
Duanız kabul, ameliniz makbul hizmetiniz daim olsun. Saadetiniz kaim olsun.
Gün vardır, bin yıldan uzun gelir bize, bir yıl vardır bir günden kısa gelir bize. Bire bin yazılan bu gecede dua edelim Rabbimize.
Her müminin, riayet etmesi ve vefalı olması gerekli olan hususlar şunlardır: Din saygısı, edebe saygısı ve sofra saygısı.
Konsun yine pervazlara güvercinler, hu huylara karışsın, mübarek akşamdır, gelin ey Fatihalar, Yasinler.
Varlığı ebedi olan, merhamet sahibi, adaletli Yüce Allah kendisine dua edenleri geri çevirmez. Dualarımızın Rabbimizin yüce katına iletilmişine vesile olan bu mübarek kandil gecesinde dualarda buluşmak ümidiyle sıhhat dolu günleriniz olsun
Gül bahçesine girenler gül olmasa da gül kokarlar, kâinatın en güzel gülünün kokusu üzerinizde olsun bu gece.
Günler bize dostların güzelliği ile geceler onların duaları ile mübarek oluyor. Umudumuz dostların hediyesi, duamız sizlerin sevgisi.
Kim canı gönülden iman eder, kalbini her türlü günah, nifak ve bozgunculuktan temiz tutar, dili ile doğru ve tatlı konuşur, endişeye düşmeden haline razı olur, doğru ve güzel huylu olursa gerçekten mutluluğa ulaşır.
06.02.2023’de hayata gözlerini yuman bütün insanlarımıza, Allah’tan sonsuz rahmet; ailelerine sonsuz sabırlar, yaralı olanlara acil şifalar diliyorum. Birlik ve beraberliğimizi asla bozmayalım. Irk; dil; din; mezhep; rey; renk ayrımcılığına tamamen son verelim. Yüreğimizdeki kin ve nefret duygularını silip atalım.
Herkese sıhhat; huzur; neşe dolu sonsuz mutlu yarınlar temenni ederim.
Udi Emin Bey-06.03.2023-Pazartesi
0 notes
derdiderun · 4 years
Text
“Tövbe günahı temizler. Günahkârlığını itiraf ise, günah işleme arzusunu yıkar.”
Onların Âlemi - Seyyid Ahmed er-Rufai (k.s)
57 notes · View notes
Text
Tumblr media
⭐⭐⭐⭐⭐
Ramazan ashab için cihad ayıydı. Bir ordu toparlandı onların Ramazan'ında .⠀
Bedir Zaferi, Mekke’nin Fethi, Tebük Gazvesi dönüşü Ramazan'dadır. Kadisiyye Zaferi de öyle. Stratejik bir nokta olan Rodos da yine Ramazan 'da fethedildi . ⠀
Tarık b. Ziyad komutasındaki İslam Ordusu, Hicrî 91 yılı Ramazan ayında Endülüs’ün güney kıyılarını fethetti.
Hicrî 92 yılı Ramazan’ında Endülüs topraklarında düşman ordularını mağlup edildi ve dört asırlık İslam medeniyeti böyle inşa edildi. ⠀
Salahaddin Eyyubi Safed Kalesi için Ramazan’ın ilk günlerinde hareket emrini verirken istirahat etmesini söyleyen komutanlara “Ömür kısa ve ecel belli değil” diyordu.
Moğol da ilk defa Ayn Calut'ta Ramazan ayında yenilgiye uğramıştı...⠀
Düşünün bakalım diyor Zarifoğlu, televizyon karşısında muhallebi gibi gevşemiş bir Müslüman da değil cihad etmek, acaba kalkıp bir farzı ifa edecek kuvvet ve istek kalmış mıdır?⠀
Çifter yemeyin hurmayı ikazı yapılan bir orduya karşı nefs terbiyesi şu yana kolaların
Ramazan paketlerinde olduğu bir toplumdayız. Bugün ne onların kılıçlarını tokken kaldırabiliyoruz ne de midemiz yediklerimizi hazmedebilecek halde. ⠀
İsrailoğullarına her gün gökten nimet yağarken içlerinden daima yemeyi saklayanlar çıkmıştı. Allah'ın saklamayın ikazına karşılık saklamaya devam ettiler.
Kuran tarih kitabı değil Furkan'dır. ⠀
Bugün sahurda aç kalacağım korkusuyla midelerimize istiflediklerimizden sorumluyuz, sahurda bereket vardır hadisini anlamayıp büyük porsiyonlar peşinde koşarken aynı ikaz bize de yapılıyor.
Oruç başımıza değil kalbimize vurmalı... ⠀
Ne yiyelim değil, nasıl yiyelim üzerine odaklanmalıyız. Zira ne yerseniz yiyin bir süre sonra kan şekeri düşüşe geçecek bunu dengeleyen ve uyarı verdirmeyecek olan hormonlarımız ise zihnimizle uyumlu çalışır. Sahurda bereket vardır hadisini anlamalıyız.⠀
Ben ümmetimden ümitliyim diyor ya.
Siz de kendimizden ümitli olalım, kendimizi ertelemeyelim.
Bugün bir çeşidi sofradan kaldırın, bir kaşık daha az yiyin.
Bir yerden başlayalım, yolda olalım inşaallah. ⠀
Allahın Rahmeti ve Bereketi Üzerimize Olsun... Hayırlı Günler...🌺
________________°🌺💞🌸°_________________
🎀
9 notes · View notes
313-silistrevi · 4 years
Text
__Kur’an-ı Kerîm İle Konuşan Kadın__
Sustuğuma hiç pişman olmadım,
Konuştuğuma defalarca pişman oldum...
__Kıssadan Hisse __
Tebe-i Tabiînin büyüklerinden olan Abdullah ibnî Mübarek (Rahmetullahi Aleyh) başından geçen ilginç bir olayı şöyle anlatmıştır:
Hac yapmak için mukaddes topraklara doğru yola çıkmıştım, Yolun bir kıs­mını katettiğimde birden bir karartı gördüm, İyice yaklaştığımda, üzerinde yün bir hırka ve başörtüsü olan bir İhtiyar kadın farkettim....Ona:
Hz.Allah’ın selamı, bereketi ve rahmeti üzerine olsun, diye selam verdim; 0:
“Rahim ( çok esirgeyici) olan Rab’den (kavlen) bir selam da vardır,” (Yasin Suresi: 58) ayetiyle selamımı aldı...Ben ona:
Hz.ALLAH sana rahmet etsin, buralarda ne yapıyorsun, diye sordum. ..Kadın:
“Hz.Allah kimi yoldan çıkarmışsa, ona yol bulduracak yoktur.” (A’râf Suresi: 186) aye­tini okudu. Anladım ki, yolunu kaybetmiş.Nereye gitmek istiyorsun? diye sordum.O cevaben:
“Bir gece kulunu Mescîd-i Haram’dan alıp Mescid-i Aksi’ya götüren Hz.Allah’ı teşbih ederim.” ( İsrâ Suresi; 11 ) ayetiyle karşılık verdi. Anladım ki, geçtiğimiz hac mev­siminde haccını tamamlamış Kudüs’e gidiyor...
Ne zamandan beri böyle yolunu kaybettin? dedim, 0:
“Tam üç gece ( yanî üç gündür )” (Meryem Suresi. 10 ) Âyet i ile cevap verdi....
Yanında su yok, abdestini nasıl alıyorsun? diye sordum
“Su bulamazsanız, tertemiz bir toprağa teyemmüm ediniz.” (Nisa Suresi; 43) aye­tini okudu.
Yanında yiyecek bir şey göremiyorum. Ne yeyip ne içiyorsun? dedim,
“0 Allah (cc) beni yediren ve içirendir,” ( Suara Suresi :79 ) dedi.
Yiyecek vereyim, karnını doyur diye teklifte bulundum,
“Sonra orucunuzu gün batıncaya kadar tamamlayın” ( Bakara Suresi: 187 ) ayetini okuyunca, onun oruçlu olduğunu anladım.
İyi de Ramazan’da değiliz, dedim.
Kim Hz.Allah için bir nafile bir hayır yaparsa, Allah her hayrın karşılığını veren­dir, her şeyi hakkıyla bilendir. “ (Bakara suresi: 158 ) ayetiyle cevap verdi...Ben:
Seferde oruç tutmamak bize mubah kılındı deyince:
“Ama orucu tutarsanız, bu hakkınızda daha hayırlıdır.” (Bakara suresi: 184 ) ayetini okudu.
Niçin benim sana konuştuğum gibi konuşmuyorsun? dedim...Kadın:
“Bir lakırdı telaffuz etmez ki, illa yanında hazırlanmış bir gözetici melek vardır.” ( Kâf Suresi: 18 ) dedi... Yani hata ederim mâlâyâni konuşurum diye âyeti keri­meyle cevap verdiğini ifade etti, Sen kimlerdensin? diye sordum.
