Tumgik
#Şairler ve şiirler
ozgur-ce · 1 year
Text
Haftasonu kahvaltısı olarak size bir avuç gökyüzünü bir tutam sevgiyle az pembeleşinceye kadar kavurdum 😋🥘 afiyet olsun...
Yeni yılda karşımıza çıkan herşey gökyüzü maviliği gibi içimizi açsın, tüm hayallerimiz gerçek olsun inşallaaaah 🤲♥️ size pek söz bırakmadım gökyüzüne dair 😅 ama yeni yıl dileklerinizi, hangi satırları beğendiğinizi veya gökyüzü içeren şarkı önerilerinizi alabilirim 😉🎵🎶
"Sonra cumartesi günleri gelir,
sonra gökyüzü gelir hemen kurtulurum
bir yağmur yağsa da, beraber ıslansak."
— Turgut Uyar 🎈
"İnsana şiir yakışır,
Yeryüzüne yağmur,
Gökyüzüne mavi."
— Ahmet Telli 🎈
"Anlamıyor musun? Gökyüzü güneş olsa, sensiz karanlıktayım."
— Ümit Yaşar Oğuzcan 🎈
"Gülüşüne yağmur damlası çarpsa,
Şiir olur.
Bunu bir ben bilirim,
Bir de gökyüzü."
— İsmet Özel 🎈
"Dostları özlemle kucaklamayı unutma.
Çocuk sevmeyi, çiçek koklamayı unutma.
En zor anındayken bile kavganın
Gökyüzüne bakmayı unutma!"
— Ataol Behramoğlu 🎈
"Görmek istersen denizi, yukarı çevir yüzü; deniz gibidir gökyüzü"
— Sabahattin Ali 🎈
"Çok şükür ki gökyüzü henüz hiçbir cüzdana sığmıyor"
— Farid Farjad 🎈
"Kim bilir, sesini gökyüzü sanan kuşlar bile vardır."
— Sait Faik Abasıyanık 🎈
"Gökyüzü bizim olmasın
biz gökyüzünün olalım
unutma maviye aşıkken sevemezsin siyahı.."
— Sezai Karakoç 🎈
"Yok öyle umutları yitirip karanlıkta savrulmak. unutma; aynı gökyüzü altında, bir direniştir yaşamak."
— Nazım Hikmet 🎈
"Yalnız bende değil yalnızlık hali;
Deniz de karanlık, gökyüzü de;
Bir acayip, kuşların hali."
— Orhan Veli Kanık 🎈
"Tam otuz yıl saatim işlemiş ben durmuşum
Gökyüzünden habersiz uçurtma uçurmuşum…"
— Necip Fazıl 🎈
"Paramparça da olsa sevdalar
yine de kalmış olabilir
küçücük bir mavilik gökyüzüne
bir sevda kırıntısı
avuç içi kadar bir umut… "
— Ahmet Telli 🎈
"Şimdi.
Bir deniz, denizde vapur
Gökyüzünde martı
Semaverde çay olmalı
Bir de çaya yaren… “
— Cemal Süreya 🎈
"Gökyüzü gibi bir şey bu çocukluk
Hiçbir yere gitmiyor. “
— Edip Cansever
“İşim gücüm budur benim,
Gökyüzünü boyarım her sabah “
— Orhan Veli. 🎈
"Sabahlara kadar oturup konuşalım
Kimse duymasın
Mavi bir gökyüzümüz olsun
Kanatlarımız dokunarak uçalım"
— Cahit Külebi 🎈
"İçliyimdir herkes kadar,
Düşündürür beni de şu gökyüzü,
Kuş cıvıltısı, nar çiçeği…"
— Rıfat Ilgaz 🎈
"Senin oturduğun şehirde
Gökyüzü mavidir benimkinden,
Çiçekler daha taze
Kuşlar bile güzeldir birbirinden."
