Tumgik
#Masumluğum
papatyamsirem · 1 year
Text
Bu şarkının her sözü beni anlatıyormuş gibi...
Bu şarkı da küçüklüğümden beri aynı geceyi, aynı anıları hatırlatıyor dede...
18 notes · View notes
elagozluyikik · 2 years
Text
Gitmek istiyorum buralardan, en çok da kafamdan kendim de dahil bütün insanlardan uzaklaşmak istiyorum artık. Bütün hayattan, var olmamış gibi yok olmak hep cazip geldi bana, bir gün ben de yok olacağım çocukluğumdaki masumluğum kadar...
25 notes · View notes
karanliginincisii · 1 year
Text
Yine dört duvar arasındayım yine yanlızım hayat enerjim yok o mutluluğum uçtu gitti masumluğum hele o hiç yok sevgi sevgi nedir bilmem ruhum kafeslenmiş özgür olmak için çabalıyor bedenim ise 4 duvara mahkûm kalmış enerjim çekilmiş hayatım sömürülmüş geçenlerde okuduğum kitapta gördüğüm bir söz özgürlüğümüze diye
Ruhumun kafeslerinden kurtulmasına bedenimin o dört duvardan kaçmasına kısacası özgürlüğüme...
3 notes · View notes
kirginbirkadin · 2 years
Text
Henüz 6 aylıkken gelmiş ve 6 yaşına kadar burada büyümüştüm. Belli bir süre ne annemi ne de babamı gördüm. Ve 8,9 sene sonra ilk defa buraya geldim. O kadar sene sonra ilk defa gece yine annem,babam yokken kalıyorum burada..
Tarih tekerrür eder demişler öyle gerçekten de
Tek fark o eski çocukluğum,saflığım,masumluğum yok şuan...
4 notes · View notes
mavi1gezegen · 4 years
Note
Sabahın köründe kalktım güneşin doğuşunu izledim yaptıklarımı yaşadıklarımı düşündüm yaşım ve kalbim bunları bunca yıl nasıl kaldırdı diye düşündüm kaç kere hayal krıklığı yaşadığımı kaç kere düşüp geri kalkmadığımı hatırladım gözümden akmayan göz yaşlarımı artık çalmak dahi istemediğim piyonamı herşeyi her hatamı her doğrumu düşündüm tüm masumluğum ile arkadaşım yok yetimhanede sadece 1 tane arkadaşım var senin arkadaşların çok iyiler inşallah hiç küsmezsiniz 💔
Bazı mesajlar cidden "sus ben her şeyi biliyorum" der gibi. Ama bazı noktalara yanlış değiyor. Etrafı çok kalabalık her insan çok mutlu ya da arkadaş canlısı olmuyor. İnsan bazen, o kalabalığın içinde bile kendini yalnız hissediyor...
Özel hayatımdaki insanlarla düzenli olarak konuşmam bile yok ama burada gerçekten samimi hissettiğim birkaç insan var. İşte bu, mesafelerin "engel değil" deme şekli.
Yani size diyeceğim o ki; her insan içinde bir yalnızlık taşır ve her insanın karşısına mutlaka o yalnızlığı dolduracak kişiler çıkar.
Şimdi olmadıkları ileride olmayacağı anlamına gelmez.
Siz siz olun, sizi sevenleri üzmeyin ve ne olursa olsun hiçbir çabayı boşa çıkarmayın.
Diyeceklerim bu kadar.
Sadece sevmeyin, hissettirin... :)
22 notes · View notes
itsaybukes · 4 years
Text
Mazilerde Bugün Yine
En sevdiğim kahveci dükkanındayım yine
Yanağımda bahar rüzgarının ılık esintisi
Damağımda o sevdiğim kahvenin yaz lezzeti hali ve
Bir de yine elimde ajanda, kalem...
Durup bir dinlendiğim manzara eşliğinde
Sahi illa da erkek şair mi olmak lazım!
Muhteşem argo jargon ahengini yazmaya
Ne desem bilemedim
Yine bir yaz
Ve bu sefer huzur veren bir ortam
Çocukkenki o anım
Bir huzur hissi dolarken zihnime
Anarım, hatıralarımda...
O hamakta ben yatarken çam kokularıyla
İkindi rüzgarının ezgisini, ninnisini, öğlen uykusunu,
Çocuk masumluğum ve...
Buzlu kahveden bir yudum daha!
Yeni bir başlangıç eşiğinde ve
Bu sefer seçimin kendi isteğinle olduğunun bilincinde
Ve huzurla
Yine yeniden yeni maceralara...
O zaman durma
Haydi! Sür kaptan!