“Bilmediğin şeyin artına düşme. Kulak, göz ve kalp bunların hepsi o şey­den sorumludur.” ( İsrâ suresi: 36 ) ayetiyle cevap verdi. Ben özür dileyerek: ...Hata ettim, lütfen bağışlayın, deyince
“Bugün size kınama yok. Hz.Allah, sizi bağışlasın” ( Yusuf suresi: 92 ) dedi.
Deveme bindirip onu kafilesine ulaştırma teklifinde bulundum.
“Hayır adına ne işlerseniz Hz.Allah onu bilir,” (Bakara suresi: 215,197 ) ayetini okudu.
Devemi yanma getirdim. Binmesi için devemi ıhtırdığımda  (çöktürdüğüm­de ), şu âyeti okudu:
“0 Mü’min erkeklere söyle, bakışlarını (yabancı kadınlara karşı! sakınsın­lar.” ( Nur suresi: 30 ) Âyet ini okudu...Gözlerimi ondan çevirdim ve binmesini söyledim. Tam binecek­ken deve ürktü ve elbisesi biraz yırtıldı, Bunun üzerine:
“Başınıza gelen herhangi bir musibet, ellerinizle işledikleriniz sebebiyle­dir,” ( Sûrâ suresi: 30 ) âyetini okudu. Deveye bindi ve:
“Sunu bize muahhar kılan (buyruğumuza vereni Hz.Allah’ı tespih ederim; yoksa bizim buna takatimiz yetmezdi. Şüphesiz Rabbimîze döneceğizi” ( Zuhruf suresi: 13-14 ) Âyet ini okudu...
Devenin yularından tuttum ve deveyi hızlandırmak için bağırarak yürüme­ye başladım...Kadın:
“Yürüyüşünde (ve davranışlarında) vakur ol ve sesini kıs. Seslerin en çirki­ni, ( bağıran )eşeğin sesidir!” (Lokman suresi: 191 ) ayetini okudu. Ben de sesimi kıstım. Yavaş yavaş yürümeye ve şiir terennüm etmeye başladım. Kadın:
“Kur’an-ı Kerîm’den kolayınıza geleni okuyun!” ( Müzzemmil suresi: 20 ) dedi.
Şiir söylemek haram değil ki! dedim,
“Bu hususu ancak gerçek idrak ve basiret sahipleri düşünüp anlar!” ( Baka­ra suresi: 269 ) ayetiyle cevap verdi. Ben de ona:
“Sana birçok hayır verilmiş” ( Bakara suresi; 269 ) ayetini okudum, 0, bu ayet-i ke­rimeye devam edip tamamladı:
“Bundan ancak akıl sahipleri ibret alır,” (Bakara suresi; 2691
Bir süre yol yürüdükten sonra, ona evli olup olmadığını sordum. 0:
“Ey iman edenler! Cevabı verildiğinde sizi müteessir edecek meselelerden sual etmeyin!” ( Mâîde suresi: 101) ayetini okudu.
Bundan sonra sustum ve kafileye yetişinceye kadar konuşmadım. Derken kafileye ulaştık ve: ..İşte kafile, senin orada kimsen var mı? diye sordum. O:
“Mal ve oğullar dünya hayatının süsüdür!” (Kehf suresi: 46) dedi... Anladım ki kafi­lede oğulları var..Onların alameti nedir? Dîye sorunca, kadın dedi ki;
“Onlar yıldızlarla da yollarını bulurlar.” (Nahl suresi 16)
Böylece oğullarının, kafilenin rehberleri olduklarını anladım. Kafilenin ön tarafına doğru yöneldim ve kafilenin başına gelince, çocuklarının isimlerini sor­dum. Kadın;
“Hz.Allah İbrahim’i dost edindi”; “Hz.Allah Musa ile konuştu”; “Ey Yahya, Kîtab’a kuvvetle tutun!” ( Nisâ suresi: 125,164; Meryem suresi; 12) âyetlerini okudu. Bende:
Ey İbrahim, ey Musa, ey Yahya! diye kafileye seslendim... Bunun üzerine üç tane nur yüzlü genç çıkageldiler. Sonra bir kenara oturunca, kadın oğullarına para uzatıp dedi ki:
“Şimdi içinizden bîrini, şu paranızla (gümüş akçenizle) şehre gönderin. Ta­m bakımından hangisi helal ve daha temiz ise ona baksın da, ondan size bir  rızk / yiyecek getirsin.” (Kehf suresi: 19)
Onlardan biri gitti, yiyecek getirdi. Sonra bana takdim ettiler. Kadın:
“Geçmiş günlerinizde yaptıklarınız şeylerin mükafatı olarak afiyetle yeyi­niz ve içiniz.” (Hakk suresi ; 24) ayeti kerimesini okudu.
Ben çocuklara dedim ki:
Eğer annenizin bu durumunu bana açıklamazsanız, kesinlikle bu yemek­ten yemem, dedim. Bunun üzerine çocuklar dediler ki:
Annemiz ağzından Cenab-ı Allah’ın gazabını çekecek yanlış bir söz çıkar korkusuyla, 40 yıldan beri sadece Kur’an’ı Kerîm ile konuşur, sadece ayet-i kerime oku­yarak derdini anlatır, dediler...
Bunun üzerine ben şu ayeti kerimeyi okudum:
“İşte bu Allah-u Teâlâ’nın fazlıdır ki, bunu dilediğine verir ve Allah-u Teâlâ büyük lütuf sahibidir.” ( Cuma suresi: 4 )
Selâm Sabır ve Dua ile Sağlıcakla Kalın...
2 notes · View notes
alametler · 6 years
Text
Allah'ın selamı, rahmeti ve bereketi üzerinize olsun.
Ekte anlatılan olayı okuduğumda kendimi tutamadım. Vücudumun her zerresinin bundan etkilendiğini ve sarsıldığını hissettim. Sizin de herhangi bir şekilde ilave ve çıkarma yapmadan yazıyı okumanızı arzu ederim. Zira bu olay herhangi bir şekilde açıklama yapmayı gerektirmeyecek kadar zengin bir içeriğe sahiptir. Allah’tan bize çıkış ve zafer vermesini istiyoruz. Allah’a yardım edin ki Allah da size yardım etsin ve ayaklarınızı sabitleştirsin. Allah’ın selamı, rahmeti ve bereketi üzerinize olsun. Bu hikaye; Ebu Kudame ile saçlarını kesip örerek Allah yolundaki savaşta kullanılan atlar için yular yapan bir kadının hikayesidir. Meşhur olan bu hikayeyi Ahmed b. el-Cevzi ed-Dımeşki (Allah rahmet etsin), "Suku'l Arus Enesu'n Nufus" adlı eserinde onlardan bir topluluktan nakletmektedir. Anlatıldığına göre Allah'ın kendisine Allah yolunda cihad etmeyi sevdirdiği ve Rum topraklarına yönelik gazalarda bulunan Rasulullah'ın Medine'sinde yaşayan Şam'lı Ebu Kudame isimli bir adam Rasulullah ()'in mescidinde oturmuş arkadaşları ile konuşuyordu. Arkadaşları ona: - Ey Eba Kudame! Allah yolunda yaptığın cihadda gördüğün ilginç bir olayı bize anlatır mısın? - Peki anlatayım. Rikka bölgesine gittiğim yıllardan birisinde silah taşımak için satın alabileceğim bir deve arıyordum. Günlerden bir gün bir yerde otururken bir kadın çıkageldi ve bana: - Ey Eba Kudame! Duyduğuma göre sen, cihad hakkında konuşuyor ve insanları cihada teşvik ediyormuşsun. Allah bana başka kadınlara vermediği ölçüde saç verdi. Ben onları kestim ve ördüm, atlar için onlardan yular yaptım. Herhangi bir kimsenin dikkatini çekmemesi ve ona bakmaması için de onu toprağa buladım. Onu beraberinde alıp götürmeni arzu ettim. Kafirlerin topraklarına vardığında kahramanlar koşuşturmaya, oklar ve mızraklar atılmaya kılıçlar şakırdamaya başladığında ihtiyaç duyarsan onu kullanırsın. Aksi halde onu bana gönder ki Allah yolunda toza toprağa bulanması için onu bir başkasına vereyim. Ben dul bir kadınım. Kocam ve ailemden bir çokları Allah yolunda şehit oldular. Eğer bana cihad farz olsaydı elbette ki ben de cihad ederdim. Saçlarından örülerek yapılmış yuları bana ulaştırdı ve şöyle dedi: -Şunu bil ki ey Eba Kudame! Kocam öldüğü zaman geride; Kur'an'ı ezberlemiş, Farsça’yı ve ok atmasını çok iyi bilen, gecelerini namazla gündüzlerini ise oruçla geçiren onbeş yaşında çok yakışıklı bir çocuk bıraktı. Babasından ona büyük bir arazi kaldı. Allah'a hediye etmek üzere seninle birlikte gelmesi için onu sana göndereceğim. İslam'ın hürmetine arzu ettiğim sevaptan beni mahrum etmeyeceğini umarım. Saclarından örülmüş olan yuları ondan aldım ve bana şöyle dedi: - Gözlerimin önünde onu eşyalarının arasına koy ki kalbim mutmain olsun. Onu aldım ve eşyalarımın arasına koydum. Sonra da Rikka'dan çıktım. Meslem