— Cahit Külebi 🎈
Tumblr media
172 notes · View notes
derinbirokyanust · 1 month
Text
Tumblr media
~Hayal Et~
Nasıl oluyor bu?
Her yanını dumanlar sarmışken
Nasıl yanmazsın?
Nasıl oluyor bu?
Yağmura yakalanmışken
Nasıl ıslanmazsın?
Nasıl oluyor bu?
O kadar kırılmışken
Yine de nasıl güvenebilirsin?
Sen
Biliyorsun
Duyuyorsun
Görüyorsun her şeyi
Gözlerini kapatmamışsın
Kulaklarını tıkamamışsın
Diğerleri gibi
Dünya senin etrafında dönmüyor
Ama sen öyle hayal etmişsin
Sanki dünya senin etrafında dönüyor
Sen uyandın diye sabah
Sen uyudun diye gece olmuyor
Ama sen öyle yaşa
Hayal et
Sanki dünya senin etrafında dönüyor
Hayal et
Senin uyandığın an sabahtı
Senin uyuduğun an geceydi
Sen ne istersen o olur
Çünkü hayat senin
Kimsenin değil
Çünkü hayat senin
Başka kimsenin değil
***
44 notes · View notes
evrendensesgetir · 1 year
Text
Kim bilir belki bir gün uyanırız
Bayım,
kâbus çıkar yaşadıklarımız
Gerçek olamaz bütün bunlar bayım
Sessizliğimi, çığlıklarıma sayın
Yağmur yağar, kar yağar
Yağar, yağar da cesedimi yıkar
Yine gökyüzü temizler bedenimi.
Tıpkı düşüncelerimi temizlediği gibi
İnsanlar kirlidir bayım.
Karlar yağar da gökten
Temizlenir, gözükmeyen yeryüzü kirden
Bembeyaz yapar kararmış sokakları
Aydınlatır mı bu kirli sokakları?
Yapay sokak lambaları.
Vicdanının ışıkları,
Alev alev yanar, kavurur yangını.
Sigara değmeyen ciğerlerim,
O gece nefes alamadı
Evren
68 notes · View notes
masaldayz · 2 years
Text
Yine kalbim sarhoş oldu gözlerine
Hüzün çöktü yüreğime vazgeç sevgili dediysem de dinletemedim kalbime
🌗
7 notes · View notes
iyigecelerdeniz · 4 months
Text
Emre’yi buldun mu?
Emre kim bilir misin? Emre senin aşığın. Emre senin içinde sakladığın. Aşık anlamı taşıyan Emre aynı zamanda arkadaş ve bir kardeş de. Hepsini içinde saklayan o bireydir: Emre. Kafanı karıştırma Ahmet ve Mehmet ile, gerçek aşk Emre’nin içinde. Eski şairler, şiirler, ozanlar da der elbette, aşkı arıyorsan dön bak içinde, vardır mutlaka bir Emre. Seviyorsan her daim söyle, tüm dünyanın vardır bi Emresi be.
İyi geceler Deniz’im.
141 notes · View notes
ruhunuterkedenadam · 7 months
Text
Şairler ve şiirler aynı değildir. Şairler, şiirlere bağlıdır ama şiirler şairlerle arasına duvar örer.
102 notes · View notes
okuryazarlar · 5 months
Text
Tumblr media
İkinci Yeni şiirinin son temsilcilerinden, şiirleri 18 dile çevrilen şair ve yazar Süreyya Berfe, 81 yaşında yaşamını yitirdi.
Son yıllarını Urla'da bir bakımevinde geçiren Berfe, bir süredir sağlık sorunları yaşıyordu.
