Tumgik
#yenmek
jupiterliyazar · 7 months
Text
Sıyrıldık düşlerden. İnandık. Kurtulduk boşluklardan. Emin adımlarla yürüdük. Bir daha korkmamak için. Korksak bile tereddüt etmeden yürümek ve yenmek için. İnanıyoruz ve gerçekleştiriyoruz.
M.
32 notes · View notes
dilhunbiri · 9 months
Text
Akıl, duyguları yenemez, bir duygu yalnızca daha kuvvetli bir duygu tarafından alt edilebilir veya onun yerini alabilir.
26 notes · View notes
onderkaracay · 2 years
Photo
Tumblr media
#önderkaraçay #mobbingbankdiyorki #mobbingbank #görülenlüzumüzerine #yaşam #insan #narsisizm #yenmek #başarı https://www.instagram.com/p/ChNActdjepl/?igshid=NGJjMDIxMWI=
1 note · View note
kalopcia · 8 months
Text
bu arada yabancı dil öğrenmek özgüven için bayyyaaa iyi
33 notes · View notes
derdiderun · 1 year
Text
Tumblr media
Enes b. Malik'ten (radıyallahu anh) rivayet edildiğine göre, Nebi (sallallahu aleyhi vesellem) şöyle buyurmuştur:
"Kulunun hiçbir yutkunması Allah Teala'ya şu iki yutkunmadan daha sevimli gelmez:
1. Yumuşaklılıkla geri çevrilen öfke yutkunması.
2. İnsanın başına gelen bir musibetten sonra sabrederek yutkunması.
Allah Teala için şu iki damladan daha sevimli bir damla daha yoktur:
1. Allah yolunda akıtılan kan damlası.
2. Gece karanlığında, secdede iken Allah için akıtılan gözyaşı damlası.
Allah Teala için bir kulun şu adımından daha sevimli bir adımı yoktur:
1. Farz namaza katılmak için atılan adımlar.
2. Akraba ziyaretine gitmek için atılan adımlar." (Beyhaki, Şuabü'l-İman, nr. 8325.)
|Tenbihu’l Gafilin 1 - E.Leys Semerkandi (rah.)
38 notes · View notes
turkudostu61 · 2 years
Text
0 notes
bahar-blogs-blog · 26 days
Text
Hayat,
kimi sevdiğin
ve kimi incittiğindir.
Kendin için neler hissettiğindir.
Güven, mutluluk, şefkattir.
Nefretin yerine sevgiyi koymaktır.
Kıskançlığı yenmek, önemsemeyi
öğrenmek ve güven geliştirmek,
ne dediğin ve ne demek istediğindir.
Charles Eguone
Tumblr media
Sana iyi gelen
Hiç bir şeyi,
Sensiz bırakma...
Herşey gönlünüzce olsun
Mutlu Akşamlar 💞⚓️🌺
Tumblr media
168 notes · View notes
nesrin-c · 30 days
Text
hücredeki adalının hikayesi
Taş duvar, demir, karyola ve yerlerde sayısız izmaritler,
Helanın pis kokusu, rutubetli, sıkıntılı, nikotinli,
İnsanı serseme çeviren kurşun gibi ağır bir hava,
Duvarlar sanki soğuk dalgaları imal ediyor.
İstediğiniz kadar üzerinize kalın şeyler giyinin,
Oligarşinin hücresinde soğuğu yenmek imkansız.
Ranzanın karşısında kafesli demir kapı,
Arkasında Mehmet.
Görevi dakikası dakikasına beni denetlemek
Mehmedim utanıyor, kahroluyor.
“Askerim ağam n'aparsın” diyor.
Aslında o’ da tutsak.
Ben hücre içinde, o hücre önünde.
Günde beş kez büyük başlar bakar içeriye;
Yüzlerinde tecessüs.