b. Abdülmelik kalesine vardığımda arkamdan koşuşturan ve bana: - Ey Eba Kudame! Allah sana rahmet etsin. Birazcık beni bekle diye seslenen bir atlı gördüm ve durdum. Arkadaşlarıma: - Siz ilerleyin, yolunuza devam edin, ben, bana seslenenin kim olduğuna bir bakayım, dedim. Atlı bana yaklaştı, beni kucakladı ve şöyle dedi: - Beni senin arkadaşlığından mahrum etmeyen, elleri boş olarak beni geri çevirmeyen Allah'a hamd olsun. Çocuğa: - Yüzündeki örtüyü aç. Eğer senin gibi bir çocuğun gazada bulunması gerekirse katılmasını emrederim. Eğer savaşması gerekmezse seni geri gönderirim, dedim. Yüzündeki örtüyü açtığımda karşımda yüzü ayın ondördü gibi güzel ve üzerinde zenginlik alametleri bulunan bir çocuk gördüm. Gence: - Baban var mıdır? - Hayır! Ben Allah yolunda öldürülen babamın intikamını almak üzere seninle birlikte geliyorum. Umulur ki Allah, babamı rızıklandırdığı gibi beni de şehitlikle rızıklandırır. - Peki senin annen var mı? - Evet. - Öyleyse annenin yanına git ve ondan izin iste. İzin verirse gel, vermezse yanında kal. Annene itaat etmen cihaddan daha üstündür. Çünkü cennet, kılıçların gölgesinde ve annelerin ayakları altındadır. - Ey Eba Kudame! Beni tanımıyor musun? - Hayır. - Ben, sana emanet veren kadının oğluyum. Yular sahibi annemin nasihatlerini ne kadar da çabuk unuttun. Ben Allah'ın izni ile şehid oğlu şehid olacağım. Senden isteğim Allah yolunda seninle birlikte gaza etmekten beni mahrum etmemendir. Ben, Allah'ın Kitabını, ezberlemiş, Rasulullah ()'ın sünnetini, Farsça’yı ve ok atmayı bilen birisiyim. Arkamda benden daha iyi at binen birisi yoktur. Yaşımın küçüklüğü nedeniyle beni küçümseme. Annem, sağ olarak geri dönmemem üzere yemin etti ve şöyle dedi: - Ey oğulcuğum! Kafirlerle karşılaştığın zaman arkanı dönüp kaçma. Kendini Allah'a hediye et. Allah'a, cennette olan babana ve babanın salih arkadaşlarına komşu olmayı iste. Allah seni şehitlikle rızıklandırdığı zaman benim için şefaatte bulun. Çünkü öğrendiğime göre şehit, ailesinden yetmiş, komşularından da yetmiş kişiye şefaatte bulunur. Sonra beni bağrına bastı, kucaklayıp öptü, ardından da başını semaya kaldırarak şöyle dua etti. - İlahi efendim ve mevlam! Bu benim oğlumdur, kalbimin reyhanı, gönlümün meyvesidir. Onu sana teslim, ettim onu babasına kavuştur. Çocuğun anlattıklarını duyduğumda; gençliğinin ve ahlakının güzelliğine, annesinin kalbindeki merhamete ve sabrına şaşırarak üzüntüden hüngür hüngür ağladım. Benim ağladığımı gören çocuk: - Ey amca! Neden ağlıyorsun? Eğer yaşımın küçüklüğünden dolayı ağlıyorsan unutma ki Allah (), asi oldukları zaman benden daha küçüklerine de azap edecektir. - Hayır, yaşının küçüklüğünden dolayı ağlamıyorum. Ben, senden sonra kalbinin nasıl bir hal alacağını düşündüğüm annene ağlıyorum. Daha sonra yola koyulduk ve geceleyin bir yerde konakladık. Ertesi gün tekrar yola koyulduk. Genç ise Allah'ı zikretmekle sakinleşiyor ve durgunlaşıyordu. Durdum ve düşündüm, çocuk ata bindiği zaman bizden daha iyi at biniyor, bir yerde konakladığımız zaman ise bize hizmet ediyordu. Yürüdükçe, yol aldıkça kararlılığı daha da güçleniyor, canlılığı artıyor, kalbi netleşiyor ve üzerinde sevinç alametleri görünüyordu. Müşriklerin topraklarına varıncaya kadar konaklamadan yolumuza devam ettik ve güneş batarken müşriklerin topraklarına vardık. Orada indik ve konakladık. Oruçluyduk, çocuk orucumuzu açmamız için bize yemek bişiriyordu. Bir müddet sonra uykusu bastırdı ve uzun bir uyku çekti. Uykusu esnasında bir ara gülümsediğini gördüm ve arkadaşlarıma çocuğu işaret ederek onlara: Şu çocuğun uykusunda gülümsediğini görüyor musunuz, dedim. Uyandığında ona: - Sevgili dostum! Uykunda bir ara seni gülümserken gördüm, dedim. Çocuk: - Bir rüya gördüm, beni çok şaşırttı ve güldürdü. - Ne gördün? - Kendimi yemyeşil ve eşsiz bir bahçe içerisinde gördüm. Bahçede dolaşırken balkonları inciden, kıymetli taşlardan, kapıları altından yapılmış ve perdeleri indirilmiş gümüşten bir köşk gördüm. Ay yüzlü huriler perdeleri yüzlerine çekiyorlardı. Beni gördüklerinde bana: - Merhaba, hoş geldin dediler. Elimi onlardan birisine uzatmak istediğimde bana: - Acele etme, zamanın henüz gelmedi dedi. Sonra birbirlerine şöyle dediklerini işittim: - Bu adam kendisinden razı olunan bir kocadır. Sonra bana: - İlerle, Allah sana rahmet etsin, dediler ve önüm sıra ilerlediler. Köşkün en üst kısmına vardığımda orada kırmızı altından odalar, ayakları beyaz gümüşten yapılmış yeşil zebercedden yataklar gördüm. Üzerinde yüzü güneş gibi pırıl pırıl parlayan bir cariye vardı. Eğer Allah gözlerimi korumasaydı gözlerim körelir, odaların ve cariyenin güzelliğinden dolayı da aklımı kaybederdim. Cariye beni gördüğünde bana: - Merhaba, hoş geldin. Ey Allah dostu ve sevgilisi. Sen benimsin ben de sana aidim, dedi. Onu bağrıma basmak istediğimde bana: - Bekle, acele etme. Sen güveyi olmaktan şimdilik uzaksın. Benimle senin arandaki buluşma yarın öğleden sonra olacaktır. Müjdeler olsun sana. Ebu Kudame: - Sevgili dostum, sen hayırlı bir rüya görmüşsün, hakkında hayırlı olsun, dedim. Biz çocuğun anlattığı rüyanın şaşkınlığı içerisinde uykuya daldık. Sabah olduğu zaman hemen harekete geçerek atlarımıza bindik ve bu arada bir münadinin şöyle seslendiğini işittik: - Ey Allah'ın askerleri, at binin, müjdeler olsun cennet var. Gerek ağırlıklı olarak gerekse hafif, yaşlı ve genç hep birlikte cihada koşun. İşte savaşma zamanı gelmişti. Allah'ın zelil kıldığı küfür ordusu çekirgeler gibi hücuma geçti. Bizden onlara karşı ilk önce o çocuk hamle yaptı. Onların topluluklarını darmadağın etti, aralarında daldı, birçoklarını öldürdü, onları yerden yere vurdu. Bu halde iken onu görüp karşılaştığımda atının yularını tuttum ve ona: -Sevgili dostum! Sen çocuksun, savaş hilelerini bilmiyorsun, dediğimde bana: - Ey Amca! Sen Allah'ın şu sözünü duymadın mı? - - "Ey iman edenler. Toplu halde kafirlerle karşılaştığınız zaman onlara arkalarınızı dönmeyiniz" (Enfal: 15) - - Benim cehenneme girmemi ister misin? O, benimle konuştuğu sırada müşrikler saldırıya geçti. Çocukla arama bir adam girdi ve beni ondan uzaklaştırdı. Herkes kendi derdine düştü. Müslümanlardan birçok kişi öldürüldü. Topluluklar birbirlerinden ayrıldıklarında sayılamayacak kadar çok ölü vardı. Atımla öldürülenler arasında dolaşıyordum. Kanlar bir sel gibi akıyor, kandan ve tozdan yüzler tanınmıyordu. Ben öldürülenler arasında dolaşırken atların ayakları arasında çocuğu buldum. Üzerinde toprak vardı, kan revan içerisinde dönüyor ve şöyle diyordu: - Ey Müslümanlar topluluğu! Bana amcam Ebu Kudame'yi gönderin. Ona doğru yöneldiğimde onun haykırışını duydum. Yüzündeki kanın ve toprağın çokluğundan, atların ayakları altında çiğnenmiş olmasından dolayı onu tanıyamıyordum. Ona seslendim ve: - Ben