Şair ve yazar Süreyya Berfe 27 Ocak 1943 tarihinde İstanbul'da doğdu. İki yıl İstanbul Üniversitesi Fakültesinde, dört yıl da Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümünde okudu. Yayınevleri ve reklam şirketlerinde çalıştı. Emekli olduktan sonra Foça’ya (İzmir) yerleşti. Şiirleri ilkin Düzlem (1963), sonra Zeren, Türk Dili, Yeni Dergi, Oluşum, Milliyet Sanat, Varlık, Gösteri gibi dergi ve gazetelerinde yayımlandı. 1969 yılında, İkinci Yeni şiir hareketine karşı çıkan ve toplumcu şiiri savunan bir manifesto yayımlayan dört şairden oldu. Şiirlerinin yanında şairler ve şiir sanatı üzerine yazılar da yazdı.
Şiir yayımlamaya Süreyya Kanıpak imzasıyla başlamıştı. 1965'e kadar gerçek adı olan Süreyya Kanıpak'ı kullandı. Daha sonra soyadını değiştirmeye karar verdi ve Cemal Süreya'nın önerisiyle Berfe kelimesini aldı. Süreyya Berfe adını kullanmaya başladı. İlk döneminde yurt insanının sorunlarından yola çıkan toplumcu-gerçekçi şiirler yazdı. Sonraki döneminde ise insanın ve doğanın türlü durumları üstüne çok katmanlı anlam derinlikleri olan bir şiire yöneldi. Düzyazının sınırlarında gezinen, yalın, arı gereçlerden oluşmuş humoru önceleyen bir şiir diline ulaştı. Türk şiirinde kendisine oldukça özgün bir yer edindi.
Usta şaire Allah'tan rahmet, ailesine ve tüm sevenlerine baş sağlığı diliyoruz.
46 notes · View notes
umudumsunnn · 11 months
Text
Ben senin sevdiğin tüm şairlere ve şiirlere küstüm senden sonra.
63 notes · View notes
leyliii · 2 months
Text
Hâlbuki ben bu halde bile caizim onların hançerlerine
Bu halde bile boğulmadım boğdurulmadım
Eski tüfeklerden adım geçer de dönüp bakmazlarmış
Ateş olsun almazlarmış kırmızısı uçuvermiş dudaklarına
İstemedim tek buse ne nazda ne hazda gözüm var
Medrese cesetlerine nazır masallarda yıllar önce
Sene 99 ben İstanbul acemisi yıllar önce
İnmişim trenlerden adım yakama ilikli
Mustafa Kutlu’dan çıkmışım vermişim şiirlerimi
Talebeyim ama talip değilim ne yeşile ne ala
Yalnız şiir kartalların soyundan ama toy bir ağrı
Seğirtmedim bir güzele
Divan yolu tarihten başını uzatmış bir kuğu yansıması
Hava sıcak terim taze
İstanbul işte önce güzel sonra güzel sonra manidar
Ulan beni buraya alırlar mı telaşıyla Çorlulu Ali’de
Ama herkes biliyor sanki şairim ya!
Ne demek efendim burası sizler için
Buyurun tabi burası beceriksiz İslamcıların hatıralarını dinlendirmesi için
Burası gökyüzünün altında no mahrem barış çubukları için
Burası postmoderne ayna tutmak için şairler kız ayarlasın için
Şööle iç geçirsinler afallatsınlar kendilerinden kaçarken şiirlere tutulanları
O zamanlar Kanuni yeni sakal bırakmıştı halk farkında
Kanım bir uykuyu köpürtüyor ya nadasa bırakmışım mısralarımı
Masalara mekik dokuyan gözlerim bir kıza bir oğlana takıldı
Masada “Üç İstanbul”  oğlak yayınları kızda nargile
Mesnevi okuyan bir kız mı bilmem
Ama benim taşrada okuyan hayallerim ezbere almış bu manzarayı
Ben sanki dokunmuşum bilmem kaç sene sonraki serencama
Özenti deme Erkan biraz daha fazlası
Nargilesiz de olur kabul ama daha da fazlası
Çorlulu olmasa da olur ama daha fazlası
Mesnevi okuyup sigara içen mütesettir kızlar kiminle evlenir Erkan?
