Tumgik
#kız numaraları
murat-o41 · 20 days
Text
Üvey kızımı arabada,Molada Gelinimi siktim (Bölüm 2)
İzmir yolunda üvey kızım ve gelinimle olanları yazmıştım. İzmir'de Doktorda işimizi bitirdikten sonra hiç zaman kaybetmeden aynı gün Çeşme'ye, yazlığımıza ulaştık. Geç vakit olması, yol yorgunluğu, bir sürü stresler sonucu herkes kendini bulduğu yatağa attı. Görünüşte böyle oldu, ama ben yolda gelirken ayarlamış, bir şekilde de kızıma ve gelinime tembih etmiştim. Onlar da kırk yıllık oyuncular gibi rollerini gayet başarıyla oynayarak, biz üçümüz yukarıda, karım ve kaynanam aşağıda yerlerimizi bulmuş olduk. (Karımla uzun süreden beri seks yapma işimiz tavsamıştı. Evde de ayrı odalarda yatıyorduk zaten. Kendisini seks için zorlamadığım, istemediğim sürece benden iyisi yoktu. Yani, üvey kızımın anası, kendisine dokunmadığım sürece herhangi bir şekilde beni pek rahatsız etmezdi). Şoförümüzün kalacağı yer zaten dışarıda ayrı bağımsız bölüm olduğundan mesele kalmadı. İlk akşam millet hem yataklarına alışmak, hem yolun yorgunluğunu üzerlerinden atabilmek için odalarından çıkmadılar. 
Ertesi gün hanım, kaynanam ve gelinim pazara çıktılar. Gelinim, kaynanasının zoruyla istemeye istemeye gittiğini bana söyleyince, "Acele etme güzelim, çok zamanımız olacak, keyfine bak!" diyerek yolcu ettim. Onlar gittikten sonra kızım, "Sonunda yalnız kalabildik! Canım kocam, erkeğim benim!" diye boynuma atladı. Dudaklarımız birleşti, yol boyu öpemediğim, içimin kaldığı o hokka dudaklarını resmen yiyordum. Yukarıya kucağımda taşıdım kızımı. Dudaklarımız hiç ayrılmadı. Yatağa sırtüstü yattım, üstümde kızım, yiyişiyorduk halen. Çevirdim, elbisesinin üzerinden memelerini göbeğini eme eme, öpe öpe bal kutusuna indim. Yine elbisesinin üzerinden ağzımı amına gömdüm. Islaklığını duyumsadım. Üzerindeki incecik eteği ayaklarından sıyırdım, külotu yoktu. Dilim bir anda amının içindeydi. Ellerim klitorisinde ve götünde çalışıyor, emerek yalayarak okşayarak ilk boşalmasını gerçekleştirdim... 
Doğruldum, üstümdekileri çıkardım, o da o arada üstünü çıkararak çırılçıplak kaldı. Yanına uzandım, "Canavar seni bekliyor, hadi biraz ilgilen bakalım!" dedim. Ağzını sikime uzatırken kendini de üstüme aldı, amı ve götü ağzımın önündeydi. Amının sularıyla parmaklarımı sulandırıp götüyle oynamaya başladım. Yolda ikisinin de bekaretini almıştım, şimdi sıra asıl ziyafetteydi. "Canım kızım, yolda sen beni becerdin, kendin buldun kendin koydun, domal bakayım şöyle, seni köpekleme sikeceğim yavrum, kanırta kanırta, bağırta bağırta amına götüne koyacağım!" diyerek körpe kızımı bir güzel domalttım. "Arabada önce götünü deldirmiştin, şimdi de oradan başlayalım bakalım, benim güzel götlü kızım!" diyerek yarağımın başını yavaş yavaş götünün deliğine bastırmaya başladım. Gerçek bir orospu gibi götüyle numaralar yapmaya, değirmen taşı gibi bir sağa bir sola kıvırtmaya başladığında, ellerimle belinden sıkıca kavradığım gibi sikimin tamamını bir hamlede kökleyiverdim götüne. Önce ne olduğunu anlamadı, anladığında gözlerinden yaşlar, ağzından küfürler dökülmeye başladı...