Ebu Kudame'yim, dedim. Bana: - Ey Amca! Rüyam beni doğruladı, Kabenin Rabbi beni tasdik etti. Ben yular sahibi kadının oğluyum, dedi. Bu sırada kendimi onun üzerine attım, alnından öptüm. Yüzünün güzelliğini örten toprakları ve kanı sildim, ona: - Sevgili dostum, amcan Ebu Kudame'yi unutma. Kıyamet günü senin şefaatine ihtiyacı vardır onun. Bana: - Senin gibisi unutulmaz. Yüzümü elbisenle silme. Benim elbisem bu iş için senin elbisenden daha iyidir. Bırak onu ey amca. Böylece Allah Tealâ’ya kavuşayım. Ey amca! Daha önce sana niteliklerini söylediğim huriler başımın üzerinde dolaşıp duruyorlar. Ruhumun çıkmasını bekliyorlar ve bana: - Acele et, ben seni Allah için çok özledim, diyorlar. - Ey Amca! Eğer Allah seni sağ salim geri döndürürse kana bulaşmış olan şu elbisemi, çocuğunu çok fazlasıyla seven zavallı ve mahzun anneme götür ve ona teslim et. Şunu bilsin ki ben onun vasiyetini zayi etmedim, müşriklerle karşılaştığım zaman korkaklar gibi kaçmadım. Selamımı ona ulaştır ve ona: Allah'a verdiği hediyeyi Allah'ın kabul ettiğini söyle. - Ey amca! Benim on yaşında küçük bir kız kardeşim var. Ne zaman yanına varsam beni karşılar ve bana selam verirdi. Bir yere çıkacağım, gideceğim zaman benimle en son o vedalaşır ve bana: Abiciğim, geç kalma derdi. Onunla karşılaştığın zaman ona da selamımı ulaştır ve şöyle de: "Benden sonra kıyamete kadar benim yerime Allah senin vekilindir." Sonra tebessüm etti. Ardından da: - Ben şahitlik ederim ki Allah'tan başka ilah yoktur. O birdir, O'nun ortağı da yoktur. O, vadini yerine getirdi. Ben yine şahitlik ederim ki Muhammed Allah'ın elçisidir. Allah ve Rasülünün bize vadettiği şey işte budur. Allah ve Rasülü doğru söylemiştir, dedi ve sonra da ruhunu teslim etti. Elbiseleri ile onu kefenledik ve gömdük. Allah ondan ve bizden razı olsun. Ebu Kudame devamla şunları anlatır: Bu gazveden dönüp Rikka'ya vardığımda benim için çocuğun annesinin evini bulmaktan başka bir dert yoktu. Evine vardığımda ahlak ve yüz güzelliğinde çocuğa benzeyen kız kardeşini evin kapısında ayakta bekler halde buldum. Yoldan gelip geçenlere: - Ey amca! Nereden geliyorsun? diye soruyordu. Gazveden geldiğini söylediğinde ona: - Kardeşim sizinle birlikte döndü mü? diye soruyor onlar da bilmiyoruz diyerek cevap veriyorlardı. Bu sesi işittiğimde ona doğru yöneldim bana: - Ey amca! Nereden geliyorsun? - Gazveden geliyorum. - Kardeşim falan sizinle birlikte döndü mü? Herkes dönüyor fakat kardeşim dönmüyor, diyerek ağlamaya başladı. Ah başıma gelenler, diyerek hayıflandı. Bu esnada beni bir hüzün kapladı. Bir müddet sonra kendime geldim... Sonra ona yönelerek: - Kardeşinin kim olduğunu bana söyle dedim. Bu esnada kapıda olan kadın sesimi duydu ve dışarı çıktı. Birdenbire yüzünün rengi değişti. Ona selam verdim o da selamıma karşılık verdi. Sonra da bana: - Müjde mi yoksa taziye mi? - Ben de hem taziye hem de müjde var. Allah sana rahmet etsin. - Eğer çocuğum sağ olarak döndüyse sen teselli eden birisisin. Eğer oğlum Allah yolunda öldürüldüyse sen müjde veren birisisin. - Müjdeler olsun. Hediyen kabul oldu. Ağladı. - Evet - Allah hediyemi kabul etti mi? - Evet. - Oğlumu kıyamet gününün azığı yapan Allah'a hamdolsun. - Kız kardeşi nerede? - O şimdi seninle konuşur. Kız kardeşi bana yöneldiğinde ona: - Kardeşinin sana selamı var. Senin için: "Benden sonra kıyamete kadar benim yerime Allah onun vekilidir" dedi. Bunun üzerine kız hüngür hüngür ağlamaya başladı. Yüzünü bir tuhaflık kapladı ve kendinden geçti. Bir müddet sonra onu salladığımda o ölmüştü. Bu durum beni çok şaşırttı. Oğlunun annesine vermem için bana emanet olarak verdiği elbiseyi teslim ettim. Çocuğun ve kız kardeşinin hallerine üzülerek, annelerinin sabrına da şaşırarak oradan uzaklaştım. Müellif, Hafız Allame Ebu'l Muzaffer b. el-Cevzi; bu hikayeyi anlattığında tevbe eden kadınların saçlarından ördükleri üçyüz adet yuların yanında toplandığını söyler. (Meşariu'l Eşvak İla Mesarii'l Uşşak ; İbn Nahhas ed Dimyati , sayfa : 285 ; Şehid FehmeddinDindar -Rahmehullah-, Şehid Oğlu Şehid, Sayfa 7)
16 notes · View notes
yes-talat · 4 years
Photo
Tumblr media
"ALLAH'IN SELA'MI RAHMETİ BEREKETİ ŞİFA'SI DEVA'SI HER TÜRLÜ MUSÎBETLER DEN KORUMASI, CUMÂ İBÂDETİMİZİN, FEYZİ HUZÛRU HEPİMİZİN ÜZERİNE OLSUN ALLÂHA EMÂNET OLUNUZ DOSTLAR, Bismillah- İşte bu (Kur'an) da, bereket kaynağı, kendinden öncekileri (ilâhî kitapları) tasdik eden ve şehirler anasını (Mekke'yi) ve bütün çevresini (tüm insanlığı) uyarasın diye indirdiğimiz bir kitaptır. Ahirete iman edenler, ona da inanırlar. Onlar namazlarını vaktinde kılarlar. ENAM. 6/92. Allah'a karşı yalan uyduran veya kendine bir şey vahyedil memişken, "Bana vahyolundu" diyen, ya da "Allah'ın indirdiğinin benzerini ben de indireceğim" diye laf eden kimseden daha zalim kimdir? Zalimlerin şiddetli ölüm sancıları içinde çırpındığı; meleklerin, ellerini uzatmış, "Haydi canlarınızı kurtarın! Allah'a karşı doğru olmayanı söylediğiniz, ve O'nun âyetlerinden kibirlenerek yüz çevirdiğiniz için bugün aşağılayıcı azap ile cezalandırılacaksınız" diyecekleri zaman hâllerini bir görsen! 6/93. Andolsun, sizi ilk defa yarattığımız gibi teker teker bize geldiniz. Size verdiğimiz dünyalık nimetleri de arkanızda bıraktınız. Hani hakkınızda Allah'ın ortakları olduğunu zannettiğiniz şefaatçilerinizi de yanınızda görmüyoruz? Artık aranızdaki bağlar tamamen kopmuş ve (Allah'ın ortağı olduklarını) iddia ettikleriniz, sizi yüzüstü bırakıp kaybolmuşlardır.6/94. Şu dinlerini parça parça edenler ve kendileri de grup grup ayrılmış olanlar var ya, (senin) onlarla hiçbir ilişiğin yoktur. Onların işi ancak Allah'a kalmıştır. Sonra (O), yapmakta olduklarını kendilerine haber verecektir.6/159. Kim bir iyilik yaparsa, ona on katı vardır. Kim de bir kötülük yaparsa, o da sadece o kötülüğün misliyle cezalandırılır ve onlara zulmedilmez.6/160. De ki: "Şüphesiz Rabbim beni doğru bir yola, dosdoğru bir dine, Hakk'a yönelen İbrahim'in dinine iletti. O, Allah'a ortak koşanlardan değildi.6/161. https://www.instagram.com/p/CEIEQlNH8WS/?igshid=1b4eqal13sv3q
0 notes
Text
İkisi bir arada olamayacak bir şey vardır ki o da; Doğru ve Yanlış
İkisi bir arada olamayacak bir şey vardır ki o da; Doğru ve Yanlış
Güney yönünde ilerlerken Kuzey yönüne gidemezsiniz, Çöldeyken aynı zamanda karların içinde olamazsınız, Yanlış bir hayatın içindeyken doğru bir hayat yaşayamazsınız çünkü yanlış alışkanlığınız doğru olan alışkanlığınızı da bertaraf eder. Pisliğin içindeyken temiz kalamazsınız, Gürültü içindeyken sessizlik içinde olamazsınız, Özellikle Allah’ın hakkı öncelikliyken(yani emir ve yasaklara itaat…
Tumblr media
View On WordPress
3 notes · View notes
ayten-ali · 1 year
Text
Tumblr media
اَلْمَرْءُ مَعَ مَنْ أَحَبَّ
“Kışı Sevdiğiyle Beraberdir.”