Ahu Aybüke Çelebi
3 notes · View notes
yaedabisakinol · 4 years
Text
Hayatım boyunca hep sessiz bir insan oldum,kimseyle yakın olmadım,beni aralarına almak istemediler.Kavgam oldu sustum,tartışmam oldu sustum.Hepsine iyilik yaptım karşılık bulamadım.Fikirlerim öneme alınmadı.Hayal zihnimi kirlettiler.
Büyüdüm.
Özgüvenim kendine geldi,herkesle yakınım yakın olmasam bile insanlar benimle yakın olmak istiyor.Tartışmam oldu açtım ağzımı,iyilik yapmayı bırakıp cimri oldum.Bana kötü davrananlara kötü davrandım.Beni sevmeyenleri ben de sevmedim.Benimle dalga geçenlerle bu sefer ben dalga geçtim,aşağıladım.
Eskiden masum biriyken,insanlar yüzünden masumluğum elimden alındı.
5 notes · View notes
kimsessizhickimse · 4 years
Text
Gece bilmem kaç olmuş, hatta sabah olmuş hava aydınlanmış. Aklımdaki sen misin yoksa hissettiğim sevgi mi? Uyuyamıyorum yaşamı kaybederim diye. Her bir zerresini dolu dolu yaşamak isterken dolu dolu üzüntülerle harcanıyorum. Gitme diyorum ama onu sana mı diyorum yoksa içimde bir yerlerde oluşmuş o çocukluğa mı? Her kime diyorsam, her neyin gitmesini istiyorsam... Gitme. Çocukluğum gitme. Masumluğum gitme. İyiliğim gitme. En çok da sevgim, sen sakın gitme.
1 note · View note
nicksizlerr · 4 years
Text
"Bekliyorum seni,tüm masumluğum ve tüm benliğimle..."
1 note · View note
papatyamsirem · 1 year
Text
Ben içimi kime anlatmamam gerektiğini de öğrendim.
13 notes · View notes
feyzaaklz · 4 years
Text
Benim psikolojim çöp ben ne kendime iyi gelebilirim ne başkasına bi faydam dokunur benim bi sike yaradığım yarayacağım yok. Her şeyi keyfimden yaptım canım öyle istedi çünkü. Herkes tam bu sebepten gitti kolumdaki jilet izlerinden ama kimse demedi ki yarana merhem olayım, tam tersi canımdan can alıp gittiler ve bu jilet izlerinden daha çok acıttı. Bu izlerden kurtulmak için her şeyi denedim ben son çare estetiğe kaldı ve çalışmaya başlarsam ilk yaptıracağım şey bu olacak. Siz tecavüze uğrayıp her akşam yattığınızda, oturduğunuzda, banyo yaptığınız da vücudunuzda gezen eller içinize giren şeyler hissetmediniz, bunları kimseye anlatamamanın acısını her şeyi içinde tutmanın dayanılmaz sancısını çekmediniz. Sizin ciğerinizi sizin masumluğunuzu söküpte almadı kimse bana bunları en sevdiğim değer verdiğim insanlar yaptı. Ailenize hatta annenize babanıza söyler diye anlatamadığınız doktorunuza herkese yalanlar söylemek zorunda kalmadınız siz. Sizi alıpta bi kenara atmadılar. Siz, siz hepiniz masumsunuz benim ağzıma sıçtılar ne masumluğum kaldı ne kızlığım. Ben elimde şekerimle ufacık yaşımda kadın oldum. Sürekli gülüp eğlendiğime aldanıyorsunuz, çocuk gibisin diyorsunuz hepiniz. İçimdeki acı çeken ufacık yavruyu hiç biriniz görmüyorsunuz. Hiç biriniz dışlanmanın anlamını, dışarı çıkıp iki çift laf edecek kimsenin olmamasını, seni dinleyen kimsenin olmamasını yaşamadınız. Her şeyi içinizde tutup tutup kendinizi keserek dışarı vurmadınız. Beden derslerinde üstünüzü değiştirmek için kolunuzdakileri kimse görmesin diye herkesin gitmesini beklemediniz. Ben arkadaş nasıl olunur nasıl sevgili olunur hatta ve hatta nasıl insan olunur bilmiyorum öğrenemedim ben bunu. Beni doğru dürüst kimse sevmedi sevilmek ne demek bilmiyorum nası hissettirir bilmiyorum ben sadece kendi çapımda sevmeyi denedim sevmek nasıl olur kendi kendime öğretmeye çalıştım demek ki yanlış öğretmişim. Hepinizden çok özür dilerim bi halta yaramadığım için size layık bi insan olamadığım için beni sevmediğiniz beni dinlemediğiniz beni anlamadığınız hatta anlayamadığınız için ben sizden çok özür dilerim. Hepinize hatalarım olduğu için özür dilerim. Bi çimen olsam bi yaprak olsam daha çok işinize yarardım bi yaprak bi ot kadar faydam olmadı aksine zararım oldu hep. Hepinizden çok özür dilerim. En çokta beni anladığınızı söyleyip geçiştirip ama aslında beni hiç anlamadığınız için ben sizden defalarca kez özür dilerim. Lütfen affedin beni. Bu kadar boş bu kadar iğrenç bu kadar kirli bu kadar çirkin bu kadar vasıfsız ve bu kadar çocuk gibi bi insan olduğum ve hayatınızı mahvettiğim için özür dilerim. Beni sevmediğiniz sevemediğiniz kabul edemediğiniz için özür dilerim. Binlerce kez özür dilerim. Aydınlığınıza düşen karanlık bi parça oldum. Affola.