“Çılgın adam, 3-5 kişi ile koskoca karanlıklar
imparatorluğuna kafa tutan adalılar”
Ama yine de “çılgın adamın” karşısında
Bir eziklik duyuyorlar, o başka,
Gündüz, gece diye bir ayrım yoktur hücrede,
Zaman ve mekan özümlenmiş artık.
Sadece koldaki saattir, geceyi gündüzü bildiren.
Işık yirmi dört saat yanar.
Bir nefes, bir dumandır yoldaşım.
Cigaramı her çekişimde duman olur,
Uçar giderim, ta uzaklara,
Çoğu kere Ada'ma giderim,
Cigaramın dumanı, beni memleketime;
Ada'ma götürür.
Kahpe İstanbul'un, kahpe bir bölgesinde,
Bir evdeyim yoldaşlarımla beraber.
Bu ev, yoldaşlık- dostluk-kardeşlik-mertlik-kazanç ve sevgi evidir.
Bu evde, her şey o kadar güzel ve o kadar anlamlıdır ki…
Ev de değil ada, ada!
Satılmışlığın, kahpeliğin, riyakarlığın, adiliğin
ve her çeşit
aşağılık ve her çeşit yabancılaşmanın karışımı olan,
karanlık denizi'nin ortasında,
Güneşi batmayan bir ada.
Ben ne şuralıyım, ne buralı,
Adalıyım adalı,
Ada’m ormanlıktır.
Dostluk, yoldaşlık, mertlik ormanı,
bütün Ada'mı kaplar.
Erdemin güneşi, yirmi dört saat aydınlatır adamı
Biz ada sakinleri bilmeyiz karanlığı.
Ben Adalıyım ey kahpe hücre, Ada'lı
Doğru ya sen nereden bileceksin Ada'mı.
asırlık, feodal,
militarist, hücre.
Ya sen, öküze benzemek için kasılan, şişen
haset kurbağa hilkat garibesi bilir misin Adamı?
Dünya karanlıktır, güneşi batmayan böyle bir Ada
yeryüzünde yoktur.
Değilmi ki karanlıklar cücesi, zavallı acuze?
Ya sen yarasalar şairi, pişkin Cacomcho?
Değil şiirlerde, masallarda bile böyle bir ada yoktur.
böyle bir ada eşyanın tabiatına aykırıdır.
Senin için değil mi karanlıkların kapkara şairi?
Senin dediğin eşyanın değil,
karanlığın tabiatına aykırıdır.
Karanlık cüceleri, acuzeler, dürzüler…
Yarının Türkiyesi'nin hayvanat bahçesinde teşhir edilecekler…
Ada’m kalabalıktır hain hücre:
Elde mitralyözüyle,
Sierra Maestra'da, Falcon'da, Vietnam'da
Mozambik'te, Angola'da, Sina çöllerinde…
Özgürlüğün türküsünü söyleyenler.
Zulme, kahpeliğe, sömürüye karşı…
Dişiyle, tırnağıyla üç kıtada karşı koyanlar
benim evlatlarımdır kahpe hücre.
Benim adamın ormanlıklarından aldıkları fideleri,
“birer birer dikiyor, kahpeler koalisyonunun dünyasına
Kel dünya, Ada'mın ağaçlarıyla ayıbını örtüyor,
güzelleşiyor artık.
İyi bak bana feodal duvar, iyi tanı beni.
Seni yerle bir edecek Adalılar'ı iyi tanı.
Ada’m ve hemşerilerinin çoğu ne halde diye
dudak bükme, o…punun dölü utanç duvarı
Evet Ada'mı karanlığın suları bastı.
Evet, benim gibi birçok Adalı çirkef suların altında,
ama boşuna sevinme, Ada’m batmaz, yok olmaz
Ada’m sadece karanlık denizinde yerini değiştirdi.
Hepsi o kadar.
MAH��R ÇAYAN.
Tumblr media
76 notes · View notes
dumanlikafalar · 6 months
Text
"Ölerek ölümü yenmek, umutların en umutsuzudur..."