Hz.MUHAMMED ﷺ
“Ey İmân Edenler! Yahudileri Ve Hiristiyanları Dost Edinmeyin. Onlar Birbirlerinin Dostlarıdır. Sizden Kim Onları Dost Edinirse Şüphesiz O da Onlardandır. ALLAH Zalimler Topluluğunu Hidâyete Erdirmez.” Maide/51
“Kim Bir Kavmi Severse, ALLAH TEALA Onu Onların Arasında Haşreder.”
Hz MUHAMMED ﷺ
Yüce RABBİM Cuma Akşamı Hürmetine Cümlemizi Gaflete Düşmekten Muhafaza Buyursun. Emirlerine Uyanlardan, Yasaklarından Kaçınanlardan, Hak Yolda Sebat Edenlerden, Peygamber Efendimizin Sünnetine Sımsıkı Sarılanlardan Eylesin İNŞALLAH. Sevdirsin Bize Sevdiklerini, Yerdirsin Bize Yerdiklerini, Yar Etsin Bize Erdirdiklerini. ALLAH'IN ﷻ Selamı Rahmeti Bereketi, Peygamber Efendimiz Hz MUHAMMEDİN ﷺ Şefaati Üzerinize Olsun. Hayırlı Akşamlar, Nurlu Cumalar. Cuma Akşamınız Mübarek Olsun Arkadaşlar
19 notes · View notes
sirrihafi · 7 years
Photo
Tumblr media
⏰⏰⏰⏰⏰⏰⏰⏰⏰ "İBLİSİ ÜZEN YEDİ GÜZEL HASLET" 💫► İnsanın Bâzı Davranışları, Şeytânın Feryâd-u Figân Etmesine ve Üzüntüden Zayıf Düşmesine Yol Açmaktadır. 💫~ Rivâyete Göre Bir Gün Şeytân, Mescîd-i Harâm’ın Bir Köşesinde Bitkin Hâlde Durmuştu. Rasülullah Aleyhisselâtû Vesselâm Efendimiz ise Tavâf Etmekteydi. Hazret Tavâfını Tamam Ettiğinde İblisin Solgun ve Bitkin Bir Hâlde Soluklandığını Gördü ve Sordu: ▬ 💫“Ey Mel’ûn! Neden Böyle Zayıf ve Hâlsiz Bir Durumdasın?” ▬ 💫“Senin Ümmetin Beni Bu Hâle Düşürmüş.” ▬ 💫“Ümmetim Sana Ne Yapmış ki? 💫▬ “Ey Allah’ın Rasülu! Onlarda Birkaç Haslet Var. Ben Onlardan Bu Hasletleri Almak İçin Ne Kadar Çalışsam da Yapamıyorum.” ▬ 💫“Ümmetimin Seni Bu Kadar Üzen Hasletleri Nelerdir?” ▬ 💫1- “Birincisi; Onların Birbirlerine Selâm Vermeleridir. Selâm Allah’ın İsimlerinden Biridir. Selâm Verenden Hakk Teâlâ Her Türlü Belâ ve Sıkıntıyı Uzaklaştırır. Allah, Selâmın Cevabını Vereni ise Rahmetinin Kapsamına Alır. 💫2- İkincisi; Birbirleriyle Karşılaştıklarında Toklaşmaları, Musafâha Yapmalarıdır. Bunun da O Kadar Çok Sevâbı Var ki, Onlar Birbirlerinden Ayrılmadan Önce Allah Her İkisini de Bağışlıyor. 💫 3- Üçüncüsü; Yemeğe Başlarken, “Bismillâh” Demeleridir. Bu Vesileyle Benim O Sofraya Oturmama ve Yemekten Yememe Engel Oluyorlar. 💫4- Dördüncüsü; Konuştuklarında, “İnşaAllah” Demeleridir. Onlar Böylece Allah’ın Kazâsına Rızâ Gösteriyorlar. Bu Yüzden Ben de Onların İşini Bozamıyorum Zahmetim Boşa Gidiyor. 💫5- Beşincisi; Sabahtan Akşama Kadar Onları Günâha Çekmek İçin Uğraşıyorum. Akşam Olduğunda Tevbe Ediyorlar ve Zahmetimi Boşa Çıkarıyorlar. Allah Bu Vesileyle Onları Affediyor. 💫6- Altıncısı; Senin İsmini Duyduklarında Yüksek Sesle Salevât Getirmeleridir. Ben Salevâtın Sevâbını Bildiğim İçin Yanlarından Kaçıyorum. Çünkü O Sevâbı Görmeye Takât ve Tahammülüm Yok. 💫7- Yedincisi; Senin Ehl-i Beytini Gördüklerinde Onlara Sevgi Göstermeleridir. Bu ise Amellerin En Üstünüdür...” 💫Bunun Üzerine Aleyhisselâtû Vesselâm Efendimiz Eshâbına Dönerek Şöyle Buyurdu: ▬💫 “Herkim Bu Yedi Hasletten Birine Sahip Olursa, Cennet Ehlindendir.” 💫Allah'ın selamı ,rahmeti ve bereketi üzerinize olsun. ⏰💐⏰💐⏰💐⏰💐⏰
2 notes · View notes
Text
Cuma mesajları günün ilk saatlerinde rağbet görüyor
Tumblr media
Cuma mesajları, cuma gününün gelmesiyle birlikte milyonlarca vatandaş tarafından araştırılan konular arasında yer almaya başladı. Tüm İslam alemi tarafından büyük önem arz eden cuma gününde siz de sevdiklerinizi ve dostlarınızı cuma mesajları yoluyla hatırlayabilir, onlara bu özel günü anlamlı kılabilirsiniz. İşte, sevdiklerinizle paylaşabileceğiniz en anlamlı cuma mesajları.CUMA MESAJLARI"Allah'ım! Dillere destan, yüreklere ferahlık olan merhametin ile günahlarımızı affeyle. Amin tüm Müslümanların cuması mübarek olsun. Hayırlı, bereketli, huzurlu ve sağlık dolu günler dilerim. "“Çıkarsa kalbinde yara, Yaradan dönüştürür bunu bir gün hayra, sen sabretmesini bilirsen; Yaradan düşürmez seni dara. Kaldır başını semaya, aç ellerini mevlaya. Sen istemesini bilirsen, mevla cevap verir duaya. Cuma günümüz mübarek olsun.”“Duaların geri çevrilmeyeceği bugünde rabbim dualarımızı kabul etsin. Bizleri rahmetinden mahrum bırakmasın güzel Mevlam.”“Allahım! Bilerek veya bilmeyerek isledigimiz hatalarimizi, günahlarimizi bagsla. BizlereMerhamet buyur. süphesiz Sen merhametlilerin en merhametlisisin.”Çıkarsa kalbinde yara, Yaradan dönüştürür bunu bir gün hayra, sen sabretmesini bilirsen; Yaradan düşürmez seni dara. Kaldır başını semaya, aç ellerini mevlaya. Sen istemesini bilirsen, mevla cevap verir duaya. Cuma günümüz mübarek olsun.Makbul, dua ve tövbelerimizi kabul, sağlığımızı daim, kazancımızı bereketli, kalplerimizi ve evlerimizi huzurla doldursun İnşallah. Hayırlı cumalar dilerim.Sevdiğiniz için bir kere mutlu olup, bin kere pişman olacağınız bir sevgiyi yaşamamanız dileğimle! Düşleriniz gerçek olsun ama gerçeğiniz asla düş olmasın. Hayırlı cumalar dilerim.Allah'ım! Akşama ulaştığımız gibi sabaha, sabah ulaştığımız gibi de akşama ulaşmayı nasip eyle. Sağlımızı koru ve hastalara şifa ver. Hayırlı bereketli cumalar dilerim.Allah'ım, habibin Muhammed Mustafa'ya, ailesine ve dostlarına rahmet eyle ve onların katındaki hürmeti için dualarımıza icabet et. Amin, cumamız mübarek olsun.Sağanak sağanak rahmet yağsın yuvanıza, her gün Resulullah girsin rüyanıza, melekler amin desin dualarınıza! Dualarda buluşmak dileğiyle, hayırlı Cumalar.Ey Rabbim, bize Cennetin kokusunu duyur ve onun nimetlerinden nasiplendir. Bize ateşin kokusunu duyurma. Amin, hayırlı cumalar dilerim.Rabbim, sevginle dopdolu yüreklerle sana kavuşmayı ve sevdiklerimizle sonsuzlukta buluşmayı nasip eyle, amin. Hayırlı Cumalar.Ey Rabbim! Evimizden bereketi, dilimizden duayı, kalbimizden senin ve Resulünün sevgisini eksik etme. Dualarımızı kabul, ömrümüzü nurlu kıl. Amin. Hayırlı cumalar.Güzellikler içinizi aydınlatsın, yüzünüzden ve yüreğinizden tebessüm eksilmesin. Rabbim, sevdiği kullarından eylesin sizleri ve tabi ki bizleri. Hayırlı cumalar dilerim.Bizi dostlarına dost, düşmanlarına düşman olanlardan ve sabreden ve şükredenlerden eyle! İşinde sebat eden, nimetine şükreden, ibadetini güzel yapan, doğru konuşanlardan eyle Ya Rabbim. Amin. Hayırlı Cumalar dilerim.'Ben, beni seven ümmetimi almadan cennete girmem.' Diyen Sevgilinin (S.A.V) ümmeti olmanın hakkını verebilmek duası ile hayırlı cumalar dilerim.Gökten ne yağdı da yer kabul etmedi. Toprağa ne ekildi de bitmedi. Bu Dünya'ya kim geldi de gitmedi. Hangi dert hangi sıkıntı bitmedi. Allah'ın