Tumgik
#geleneksel bitkisel tıp
Text
Afrika'nın Yerli Bitkisel İlaçları ve Uygulayıcılarını Keşfedin
Afrika'nın Yerli Bitkisel İlaçları ve Uygulayıcılarını Keşfedin
Tumblr media
#AfrikaBitkiBilgisi, #AfrikaBitkiÇeşitliliği, #AfrikaBitkiselIlaçları, #BitkiIlaçları, #BitkiKökenliİlaçlar, #BitkiMerkezliTıp, #BitkiTabanlıTedavi, #BitkiTedaviYöntemleri, #BitkiselIlaçGelenekleri, #BitkiselIlaçKullanımı, #BitkiselTedavi, #GelenekselBitkiselTıp, #GelenekselSağlıkUygulayıcıları, #GüneyAfrikaŞifalıBitkiler, #LuvuyoNtombana, #Ntombana, #TıbbiAntropologDrDenverDavids, #YerelSağlıkBilgisi, #YerliBitkiselIlaçlar, #YerliŞifacılar, #YerliŞifacılarVeSağlıkSistemi, #YerliTedaviYöntemleri, #YerliTıp https://is.gd/imSR4W https://www.tibbivearomatikbitkiler.com/haberler/afrikanin-yerli-bitkisel-ilaclari-ve-uygulayicilarini-kesfedin/
Afrika’nın Yerli Bitkisel İlaçları ve bu ilaçları yapan, uygulayanlar ile ilgili kısa bir araştırmaya denk geldik. Güney Afrikalıların %80’e yakınının ana akım tıp yerine yerli şifacıları ve bitkileri tercih ettiği göz önüne alındığında, yerel sağlık bilgisi, ülkenin aşırı zorlanmış sağlık sistemindeki kritik bir boşluğu dolduran zengin bir kaynaktır.
Geleneksel Sağlık Uygulayıcılarının (THP’ler) ve Geleneksel Bitkisel Tıbbın (THM) Batı ve Doğu Cape vatandaşlarının yaşamlarındaki rolü, Mandela Üniversitesi antropolog Profesör Luvuyo Ntombana ve tıbbi antropolog Dr Denver Davids, HOD Vekili: Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan çığır açan araştırmanın odak noktasıdır.
Dr Davids, THM’nin bilgisi ve kullanımının Güney Afrika’daki kırsal ve yarı kırsal alanlarda çok yaygın olduğunu ancak geçmişte yeterince belgelenmediğini ve baskı altına alındığını söylüyor.
“Güney Afrika’da çoğul ama gergin bir sağlık sistemi var ve şifalı bitkilerin kullanımı – ve yerli şifacılar ve doktorlarla istişareler – sadece yaygın değil, aynı zamanda nüfusun büyük bir kısmı için temel sağlık hizmeti kaynağı. Yerli şifacılara yaygın ve daha ciddi durumlar için geniş çapta danışılıyor ve daha kolay erişilebilen, kültürel açıdan duyarlı ve bütünsel tedavi sunan kişiler olarak algılanıyor, bu da hastaların Batı alopatik ilaçlarına erişimde karşılaştığı bazı engelleri ortadan kaldırıyor.”
Afrika’nın Yerli Bitkisel İlaçları – Bitkilerin gücü
Profesör Ntombana, Afrika’daki çoğu bitki türünün tıbbi özelliklere sahip olduğunu ve yerli tıpta kullanıldığını söylüyor.
“Güney Afrika ülkelerinin çoğunun temel sağlık sistemlerinde, yerli ilaçlar en ekonomik ve kolay ulaşılabilir tedavi kaynağı olmaya devam ediyor. Batı ilaçlarının yüksek maliyetini karşılayamayan az gelişmiş ulusların yaklaşık %80’i tarafından kullanılıyor ve yerli tedaviler kültürel ve manevi açıdan daha çok tercih ediliyor.
“Şifalı bitkilerin kullanımıyla ilgili büyük miktardaki bilgi aktif olarak araştırılıp toplanmazsa, muhtemelen gelecek nesillere aktarılmayacaktır.”
Bitkilerin kayıtlarının derlenmesinin bilginin güvende tutulmasını ve bitkilerin sürdürülebilir şekilde kullanılmasını sağlayacağını söylüyor.
Dr Davids, yerli Afrika halkının şifa sistemleri hakkında çok az bilgi bulunduğunu, Avrupa’daki keşiflerden önce ve hatta sonra hiçbir şeyin iyi kaydedilmediğini açıklıyor.
THP’lere yönelik araştırmalar iki alana odaklanıyor: THP’nin bulaşıcı ve bulaşıcı olmayan koşullara ilişkin anlayışını kavramak ve gelecekteki koruma ve araştırmalar için Güney Afrika şifalı bitkilerini tanımlamak, anlamak ve daha iyi belgelemek.
Pandeminin olumlu yanı
Akademisyenlerin, sağlık hizmetlerine erişimi sınırlı olan, şehir merkezlerinden uzak kırsal köylerde koronavirüsle ilgili semptomları tedavi etmek için kullanılan şifalı bitkilere ilişkin bilgileri araştıran çalışmasını, COVID-19 salgını motive etti.
Prof Ntombana, başlangıçta pandemi semptomlarını tedavi etmek için spesifik bir ilacın bulunmadığını ve kırsal kesimdeki Afrikalıların, o zamanlar bilinmeyen veya görünüşe göre tedavi edilemez bir hastalıkla karşılaştıklarında yerli şifacılarını veya şifalı bitki uzmanlarını ziyaret ettiklerini söylüyor.
Bu şifacılar ve bitki uzmanları, sağlık sistemi sınırlamaları nedeniyle geleneksel doktorlardan daha fazla hasta görüyor; hastalığın manevi yönüne olan inanç; ve kolayca bulunabilen, daha uygun maliyetli çözümler.
COVID-19 sırasında, hastalara koronavirüs semptomları için birçok yerli şifalı bitki reçete edildi ve araştırmacılar, genel araştırmalarının bir parçası olarak bunları aktif olarak araştırıyor.
THM’nin kanıtlanmış değeri
Dr Davids, yerli bitkilerin çeşitli hastalıkları yönetmek ve tedavi etmek için kullanıldığını ve bu durumun gıdanın ilaç görevi görebileceğini gösterdiğini söylüyor.