"Arabada istediğin gibi, yavaş yavaş, zevkini keyfini çıkara çıkara, çocuğa emzik emdirir gibi, şeker gibi yemesini bildin, şimdi işte tam bir yarak yiyorsun sevgilim, güzelim, canım, kızım benim!" diyerek gönlünü alarak götünde git gellere başladım. Çok geçmedi o da yine altımda götüyle atraksiyonlarına başladı, tam bir Lolita kaşardı. "Hiç bugüne kadar birileriyle yattın mı, sevgilin falan oldu mu, seks yaptın mı?" dedim. "Hayır, sen ilksin!" dedi. "Nereden öğrendin bütün bu numaraları bakayım?" dedim, "İnternet ne güne duruyor, bir de senin annemi sikişlerinden!" demez mi. Doğru, artık neredeyse bütün çocukların ellerinde birer bilgisayar, kimi meme emer, kimi am sik emer herhalde. "Dikizliyor muydun bizi?" dedim. "Hemen hemen her sikişmenizi! Sanki evde senden başka kimse yok gibi çok rahattın. Kapınız sürekli açık zaten, niye seyretmeyeyim ki?" dedi. "Aferin kız bugüne kadar iyi sabretmişsin! Hafif bir çıtlatsaydın, seninle de yatardım yavrum!" dedim. 
"Bundan sonra zaten öyle olacak sevgili babacığım, baba kız her akşam koyun koyuna kucak kucağa birlikte yatacağız, tamam mı?" dedi. "Bakıyorum anneni sıfırladın, yok sayıyorsun herhalde?" dedim. "Çok uzun bir süreden beri sikişmediğinizin farkındayım. Kabahat annemde biliyorum, pek sevmiyor sikişmeyi, ona ver kağıtları sabah akşam Konken oynasın!" dedi. "Sen ne oynamayı seviyorsun bakayım?" dedim. "Seninle oynaşmayı, sikinle yarağınla oynamayı, senin beni sikmeni seviyorum istiyorum sevgili babacığım. Nasıl oluyor kızını sikmek, zevkli mi babacığım? Babacığım!!!" diye özellikle de 'Babacığım' kelimesinin üzerine basa basa sanki öz kızı ile öz babası sikişiyorlarmış gibi bir hava ve arzuyla tekrarlaması beni de bayağı etkiledi. Zaten körpe kızımın körpe amı götü beni heyecanlandırmaya yetip de artarken, bir de bu şekilde tam bir Ensestvari yaklaşım bir iyice coşturdu beni. Götünden çıkarıp amına girdiğimde neredeyse patladım patlayacaktım. Dayandım, amına bir iki git gelden sonra tekrar götüne girdim ve iliklerime kadar titreye titreye boşaldım. Sinem de ikinci kez benimle birlikte orgazma ulaştı. 
Sinemle yan yana uzanmış dinlenirken, "Bu akşam senden izin istiyorum, geceyi yengenle birlikte geçireceğim. Biliyorsun, arabada azdı azdı kudurdu. Boyuna masturbasyon yaptı, yazık. Bu gece gelinimle olacağım. Onunla da konuşacağım, haftanın bir günü sen ben o üçlü yapacağız, tamam mı?" dedim. "Babacığım, sen nasıl istersen öyle olur. Bilmiyorum yengem de ister mi, isterse ben her şeye varım!" dedi. Sarıldım öptüm, "Hadi bakalım, sen şimdi giyin doğru denize, arkadaşların bekliyorlardır!" dedim. Sinem denize gittikten sonra hemen bir duş alıp kendimi uyumaya dinlenmeye şartlandırdım. Gerçekten de akşama doğru onlar gelene dek, bir güzel uyku çekmişim. Kalktığımda kendimi hiç olmadığı kadar dinç ve formumda buldum. Gelinim Sinem'i sorduğunda, "Denizde, arkadaşlarıyla!" dedim. Gelinim, 'N'oldu?' der gibilerden göz kırptı. "İyidir, herşey yolunda, sen bekleniyorsun!" dedim. "Ne zaman?" dedi. "Yatmaya benim odadasın!" dedim. "Tamam!" dedi. 