rahmeti, mağfireti kime yetmedi. Kim Allah dedi de O yetişmedi. Kim gizli gizli yalvardı da O işitmedi. Kim Rabbim dedi de O buyur kulum demedi. Rabbimizin buyur kulum hitabıyla müşerref olanlardan olmamız dileğiyle... Hayırlı Cumalar.Melekler daima duacınız olsun. Yüreğiniz ferah, ilhamınız bol olsun. Sevgili peygamberimiz, şefaatçimiz olsun. Cumamız mübarek olsun.Bu dünya fani sakın güvenme, giden gelmez, gelen durmaz, Allah sevgisi gönülden çıkmaz… Gönlünüz iman mekânınız cennet olsun, hayırlı Cumalar…Lailahe illallah kalbimizi karartma, rizkimizi azaltma, kabrimizi, daraltma, senden baska kapi aratma, muhannete muhtaç etmeAllah'ın Selamı Rahmeti, Bereketi üzerimize olsun! Günümüz aydın Cumamız Mübarek Olsun! Hayırlı Cumalar.Rablerinden korkanlar bölük bölük cennete sevk edilmektedir. Nihayet oraya vardıklarında kapıları açılır ve bekçileri onlara: Selam sizlere ne hoşsunuz; ebedi olarak içinde kalmak üzere haydi girin oraya derler. Hayırlı Cumalar.Mevlana diyor ki; Dua edecek güzel bir gönlün yoksa, güzel yürekli insanlardan dua iste. Hayırlı Cumalar!Ömrüne ömür katılsın, Gönlüne meltem saçılsın. Bu mübarek günde melekler dört yanını sarsın…Derdine derman, gönlüne iman dolsun..! Hayırlı Cumalar.Selatü selaya yolladim Mevlaya, sen cümlemizin muradini ver gelecek Cuma'ya.Huzur ve güven içinde yenen kuru bir ekmek,endişe içinde yenen baldan daha tatlıdır. Namus içinde yaşanan bir çadır, ahlaksızlığın hüküm sürdüğü bir köşkte yaşamaktan daha sevimlidir. Cumanız Mübarek OlsunAllah yolundan ayrılmayalım ne kadar sabrınızı zorlasalar karşılarında gene sabır bulacaklardır hayırlı cumalarAllah hikmetiyle bir kapıyı kapatırsa rahmetiyle diğerini açar. Ya Rabbi bu mübarek cuma günü hürmetine bizlere hayırlı kapılar aç. Amin. Hayırlı Cumalar.Belki kalbindir acıyan. Belki bedenin. Belki de ruhundur kıvranan. Belki de bin bir türlü muamma. Her ne durumda olursan ol diline yakışır bu dua. La ilahe illa ente sübhaneke inni küntü minezzalimi. Ya Rabbi; Razı olmadığın şeylerden ne yapmışsak hepsini affet. Dua ile cumamız mübarek olsun.Unuttum! Dünya bi gölgelikti oysa, Yolcu olduğumu unuttum. Yolumun buradan geçtiğini ve sadece yolcu olduğumu unuttum. Yapmam gerekenler vardı. Burası imtihandı, seyr-ü sefaya dalıp ahiretimi unuttum. Rabbime verdiğim sözüm vardı. Dünya kelamı konuşmaktan o sözümü unuttum. Ne de çok unuttuk. Ne çabuk da unuttuk. Rabbim bizi unuttmasın. Cumamız mübarek olsun inşallah.Makbul, dua ve tövbelerimizi kabul, sağlığımızı daim, kazancımızı bereketli, kalplerimizi ve evlerimizi huzurla doldursun İnşallah. Hayırlı cumalar dilerim.Çıkarsa kalbinde yara, Yaradan dönüştürür bunu bir gün hayra, sen sabretmesini bilirsen; Yaradan düşürmez seni dara. Kaldır başını semaya, aç ellerini mevlaya. Sen istemesini bilirsen, mevla cevap verir duaya. Cuma günümüz mübarek olsun.Rabbim, sevginle dopdolu yüreklerle sana kavuşmayı ve sevdiklerimizle sonsuzlukta buluşmayı nasip eyle, amin. Hayırlı Cumalar.Güzellikler içinizi aydınlatsın, yüzünüzden ve yüreğinizden tebessüm eksilmesin. Rabbim, sevdiği kullarından eylesin sizleri ve tabi ki bizleri. Hayırlı cumalar dilerim.Ramazanın hürmetine içinden geçen tüm dilekler kabul olsun. Allah'ın rahmeti üzerinize olsun. Cumanız selam ve dua ile dolsun.İmanına sadık, ümidini yitirmeyen ve rabbimizin beratına ulaşan kullardan olmak dileğiyle.Allah'ım! Akşama ulaştığımız gibi sabaha, sabah ulaştığımız gibi de akşama ulaşmayı nasip eyle. Hastalara şifa, dertlilere derman eyle.Sevgi ne günle ne de zamanla sınırlıdır. Eller göğe dua için açıldığında akıla ilk gelen dostlardır. Hayırlı ramazanlar...Güneşin kırmızısıyla aydınlanan, ateşiyle süzülen, herkese nasip olmasını dilediğimiz mutluluk denen o en güzel duygu, sizinle de olsun. Hayırlı ramazanlar..Ramazanınız mübarek olsun. Gününüz maddi ve manevi anlamda aydınlık, gönlünüz hoş olsun. Sizi kedere, üzüntüye sevk edecek ne kadar olumsuzluklar varsa sizden her daim uzak olsun. Allah sonumuzu hayretsin. Kurtuluşa erenlerden eylesin.Makbul, dua ve tövbelerimizi kabul, sağlığımızı daim, kazancımızı bereketli, kalplerimizi ve evlerimizi huzurla doldursun İnşallah.BU HAFTANIN CUMA HUTBESİMuhterem Müslümanlar!Okuduğum ayet-i kerimede Yüce Rabbimiz şöyle buyuruyor: “Şüphesiz ki sadaka veren erkeklerle sadaka veren kadınlar ve Allah'a güzel bir borç verenler var ya, verdikleri onlara kat kat ödenir. Ayrıca onlara çok değerli bir mükâfat da vardır.”Okuduğum hadis-i şerifte ise Sevgili Peygamberimiz (s.a.s) şöyle buyurmaktadır: “Kıyamet günü müminin gölgeliği, onun verdiği sadakadır.”Aziz Kardeşlerim!Sahip olduğumuz bütün nimetler, Allah’ın bizlere ikramıdır. Rabbimizin emanetidir. Bu nimetler, hepimiz için aynı zamanda birer imtihan vesilesidir. Rabbimizin bizler için var ettiği nimeti O’nun rızası doğrultusunda kullanmak mümin olmanın ve takva bilincini kuşanmanın bir gereğidir. İyiliğe ulaşmanın olmazsa olmaz şartıdır. Nitekim Cenâb-ı Hak bu hususta şöyle buyurmaktadır: “Sevdiğiniz şeylerden Allah yolunda harcamadıkça iyiliğe erişemezsiniz. Ne harcarsanız Allah onu hakkıyla bilir.”Kıymetli Müminler!Sadaka-i câriye; ardından nesiller boyunca istifade edilecek bir hayır bırakmaktır. Rabbimizin lütfu olan mal ve serveti ibadete dönüştürmektir. Bencilliği ve dünya hırsını bir kenara bırakarak cömertliği ve ihsanı tercih etmektir. Sahip olduklarımızı sadece kendimiz için harcayıp tüketmek yerine toplumun faydası için de kullanma erdemini göstermektir. Geçici dünya nimetlerini ebedi hayatı kazanmak için bir vesile kılmaktır. İyiliğimizin, infakımızın ve yardımlarımızın kalıcı olmasını, sevaplarının sürekli hale gelmesini sağlamaktır. Bu yönüyle aslında sadaka-i câriye, bugün olduğu kadar gelecekte de kendimize iyilik etmektir.Yüce Rabbimiz Kur’an-ı Kerim’de şöyle buyurmaktadır: “Hayır olarak ne harcarsanız, kendiniz içindir. Zaten siz ancak Allah'ın rızasını kazanmak için harcarsınız. Hayır olarak her ne harcarsanız hiç hakkınız yenmeden karşılığı size tastamam ödenir." O halde geleceği inşa eden her türlü iyilik hareketi, bu dünyaya olduğu kadar ahirete de yatırım yapmak anlamına gelir.Aziz Kardeşlerim!Sadaka-i câriye, zaman ve mekânla sınırlı olmaksızın hayır işleme gayretidir.  Sadaka-i câriye, öldükten sonra bile amel defterini kapatmama arzusudur.  