THM aynı zamanda küresel sağlık aktörlerinden de büyük ilgi görüyor ve bu durum bir envanter oluşturmanın ve kullanımda olan birçok tıbbi bitki ve otun belgelenmesinin önemini pekiştiriyor.
Her reçetenin veya takviyenin baş ağrıları, mide ağrıları, kırıklar ve burkulmalar dahil olmak üzere hastalıkları ve küçük hastalıkları önlemeye yardımcı olduğu gösterilirken, her türlü hastalık ve rahatsızlıktan kaçınmak için bitkisel vitaminler, doğal ilaçlar, banyolar ve masajlar alınır veya uygulanır.
Sürdürülebilir uygulamalar
Dr Davids, “Yerli şifacılarla birlikte bitki topladığımda, birden fazla olgun örnekten numune toplamaya özen gösterdiler ve genç bitkileri toplamadılar” diyor. “Belirli tedaviler ve semptomlar için köklere ve soğanlara ihtiyaç duyulduğu durumlar dışında, bitkinin kökünü sökerek büyümesini engellememeye dikkat ettiler.
“Nadir olduğu bilinen belirli türler, sıklıkla benzer özelliklere sahip olduğuna inanılan diğer türlerle ikame edildi.”
Pek çok çalışma, aşırı hasadın şifalı bitkilerin ticareti üzerindeki etkisini gösterdiğini, bazılarının neslinin tükenme tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu ya da çoktan tükendiğini söylüyor.
Güney Afrika’da kullanılan ve ticareti yapılan pek çok şifalı bitki, Güney Afrika Ulusal Biyoçeşitlilik Enstitüsü’nün (SANBI) tehdit altındaki türler programı (Kırmızı Veri Listesi) tarafından değerlendirilerek nesli tükenme riski yüksek olan türlerin izlenmesine odaklanılmıştır.
Biyoçeşitlilik ve koruma stratejilerinin tehdit altındaki türlerin izlenmesi açısından önemli olduğunu ve kırsal alanlarda savunulması gerektiğini söylüyor.
Yerli ve küresel: her ikisi için de güneşli bir yer
THP’ler ve ana akım tıp birlikte çalışabilir ve sıklıkla da çalışır. Dr Davids, örneğin yerli şifacıların HIV veya tüberkülozu teşhis ettiğini veya tedavi ettiğini iddia etmediğini söylüyor; bunun yerine yerel kliniklerle yakın işbirliği içinde çalışarak allopatik doktorlarla profesyonel ilişkiler geliştiriyorlar. Prof Ntombana, tıbbi bilgiyi gerçek anlamda korumanın bir yolunun THP’lerin oynadığı rolü tanımak olduğunu söylüyor. Bu şekilde herkes kazanır.
Hükümet, ilaç düzenlemesi sürecinde THP’leri devre dışı bırakmakla suçlanıyor. Ortaya atılan endişelerden biri, yerli ilaçlar düzenlemeye tabi tutulduğunda THP’lerin fikri mülkiyet haklarını kaybedeceği ve bundan yalnızca geleneksel farmasötik mülklerin yararlanacağı korkusuydu. Bu nedenle THP’lileri kendi bilgileri konusunda diyalogda ön plana çıkarmanın ve haklarını korumanın çok önemli olduğunu söylüyor.
Xhosa yerli ilacı
Prof Ntombana, sömürgeleştirmeden önce Güney Afrika’nın yerli bitkisel ilaçları,  yerli halkının şifalı bitkiler ve şifa metodolojileri hakkındaki derin bilgisine güvendiğini söylüyor. Kadınlar şifa topluluğuna hakimdi ve özellikle hamilelik, doğum ve ebeveynlik hakkında bilgi sahibiydi.
“Doğu Cape kırsal olduğundan doğal ormanlar ve bunların içinde şifalı bitkilerin çoğu bulunuyor. Ekosisteme saygı duyan yaşlılar, gençlere geleceğe yönelik ilaçları yok etmeden bulmayı öğretiyor.”
İlaçlar dağlar, çayırlar, kayalık alanlar veya nehir kenarları gibi çeşitli coğrafi bölgelerde bulunur.
Üzerinde çalışılan birçok bitkiden bazı örnekler şunlardır: Umnonono (Olinia ventosa (L.) Cufod.), Ithieunyembe, Umhloniana (Artemisia afra Jacq. ex Willd.), Isivumbampulzi ve Impepho (Tütsü).
*Örnek dili Zuluca’dır. Tespit edebildiğimiz Latince-Türkçe ise parantez içinde yer almaktadır.
0 notes
Text
Gana'nın ilk yardımda kullanılan şifalı bitkileri tehdit altında
Gana'nın ilk yardımda kullanılan şifalı bitkileri tehdit altında
Tumblr media
#AmamaShelterbeltOrmanRezervi, #AşırıHasat, #AsukeseOrmanRezervi, #BitkiÇeşitleri, #BitkiTıbbıAraştırmaMerkezi, #BitkiTıbbıBilimselAraştırmaMerkezi, #BitkiselAcıÜretimi, #BitkiselIlaçlar, #BiyoçeşitlilikKaybı, #EtnobotanikBilgi, #FarmakolojikEtki, #GanaGelenekselTıp, #GanaOrmanları, #GanaOrmansızlaşmaOranları, #GanaŞifalıBitkiler, #GanaDaBitkiselIlaçKullanımı, #GanaDaŞifalıBitkiler, #GanaDakiYerelTopluluklar, #GanaNınEtnobotanikGelenekleri, #GelenekselBitkiBilgisi, #GelenekselTıp, #KorumaProgramları, #ModifiyeTaungyaSistemi, #OrmanRestorasyonu, #OrmanYangınları, #Ormansızlaşma, #OrmansızlaşmaEtkileri, #TarımsalGenişleme, #YerelBilgi, #YerelTopluluklar https://is.gd/lX8YHo https://www.tibbivearomatikbitkiler.com/haberler/gananin-ilk-yardimda-kullanilan-sifali-bitkileri-tehdit-altinda/
Gana’nın ilk yardımda kullanılan şifalı bitkileri tehdit altında, yakın zamanda yapılan bir araştırmaya göre, güneybatı Gana’daki orman toplulukları, 83’e kadar rahatsızlığı tedavi etmek için 70 şifalı ağaç türü kullanıyor. Bu bitkiler, farmakolojik faydaları olan yüksek düzeyde biyoaktif bileşikler içerir, ancak birçoğu aynı zamanda aşırı hasat ve büyük ölçekli ormansızlaşmaya neden olan bölgedeki tarımsal genişleme gibi faktörler tarafından da tehdit altındadır. Batı tıbbına ve kültürel algılara erişim eksikliği nedeniyle geleneksel tıp, orman kenarındaki birçok topluluk için birincil tedavi kaynağıdır. Yazarlar, hükümet öncülüğündeki koruma programlarının ve geleneksel bilginin korunmasının, bu şifalı ağaç türlerinin korunması açısından önemli olduğunu söylüyor.