Mavi Marmara’dan galip dönen İslamcılarla mı?
Sakalları yüzüne nur katmışlarla yakışıklı mı?
Risale-i nur talebeleri değil Erkan olur mu?
Bak ben severim onları da onların evliliğini de
Onların yumuşacık Müslümanlıklarında semirttikleri saadetlerini de
Ben severim onların nefes alırcasına girdikleri sevapları da
Ben elbette severim nisa taifesinin pıtır pıtır çiçek açmasını
Dindar kocalarının kollarında
Ben niye sevmeyeyim Erkan evveli çile ahiri konfor olan Müslümanlığı
Ben niye beğenmeyeyim Rumeysa Nur ve Bilal’i çocukları Taha’yı
Öyle şey mi olur Erkan niye yüzüm ekşisin İsrail’i lanet mitinglerinde
4X4’lerde Filistin bayrağı bana neden vermesin gaza sevinci
İftarda Cola Turca içen kardeşlerim yıkacak bir gün İsrail’i
Kalbim mühürlendiyse o benim iman eksikliğim
Yoksa Numan Kurtulmuş iyi adam
Sen de kızma artık Başakşehir ümmetine
Mesnevi okuyan mütesettir güzel sigara içen kızlar kime âşık olur Erkan?
Esmer yüzleri cool bakarken delikanlıların
Hayatın tam içinden fırlayan tam pratik tam yerinde
Yani şiiri kullanacağı yeri iyi bilen
Biraz monna biraz rosa yani aşkı nasıl servis edeceğini iyi bilen
Kitaplarda saklı yaralar gibiyken o kızların yüzleri
Sadra şifa şeylerden güneşin gördüğü şeylerden bahseden
Aşkı 12den vurup o yüzleri yere seren
Onlara mı onlar çok onlar adisyonlara incelikler indiren
Onlar beni daha da ben seni daha da sen yapan
Deli olmadığımızı ikna için bizlere tetik düşürten
Öğrenemedik Erkan kalbin bu işlerle alakası olmadığını
Kalbin de var yeri ve zamanı olduğunu
Kalbin zamanında 7/24’ün çok fazlalığını
Mesnevi okuyup sigara içen mütesettir kızlar beni neden sevmez Erkan
Mesnevi okuyup sigara içen mütesettir kızlar beni neden sevemez Erkan
Geceleri hepsi benim sevgilimken gündüzün bozgunu ne o zaman
Aşk ayrı hayat ayrıysa kaldık bu yakada o zaman
Şairlerin gerçekten varlığına kimleri ikna etsek Erkan
Bizi gömdükleri şiirlerden hortlasak da korkutsak mı o zaman
İlham denen o......a arayı açsak mı bir zaman
Çok yorgun bir estetiğe kurban aramak değil
İsmet Özel’i seven bir kız tanıdım Erkan
Manyak mısın oğlum bu kadarı yeter mi dersen
O kadarı çok bile gerisi bonus Erkan
7 notes · View notes
yurekbali · 8 months
Text
Tumblr media
Sözü Şiirden Açmak - Oktay Akbal “Şiirde 40 Yıl”, Ümit Yaşar Oğuzcan’ın bir kitabı bu adı taşıyor. 40 yıl!.. Bütün bir yaşam! Hele ortalama insan ömrünün elliye yaklaşmadığı ülkemizde! Şiir, sanat, yazın uğruna verilen bunca zaman! Oğuzcan, ilk şiirlerini 1942’de yayınlamaya başlamış, 1947’de de ilk kitabı “İnsanoğlu” çıkmış. İnsanoğlu’nu anımsarım, kötü baskılı bir kitapçıktı. Oğuzcan sonra, birçok kitap yayınladı, güfteler yazdı, ünlü ve sevilen bir şair oldu. Başından, içlerinde acıları da olan türlü serüvenler geçti. Kendi resmini de şöyle çizmiş: “Nedense bütün resimlerimde ben / Böyle mahzun ve perişan çıkarım / Hep böyle hayata kapalı durur / Gülmesini unutmuş dudaklarım / Artık canından bezmiş kimselerin / Hazin bakışı parlar gözlerimde / İçinden adamlar arabalar geçer / Çizgiler alnımda bir büyük cadde.” Düşündüm de hangi ünlü şairimiz 40 yılı geride bırakmamış ki! 45 yılı, 50 yılı