Allah Resûlü (s.a.s) bu durumu şöyle dile getirmiştir: “İnsan ölünce üç şey dışında ameli kesilir. Sadaka-i câriye yani faydası kesintisiz devam eden hayır,  kendisinden faydalanılan ilim ve kendisine dua eden hayırlı evlat.”Kardeşlerim!İslam medeniyeti asırlardır hayır ve hasenatın,  iyilik ve ihsanın öncülüğünü yapmıştır. Ecdadımızın sadaka-i câriye niyetiyle inşa ettiği nice cami, çeşme, hastane, kütüphane, köprü ve okul bugün bizim hayatımızda iyiliği yaşatmaya devam etmektedir. Allah’a hamdolsun ki milletimiz bir yandan ecdat yadigârını korumanın diğer yandan da yarınlara kalıcı eserler bırakmanın idraki içindedir. Sadakati, samimiyeti, mutedil ve ferasetli bir harcamayı temsil eden sadaka-i câriye hususunda, insanımız daima duyarlı davranmıştır. Bu aziz milletin fedakâr ve cömert eli, sadece ülkemizde değil, dünyanın dört bir köşesinde iyilik dağıtmaktadır. İslam’ın şiarı olan ezanların yeryüzüne dalga dalga yayıldığı, ümmetin aynı kubbe altında, aynı safta omuz omuza namaza durduğu binlerce cami, milletimizin gayretiyle inşa edilmiştir. Sadakanın ve infakın bereketine gönülden inanan milletimiz, ne zaman dara düşse, bu camilerden yükselen dualarla desteklenmiştir.Kıymetli Müslümanlar!Birliğimizi, beraberliğimizi ve kardeşliğimizi pekiştiren camilerimiz, iyi günde olduğu kadar zor zamanda da bizleri buluşturan, yüreğimize iman, şehrimize eman dağıtan mübarek mekânlardır. Tarihi boyunca Allah’ın mescitlerini imar etmeyi şeref bilen milletimiz için camisiz, ezansız, vatansız ve bayraksız kalmamak en büyük niyazdır. Bugün de sizlerin, yurt içinde ve yurtdışında yapımı devam eden camilerimizi yardımsız bırakmayacağınıza olan inancımız tamdır. Umudumuz Peygamber Efendimizin müjdesine nail olmaktır: “Kim Allah rızası için bir mescit yapar veya yaptırırsa Allah da onun için cennette benzeri bir ev yapacaktır.” Read the full article
0 notes
e2i4-ud · 2 years
Text
Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media
Bu güzel gecelerin feyzi üzerinize, rahmeti geçmişinize, bereketi evinize, nuru ahiretinize, sıcaklığı yuvanıza dolsun. Berat Geceniz mübarek olsun.
Berat, kötülükten ve çirkinlikten berî olmak demektir. Rahmet ve mağfiret ayı olan Ramazan'ın müjdecisidir. Berat gecemiz iyiliğe, güzelliğe, mağfirete, arınmaya ve kurtuluşa vesile olsun. Berat Kandiliniz mübarek olsun.
Mübarek Berat Kandilinizi kutluyor, birlik ve beraberliğe her zamankinden daha çok ihtiyaç duyduğumuz bu günlerde size, ailenize ve Aziz milletimiz başta olmak üzere tüm İslam âlemine hayırlar getirmesini Cenab-ı Allah'tan niyaz ediyorum.
Ya Rabbim bize nasibin, gecenin ve sabahın en hayırlısından ver. Dua ettiklerimizin de yüzünü güldür. Bize vazgeçenlerin hüznünü değil, sabredenlerin mutluluğunu yaşat. Senin her şeye gücün yeter. Berat Kandilimiz Mübarek Olsun
Berat Kandili Mesajları 5: Azabından affına, gazabından rızana sığınır, senden yine sana iltica ederim. Sana gereği gibi hamt etmekten acizim. Sen, kendini senâ ettiğin gibi yücesin. Tüm dualarımızın kabul olmasın dileğiyle hayırlı kandiller
Duaların geri çevrilmeyeceği bu günde Rabbim dualarımızı kabul etsin. Bizleri rahmetinden mahrum bırakmasın güzel Mevla’m.
Allah Teâlâ bizleri salgın, kıtlık gibi felaketlerden emin kılsın, tüm insanlığı felaha çıkarsın, vatanımızı ve milletimizi muhafaza etsin. Bütün hastalarımıza şifa, evlerimize huzur ve bereket ihsan eylesin. Berat gecemiz mübarek olsun…
Ya Rab bel Âlemin! Garip bir heyecan var içimde. Her günü son günmüş gibi yaşamayı, mübarek gecelerin faziletinden istifade etmeyi, ölüm listesinde adımız yazılacaksa da bizlere imanlı ölmeyi nasip et. Dua ediyorum Rabbime "Beni de koy cennetine." Berat Kandiliniz mübarek olsun.
Ey Allah'ım! Minareleri ezansız, Camileri cemaatsiz bırakma, Başımızdaki musibetleri def eyle Allah'ım! Bu gecenin hayrına erişebilmek duası ile Berat Kandiliniz mübarek olsun.
Ya Rabbi! Gönül Aynasını Silen, Mahşerde Beraat Edip Yüzü Gülen Kullarından Eyle Bizleri! (Âmin) Hayırlı Kandiller.
Günler bize dostların güzelliği ile geceler onların duaları ile mübarek oluyor. Umudumuz dostların hediyesi, duamız sizlerin sevgisi. Kandiliniz mübarek olsun.
Gel ey Muhammed bahardır, dualar ardında saklı, Allah kabul etsin. Hacdan döner gibi, Miraçtan iner gibi gel gel. Bekliyoruz yıllardır. Kandiliniz mübarek olsun…
Bu gece Cenab-ı Hakkın, kendisine yönelip af dileyen müminleri bağışlayarak kurtuluş beratı verdiği bir gecedir. Hepimiz için hayırlı olsun!
Mevla çekirdeğe orman gizlemiş, yılanın zehrine derman gizlemiş, tahıl tanesine harman gizlemiş, mübarek gecelere cennet gizlemiş, Berat Kandiliniz hayırlı olsun…
Sana karanfilin sadakatini, sümbülün bağlılığını, menekşenin tevazu sunu, çiğdemin neşesini, lalenin gururunu, İslam'ın nurunu buket olarak gönderiyorum. Berat Kandilin mübarek olsun…
Bu gece beraat gecesidir. Dua edelim… Yürekler bir atsın bu gece, günahlarımız af folsun. İyi kandiller.
Allah'ın aşkıyla yan bu gece, Mevlana gibi dön bu gece, secdeye varıp huzura erince, şu fakiri de an bu gece. Hayırlı kandiller!
Bugün ellerini semaya gönlünü Mevla'ya aç, bugün günahlardan olabildiğince kaç, bugün en gizli incilerini onun için saç. Çünkü bugün kandil, kandilin mübarek olsun.
Berat kandilin mübarek olsun. Allah sana sevdiklerinle beraber mutlu ve huzurlu bir şekilde yaşamayı nasip etsin
'Berat'; temize çıkmak, ferahlayıp kurtulmaktır. Allah'ım ruhumuzu feraha çıkar, karanlık perdelerimizi 'Berat' ile kaldır.
7 notes · View notes
haberci90-blog · 6 years
Text
En güzel cuma mesajı seçenekleri | Sevdikleriniz için en özel cuma mesajları
En güzel cuma mesajı seçenekleri | Sevdikleriniz için en özel cuma mesajları - Haberci90
https://www.haberci90.com/en-guzel-cuma-mesaji-secenekleri-sevdikleriniz-icin-en-ozel-cuma-mesajlari-13391h.html
Her hafta olduğu gibi bu haftada cuma gününün gelmesiyle birlikte, en çok aranan konulardan biri cuma mesajları oldu. Bu mübarek günün atmosferini sevdikleriyle paylaşmak isteyen vatandaşlar, güzel ve içten duaların olduğu anlamlı cuma mesajı seçeneklerini sorguluyor. Vatandaşlar ayrıca, içinde dua ve iyi niyet temennilerinin bulunduğu cuma mesajlarını da araştırıyor. İşte, sevdiklerinize, akrabalarınıza ve dostlarınıza SMS ya da sosyal medyadan göndermek için en ideal cuma mesajı seçenekleri…
EN GÜZEL VE ANLAMLI CUMA MESAJI SEÇENEKLERİ
Ey Rabbim! Evimizden bereketi, dilimizden duayı, kalbimizden senin ve Resulünün sevgisini eksik etme. Dualarımızı kabul, ömrümüzü nurlu kıl. Amin. Hayırlı cumalar.