1 note · View note
Küçüklüğüme dönmek istiyorum o masum ve saf halime.Oysa küçükken büyümek isterdim ne kadar salakmışım ve saf.
Büyüdüm ilk dost kazığımı ve hayalkırıklığımı yaşadım.Büyümek hiç eğlenceli değilmiş.
Eskiden tozpembe bir dünyam vardı.İnsanlar tarafından kirletilmemiş sadece sevgiye inanan.
Ama şimdi tozpembe dünyam gri büyüdükçe renklerimi kaybettim.
Elveda küçüklüğüm,masumluğum ve saflığım elveda
2 notes · View notes
erdalcetinkaya · 7 years
Photo
Tumblr media
''Hani seneler önce, mutluluğu sormuştun bana, ben ise suskun kalmıştım. Mutluluk kızımın kokusuymuş be Hafız! Onun varlığına uyanmakmış, derin uykulardan.'' #cemre #cemrem #kızım #kızçem #cankızım #balkızım #masumluğum #mutluluk #cennet #kokulu #bebegim #iyikivarsin (Çatalarmut İlkadım Samsun Turkey)
0 notes
ayranlibrowni · 5 years
Text
Sen örtüyorsun hüznünü benimle. Tüm masumluğum yitip gitmişken beni yine de güzelim diye sevenler vardı. Avazım çıktığı kadar bağıracağım, tüylerimi diken diken edenlere, onların hatrına.
2 notes · View notes
Text
Sevgilim;
Senin yolundan gitmiyorum bu defa. Yorgunum ziyadesiyle,fazlasıyla da bitkin. Ne yaparım nasıl dindiririm bu acıyı bilemiyorum. Eğlenmeye gülmeye aklımdan çıkarmaya çalışıyorum. Sen nasıl bırakılırsın bilmiyorum. Tek bildiğim şey çok zarar aldığım. Hayatında ki insan sana zerre bişey katmıyor üstüne senden biseyler eksiltiyosa çıkar onu hayatından diye bi yazı okumuştum. Gidiyorum gülüşüne yerle bir olduğum. Hayallerimizden,gülüşlerimizden,anılarımızdan,oturmayı düşlediğimiz o evden mesela, kedileri de alıyorum sen hiç sevmezsin zaten ben kedili evde yaşamam derdin hep. Çook para kazancaktık ya hani paralar sana kalsın :D Herşeyi sende bırakıyorum mutluluğumu aşkımı güzel olan ne varsa. Sadece kırılan kalbimle yorgun ruhumu alıp gidiyorum. Bocalayacağım biliyorum. Mesela sesin sesin olmadan uyumaya alışmam lazım. Akşamları seni beklemekden de vazgeçmeliyim. Sabah uyandığım da elime ilk telefonu almamalıyım. Kıyafetlerinlede uyumamam lazım tabi çok can acıtıyo yoksa. Hatırlar mısın bilmem bi sandık alacaktık kocaman,içinde hep anılarımız olacaktı. Küçük bi kutu da sınırlı kaldı olsun. Kader. Ama unutma beni bi kız vardı çok sevdi de, zamanla karışıp gitmeyeyim, adımı hatırlama ama sevgimi unutma. Çok sigara içme,eve çok geç gitme, kısa kollu giyme bu havalar çarpar. Bi de son bişey hep çok güzel gül.
Elveda Evim.
Elveda Güzel Gülenim
Elveda Çocukları sevmediğim halde ondan bi oğlum olsun deďiğim adam.
Elveda Masumluğum...
Seni sevom.
3 notes · View notes
Text
Bazen uzun uzun düşünüyordum. Bu kadar şeyin nedeni neydi? Ben neden bu kadar karamsardım? Neden duvarlarım vardı ve neden bie hiçmişim hissiyle yaşıyordum? Sonra cevabı buluyordum. Benim göğüs verdiğim her acı, örümcek ağlarıyla diktiğim dikişlerimi patlattığım her sızının tek sebebi, böyle bie dünyadan kız olmaktı. Her şey kız olmamdan kaynaklanıyordu. Tacizlerim, aşağılanmam, düşük görülmem, acizliğim, cinsel ve fiziksel şiddetlerim. Hepsi bir noktadan vuruluyordu.