Yeni bir araştırmaya göre, Gana’nın güneybatısındaki geleneksel tıbba erişimi olmayan kırsal topluluklar, 83’e kadar rahatsızlığı tedavi etmek için düzinelerce şifalı ağaç türü kullanıyor . Ancak çalışmanın yazarları, bu ağaç türlerinin çoğunun aynı zamanda aşırı hasat ve tarımsal genişleme gibi faktörler nedeniyle de bölgede ormansızlaşmaya yol açtığını söylüyor.
Heliyon dergisinde yayınlanan çalışma, Asukese Orman Rezervi ve Amama Shelterbelt Orman Rezervi’nin kenarlarındaki toplulukların 33 taksonomik aileden 70 tür şifalı ağaç kullandığını ortaya çıkardı. Bu ağaçlara atfedilen ilk beş farmakolojik etki, anti-inflamatuar, anti-sıtma, anti-mikrobiyal, anti-bakteriyel ve üremeyi artırıcı özelliklerdir.
Gana Enerji ve Doğal Kaynaklar Üniversitesi Orman Bilimleri Bölümü’nde öğretim görevlisi olan ortak yazar Michael Asigbaase, “Bitkisel ilaç, kırsal toplulukların ‘ilk yardımı’ gibidir ve bazı uzak bölgelerdeki tek yardımdır” dedi. “Bütün topluluklarda şifalı bitkiler var. Hatta bazı durumlarda klinik ve hastanelerden yardım bulamayan insanlara da yardım edebildiler.”
Araştırma yazarları, bölgedeki şifalı ağaçların kullanımını anlamak için Yerli Akan-Bono halkı ve Kusaasi ve Waala gibi kuzey kabileleri de dahil olmak üzere dört topluluktan 88 katılımcıyla röportaj yaptı. Bulgular, toplumun bitki özellikleri, iyileştirici etkileri, çeşitleri ve yan etkileri hakkındaki bilgisini değerlendiren bir Yerli bilgi endeksi de dahil olmak üzere beş parametre kullanılarak değerlendirildi. Parametrelerin geri kalanı, bilimsel literatürde tıbbi özelliklerin ne sıklıkta belirtildiğine, türlerin ve bitkilerin parça değerlerine ve bunların aile içindeki kullanımına baktı.
Gana’daki uzak yerel topluluklar için şifalı ağaçlar, ormanların kenarlarında yaşayan toplulukların kolayca erişebildiği göz önüne alındığında birincil tedavi kaynağıdır. Batı geleneksel tıbbındaki son gelişmelere rağmen, Afrika’daki birçok ülkede geleneksel tıbba bağımlılık, geleneksel tıbbın nispeten yüksek maliyeti, sınırlı sağlık hizmeti kapsamı ve sağlık personeli sayısı ve geleneksel tıbbın kültürel olarak normalleşmesi nedeniyledir.
Asigbaase, Mongabay’a şöyle konuştu: “Gana’daki pek çok topluluk bitkisel ilaçları geleneksel [Batı] tıbbından daha etkili olarak algılıyor çünkü bunlar mevcut, uygun fiyatlı ve bunların nasıl hazırlanacağı ve uygulanacağı konusunda ortak bilgi var.” Gana’daki geleneksel şifacılar, çeşitli tıbbi türleri kullanarak sağlık hizmetlerinin tahminen %70’ini sağlıyor . Sonuç olarak Ganalı kabileler, temel sağlık ihtiyaçları için toplam 1.360 şifalı bitki türüne ilişkin geleneksel tıp bilgilerini topladı.
Araştırmaya göre dul katılımcıların evli veya bekar katılımcılara göre şifalı bitkiler hakkında daha fazla bilgi sahibi olduğu ortaya çıktı. Yazarlar, bunun, çok sayıda bakmakla yükümlü oldukları kişilerin olması veya eşlerini kaybetmiş olmaları nedeniyle sınırlı gelir veya Batı tıbbı kaynaklarına erişimle ilişkili olduğunu söylüyor.
Yaygın olarak neem ağacı olarak bilinen Azadirachta indica, en sık alıntı yapılan şifalı ağaç türüydü.
Asigbaase, “Fabaceae, Apocynaceae, Arecaceae [aileleri] ve bunların yakından ilişkili familyalarının bitki türlerinin genellikle farmakolojik değeri olan yüksek düzeyde biyoaktif bileşikler içerdiği rapor edilmiştir” dedi.
“Bulgularımızla tutarlı olarak, bazı çalışmalarda çeşitli ağaçların insan, bitki ve hayvan hastalıklarının tedavisinde kullanımına ilişkin etnobotanik bilgiler rapor edilmiştir.”
Riskli bir tedavi
Yaygın olarak kabul edilen tıbbi değerlerine rağmen, bu ağaçlar topluluk üyeleri tarafından başka amaçlar için de kullanılmaktadır. Bunlar arasında yakıt olarak odun kömürü yapımı ve inşaat ve marangozlukta kereste olarak kullanılması da yer alıyor; bu kullanımlar ağaç türlerinin korunmasına tehdit oluşturuyor. Çalışmada, tarımsal genişleme, ağaç kesimi, madencilik, kentleşme ve iklim değişikliği gibi daha geniş tehditlerin de ormansızlaşma nedeniyle şifalı ağaç türlerinin kaybına katkıda bulunduğu belirtildi.
Birleşmiş Milletler Kalkınma Programına göre, Gana’daki mevcut ormansızlaşma ve orman bozulma oranı her yıl 135.000 hektardır (333.600 dönüm). Heliyon makalesinde yer alan Asigbaase ve birkaç meslektaşının Asukese ve Amama orman rezervlerinin yakınında gerçekleştirdiği bir başka çalışma , adı geçen şifalı bitki türlerinden yedisinin neslinin tükenme tehlikesiyle karşı karşıya olduğunu gösteriyor.