104 notes · View notes
hepeksikk · 4 months
Text
"Hayat çok güzel diye yaşanmıyor ki,
İnsan mutlu olsa n'olur
Olmasa n'olur, unutur.
Hangi acıyı yenmedik yaşamak uğruna
Yaşamak demek,
Yenmek demek değil mi?
İzi kalırsa da acıtan sözün
Sevmediğin yazgının
Hiçbir satırını atlamadan okuduğun
En çok satan kitaptır hayat.
Değmese de merakına..."
64 notes · View notes
sadecelere · 2 months
Text
İnsanların ise unuttuğu başka bir şey vardı;
Giray Pusat Çeviker, Tugay Demir Çeviker'in ikiziydi. Onları yenmek çok zordu.
32 notes · View notes
surlar · 8 days
Text
Başkalarının beni sevmesini istediğim zamanlar geçti, büyüdüm ve artık sadece kendimi sevebilmek ve hatalarımın üstesinden gelebilmek istiyorum. Sadece kendimi sevmek ve hatalarıma duyduğum öfkeyi yenmek istiyorum.
22 notes · View notes
berkemiyim · 17 days
Text
uzun bir yolu yürüdüğünü bilmek zamanı yenmek gibi.
25 notes · View notes
siktiringidinlutfen · 10 months
Text
korkuyorum. korkuları yenmek için korkunun üzerine gidilmesi gerektiği söylenir. fakat ben yapamıyorum. ilerleyemiyorum. iyileştiremiyorum. halledemiyorum. kalpsizleştim. güçsüzleştim. rezilleştim. kendimle yüzleşemeyecek kadar korkak bir adama dönüştüm. ben. böyle olmak istemedim.
103 notes · View notes
hisboslugu · 2 months
Text
Tumblr media Tumblr media Tumblr media
yazdığım hiçbir şarkı, şiir çektiğim acıya denk gelmiyor. kaç şarkı yazmam lâzım ya da kaç şiir, bu acıyı yenmek için? toprak gibi; ne kadar silersen sil, halıdan çıkan hav gibi. rüzgar eser; kapı, pencere açık. bitmeyen toz gibi, bitmiyor acı. katlanıyor, yoksun ya. dağlanıyor kalp, inliyorum bu kabir gibi odada. içmeyeceğim kadar çok sigara ve içki... gençliğimi hatırlıyorum sonra, sonra en çok istediklerimin hiç olmadığını, yaptığım iş dışında. hançere rağmen. şimdi çıkıp gelsen kendini aklamaya, dinlerim biliyor musun? yazık be bana.
20 notes · View notes
ruhumdasavas · 3 months
Note
Ebrar ingilizce geliştirmek için önerilerin var mıdırr hem günlük hem akademi için rutine katacak ufak bir öneri bile olur
Günlük
Writing: Bol bol yazma alıştırması yap. Ben yeni öğrendiğim kelimelerle her gün yeni yeni cümleler kuruyordum kelimeleri unutmamak için. İngilizce günlük, ajanda tutmak da gayet efektif ama ben yazmayla ilgili en iyi alıştırmalarımı hep İngilizce mektup arkadaşı edinmekle yaptım. Cidden iyi geliştiriyor ama derin sohbetlere girince. Günlük hayattan konuşmak seni pek geliştirmeyebilir. Mesela ben felsefeyle ilgili konuşmaktan zevk alıyordum. Bunun gibi.
Reading: Mesela bir cümle gördüm ya da metroda birilerini konuşurken duydum, onları aklımdan İngilizce olarak çeviriyorum, hoşuma gidiyor. Bilmediğim bir kelime gördüğüm an vaktim varsa hemen anlamına bakarım unutmamak için. Ayrıca günlük olarak haber takip ediyorum İngilizce haber sitelerinden. Kitap okurdum eskiden artık pek yapmıyorum ama kitap okumak ve bilmediğin kelimeleri öğrenmek de efektif.