Harika bir manzaraya karşı akşam yemeğimizi müzik ve hafif alkollü içkilerle bitirdik. Kaynanamla hanım daha sofradan kalkar kalkmaz, bizden bir hafta önce gelen iki geçkin bekar komşu kadına Konken oynamaya gittiler. Sinem de arkadaşları parti vereceklermiş, oraya gitti. Daha millet kapıdan çıkar çıkmaz, gelinimle sarmaş dolaş oluverdik. Gelinimin ilk sözü, "Seni azgın kart zampara seni, kızını becerdin, şimdide gelinini mi iyi edeceksin?" dedi. "Sen de kızım sayılırsın. Sinem neyim ise, sen de o sun. Bugün ve bu yaz benim kızlarımı sikme mevsimim, var mı bir itirazın? Ben bugünler için gözlerinize bakıyordum, şimdi de çatır çatır her bir yerlerinizden doya doya sikiyorum. Çok da memnunum, iyi ki sizin gibi kızlarım var. Daha seninle yeni başlıyoruz, kolay kolay elimden kurtulamazsın, babanın yarağının tadına az da olsa şöyle bir bakmıştın. Söyle bakalım, baban ilk hoşaf mı içsin, kestaneli pilavından mı yesin? Hangisini ikram edeceksin bakayım babacığına?" diyerek, ben de 'Babacığına'yı vurgulayarak, gelinimin her bir taraflarını öpmeye okşamaya ellemeye başladım... 
Gelinimle yukarı odamıza çıktık. Ayakta gelinimi soymaya başladım. Ensesini boynunu öper emerken süeterini sütyenini çıkarıp atmıştım. Eteğini kendisi indirdi. Onun da altında donu yoktu. Bunlar resmen orospu dedim kendi kendime. Yatağa sırtüstü boylu boyunca uzandı, kollarını arkaya uzattı, bacaklarını da hafifçe araladı. Manzara müthişti. "Hiç kımıldama! Bozma pozunu!" dedim, hemen fotoğraf makineme uzandım, üst üste birkaç şahane görünümünü resimledim. Dijital makinelerin bu güzelliği var, çek kendinde kalsın, kimse görmesin. Hayret, ben resim çektirmez, izin vermez falan diye düşünürken, benim gerçekten orospu ruhlu gelinim, daha ben söylemeden istemeden poz üzerine pozlar verdi. O arada ben de soyundum. Hafifçe üzerine eğilirken, benim kuş ökseye tutulmuş kuşlar gibi titremekte boyuna baş sallamakta idi. Bacaklarının arasına girdim, dirseklerim üzerinde kendimi ayarlarken dudaklarımız birleşti. Kendimi olanca ağırlığımla gelinimin üzerine yayarken, bir anda da o titreyen baş sallayan kuşum yuvasına giriverdi... 
Gelinimin ağzı ağzımda, bacaklarıyla beni bir güzel sarmalamış durumda harika bir ritm tutturarak git gellerimize başladık. Gelinim, "Sakın çıkarma, boşal, içime boşal!" diye inlerken, ben memelerinin birini bırakıp birini yiyor emiyor okşuyor koparıyordum. "Isır babacığım, daha daha ısır babacığım!" dedikçe kuduruyordum. Kanatmaktan korkuyordum. "Kanat! Kanat!" diye bas bas bağırıyordu. "Sapık kart zampara, orospu çocuğu seni, utanmaz ahlaksız, gelinini kızını siken deyyus, sik, sik, sik!" dedikçe ben hayatımda yapmadığım sertlikte amına yükleniyor, omuzlarını memelerini mıncıklıyor ısırıyordum. Ama, asıl en güzeli, ölüyü diriltir dedikleri cinsten gelinimin amının özelliği idi. Sikimi amının içinde bir kavrıyor, bir vantuzlayarak emiyor çekiyor, anlatılamaz. Eğer gündüz Sinem'le boşalmalarım olmasa şimdiye dek çoktan çeşme gibi şırıl şırıl akmış boşalmıştım. "Harikasın kızım gelinim canım benim!" derken, o da, "Babacığım, sen de çok güzel sikiyorsun, durma durma vur, devam et, itekle kökle!" diyerek beni gaza getirerek hemen hemen aynı anlarda ikimiz de böğüre böğüre boşaldık, patladık.