Temel olarak doğadan elde edilen bu bitkilerin aşırı hasadı, çalışma alanındaki şifalı bitki kaybının en önemli nedenleri arasında yer alıyor. Bu çalışma için görüşülen sakinlerin algısına göre, şifalı bitkiler on yıl içinde yerel olarak yok olacak.
Gana’nın etnobotanik gelenekleri üzerine yapılan başka bir çalışmanın araştırmacıları, bu türlerin kaybının geleneksel bilgilerinin, maneviyatlarının ve tarihlerinin silinmesi anlamına geldiğini söylüyor . Enerji ve Doğal Kaynaklar Üniversitesi’nde ekoloji dersi veren Bismark Ofosu-Bamfo’ya göre, Gana’daki çoğu kabilede ağaçlar ve kültür arasında güçlü bağlar var.
“Odumase gibi bazı kasaba isimleri kelimenin tam anlamıyla ‘Odum ağacının altında’ [ Milicia excelsa ] anlamına gelebilir. Perşembe günü doğan bir erkeğe verilen ad ve aynı zamanda bir isim olan Onyina gibi bir isim [Yaw Onyina], Ceiba pentandra’nın yerel ismiyle aynı “ dedi.
Ofosu-Bamfo, Afrika maunu olarak da bilinen Khaya türünün kabuğu gibi ağaçlara olan talebin çoğunlukla bitkisel acı üreticilerden yüksek olması nedeniyle bitkisel ilaçların sürdürülebilir hasadının önemli bir zorluk olduğunu söyledi. Mide ülserlerinin tedavisi için araştırılan Khaya grandifoliola gibi bitkilere olan talep bazen ağaçların tamamen kesilmesine ve kabuklarının soyulması ile sonuçlanmaktadır .
Ofosu-Bamfo, “Bitkisel ilaç kullanıcılarının yerelden endüstriyel ölçeğe kadar koruma taahhüdüne ihtiyaç var” dedi. “Ağaçlara alternatifler, bazıları aynı tıbbi koşullar için kullanılan ağaçlarla aynı ailede olan, yakın akraba odunsu tırmanıcılarda (lianas gibi) mevcut olabilir.”
1975 yılında hükümet Bitki Tıbbı Bilimsel Araştırma Merkezi’ni (CSRPM) kurdu ve daha sonra Bitki Tıbbı Araştırma Merkezi (CPMR) olarak yeniden adlandırıldı. Asigbaase ve meslektaşlarına göre hükümet, Gana toplumunda geleneksel tıbbın öneminin farkında.
Araştırmada “CPMR’nin faaliyetleri ve bu tür bitkisel ilaçların etkinliğini doğrulayan diğer bilimsel çalışmalar, Gana’da bitkisel ilaçların kullanımını daha da teşvik etti ve artırdı” diyor.
Çalışma alanındaki toplulukların şifalı ağaçları korumaya çalışmasının yollarından biri, bölgede sık sık yaşanan orman yangınlarını hedef alan, hükümetin öncülüğünde orman restorasyonu ve koruma programlarıdır. Bu programların etkileri henüz değerlendirilmemiştir.
Asigbaase, “Yerel topluluklar ilk yangınla mücadelede kritik bir rol oynuyor ve erken tespite, yangını kontrol altına almak için sınırların temizlenmesine ve ağaç dikilmesine yardımcı oluyor” dedi.
“Topluluklar aynı zamanda yenilikçi bir orman restorasyon aracı olan Modifiye Taungya Sistemine [MTS] de katılıyor. Katılımcılara, ağaçların gölgesi kapanana kadar mahsul yetiştirmeleri için bozulmuş orman arazilerinin bir kısmının verildiği bir tarımsal ormancılık sistemidir.”
Geleneksel bitki bilgisinin nesiller boyunca azaldığını gösteren benzer çalışmaların bulgularının aksine, yazarlar farklı yaş, cinsiyet, din ve eğitim düzeyleri arasında benzer düzeyde etnobotanik bilgi buldular. Bu, türlerin korunmasında rol oynayabilecek yerel topluluklardaki bireyler arasında etkili bir bilgi aktarımı olduğunu göstermektedir.
Asigbaase, “Bu etnobotanik bilgi aktarımı, ebeveynlerin eğitimi ve kulaktan kulağa tavsiyeler aracılığıyla topluluk bilgisinin paylaşılması yoluyla mümkün oldu” dedi.
“Yerel topluluklarda ‘Hastaysan susmamalısın’ şeklinde tercüme edilebilecek bir söz vardır” diye ekledi. “Böylece topluluk [üyeler], birikmiş etnobotanik bilgilerini paylaşarak sağlık sorunlarına çözümler keşfediyorlar.”
0 notes
haberdunyasi12 · 2 months
Text
Bitkisel Tedavi
Bitkisel Tedavi
Modern tıp ve bitkisel tedavi arasındaki ilişki karmaşıktır. Bir yandan, modern farmakoloji, etkili ilaçların geliştirilmesinde bitkilerden elde edilen bileşiklere büyük ölçüde bağımlıdır. Öte yandan, bitkisel tedavi genellikle modern tıbbın daha katı bilimsel standartlarına göre yeterince test edilmeden kabul edilir. Ancak, son yıllarda yapılan araştırmalar bitkisel tedavinin potansiyel faydalarını ve güvenliğini daha iyi anlamak için artmıştır. Bu, geleneksel ve modern tıp arasında bir köprü kurulmasına ve bütüncül bir sağlık bakış açısının geliştirilmesini sağlamıştır.
En güzel bitkisel tedavilerde kullanılan yağ ise biberiye yağı olmuştur. Bu yağ sayesinde pek çok derdinizden kolaylıkla kurtulacaksınız.
0 notes
haberborsasi · 2 months
Text
Bitkisel Tedavi
Bitkisel Tedavi
Modern tıp ve bitkisel tedavi arasındaki ilişki karmaşıktır. Bir yandan, modern farmakoloji, etkili ilaçların geliştirilmesinde bitkilerden elde edilen bileşiklere büyük ölçüde bağımlıdır. Öte yandan, bitkisel tedavi genellikle modern tıbbın daha katı bilimsel standartlarına göre yeterince test edilmeden kabul edilir. Ancak, son yıllarda yapılan araştırmalar bitkisel tedavinin potansiyel faydalarını ve güvenliğini daha iyi anlamak için artmıştır. Bu, geleneksel ve modern tıp arasında bir köprü kurulmasına ve bütüncül bir sağlık bakış açısının geliştirilmesini sağlamıştır.
