Demem o ki, oğlum Mehmet, “Aynı otobüsteyiz belki ama yan yana koltuklarda da değiliz artık seninle.” “Niye be abi?” dedi. “Bu ay çok kar yağdı, değil mi?" dedim,"Mehmet!". “Ne olmuş abi, dedi, kar yağdıysa?”. Bilal Abi de böyle çayı yeni demlemişti, kahvenin ortasındaki sobanın üstüne de astığı beyaz mendillerden sobanın kor ateşine sular damlıyordu. “Ateş ve su diyorum Mehmet, sence hangisi daha güçlüdür?” “Su abi.” dedi. “Neden?” dedim. “Ateşi söndürür, dedi, abi.” dedi. “Ya ateş çok büyükse Mehmet?” dedim. “O zaman ateş çok güçlüdür abi.” dedi. “Peki sen hangisinin Mehmet?”
Durdu böyle, kafasını çevirdi. Kahvenin, böyle buğulanmış camının önünde elleri ceplerinde toplanan işçileri izliyorduk o gün. Kamyonlar birer birer gelip hepsini alıp böyle uzaklara, böyle çok uzaklara gidiyorlardı.Ne bileyim yani, böyle sanki dönmeyecekmiş gibiydi herkes, dönmeyecekmiş gibi de terk ediyordu herkes birer birer buraları. Yani herkes gitmek istiyordu lakin, istedikleri yere vara biliyorlar mıydı acaba bu insanlar? Ne bileyim, bana gelince de nedense izliyordum sadece; kaldığım, durduğum, olduğum yerden yani. Aklım ve bilincim, böyle henüz buraları toptan terk etmek için yeterince vazgeçme sebebim olmadığını diretiyordu bana. Ne bileyim yani, böyle herkes çıkar yola da bedenini değil; önce kendini yola çıkarmayı, kalbini götürmeyi bilmeli insan. Yani şu arada bir son yazıyorum kendime, nasıl biteceğine şimdilik karar veremiyorum sadece.
Unutmak değil ama belki hatırlamamak mümkün demişti Muzaffer abi. Önceki gece eski fotoğrafları, mektupları, kuruttuğum çiçekleri yaktım.. Biriktirmeyi de sevmiyordum artık. Bir daha yan yana olamayacağın insanlar ile aynı fotoğraf karesinde yıllarca kalabilecek olmak pek sevimli değildi benim için artık. Uzansam uçurum, böyle dokunsam ateş yani. Bir boşlukta dağ yarıyorum sanki anasını satayım. Hani ateşten gömlekler giymişim sanki, kızıl ormanların dikenli güllerin arasından geçiyorum yani. Böyle bilinçsiz, amaçsız, yolların ortasındayım sanki. Aldanacağım kokuların, böyle vücutların arasından geçiyorum..