Doth thou understand how he hath consumed my very consciousness, filled mine chest cavity with the most light and flowery roses that man hath ever known. My knight with hair crafted of the most exquisite brown silk that lie on this side of the Arctic sea. Oh, how I yearn for thine to maketh himself known to me…he possessing the name that rings in mine ears like a loud brass bell…hot neighbor

" las reglas no sirven de nada. " / ( @kminjvnnjvn )

no es que estuviera completamente de acuerdo, las reglas si que sirven, pero él mismo alentaba que se rompieran de vez en cuando. " sí, bueno... ¿tienes un plan para escapar o esperabas que lo pensara yo? "

Managed to squeeze a Grunkle Stan sketch out of my hands

     ♡    privado con @galilvee & @hyacinthrf​ .

evita cruzar mirada con adversas, atención fija en el libro que sus dedos recorren, palabras que viajan a través de sus pupilas con extraña lentitud. intenta mantener una actitud apacible, sintiéndose desbordada por el ímpetu de aquel extraño sentimiento que no termina por catalogar. inquietud que devora entrañas a pesar del esfuerzo que realiza por no ser consumida. “ cayéndonos en múltiples estatuas, en gestos que no vemos, en nuestras manos que nos necesitan- ” recita en voz alta. incapaz de mantener la apariencia, cierra el poemario y su vista viaja hacia ambas. “ ¿la pasaron bien en sus citas? ” había cedido al impulso, tono tintando falsa indiferencia era audible. “ ¿sus acompañantes fueron agradables? ¿volverán a verlos? ”

la cosa se está poniendo bastante grave la verdad - leer tanto texto salido directo del siglo xvii está destruyendo mis conocimientos de ortografía. el otro día preguntándome por qué se me subraya en rojo magestad hoy pareciendome normal escribir estava...... mañana qué?

me pregunto si esta vez puedo hablar español y nadie se me queda mirando, bueno es que, que te digo, no voy a negar que mayormente acostumbro hablar ingles pero a veces quiero hablar spanglish y nadie me entiende :( nadie me hace coro we :(

‘ no seas aburrido, avery. ’  chasquea la lengua, dígitos golpeando suavemente la bolsa de plástico tamaño miniatura que ha sacado de su bolso minutos atrás y que contiene varias pastillas de colores llamativos. es viernes por la noche y lo único que desea es relajarse un rato.  ‘ solías ser divertido. ’ protesta, irises virando con fastidio ¿por qué la mayoría de sus hermanos terminaba convirtiéndose en una especie de copia de su padre?  no tiene la menor idea, pero espera no llegar a ese punto.   ‘ ¿piensas negarte a la invitación de tu hermana favorita, vee?  ’  @avreyn​​

bu hafta yapmam gerekenler

Çok Sevgili Dostum, Jim’e.

Seninle ilk tanıştığımda yedinci sınıfta pat diye çıktın karşıma, hoca “artık o sizin sınıfta aman ha iyi hissettirin, onu hemen alın aranıza.” demişti. Buna gerek yoktu. Sen hemen alıştın aramızda, bir olmuştuk aslında. Ama biz seninle garip bir şekilde anlaşamazdık da. Aynı sınıfta olsak da çok konuşmazdık biz seninle ya. Sen siyahi bir çocuktun, ben ise engelli bir kızdım sonuçta, geldiğimiz yerlerde dışlanmamız normaldi aslında ama burda dışlanan bi ben vardım, hani derler ya, farklıydım duruyordum öylece, orada. Benimle şakalaşırdın ara sıra ama biri beni üzdüğünde ters ters baktığını unutmam asla. Sonra araya tatil girdi ne garip ya. “Kanser” haberini aldık sonra. Yine aynı sınıfta olmamıza rağmen sen tüm seneyi hastahanede geçirmiştin, çok garipti, nerden baksan da. Spor günü vardı uzun bi aradan sonra gördük yüzünü sonra, tedavilerden şişmişti yüzün gözün, eski sen yoktu orda, sesin de çıkmıyordu asla. Konuşmuyordun, küsmüştün adeta. Herkese, her şeye, bi anda. Göz göze geldik bi ara bana uzun uzun baktın o an hiç unutmam asla, hatırlamak istemiyorum, yapamam bida. Konuşmayıp gittin o an “dur” bile diyemedim sana. Şimdi olsan ne derdin bana hiç hayal bile edemem, inan ki ya. O seni son görüşümmüş, düşünebiliyor musun, ha? “Öldü” haberini aldık uzun bir süre olmadan sonra. Üzülmüştü herkes inan ama sanırım en çok ben üzülmüştüm o anda. Kuramadığımız dostluğun sessizliğine kızıyordum her gün her an, orda. İçten içe ya. Senden sonra öğrendim, hiçbir şeyi ertelememeyi ve her ne olursa olsun ağzıma ne gelirse söylemeyi, buna inan burda. Söylemesem de sen benim sessiz dostumdun be küçük adam. Sen hep on üç kaldın gözlerimde, ben ise bak yirmi beş oldum bak şu anda. Garip değil mi sevgili dostum, sen olmak isteyendin yaşayan, ben ise ölümü bekleyen o kızdım her zaman. Kuramadığımız o sağlam bağ için özür dilerim inan, beni koruduğun için de binlerce sana şükran. Aradan geçti on iki yıl ama bende kalan en sağlam ders sendin, garip değil mi ha küçük adam?

On iki yılın ardından bu sana en sağlam vedam.

Güzel uyu.

İyi geceler, Jim.

Omg mi bida eres una kgada t amo no puedo vivir sintu calor traga mierda hijo d perra

feliz cumpleaños al amor d mi bida💖💖💖💖💖💖💖💖💖💖💖

holi buenas, yo por aquí - me enfermé bastante la última semana y en mi trabajo nos organizamos por quarters, en marzo termina el q1 y... pf, me tienen esclavizada. disculpas por las demoras de nuevo con los temas, mi idea es poder responder a todos al menos 1 vez por semana, pero enbeces la bida no es como keremos i guess

hola mi bida como anda mi español favorito?

Muriendo de tos 😼