"Hiçbir amelin külfeti Allah'ı anmak kadar hafif değil, hiçbir amelin lezzeti de onun kadar büyük değildir."

.

Hû....

Senin gönlünü ( ilim ve hikmetle) genişletmedik mi? Belini büken o yükünü üzerinden indirmedik mi?

~ İnşirah Suresi

Hayattaki garip şeylerden birisi de sizin içinizde büyük çöküntüler yaratan bir olayın diğerlerinin umurunda bile olmamasıdır.

“Tam sıkıntıya girdiğin demlerde lütf-u ilahi ile açılan sürpriz kapılarını düşün. Çıkmaza girdiğin hâlde işin içinden çıkarıldığın zamanları düşün. Aşamazsın, dedikleri hâlde aşman nasip edilen eski zorlukları düşün. Zor dönemlerden birer birer nasıl feraha çıkarıldığını düşün. Şimdi, bugün yaşadıklarının da böyle olacağına kalbini alıştır.”

Mecit Ömür Öztürk

Daralmış kalplere ferahlık ver Allah'ım çünkü bu kalp daha fazla daralmışlığı yükü kaldıramıyor artık

Hiç bir ilaç fayda vermez bazen hastalığına. Şifası sadece yaratanın izniyledir.

Sana düşen susup sabretmektir.

Kabullen ve ya kabullenme, zamansız hiç bir çiçek açmaz yeryüzünde.

Unutma ki; Allah bazen en güzel kapıları açmak için, kulunu dar kapılardan geçirir.

Eğer zor günler yaşıyorsan, bil ki iyi günler çok yakın..

Unutma; “Her zorluktan sonra ferahlık var“ buyuran bir Rabbimiz var..

Elhamdülillahi Rabbil Alemin

Artık dileyen iman etsin, dileyen inkâr etsin.

(Kehf Suresi/29)

📌📌📌

"🌸 Gençler çok rahat bir zamanda yaşıyoruz şuan. Sizler eskiyi bilmediğiniz için anlamasanızda, çok bolluk içindeyiz. Evlerimiz nimet içinde. Ufak şeyleri kafanıza takıp, kendinize dert etmeye değmez.

🌿 Muhterem pederim, “Tebliğ şuan farz-ı ayındır” der. Tatlı tatlı tebliğ yapacağız, hiç durmadan. Etrafımızın çok ihtiyacı var. Bugün Eyüp Sultan hazretlerini ziyarete gelen imam hatipli kızlarımızın başlarında örtü yoktu. Güzellikle tebliğ yaptığım zaman ‘bize kimse bir şey söylemedi’ dediler. Evlatlara kıyamadığımız için gevşedik gittik. Bir gün 8-9 yaşlarında bahçemizin içinden karşı köşke geçerken başıma örtü almadığım için Musa Efendimiz beni görünce geri gönderdi, başına örtü al dedi. Şimdi evlatların eksiklerini yanlışlarını görmezden geliyoruz. Bunun için bu hale geldik. Asla taviz vermemeliyiz. Ateşten korumalıyız.

🌸 Her âna şükür, her âna şükür.. Şükrü az, isyanı çok bir toplum olduk. Sadece dil ile şükreden en az şükrü eda eder. Her âzânın şükrü ayrı.. haramlardan koruyup, iyiye kullanmalıyız..

🌿 Muhterem Pederim “Geçmiş zamanlarda helak olan kavimlerle yaşıyoruz” diyor. Mümkün olduğunca sokağa, çarşı pazara az çıkıp korunacağız..

🌸 6 yaşında hayatımda bir kez pantolon giyindim, kıymetli dedem Musa Efendimiz onu küçük parçalara ayırıncaya kadar kesti. Allah da içimden sevgisini aldı çok şükür. Bir daha giymedim. Üç kızıma da giydirmedim. Hatta pantolona alışmasınlar diye, pijama yerine gecelik giydirdim. Musa Efendimizin şu sözü çok güzeldi: “Hanımları, bol pileli etek sultan gibi yapıyor.”

