Dört duvar arasında sırlarımı kısık sesle anlatırken ansızın odama gelip, ittiğin uçurumdan nasıl düştüğümü gör isterdim. Düşerken bir dala tutunmaya çalışmışım da dikenleri batmış gibi.. Gelmeyeceğini bildiği hâlde bile beklermiş insan, elleri el olmuş bir insanı beklemek ne demekmiş, sen değil ben bilirim. Oysa içimde bir yerlerde aittin bana bir zamanlar, ben de sahiptim sana' Benim için doğmuştun sen, sahi bir başkası sarıyor seni şu an değil mi ? Bir başkası öpüyor gamzeni, sımsıkı sarılıyor sanki kaybolup gidecekmişsin gibi.. Güne seninle başlayıp seninle bitiriyor. Tüm bunlar olurken hayal ediyor seni yarınlarında, ömür defterine senin adını yazıyor. Oysa ben boş bulduğum her sayfaya, camların buğusuna, ağaçların kabuğuna yazmıştım ismini.. Kırmızı gül severdin, öyle demiştin. Ellerimle gömdüm topladığım o gülleri henüz sana veremeden.. Eğer bir gün merak edersen, ben de karanfil severim.
Kopya çektik aşkı başkasından,
Ayrılık ölünce güzel, aşk Kasım'da.
Hiç bilinmeyen bir ömrün bilindik hikayesi,
Yaşayacak bir günümüz kalmaz yürek taşlaşınca...♠️♠️♠️
Bir kimse yeryüzündeki bütün ilimleri öğrense, bütün sıfatları bellese, fakat ehlinden öğrenilmesi gerekenleri öğrenmese, bir mürşid-i kâmilin terbiyesine girmese, anlayışı sınırlı ve her zaman noksan olmaya, yüksek anlayışlardan mahrum kalmaya mahkûmdur. Çünkü rehbersiz yola çıkmıştır. Bunun için kendine ömür boyu refakat edecek arkadaş bulamayacak, onun aklına ve ilmine itimad edilmeyecektir. Böylelerinden yüz çevirmek ve onlarla meşgul olmamak lâzımdır."
Gözlerim her köşede seni arar, kalbim her anımda seni zikrederdi. Her saniyede seni yaşatır, her vakitte seni beklerdim . Beklemek kaderimdi , sevmekse , seni sevmekse benim tercihimdi .