geride bırakan ünlü şairlerimize ne demeli: Oktay Rifat, İlhan Berk, Cahit Külebi, Dağlarca, Anday, Ilgaz, Cumalı, A. Kadir vb... Oktay Rifat’ın ilk şiirleri 1936’da “Varlık”ta çıkmış, İlhan Berk’inkiler ise 1935’te... İki ozanımızın 50’nci şairlik yıl dönümünü 1985’te kutlayacağız demektir. Edip Cansever’in ilk şiiri 1944’te, Can Yücel’inki 1950’de, Özdemir İnce’ninki 1954’te, Metin Eloğlu’nunki 1943’te yayınlanmış... En gençleri İnce, o bile 27 yıllık bir şiir geçmişine dayanmakta!.. Demek istediğim, şairlerimizin, öykücülerimizin anma günlerini, toplu tanıtılma törenlerini sık sık yapmak zorundayız. Aziz Nesin, yıllığında “Yuvarlak sayı”lara ulaşan sanatçılarımızı tanıtıyor, yaşı kırka, elliye, altmışa, yetmişe, seksene gelenlere özel bölümler ayırıyor. Devlet Tiyatroları’nın, Şehir Tiyatroları’nın, özel tiyatroların da belirli bir sanat geçmişine, birikimine sahip şairleri, yazarları tanıtıcı toplantılar yapması niye düşünülmez ki! Oktay Rifat “Denize Doğru Konuşma”, İlhan Berk “Deniz Eskisi ve Şiirin Gizli Tarihi”, Metin Eloğlu “Hep”, Edip Cansever “Bezik Oynayan Kadınlar”, Can Yücel “Rengâhenk”, Özdemir İnce “Kentler”... Hangi birinden söz etmeli? Doğrusu, en yaşlısından en gencine kadar adı geçen şairlerimizin kitapları ayrı ayrı ele alınıp, değerlendirilecek nitelikte... Bunca sanat ve yazın dergisi çıkıyor, ama ayrıntılı incelemeler, eleştiriler pek görülmüyor nedense! Gerçek eleştiri -hiç değilse yeni çıkan kitapları gereği gibi tanıtan yazılar- hemen hemen hiç yok... Masamın üstünde duruyor bütün bu şiir kitapları. Çoğu yakın arkadaşım olan bu şairlerle daha nice gün ve gecelerim geçecek. Ben, şiir konusunda hızlı yorumlar, değerlendirmeler yapmam. Yanılma payı çoktur böyle çabuklukların... Şiir vardır, ilk okuyuşta kendini verir. Verir ve biter... Böyle şairler de çok. Ama yukarıda adını andığım şairlerin kitapları o türden değil. Birbirine benzemeyen şairler bunlar. Can Yücel’le Oktay Rifat; Cansever’le İnce; Eloğlu’yla Berk arasında büyük ayrımlar var. Ama hepsinin ustalığı, kişilikleri tartışılmaz bir düzeyde... Can Yücel’in kısa şiirleri ilk okuyuşta okuru çarpıyor: “Sana bin kez söyledim be evladım / Dişlerinle tırnaklarını yiyeceğine / Gözlerinle gökyüzünü yesen ya” gibi; Tevfik Fikret’ten esinlenmişe benzeyen “Kanun çalacağız diye çıkıp orta yere / Kanunu çaldılar yere”, “Hıyar diyorum / Yooo, ben, turşuyum diyor” gibi şiirler kısa sürede yaygınlaşır, dilden dile gezer. Ama Oktay Rifat’ın, Eloğlu’nun dizeleri öyle değil. Yoğunluk ağır basıyor. Berk'in, Cansever’in, İnce’ninkiler de öyle... Cansever’in dizeleri ise yer yer düz yazıya yaklaşır, ama birden bakarsınız ki o düzyazı, “şiir” oluvermiş. “Neyi bitiriyoruz, neyi başlatıyoruz / Neyi bekliyoruz, bilmem ki / Kapı mı çalınıyor ne / Gidip açıyorum / Kimse yok / Peki / Nasıl karşılanır yok olan bir şey / Karşılıyorum / Salona geçiyoruz.” Gel de Baudelaire’e inanma: “Sağlıklı insan yirmi dört saat ekmeksiz kalabilir, ama şiirsiz asla”. Çok şükür ki Türkiye’de böyle bir tehlike yok! - Oktay Akbal, Sözü Şiirden Açmak (Geçmişin İçinden) - Görsel: Yazıda ismi geçen şairler...
