*Ümit etmediğin bir iş, gün gelir, ümit edilebilir bir iş olur. Ümitsizlikte çok ümit vardır. Karanlık gecenin sonu aydınlıktır.
*Something you don't hope for will one day become something you can hope for. There is much hope in despair. There is light at the end of the dark night.
Şansın karşına çıkardığı bütün kötü şeylere dayanmak mıdır soyluluk yoksa onlarla mücadele edip üstesinden gelmek midir?
Ölmek, uyumak ama ölüm de bir çeşit uyku değil mi, hayatın bize verdiği bütün o kalp kırıklıklarına ve şaşkınlıklara son veren? Ölmek, uyumak; uyumak, belki düş görmek. Ama bütün olay da bu zaten.
Yazılan ögelerin saf, tamamen ortada ve tarafsız bakış olmasıyla beraber bir de gerçek fikirlerini ortaya koyarsa bir bütünlük sağlar ve değişime ortak olur. İyiliğin ve kötülüğün bir önemi olmadan paragraf açar taze okunmuş kitaplarda.
Bazen inanç diye gördüklerimiz bizi ileri götürmekte zorlasa da, kendine olan inancın seni daima ileri adım attırır. Zihnini ne kadar geliştirebilirsen hikayene de o kadar inançlı olursun. Topluluk içindeki standart insanlar gibi düşünmeyebilirsin, çünkü senin de bir bilincin var. Farklılığını küçük görmeden büyüt kendini ki senin cevherini hepimiz görelim. Çekim yasası gibi, sen ne gönderirsen sen de biz de onu alırız. Saygın kişiliğin farklılıkları olsa da insanlar onlara öncülük verirler. Yeter ki sen korkma. Bilincini değerlendir. Geri adım atma.
Yazılan ögelerin saf, tamamen ortada ve tarafsız bakış olmasıyla beraber bir de gerçek fikirlerini ortaya koyarsa bir bütünlük sağlar ve değişime ortak olur. İyiliğin ve kötülüğün bir önemi olmadan paragraf açar taze okunmuş kitaplarda. Fikirlerin bir çoğunun ortak bir noktaya çıkması gerekmeksizin akılda kalıcılığına kabul görmek için kendimizi geliştirmemiz de bir o kadar değerlidir. Aynı eşref saati gibi kime ve ne zaman dokunacağını bilemezsiniz. Kendini her veya bazı konularda delice olduğunu yorumlasan da belki geleceğin görülmeyen tarihinde adını bugün söylediklerin ve yaptıklarınla miras bırakacaksın herkese.
Var olmanın bir amacı olmalı. Hayat öylesine gelip geçici olsaydı hiç bir hikâyenin ikinci bölümü olmazdı. Sen, kendini bul ve kendin olarak kal. Kendini bulmak hikayenin birinci kısmıdır. Bir kitap okumaya başladığımız zaman bile ilk bölümde kişileri tanırsın. Kendine baktığın değerin dünya üstündeki insanların da değerini görmeye ve dünyanın statüsünü belirlemeye bir adım olur. Kendi içindeki farkındalığı ve lideri bulmak dünyadaki amacına ufak bir başlangıçtır.
Özgüven, etkisinin ve içeriğinin geniş, anlaşılması zor üstelik her insanda bulunan özelliklerin arasına güçlü bir soyut koyulmuş. Farklı bir şey olarak tanıyoruz biz onu, tıpkı yemeğe konulan ayarı belli olmayan tuz misali. Bir yemek diğerini çoğu zaman tutmaz, aynı olmuş gibi olur sadece. Ruhunuz ve özgüveniniz de böyle olur. Ruhunuz, fiziğiniz, bilinciniz nasıl devam ettirmeye adapte edersek belirsiz zaman dilimi olmakla beraber, artık çoğu zaman o özgüveninize göre yaşarsınız.