🌿 Hayâ ile büyütülen bir nesilden böyle bir topluma geldik. Özellikle kız çocukları nereye gidiyor! Bizlere bacaklar açılmadan oturulmayı öğrettiler. Tabi o zaman pantolon, tayt olmadığı için öyleydi. Şimdi rahat edemiyorum diyor, bacaklarını açıyor. Rahat etmeyelim, illa rahat mı olunacak.. Haremlik selamlık büyüdük. Amcamın oğullarıyla dahi aynı ortamda olmazdım. Babam ve büyükler odaya girince ayağa kalkardık. Erkeğe hürmet vardı. Erkeğe anahtarla kapı açtırılmaz, kapıda güler yüzle karşılardık. Ben çocuklarımı babaları gelmeden hazırlar, babalarını tertiple karşılamayı öğretirdim. Eskiler edep içindeydi, bacak bacak üstüne atmazlardı. Büyükler güzel manzara görünce bakmaya hayâ ederdi, gönlümüz kayar diye.. Huzurda oturur gibi otururlar, rahat düşünülmezdi. Bacak bacak üstüne atmak, kibir alameti ve benlik göstergesidir. Cenab-ı Hakka edepsizliktir. İşte her şey zincirleme, edep anne karnında başlıyor. Şimdi eski edep kalmadı.

🌸 İktisat azaldı, huzursuzluklar çoğaldı. Şimdi elinde olanda harcıyor, olmayanda.. bizim alma durumumuz olduğu halde, yırtık çorabı diker, altına getirip kullanır atmazdık. Çamaşır suyu olmuş eteğimi, kumaş boyasıyla boyayıp giyerdim. Şimdi alışveriş çılgınlığı var. İhtiyacın olmasa bile, indirimlerle zorla ikinci aldırılıyor.

🌿Gençler! Namazların sünnetlerini sakın ha bırakmayın.. Bizim zamanımızda öğlenin sünneti kat’iyyen bırakılmazdı, şimdi görüyorum sünnetler terk ediliyor. Zaten sünnet-i seniyyeleri uygulayamıyoruz, birde namazları terk edersek ahiret günü nasıl “Şefaat ya Rasulallah” diyeceğiz!

🌸 Validem her zaman bana, “Kimseyi örnek alma, herkes seni örnek alsın kızım” derdi. Örnek alınacak kişi olun. Karakterinizi düzgün tutun ki, arkanızdan kitleler gelsin. Muhterem babam “İnsanlar karaktere hayrandır” der. Hal ile tebliğ edin. Malesef günümüzde insanlar karakter olarak ilerleyemeyince, pahalı çanta takarak değerini artırdığını sanıyor. Ne yazık ki bu değer görüyor.

🌿 Birgün kendimi tutamayıp bir kötülüğü Musa efendimize anlatınca, işaret parmağını dudaklarına götürdü ve dedi ki “ Sus kızım, ihvanın kötüsü olmaz.” Biz bu yola girdik çok şükür... inşallah kıymet bilelim..

🌸 Düğünüme bir gün kala babam beni odaya aldı ve birçok nasihat etti. “Kızım kültürü yabancı bir aileye gideceksin, 10 yıl sen yere halı ol sonra baştacı olursun.. bize 1 kere geliyorsan, oraya 5 kere gideceksin dedi..”

🌿 Anneler hayırlara anahtar, şerre kilittir..

🌸 Eşim, kızlarım evlendikten sonra onları arar beylerinize kahvaltı hazırlıyor musunuz diye sorardı.. Yemeseler bile hazırlayın derdi.. Eşlerin hizmetlerini tam yapın... Şimdi erkekler, kadınların gerisinde kaldı. Eşimin halası, bebeği onun taşıdığı görünce, sen çantayı taşı, Zeynep bebeği taşısın demişti. Erkeğin gavvam özelliği var, o önde olmalı.. Lokantada erkeklerin garson olması bile fıtrata ters.. Onların hizmet özelliği yok..

🌿 Kız Anneleri! Kızlarınıza eşlerini övün. Hepsine gizliden ‘sen ne kadar şanslısın böyle bir eşin var’ deyin. Sizi dinleyip, etkileniyorlar.. Ağzınızdan çıkana dikkat edin.. Kızlarınıza hizmet aşkı verin.."