En güzel bitkisel tedavilerde kullanılan yağ ise biberiye yağı olmuştur. Bu yağ sayesinde pek çok derdinizden kolaylıkla kurtulacaksınız.
0 notes
Text
Drog Nedir? Tıpta ve Kozmetik Alanlarında Drog Terimi
Drog Nedir? Tıpta ve Kozmetik Alanlarında Drog Terimi
Tumblr media
#Aromaterapi, #BitkiselCiltBakımı, #BitkiselDrog, #BitkiselIçerikler, #BitkiselIlaçlar, #BitkiselKozmetikÜrünler, #BitkiselLosyonlar, #BitkiselÖzler, #BitkiselŞampuanlar, #BitkiselTedaviler, #BitkiselTerapiler, #DoğalÜrünler, #Drog, #DrogKullanımı, #EsansiyelYağlar, #GelenekselTıp, #KozmetikDrog, #ModernTıp, #SağlıklıYaşam, #TıbbiDrog https://is.gd/imcj3Z https://www.tibbivearomatikbitkiler.com/blog/drog-nedir-tipta-ve-kozmetik-alanlarinda-drog-terimi/
Drog nedir çok soruluyor, bugün “Drog” konusunu ele alacağız. Drog, genellikle bitkilerin, hayvanların veya minerallerin tıbbi veya kozmetik amaçlarla kullanılabilir hale getirilmiş hallerini ifade eder. Bu terim, bitkilerin yaprakları, çiçekleri, kökleri, tohumları veya diğer kısımlarının kurutulmuş veya işlenmiş formunu içerebilir.
Tıbbi alanda drog terimi, genellikle bitkilerin ilaç yapımında kullanılan ham hallerini ifade eder. Bitkilerin öğütülmesi, kurutulması veya belirli işlemlerden geçirilmesiyle elde edilen bu drogler, geleneksel tıp uygulamalarında yaygın olarak kullanılmaktadır. Örneğin, adaçayı yapraklarından elde edilen drog, içerdiği uçucu yağlar sayesinde solunum yolu enfeksiyonlarına karşı etkili bir çözüm olarak bilinir.
İlginizi çekebilir: Bitkisel Droglarda Kalite Kontrol
Aromaterapi bağlamında drog terimi, bitkilerden elde edilen uçucu yağları ifade eder. Bu uçucu yağlar, esansiyel yağlar olarak adlandırılır ve aromaterapi uygulamalarında kullanılır. Lavanta, nane, biberiye gibi bitkilerden elde edilen esansiyel yağlar, özellikle stresle başa çıkmak, uykusuzluğa karşı mücadele etmek veya enerji artırmak gibi çeşitli amaçlarla kullanılır.
Bitkisel veya kimyasal kökenli, birçok farklı amaç için kullanılabilen ve çeşitli etkilere sahip olan maddeler tıbbi, terapötik, eğlence amaçlı veya başka nedenlerle kullanılabilir.
Drog Nedir ve Nasıl Tanımlanır?
Drog, bir maddenin kimyasal, bitkisel veya başka bir şekilde elde edilmiş olması fark etmeksizin, fizyolojik veya psikolojik etkileri olan bir madde olarak tanımlanabilir. Bu tanım, hem tıbbi hem de rekreasyonel amaçlar için kullanılan maddeleri kapsar.
Bitkisel Droglar ve Sağlığa Katkıları
Birçok bitki, tıbbi amaçlarla kullanılmak üzere özlerinden veya özlerinden elde edilen droglar içerir. Bu bitkilerin birçoğu, geleneksel tıp sistemlerinde ve günümüzde modern tıpta kullanılmaktadır. Örneğin, adaçayı, lavanta ve nane gibi bitkilerin uçucu yağları, aromaterapide yaygın olarak kullanılan doğal droglardır.
Aromaterapi ve Esansiyel Yağlar
Droglar sadece içsel kullanım için değil, aynı zamanda dışsal kullanım için de yaygın olarak kullanılır. Aromaterapi, esansiyel yağların (bitkisel drogların konsantre özleri) çeşitli sağlık sorunlarına ve duygusal durumlara olan olumlu etkilerini keşfetmeye odaklanan bir uygulamadır.
Kozmetik ve Bitkisel Drogların Rolü
Kozmetik endüstrisi, birçok bitkisel öz ve drogu içeren ürünleri benimsemektedir. Bu, cilt bakımı, saç bakımı ve diğer güzellik ürünlerinde doğal içeriklere yönelik bir talep olduğunu gösterir. Bitkisel droglar, güzellik ve kişisel bakım ürünlerine doğallık ve etkili bakım eklemek için kullanılır.
Geleneksel ve Modern Tıpta Drogların Yeri
Geleneksel tıp, birçok kültürde yüzyıllardır kullanılan bitkisel drogları içerir. Modern tıp da bu bitkilerin etkilerini araştırarak, bazılarını ilaçlara dönüştürmekte ve tedavilerde kullanmaktadır. Ancak, bu maddelerin kullanımında dikkatli olunması ve uzman kontrolünde kullanılması önemlidir.
Drogların kullanımı sadece tıpta değil, aynı zamanda kozmetik endüstrisinde de yaygındır. Cilt bakım ürünleri, şampuanlar, losyonlar ve diğer kozmetik ürünlerde bitkisel drogların kullanılması, doğal ve sağlıklı ürün taleplerine cevap vermektedir.
Tıbbi ve Aromaterapi Alanlarında Kullanılan Bazı Drog Örnekleri
Lavanta Yağı (Lavandula angustifolia)
Aromaterapi: Lavanta yağı, stresi azaltmak, uykusuzluğa karşı yardımcı olmak ve genel rahatlama sağlamak için kullanılır.
Tıbbi Kullanım: Yatıştırıcı özellikleri nedeniyle, lavanta yağı bazı tıbbi uygulamalarda kullanılabilir.
Adaçayı (Salvia officinalis)
Aromaterapi: Adaçayı uçucu yağı, zihinsel tazelik sağlama ve odaklanmayı artırma amacıyla aromaterapi uygulamalarında kullanılabilir.