Dinlenirken Sinem'den söz ettim, anlattım, "Cumartesileri, haftada bir gün, sen ben o üçlü sikişeceğiz, ne diyorsun, var mısın?" dedim. "Senin olduğun her yerde ben de varım!" dedi. "Güzelim, burada olduğumuz sürece, ben de makine değilim tabii, Cumartesileri üçümüz, Salı günü seninle, Perşembe günü de Sinem'le olacağım, uygun mu? Diğer günler dinlenme, serbest günlerimiz, dileyen dilediğini yapar!" dedim. Okeyleştik anlaştık. Uzun bir süre dinlendikten sonra gelinimle bir de götünden sikiştik. Amı ne ise, götünün kaslarını da aynı özellik ve güzellikte kullanıyordu. Bu herhalde doğuştan gelen bir özelliği idi. Harika idi. "Oğlum yetmiyor mu sana?" dedim. Gelinim de, "Sen karınla nasılsan, ben de oğlunla öyleyim! Ben istemedikçe bir günden bir güne hadi gel yatalım sikişelim demez, ille benden bekler!" dedi. Ne diyeceğimi bilemedim, "İyi ki böyle yavrum, yoksa seninle olamazdım herhalde!" dedim. "Baba, senin arabada Sinem'i siktiğini gördükten sonra, ben ne yapar yapar senin altına yatardım. Ben de çok memnunum, iyi ki seninle oldum. Artık ömür boyu beraberiz ona göre babacığım!" dedi.
Evet, kızım ve gelinimle bütün bir yazı kazasız belasız bu biçimde yaşadık. Şimdi Ankara'dayız, aynı anlaşma aynı şartlarda devam etmekte. Üçümüz de çok ama çok memnun ve mutluyuz :) 
[Erdoğan]
25 notes · View notes
girifit · 1 year
Text
gardımı tekrar kuşandım. yıktığımı sandığım duvarı bir sur misali yeniden yaptım. kapımı kilitledim. penceremi kapattım. gözümde görünen tüm duyguları tek tek yok ettim. aynada gördüğüm beden, benim yarattığım bir canavardı. değer verdiğim herkese sor, yara izleri vardır ruhlarında benden kalan. çünkü yandıkça canım, yaktım herkesin canını. bir kuraldı bu benim için. dilim zehir olup ölüme sürüklerken herkesi ben arkama bakmadan gittim her zaman. seninle ve herkesle, bir nefes kadar yakınken kilometreler sayılacak mesafeler koydum. bu mesafelere fazlalık veya gereksiz gözüyle de bakmadım. rehberimde tanıdık olmayan tüm numaraları sildim. geçirdiğim her kriz sonrası ellerim telefonuma sarılmadı. bir şeylerin farkına vardım. acıdan kıvrandıran her şeyle oluk oluk kan akmasına rağmen yüzleştim. yüzleştim diyorum bak, sahiden yaptım bunu. bir kaç saat acıdan kıvransam da buz gibi zeminde, bir kaç tane ölüm senaryosu yazsa da zihnimin şeytanları ben yüzleştim. geçmişime döndüm. o, topladığı tüm çiçekleri gülümseyerek annesine hediye eden kız çocuğunu izledim. küçücük elleriyle yaptığı kağıttan gereksiz şeyleri abisinin çöpe atışını gören kız çocuğunu izledim. babasına sarılmak adına koştuğu yollarda sonunun uçuruma gittiğini bilmeyen kız çocuğunu izledim. yediğim dayakları, attığım çığlıkları, bedenime izinsizce dokunan elleri, çarpıp çıkılan kapıları, hastane koridorlarını, zorla ağzıma verilen sigarayı ve çocukluk adı altında geçen ölümümü. hepsini izledim, tekrar ve tekrar. sana yemin ederim, yaprak kımıldamadı içimde. nefretin çocukça olduğunu anladım. intikam düşüncem yok artık. affettim. herkesi affettim. bir tek aynadakine düşmanım. bir tek. aynadakine. ve bu düşmanlık, elime silahı veriyor. aynaya doğrultuyor. üç el ateş sesi. ölemiyorum.