13 notes · View notes
aynodndr · 4 months
Text
Tumblr media
Sen bir şiir edinmişsindir kendine
bir şarkı,
yahut bir söz
dost gibi bir şey
bilir misin?
şiirlerdir bozuk kapleri doğrultan
bazen bir şarkıda bulursun onları
bazen veciz bir sözde
bazen bir kıtayla gelir canevine
ve şiirler merhem olur kalbine
sen bir bahar kurmuşsundur kapına
bazen bir menekşe ile,
bir lale, yahut zambakla
bazen de kır papatyaları ile...
bilir misin?
kırlardır el değmemiş topraklar
uzanırsın yeşil bir deniz gibi
bir şeyler bulur gibisindir...
her bahar bir merhem olur kalbine
sen sabahları bulmuşsundur kendine
ve uzatırsın yüreğinin penceresinden umudu
tertemiz çekersin
sır kokulu bir gökyüzü
bilir misin?
şairler de hem fikir
temizlenir bakmakla gökyüzüne yürekler...
sen bir gece bulursun kendine
saklarsın gözkapaklarında
güneşin emanetlerini
yastık altı yaparsın sayısız hüzün
bilir misin?
gecedir tüm hislerin uyandığı saatler
gecedir sabaha köprü,
gecedir hüzne arakadaş
uyanır her gece ayık hülyalarla yürekler
sen bazen de bir rüzgar bulmuşsundur kendine
rüzgar olmuşsundur her yeni gün
merhem olup esersin sözlerle
bilir misin?
rüzgardır nefeslerin ilacı
tozlaşır yâr kokulu çiçekler
taşınır tüm duygular kanatlarıyla
ve nefes nefes temizlenir yürekler...
Rüzgar
4 notes · View notes
derinbirokyanust · 1 month
Text
Bir kitap okuyordum ve orada bir paragraf gördüm, bu paragraf bana, şarkı sözü de diyebilirsiniz, şiir de diyebilirsiniz, işte onu yazdırdı.
Tumblr media
Sözleri yazarken bir kaç şarkı dinledim, onları da buraya koyuyorum.
Şimdi de sözleri yazıyorum:
~Kayıp Şehir~
Kayıp şehirler, hep yalnız mı olur?
Herkes göremezken
Ben görürüm seni
Kayıp şehirler hep orada
Yalnız başına, öylece durur
Sen kayıp şehirsin
Herkes ararken ben buldum seni
Ve artık benimsin
Kimse göremezken ben gördüm seni
Sen kayıp şehirsin
Nasıl böyle güzel olabilirsin?