Tıbbi Kullanım: Adaçayı, antimikrobiyal özellikleri nedeniyle geleneksel olarak boğaz ağrısı gibi durumların tedavisinde kullanılmıştır.
Çay Ağacı Yağı (Melaleuca alternifolia)
Aromaterapi: Çay ağacı yağı, cilt sorunlarına karşı kullanılabilir ve temizleyici özellikleri nedeniyle genellikle aromaterapi ürünlerinde bulunur.
Tıbbi Kullanım: Antifungal ve antibakteriyel özellikleri sayesinde, çay ağacı yağı cilt enfeksiyonlarına karşı kullanılır.
Zencefil (Zingiber officinale)
Aromaterapi: Zencefil yağı, enerji artırma ve zihinsel canlılık sağlama amacıyla aromaterapi içinde kullanılabilir.
Tıbbi Kullanım: Zencefil, anti-enflamatuar özellikleri nedeniyle sindirim sorunlarına karşı tıbbi olarak kullanılır.
Papatya (Matricaria chamomilla)
Aromaterapi: Papatya uçucu yağı, rahatlatıcı ve sakinleştirici etkileri nedeniyle aromaterapi uygulamalarında tercih edilir.
Tıbbi Kullanım: Papatya çayı, uykusuzluk, mide rahatsızlıkları ve cilt problemleri gibi çeşitli tıbbi durumların hafifletilmesinde kullanılabilir.
Nane (Mentha piperita)
Aromaterapi: Nane yağı, serinletici etkileri nedeniyle aromaterapi içinde zihinsel canlılık sağlamak için kullanılabilir.
Tıbbi Kullanım: Nane, sindirim sorunlarına karşı rahatlatıcı bir etkiye sahiptir ve bazı ağrıları hafifletmede kullanılabilir.
1 note · View note
ensicakgundem12 · 2 months
Text
Şifa Hatun Aktariye
Şifa Hatun Aktariye
Geleneksel tıp uygulamaları, modern tıbbın gelişimiyle birlikte zaman zaman göz ardı edilse de, son yıllarda yapılan bilimsel araştırmalar, pek çok bitkisel tedavinin etkinliğini kanıtlamıştır. Şifa Hatun'un kullandığı bitkiler üzerine yapılan çalışmalar, bu bitkilerin içerdiği etken maddelerin sağlık üzerindeki olumlu etkilerini ortaya koymaktadır. Bu durum, geleneksel ve modern tıbbın bir arada var olabileceğini ve birbirini tamamlayıcı olabileceğini göstermektedir. Aynı zamanda fibromayalji hakkında bilgi almak için siteyi inceleyebilirsiniz.
Günümüzde Şifa Hatun Aktariye'nin Mirası
Şifa Hatun Aktariye, günümüzde hala pek çok kişi tarafından ilham kaynağı olarak görülmektedir. Geleneksel tıbbı ve aktarlık geleneğini yaşatmak isteyenler, onun yöntemlerini ve reçetelerini kullanmaya devam etmektedir.
0 notes
firmarehber12 · 2 months
Text
Şifa Hatun Aktariye
Şifa Hatun Aktariye
Geleneksel tıp uygulamaları, modern tıbbın gelişimiyle birlikte zaman zaman göz ardı edilse de, son yıllarda yapılan bilimsel araştırmalar, pek çok bitkisel tedavinin etkinliğini kanıtlamıştır. Şifa Hatun'un kullandığı bitkiler üzerine yapılan çalışmalar, bu bitkilerin içerdiği etken maddelerin sağlık üzerindeki olumlu etkilerini ortaya koymaktadır. Bu durum, geleneksel ve modern tıbbın bir arada var olabileceğini ve birbirini tamamlayıcı olabileceğini göstermektedir. Aynı zamanda fibromayalji hakkında bilgi almak için siteyi inceleyebilirsiniz.
Günümüzde Şifa Hatun Aktariye'nin Mirası
Şifa Hatun Aktariye, günümüzde hala pek çok kişi tarafından ilham kaynağı olarak görülmektedir. Geleneksel tıbbı ve aktarlık geleneğini yaşatmak isteyenler, onun yöntemlerini ve reçetelerini kullanmaya devam etmektedir.
0 notes
gazeteyeniufuk · 2 months
Text
Şifa Hatun Aktariye
Şifa Hatun Aktariye
Geleneksel tıp uygulamaları, modern tıbbın gelişimiyle birlikte zaman zaman göz ardı edilse de, son yıllarda yapılan bilimsel araştırmalar, pek çok bitkisel tedavinin etkinliğini kanıtlamıştır. Şifa Hatun'un kullandığı bitkiler üzerine yapılan çalışmalar, bu bitkilerin içerdiği etken maddelerin sağlık üzerindeki olumlu etkilerini ortaya koymaktadır. Bu durum, geleneksel ve modern tıbbın bir arada var olabileceğini ve birbirini tamamlayıcı olabileceğini göstermektedir. Aynı zamanda fibromayalji hakkında bilgi almak için siteyi inceleyebilirsiniz.
Günümüzde Şifa Hatun Aktariye'nin Mirası
Şifa Hatun Aktariye, günümüzde hala pek çok kişi tarafından ilham kaynağı olarak görülmektedir. Geleneksel tıbbı ve aktarlık geleneğini yaşatmak isteyenler, onun yöntemlerini ve reçetelerini kullanmaya devam etmektedir.
0 notes
dinamithaber12 · 2 months
Text
Udi Hindi Yağı
Udi Hindi Yağı
Udi Hindi yağı, Aquilaria agallocha ağacının reçinesinden elde edilen ve geleneksel tıpta çok çeşitli amaçlar için kullanılan bir esansiyel yağdır. Bu ağaç, Güneydoğu Asya'nın belirli bölgelerinde doğal olarak yetişir ve ağacın yaralanması sonucu oluşan bir reçine birikimi ile karakterize edilir. Udi Hindi yağı, özellikle Orta Doğu, Güney Asya ve Doğu Asya'da yüzyıllardır değerli bir bileşen olarak kabul edilir. Bu yağın benzersiz bileşimi ve çok yönlülüğü, hem aromaterapide hem de geleneksel tıpta ona özel bir yer kazandırmıştır.