Listening: Dış dünyada duyduklarımı çevirmek bunun en rahat antremanı. Ayrıca podcast dinlemek de gayet iyi. Ben edebiyatla ilgili tartışmaların olduğu podcastleri dinlemekten zevk alıyorum, ilgi alanına göre podcastler tercih edebilirsin. Ayrıca dinlediğim şarkıları aklımdan çevirmek de hoşuma gidiyor. Kendimi bir anda Sezen Aksu'nun şarkılarını çevirirken bulabiliyorum. Eğlenceli.
Speaking: Antrenmana en ihtiyacım olan alan burasıydı dolayısıyla en çok pratiğe burada ihtiyaç duydum. Arkadaşlarımla birden İngilizce konuşmaya geçeriz, verimlidir. Kendi kendime İngilizce tartışmalar yaparım, kendime cevaplar veririm ve bunu yaparken basit cümlelerden kaçınmaya çalışırım. Yeni kelimeler öğrenip kendimi zorlarım. Dil bilgisini konuşurken kullanmak da burada etkili. Mümkün mertebe kendini konuşmaya zorla. Ayrıca şunu unutma cidden ana dili İngilizce olanlar bile Türkler kadar İngilizce dil bilgisi kullanmaya çalışmıyor. Harıla gürüle konuşuyorlar. Kasmaya gerek yok. Heyecanını yenmek için hata yaptığında ilk sen kendinle dalga geç böyle bir hassasiyetin varsa. Ben öyle yaparak çevremdekilerin benimle dalga geçme riskini azaltıyorum. Yanlış yapınca neden gülünür anlamış değilim.
Akademik (Bu başlık benim açımdan psikoloji için ilerleyecektir.)
Writing: Gerçekten essay essay essay ya. Öğrendiğim konularla ilgili psikoloji literatüründeki kelimeleri kullanarak deneme yazıları yazardım. Mesela Jung'un kişilik teorisiyle ilgili rahat 5 deneme yazım vardır ama hep kullanmışım onun psikolojiye kattığı kelimeleri mesela. Yazma konusunda iyileştiğimi vizelerde finallerde fark etmiştim. Zamanla meyvesini alıyor insan.
Reading: Benim bir defterim vardı, içinde psikolojiyle ilgili bilmediğim kelimeler yazardı hep. Bilmediğim için okumam da zorlaştığı için kelimeleri öğrene öğrene ilerlerdim. Ders kitaplarını İngilizce takip ederdim, psikolojiyle ilgili günlük haberlerin paylaşıldığı haber sitelerini takip ederdim. Mesela "flow" kelimesi mühendislik alanında direkt "akışkanlık" olarak geçer, bu akışkanlıktan kasıt örneğin su olabilir. Psikolojide "flow" ise genelde "düşünce akışı" şeklinde kullanılır. Alan literatürleri arasındaki farkları bilmek alanda derinleşmek için işe yarıyor.
Listening: YouTube kanalları ve podcastler ya, ötesi yok. Bu ikisi beni alıp bambaşka bir noktaya taşıdı dinleme becerisi olarak. Zamanla kelimeleri seçerek cümlenin tamamını dinlemeden ne dendiğini anlamaya başladım. Tamamen emeğe ve başta dikkatli dinlemeye bakıyor.
Speaking: Girdiğim ortamlarda genelde psikoloji öğrencileri olduğu için onlarla psikoloji alanından tartışmalar yapa yapa gelişti. Gelişime en açık yeteneğim konuşma yeteneğimdir, bence daha çok yolum var. Ama burada asıl kilit nokta sakinlik bence. Sakinliği ve stresi yönetince zihin daha berrak oluyor ve daha iyi ifade edebiliyorum kendimi. Sadece kendime şu güveni vermem gerekiyor: "Az çok fikrin var, boşuna okumuyorsun. Sakin ol ve bilgini yorumlayarak anlat." Hep kurtardı bu güven beni. Tavsiyemdir.
5 gün geç cevap için kusura bakma tekrardan. Sevgiler!
15 notes · View notes