Kimse göremezken ben gördüm seni
Ve artık benimsin
Öylece durur, susar ve güler
Kimseler duyamaz
Kimseler göremez seni
Sen kayıp şehirsin
Herkes kaçarken ben ben bulurum seni
Ve artık benimsin
Ben görürüm, ben duyarım seni
Sen kayıp şehirsin
Kimseler göremezken ben gördüm seni
Ve artık benimsin
Kimseler duyamazken ben duydum seni
12 notes · View notes
stnblmavi · 9 months
Text
Kiminde zaman geçiyor,
Kiminde ömür…
Şiir yazmayı bırakmak,
Niye bırakıldığını sadece şairler bilir.
Her şiir bir hikayedir kaderin yazdığı,
Her yazılan şiir bir gün gerçekleşir,
O kelimelerin yükü,
Gelir konar omzuna.
O şiirler ne büyük zahmetlerle,
Ne hüzün, mutluluk ve de acılarla yazılmıştır.
Artık öyle bir zaman gelir ki şiirler,
Yazmıştır artık kaderin en büyük eserini,
Yeni yazılanlar hayatın tadı tuzu olur,
Yaşar gidersin,
Zamanını geçirmek ile
Ömrünü geçirmek tercihinde yaşarsın.
Üzülmek sadakasıdır ömrünün,
Üzenler tarafından sana verilen.
Üzülmek kalbin kırılmasına değil,
Duyguların kör olmasına sebep olur,
Herşey kararında güzel,
Hayatın güzelliklerine odaklan,
Sabır meyvesi, mutluluk dallarından düşer
Ömrüne tat verir,
O gün gelir de seni bulur,
Hayallerine kavuşturan yol olur.
‘Ekrem Yener’
@stnblmavi
9 Eylül 2023
4 notes · View notes
jan-berk · 2 years
Text
Son Dönem
Bütün şiirler suskun
Şairler yalnız ve kasvetli
Kentlerde yağmurlar ve seller
Herkes mi unuttu elmastan yıldızları
Bozuldu düzen durdu yağmur
Aktı seller gitti seneler doldu zaman
Öldüğüm gün sükunet son liman
Bir sihirbazın son sözü hakikat
Son dönemdeyiz dikkat
Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media
40 notes · View notes
izahtanvareste · 10 months
Text
Bir şarkı ne zaman güzel değildir
Sonu olduğu zaman
Sonu yoktur çünkü güzel şarkıların
Kimse bir şarkıyı sonuna kadar söyleyemez
Nasıl ki ölüm öldürenlerinse
Ve korku korkmuyor görünenlerin
Şarkı tersine
Tut ki kırgın bir menekşeden sapmıştır onun yüreğiyse
Hem de bir menekşeyi yeniden icat etmiş gibi
Gererek yapraklarını
Gererek gözkapaklarını
Yumruklarını sıkarak
Ağlamayı unutmak için.
Duvar diplerinde ve sakınaraktan
Bir akşamüstü sırasında
Saygı anılarınıza
Saygımız ki bir kuşun yarası kadar derin.
Edip Cansever-Pas
Çok güzel şairler tanıdım, şiirler okudum ancak ne zaman Edip Cansever’in şiirlerine denk gelsem, ne zaman şiirlerinde bir otobüs beklemesi kadar duraklasam; Ruhumu Akdenize indirip ağustos akşamüstülerinde babamın hoşsohbeti eşliğinde semaver sıcaklığını ve seher vakitlerinde çiseleyen yağmur kokusunu hep Edip abimde buldum, bende yeri ayrı.. O güzel yazdı eyvallah ama ben de güzel severim vesselâm…
4 notes · View notes
2m2ozgur · 2 years
Note
sevgili kitapçı şiirle aran nasıll hangi şairler ve hangi şiirler 🐦
Merhaba, şiirle aram en fazla bir adım, kitaplığımı ne vakit dağıtsam ilk rafa şiirden başlarım. Senin için şiirden değil şairden bi kaç renk bıraktım.
Tumblr media
7 notes · View notes