Udi Hindi Yağının Özellikleri
Udi Hindi yağı, güçlü bir aroma ve çeşitli terapötik özelliklere sahiptir. Bu yağ, antiseptik, antiinflamatuar, antispazmodik, analjezik (ağrı kesici) ve afrodizyak özellikler gösterir. Ayrıca, ruh halini iyileştirmeye ve stresi azaltmaya yardımcı olan sakinleştirici etkilere de sahiptir. Udi Hindi yağının bu geniş özellik yelpazesi, onu cilt bakımından zihinsel sağlığa kadar birçok farklı uygulama için uygun kılar. Bitkisel şurup çeşitleri için ürünlerimizi inceleyebilirsiniz.
0 notes
Text
Yabani Sarımsak
Yabani Sarımsak
Tumblr media
#Antioksidanlar, #BağışıklıkSistemi, #BaharatBitkileri, #Beslenme, #BitkiÇayları, #BitkiselÇözümler, #BitkiselTakviyeler, #BitkiselTedavi, #CadıSoğanı, #ÇingeneSarımsağı, #DişSağlığı, #DoğalAntiEnflamatuarlar, #DoğalAntibiyotik, #DoğalBeslenme, #DoğalŞifa, #GelenekselTıp, #İltihapAzaltma, #KalpSağlığı, #KanserKoruma, #OrmanSarımsağı, #Romatizma, #SağlıkFaydaları, #SağlıklıYaşam, #ŞifalıBitkiler, #SolucanSarımsağı, #TıbbiBitkiler, #YabanGülü, #YabaniOtlar, #YabaniSarımsak https://is.gd/wRhVrz https://www.tibbivearomatikbitkiler.com/bitkiler/yabani-sarimsak/
Yabani sarımsak, soğangiller familyasından gelir ve özellikle ılıman iklimlerde kendiliğinden yetişen, inanılmaz derecede faydalı bir bitkidir. Doğanın bu hediyesi, sağlık için sayısız faydası olan bir bitki olarak yıllardır kullanılmaktadır.
Nemli çayırlarda, orman tabakasında, gölgeli bölgelerde ve çalılıkların altında kendiliğinden yetişen, bir sarımsak türüdür. Ülkemizde doğal olarak yetişebilen ve ağır bir sarımsak kokusuna sahip olan nadir bitkilerden biridir.  Yabani sarımsak, nemli çayırlarda, gölgeli yerlerde, orman tabakasında ve çalılıkların altında kendiliğinden yetişen, ağır sarımsak kokusu ile başka bitkilerle karıştırılması pek mümkün olmayan ve ülkemizde yetişebilen önemli bir bitkidir.
Öyle ki, şuan için Tunceli yöresinde yetişen yabani sarımsakların koparılması ağır para cezasıyla cezalandırılmaktadır. Aynı zamanda ilk baharı müjdeleyen bitkilerden birisidir. Kış uykusundan uyanan ayıların bu bitkisini aramaları ve iştahla yemelerinin sebebinin, kış uykusu sırasında kirlenen kanlarının ve bağırsaklarının temizlenmesi amacı taşıdığı söylenir. Ayıların bu ilgisi nedeni ile bu yabani sarımsak türüne ayı sarımsağı adı verilmiştir.
Yabani sarımsak, soğanlı bir bitkidir. Yaprakları ve soğanları sarımsak gibi kokar. Avrupa, Asya ve Kuzey Amerika’da yaygın olarak bulunur. Yabani sarımsağın yaprakları ve soğanları, çeşitli rahatsızlıkların tedavisinde kullanılır. Yapraklar, C vitamini, A vitamini ve mineraller açısından zengindir. Soğanlar ise allisin, flavonoidler, saponinler ve polifenoller gibi çeşitli etken maddeler içerir.
Yabani Sarımsağın Faydaları
Yabani sarımsak, sağlık açısından sayısız fayda sunar. İşte bu mucizevi bitkinin bazı sağlık yararları:
Bağışıklık Sistemini Güçlendirir: İçerdiği yüksek C vitamini sayesinde bağışıklık sistemini güçlendirmeye yardımcı olur. Soğuk algınlığına ve grip gibi hastalıklara karşı vücudu korur.
Kansere Karşı Korur: İçerdiği antioksidanlar ile kansere karşı koruyucu etkilere sahiptir. Özellikle bağırsak ve mide kanserine karşı olumlu etkileri vardır.
Kalp Sağlığını Destekler: Kalp sağlığını iyileştirmeye yardımcı olan bileşenler içerir. Kolesterol seviyelerini düşürmeye yardımcı olur ve kan basıncını kontrol altında tutar.
İltihapları Azaltır: İltihaplanma ve eklem ağrılarına karşı doğal bir çözüm sunar. Romatizma gibi iltihaplı hastalıkları hafifletmeye yardımcı olabilir.
Diş Sağlığını Destekler: Ayrıca, diş sağlığını da teşvik eder. Diş etlerini güçlendirir ve dişleri beyazlatmada yardımcı olabilir.
Yabani Sarımsak Nasıl Kullanılır?
Yabani sarımsak, taze yaprakları tüketildiğinde en etkili şekilde faydalarını sunar. Genellikle yemeklerde baharat olarak veya çiğ olarak salatalarda kullanılabilir. Ayrıca yabani sarımsak kurutularak veya özü çıkarılarak takviye olarak da alınabilir.
Yaprakları, salata, çorba ve yemeklerde kullanılabilir.
Soğanları, çay, şurup ve krem şeklinde kullanılabilir.
Çay, soğanın ince dilimlenip kaynar suda demlenmesi ile yapılır.
Şurup, soğanın ince dilimlenip şekerle kaynatılması ile yapılır.
Krem, soğanın ezilmesi ve krem haline getirilmesi ile yapılır.
Yabani Sarımsağın Yan Etkileri
Yabani sarımsak, bazı kişilerde alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Bu nedenle, kullanmadan önce doktorunuza danışmanız önerilir. Çeşitli faydaları olan bir bitkidir. Ancak, yan etkilerinden kaçınmak için dikkatli kullanılması gerekir.