Zeynep Tivnikli Hanımefendi (Musa Topbaş Hocaefendi'nin kızı)

Hayat renkli zamanları olduğu kadar siyah beyaz vakitleri de içinde barındırır. Ruhun bunaldığı siyahlıklar ile kendini açıklığa kavuşturabilen anlardan oluşur bu monokrom hâl. Kendini ifade edebilmenin pek bir anlama gelmediği, sadece durmak istediğin, sürekli uyumak istediğin anlardır bu anlar. Bazen elimizden beklemek dışında bir şey gelmez. Ki bu bize yaradanın acziyetimizi hatırlattığı ağır durumlardandır. Kendimizi hiçbir şey yapamıyor hâlde hissetmek dünyanın en çaresiz insanıymış gibi hissettirir bize. Etrafımızdaki insanların bizi avuttuğu bir dönemdir bu. Kendimizi iyi hissetmek için elimizden bir şeylerin gelmesi gerektiğini düşünürüz. Ne yaparsak yapalım tatmin olmaz hep aklımız başka bir yerdedir. Yalandan güleriz, kimsenin olmadığı zamanlar içimize ağlarız ve bazen dolar dışımıza taşarız. Bu dönemler öfkeli, huysuz ve pek tabi duygusal olduğumuz dönemlerdir. Kendimize yüklenip "Ben neden böyle değiştim?" demek anlamsızdır. Çünkü bu hâl tabiidir. Değişim değil duruma bağlıdır. Bu hâl ile yaşarken çevrenize zarar vermekten sakınmak gerekir. Çünkü bazılarımız kendisi kötü hissederken çevresinin iyi hissetmesine mutlu olmasına katlanamaz. Bu çok yanlış ve hastalıklı bir haldir. Bunu yaşıyorsanız yalnız kalıp çevrenize negatif enerji yaymamanızı tavsiye ederim. Velhasıl siyah beyaz geçen dönemler de bitecektir. Elbet ömür baki değildir. Bu sebeple her şeyin ömrü vardır fani dünyada. Dert diye gördüklerimiz bir vakit yok olacak ve elbette beraberinde ferahlık gelecektir. Ama o ferahlığı beklerken de kendimizi kaybetmememiz gerekir. Dünya'nın geçiciliği sadece güzel şeyler için değil kötü olanlar için de geçerli olduğunu unutmamamız gerekir. Velhasıl sabretmemiz gerekir. Sabredenlerin erdemli duruşları insanlığı yükseltecektir. .... #sabır #ömür #baki #ferahlık #acı #sıkıntı #ruhsaldurum #duygudurum #duygu #moral #bozuk #dünya #bina #apartman #blackandwhitephotography #blackandwhite #siyahbeyaz #siyah #beyaz #renkli (Sirkeci) https://www.instagram.com/p/CjN5SgwDcdf/?igshid=NGJjMDIxMWI=

Gönül genişliği ve kalp temizliği istiyorsan insanların söylediklerine kulak asma, sözlerine aldırma.

Bilmez misin ki onlar Yaratıcılarından bile hoşnut değiller, senden hiç hoşnut olurlar mı?

~ Abdülkadir Geylânî Kuddise Sirruh

Bi Aralık

Bugün takvimler 1 Aralık 2022’yi gösteriyor. Perşembe. İstanbul’un bizim tarafı gri, puslu, soğuk, nemli ve yağışlı. Hava koşulu her zaman birden fazla sıfatla anlatılıyor. Dönem; insanların faturalardan çekindiği için doğal gazı fazla yakamadığı dönem. Ve ben aksayan ayağım, daralmış ruhum, sadece temel yaşama ucu ucuna yeten ekonomim ile yine işe gidiyorum. Servisin beni alacağı noktaya fazla…

View On WordPress

Hoşgeldin Kasım ayrılık deil güzellikler getir savaş bitsin huzur gelsin çocuklar gülsün 🤲🍁🍂