Ben anlaşılmıyorum. Çünkü benim yaşadıklarım bilinmiyordu.
Mesela siz hiç, kız çocuğu olmanın zorluklarını hiç yaşadınız mı? Biri kız çocuğu olmanın zorlukları dediğinde sadece; Evet, kız olmak çok zor diyoruz. Ama aslında iç dünyayı ve gerçekleri atlıyoruz. Toplum bizi düşük görüyor, toplum bizi görmüyor. Bir bölümü görürken, diğer bölümü görmemeyi tercih ediyordu.
Ben kız çocuğu olmanın her zorluğunu yaşamıştım. İlk yaşadığım zaman daha dört yaşındaydım. Yetimhane görevlisinin her Pazar izin günü oluyor, o gün bize erkek bir görevli bakıyordu. Pazartesi olduğunda ve bayan görevli geldiğinde bize şöyle soruyordu; "Size bir şey yaptı mı?" Susuyordum, tuhaf geliyordu çünkü ben bir kız olduğum için bu oluyor ve soruluyordu. Beş yaşındayımdım, artık evlatlık alınmışım. Esra Teyze soruyor; "O sana dokundu mu?" Ağlıyordum, gerçeklerden utanıyordum. Tek sebebim kızlığım. Altı yaşındayım, anasınıfına başlayacağım, Esra Teyze tekrar soruyor; "Öğretmenin erkek mi?" Şaşırıyordum, kız çocukluğum ve masumluğum sorgulanıyor.
Sekiz yaşındayım, artık bir şeyleri anlıyorum. Ruhumda kaynayan öfke yetişiyor, acı artık ben buradayım diyor. Komşumuz var, benden bir yaş büyük ve erkek, Esra Teyze konuşuyor; "Yanına yaklaşma, o bir erkek." Gülüyorum, çünkü o erkek bana abilik yapıyor. On bir yaşındayım, artık kocaman biri gibi acı taşıyorum. Yerlerdeyim, hayat üzerime, yaşıma yükleniyordu.
Bisikletim yok, mahallede herkes bisiklet sürüyor, ben izliyorum. Abi dediğim çocuk geliyor, bisikletini bana veriyor ama babası bağırıyor; "Bir kızın erkeklerle bisiklet sürmesi de ne demek!" Kahkaha atıyorum, çünkü kız çocuğuyum, aşağılanıyorum.
Ve artık on dört yaşındayım. Sınıfa giriyorum, hocadan özel ders istiyorum. Hoca beni erkek bir hocaya yönlendiriyor, arkadaşlarım alay ediyor; "Dolunay erkek bir hoca ile baş başa, hem mini eteğiyle!" Utanıyorum. Ağlıyorum da. Çünkü kimse demiyor, Hoca sana dokunuyor veya zorluyor mu, seni kırıyor mu diye sormuyor, herkes kızlığımı ve kadınlığımı aşağılayarak ayıbı önemsiyor.
Birine dikleniyorum, bana bağırıyor; "Dua et kızsın, yoksa çoktan bitmiştin!" Artık öldüğümü hissediyorum, çünkü ben kavga etmeye bile hak bulamıyorum.
"Sen kızsın toplum içinde kahkaha atma!"
"Sen kızsın, mini etek giyip erkeklerin zihnine düşme!"
"Sen kızsın, erkekler ile gezme, arkadaşlık etme!"
Hayır, ben bir kız çocuğuyum. Ben zorum, ben zorunluluğum. Anlamıyorum, herkes kız olduğum için zayıf görüyor herhalde. Etek giyme tahrik alıyor, saçlarını savurma zihni süsleniyor, gülme ilgi çekiyor. Benim güzel bacaklarım mı var? Sakın gösterme diyor Esra Teyze, Mesut amcan başka erkekler bakar diye kızıyor. Ama bilmiyor, Mesut amca zaten her gece beni öldürüyor.
Kimse beni anlamıyor, yabancı eller bedenime dokunuyor; toplum ayıbı önemsiyor. Çünkü ben bir kızım. Daima ikinci plandayım. Önemli olan gururum veya yaşadıklarım olmuyor, önemli olan milletin ayıplaması oluyor.
Bunun.. Bunun zorluğunu hiç yaşadınız mı? Ben hayatım boyunca köşelerde saklandım bu yüzden. Düşüncelerinizde boğuldunuz mu? Göz yaşınızın tuzu yaktı mı damağınızı? Bir erkek gördüğünüzde; "Bana dokunacak! Saklanmalıyım, göz göze gelip dikkat çekmemeliyim!" korkusunu iliklerinize kadar yaşadınız mı?
Kimse bunu yaşamasın asla.. Kimse ölmesin bu acıyla..
7 notes · View notes