Yabani sarımsak, doğanın bize sunduğu şifalı bir bitki olarak sağlık için birçok fayda sunar. Bağışıklık sistemini güçlendirir, kansere karşı korur, kalp sağlığını destekler, iltihapları azaltır ve diş sağlığını teşvik eder. Ancak, herhangi bir bitkisel takviye veya tedaviyi kullanmadan önce mutlaka bir sağlık profesyoneline danışmanız önemlidir. Doğal şifalı bitkilerin yanı sıra dengeli bir beslenme ve sağlıklı bir yaşam tarzı da sağlığınız için çok önemlidir.
1 note · View note
ashaberler12 · 2 months
Text
Udi Hindi Yağı
Udi Hindi Yağı
Udi Hindi yağı, Aquilaria agallocha ağacının reçinesinden elde edilen ve geleneksel tıpta çok çeşitli amaçlar için kullanılan bir esansiyel yağdır. Bu ağaç, Güneydoğu Asya'nın belirli bölgelerinde doğal olarak yetişir ve ağacın yaralanması sonucu oluşan bir reçine birikimi ile karakterize edilir. Udi Hindi yağı, özellikle Orta Doğu, Güney Asya ve Doğu Asya'da yüzyıllardır değerli bir bileşen olarak kabul edilir. Bu yağın benzersiz bileşimi ve çok yönlülüğü, hem aromaterapide hem de geleneksel tıpta ona özel bir yer kazandırmıştır.
Udi Hindi Yağının Özellikleri
Udi Hindi yağı, güçlü bir aroma ve çeşitli terapötik özelliklere sahiptir. Bu yağ, antiseptik, antiinflamatuar, antispazmodik, analjezik (ağrı kesici) ve afrodizyak özellikler gösterir. Ayrıca, ruh halini iyileştirmeye ve stresi azaltmaya yardımcı olan sakinleştirici etkilere de sahiptir. Udi Hindi yağının bu geniş özellik yelpazesi, onu cilt bakımından zihinsel sağlığa kadar birçok farklı uygulama için uygun kılar. Bitkisel şurup çeşitleri için ürünlerimizi inceleyebilirsiniz.
0 notes
ajanshaberleri1221 · 2 months
Text
Udi Hindi Yağı
Udi Hindi Yağı
Udi Hindi yağı, Aquilaria agallocha ağacının reçinesinden elde edilen ve geleneksel tıpta çok çeşitli amaçlar için kullanılan bir esansiyel yağdır. Bu ağaç, Güneydoğu Asya'nın belirli bölgelerinde doğal olarak yetişir ve ağacın yaralanması sonucu oluşan bir reçine birikimi ile karakterize edilir. Udi Hindi yağı, özellikle Orta Doğu, Güney Asya ve Doğu Asya'da yüzyıllardır değerli bir bileşen olarak kabul edilir. Bu yağın benzersiz bileşimi ve çok yönlülüğü, hem aromaterapide hem de geleneksel tıpta ona özel bir yer kazandırmıştır.
Udi Hindi Yağının Özellikleri
Udi Hindi yağı, güçlü bir aroma ve çeşitli terapötik özelliklere sahiptir. Bu yağ, antiseptik, antiinflamatuar, antispazmodik, analjezik (ağrı kesici) ve afrodizyak özellikler gösterir. Ayrıca, ruh halini iyileştirmeye ve stresi azaltmaya yardımcı olan sakinleştirici etkilere de sahiptir. Udi Hindi yağının bu geniş özellik yelpazesi, onu cilt bakımından zihinsel sağlığa kadar birçok farklı uygulama için uygun kılar. Bitkisel şurup çeşitleri için ürünlerimizi inceleyebilirsiniz.
0 notes
habersem · 7 months
Text
Tumblr media
Mumiyo Nedir?
Mumiyo, özellikle Orta Asya ve Kafkas bölgelerinde doğal olarak bulunan mineral ve bitkisel kaynakların karışımından oluşan geleneksel bir doğal üründür. Genellikle dağların kayalık bölgelerinde bulunur ve yüzyıllardır tıbbi ve sağlık amaçlı kullanılmıştır. Mumiyo içerdiği mineraller, amino asitler, vitaminler ve diğer biyoaktif bileşenler nedeniyle birçok olumlu etkiye sahip olabilir. Bunlar arasında bağışıklık sisteminin güçlendirilmesi, enerjinin arttırılması, yaraların iyileştirilmesi ve hatta yaşlanma sürecinin yavaşlatılması yer alıyor. Mumiyo farklı kültürlerde "Dağların Gözyaşı" olarak da adlandırılmakta ve alternatif tıp ve doğal sağlık ürünleri alanında ilgi çekmektedir.
0 notes
aliexpressrehberi · 1 year
Text
Fitoterapi Ile Kanser Tedavisi Hizmetleri
Fitoterapi ile kanser tedavisi, kanser tedavisi sürecinde kullanılan bitkisel takviyeleri önererek, hastanın genel sağlığını desteklemeyi hedeflerler. Bu takviyeler, bağışıklık sistemini güçlendirmek, yan etkileri azaltmak veya sağlıklı hücrelerin korunmasına yardımcı olmak amacıyla kullanılabilir. Bazı bitkilerin kanser hücrelerini hedefleyebileceği veya kanserle savaşmada yardımcı olabileceği bilinmektedir. Fitoterapistler, hastanın ihtiyaçlarına ve kanser tipine göre özel bitkisel ilaçlar önerebilirler. Fitoterapistler, kanser tedavisi sırasında beslenme ve diyet konusunda rehberlik yaparlar. Sağlıklı ve besleyici bir diyet planı oluşturarak, hastanın bağışıklık sistemini destekler ve enerji seviyelerini korur.
Kanser tedavisi süreci stresli olabilir. Fitoterapistler, bitkisel destekler veya bitki bazlı geleneksel tıp yöntemleri aracılığıyla stres yönetimi ve rahatlama tekniklerini öğretebilirler. Herhangi bir bitkisel tedavi veya takviye kullanmadan önce, doktorunuzla veya bir sağlık uzmanıyla görüşmeniz önemlidir. Kanser tedavisinde fitoterapiyi kullanmak için bir uzman rehberliği önemlidir ve bitkisel tedavilerin etkinliği ve güvenliği konusunda daha fazla bilimsel araştırma yapılması gerekmektedir. Sizlerde naturalfitoterapi.com sitesini ziyaret ederek bilgi alabilirsiniz. Ayrıca siteden koah için bitkisel tedavi yöntemi ve felç için bitkisel tedavi hakkında da bilgi edinebilirsiniz.
0 notes