Allah hikmetiyle bir kapıyı kapatırsa rahmetiyle diğerini açar. Ya Rabbi bu mübarek cuma günü hürmetine bizlere hayırlı kapılar aç. Amin. Hayırlı Cumalar.
Belki kalbindir acıyan. Belki bedenin. Belki de ruhundur kıvranan. Belki de bin bir türlü muamma. Her ne durumda olursan ol diline yakışır bu dua. La ilahe illa ente sübhaneke inni küntü minezzalimi. Ya Rabbi; Razı olmadığın şeylerden ne yapmışsak hepsini affet. Dua ile cumamız mübarek olsun.
Unuttum! Dünya bi gölgelikti oysa, Yolcu olduğumu unuttum. Yolumun buradan geçtiğini ve sadece yolcu olduğumu unuttum. Yapmam gerekenler vardı. Burası imtihandı, seyr-ü sefaya dalıp ahiretimi unuttum. Rabbime verdiğim sözüm vardı. Dünya kelamı konuşmaktan o sözümü unuttum. Ne de çok unuttuk. Ne çabuk da unuttuk. Rabbim bizi unuttmasın. Cumamız mübarek olsun inşallah.
Makbul, dua ve tövbelerimizi kabul, sağlığımızı daim, kazancımızı bereketli, kalplerimizi ve evlerimizi huzurla doldursun İnşallah. Hayırlı cumalar dilerim.
Çıkarsa kalbinde yara, Yaradan dönüştürür bunu bir gün hayra, sen sabretmesini bilirsen; Yaradan düşürmez seni dara. Kaldır başını semaya, aç ellerini mevlaya. Sen istemesini bilirsen, mevla cevap verir duaya. Cuma günümüz mübarek olsun.
Rabbim, sevginle dopdolu yüreklerle sana kavuşmayı ve sevdiklerimizle sonsuzlukta buluşmayı nasip eyle, amin. Hayırlı Cumalar.
Güzellikler içinizi aydınlatsın, yüzünüzden ve yüreğinizden tebessüm eksilmesin. Rabbim, sevdiği kullarından eylesin sizleri ve tabi ki bizleri. Hayırlı cumalar dilerim.
Ramazanın hürmetine içinden geçen tüm dilekler kabul olsun. Allah’ın rahmeti üzerinize olsun. Cumanız selam ve dua ile dolsun.
Güzellikler içinizi aydınlatsın, yüzünüzden ve yüreğinizden tebessüm eksilmesin. Rabbim, sevdiği kullarından eylesin sizleri ve tabi ki bizleri. Hayırlı cumalar dilerim.
Bizi dostlarına dost, düşmanlarına düşman olanlardan ve sabreden ve şükredenlerden eyle! İşinde sebat eden, nimetine şükreden, ibadetini güzel yapan, doğru konuşanlardan eyle Ya Rabbim. Amin. Hayırlı Cumalar dilerim.
‘Ben, beni seven ümmetimi almadan cennete girmem.’ Diyen Sevgilinin (S.A.V) ümmeti olmanın hakkını verebilmek duası ile hayırlı cumalar dilerim.
Gökten ne yağdı da yer kabul etmedi. Toprağa ne ekildi de bitmedi. Bu Dünya’ya kim geldi de gitmedi. Hangi dert hangi sıkıntı bitmedi. Allah’ın rahmeti, mağfireti kime yetmedi. Kim Allah dedi de O yetişmedi. Kim gizli gizli yalvardı da O işitmedi. Kim Rabbim dedi de O buyur kulum demedi. Rabbimizin buyur kulum hitabıyla müşerref olanlardan olmamız dileğiyle… Hayırlı Cumalar.
Melekler daima duacınız olsun. Yüreğiniz ferah, ilhamınız bol olsun. Sevgili peygamberimiz, şefaatçimiz olsun. Cumamız mübarek olsun.
Bu dünya fani sakın güvenme, giden gelmez, gelen durmaz, Allah sevgisi gönülden çıkmaz… Gönlünüz iman mekânınız cennet olsun, hayırlı Cumalar…
Allah’ın Selamı Rahmeti, Bereketi üzerimize olsun! Günümüz aydın Cumamız Mübarek Olsun! Hayırlı Cumalar.
Rablerinden korkanlar bölük bölük cennete sevk edilmektedir. Nihayet oraya vardıklarında kapıları açılır ve bekçileri onlara: Selam sizlere ne hoşsunuz; ebedi olarak içinde kalmak üzere haydi girin oraya derler. Hayırlı Cumalar.
Mevlana diyor ki; Dua edecek güzel bir gönlün yoksa, güzel yürekli insanlardan dua iste. Hayırlı Cumalar!
Ömrüne ömür katılsın, Gönlüne meltem saçılsın. Bu mübarek günde melekler dört yanını sarsın…Derdine derman, gönlüne iman dolsun..! Hayırlı Cumalar.
Selatü selaya yolladim Mevlaya, sen cümlemizin muradini ver gelecek Cuma’ya.
Huzur ve güven içinde yenen kuru bir ekmek,endişe içinde yenen baldan daha tatlıdır. Namus içinde yaşanan bir çadır, ahlaksızlığın hüküm sürdüğü bir köşkte yaşamaktan daha sevimlidir. Cumanız Mübarek Olsun
Allah yolundan ayrılmayalım ne kadar sabrınızı zorlasalar karşılarında gene sabır bulacaklardır hayırlı cumalar.
“Allah’ım! Dillere destan, yüreklere ferahlık olan merhametin ile günahlarımızı affeyle. Amin tüm Müslümanların cuması mübarek olsun. Hayırlı, bereketli, huzurlu ve sağlık dolu günler dilerim. “
“Çıkarsa kalbinde yara, Yaradan dönüştürür bunu bir gün hayra, sen sabretmesini bilirsen; Yaradan düşürmez seni dara. Kaldır başını semaya, aç ellerini mevlaya. Sen istemesini bilirsen, mevla cevap verir duaya. Cuma günümüz mübarek olsun.”
“Duaların geri çevrilmeyeceği bugünde rabbim dualarımızı kabul etsin. Bizleri rahmetinden mahrum bırakmasın güzel Mevlam.”
“Allahım! Bilerek veya bilmeyerek isledigimiz hatalarimizi, günahlarimizi bagsla. BizlereMerhamet buyur. süphesiz Sen merhametlilerin en merhametlisisin.”
Çıkarsa kalbinde yara, Yaradan dönüştürür bunu bir gün hayra, sen sabretmesini bilirsen; Yaradan düşürmez seni dara. Kaldır başını semaya, aç ellerini mevlaya. Sen istemesini bilirsen, mevla cevap verir duaya. Cuma günümüz mübarek olsun.
Makbul, dua ve tövbelerimizi kabul, sağlığımızı daim, kazancımızı bereketli, kalplerimizi ve evlerimizi huzurla doldursun İnşallah. Hayırlı cumalar dilerim.
Sevdiğiniz için bir kere mutlu olup, bin kere pişman olacağınız bir sevgiyi yaşamamanız dileğimle! Düşleriniz gerçek olsun ama gerçeğiniz asla düş olmasın. Hayırlı cumalar dilerim.
Allah’ım! Akşama ulaştığımız gibi sabaha, sabah ulaştığımız gibi de akşama ulaşmayı nasip eyle. Sağlımızı koru ve hastalara şifa ver. Hayırlı bereketli cumalar dilerim.
Allah’ım, habibin Muhammed Mustafa’ya, ailesine ve dostlarına rahmet eyle ve onların katındaki hürmeti için dualarımıza icabet et. Amin, cumamız mübarek olsun.
Ey Rabbim, bize Cennetin kokusunu duyur ve onun nimetlerinden nasiplendir. Bize ateşin kokusunu duyurma. Amin, hayırlı cumalar dilerim.
Rabbim, sevginle dopdolu yüreklerle sana kavuşmayı ve sevdiklerimizle sonsuzlukta buluşmayı nasip eyle, amin. Hayırlı Cumalar.
Allah’ım! Akşama ulaştığımız gibi sabaha, sabah ulaştığımız gibi de akşama ulaşmayı nasip eyle. Hastalara şifa, dertlilere derman eyle.
Güneşin kırmızısıyla aydınlanan, ateşiyle süzülen, herkese nasip olmasını dilediğimiz mutluluk denen o en güzel duygu, sizinle de olsun. Hayırlı ramazanlar..
Ramazanınız mübarek olsun. Gününüz maddi ve manevi anlamda aydınlık, gönlünüz hoş olsun. Sizi kedere, üzüntüye sevk edecek ne kadar olumsuzluklar varsa sizden her daim uzak olsun. Allah sonumuzu hayretsin. Kurtuluşa erenlerden eylesin.
Makbul, dua ve tövbelerimizi kabul, sağlığımızı daim, kazancımızı bereketli, kalplerimizi ve evlerimizi huzurla doldursun İnşallah.
0 notes