38 notes · View notes
ahmetcumhur-blog · 1 year
Text
"Bazı taşra kentlerinde evlerin dış görünüşleri en iç karartıcı manastır, en sıkıcı harabe ya da çıplak çorak toprakların alabildiğine uzanıp gitmeleri gibi, insanın ruhuna bütün ağırlığıyla çöker. Bu evler, manastırın sessizliğini, boşluğun kıraç ıssızlığı ve harabelerin mezara özgü hüznüyle birleştirebilirler. Yaşam ve hareket bu evlerde kendini çok az hissettirir, öyle ki yabancı biri, kendi ayak sesini duyarak, pencerenin ardından gözetlemeye başlayan, bir keşiş gibi sert yüzlü bir insanın soğuk boş bakışlarıyla birden karşılaşıncaya kadar, buralarda birilerinin oturduğuna zor inanır. Özellikle Saumur'da bulunan bir ev bütün bu hüzünlü mtelikleri taşımaktadır, bu ev kentin yukarısında, şatoya çıkan yokuşun sonundadır. Son günlerde az kullamlan bu sokak, yazın sıcak kışın soğuk olup, bazı yerleri de karanlık ve gölgelidir.
Birisinin adımları sokağın sert ve her zaman temiz, kuru çakıl taşlarının üzerinde, merakla, tok sesler çıkararak dolaşır Sokağın dar, eğri büğrü oluşu, evlerinin sessizliği, eski kentin bir bölümü olması ve yukarısında bulunan şatonun yüksek duvarları yabancının zihninde alışılmadık bir izlenim bırakır. Orada üç yüz yıl önce yapılmış, hâlâ sağlam, ahşap evler vardır. Her ev kendine özgü bir yapıya sahiptir, onlardaki bu başkalık, Saumur'un antikacı ve sanatçıları çeken bu bölümünün temeldeki garipliğine katkı yapar.
Uçlarında grotesk şekiller oyulmuş devasa kirişlerine, çoğunun siyah kabartmalı birinci katlarına şaşıp kalmadan, duraklamadan bu evlerin önünden geçmek zordur. Bazı yerlerde çapraz kirişler gri mavi taşlarla korunmuşlardır ve bu taşlar, yüksek çatılı, yılların ağırlığıyla beli bükülmüş, bozuk çatı kaplamaları bir güneşin, bir yağmurun sürekli yüklenmeleriyle solmuş bir evin harap duvarlarında mavi bir çizgi oluştururlar. Yıpranmuş, kararmış pencere-çıkıntıları göze çarpar, güzel oymaları zar zor fark edilen bu çıkıntılar, yoksul bir köylü kadın oraya yerleştirdiği kalwerengi karanfil, gül saksılanımı kaldıramayacak kadar zayıfir Sokakta ilerledikçe, kocaman çiviler çakılmış kapılar insanın ilgisini çeker, atalarımız buralarda çağın tutkularım hiyerogliflerle kaydetmişlerdir, bir zamanlar her evde ne olduğu bilinen bu işaretlerin anlamum şimdi hiç kimse çözemez. Bu simgeler, bir Protestan inancım bildirmiş, bir birlik üyesi IV. Harry'yi lanetlemiş ya da önemli biri Belediye Meclisi Üyesi, yasaları uygulayan yüksek memur, görevindeki unutulmuş görkemini kutlayarak nişanlarını sergiler. Fransa'nın tarihi bu evlerde yazılıdır.
Duvarları yıkık dökük, kaba saba, ustasının, içinde ustalığının simgesi olan büyütülmüş bir marangoz rendesinin işlediği bir kulübenin ilerisinde, bir soylunun kocaman konağı yer alır Kapının üzerinde bulunan kemer şeklindeki taşın üstünde, 1789'dan beri ülkeyi sarsıp duran birçok devrimlerde kırılıp dökülmüş armaların bazı kalıntıları hâlâ görülebilir.
Bu sokaktaki evlerin zemin katlarında çalışmalar yapılır, ama aslından bu alçak tavanlı, penceresiz, tezgâhsız, içi dışı çıplak, mağara gibi karanlık odalara pek dükkan denemez. Ortaçağ hayranları bunlarda bütün ilkel basitliğiyle atalarımızın işçiliklerini tanıyacaklardır. Kalın, sağlam kapıları ağır demir parmaklıklı olup iki bölüme ayrılır, üst kısım gün boyu arkaya katlanır, çıngıraklı olan alt kısım da sürekli öne arkaya sallanır. Hava ve gün ışığı, nemli mağaraya, kapının üst bölümünden ya da dükkânın cephesini oluşturan alçak duvarla tavan arasında bırakılmış boşluktan, her sabah kaldırılan kepenkler dirsek hizasına kadar kaldırılıp ağır demir mandallara tutturulduğu zaman girer. Bu duvar, tüccarın mallarını sergilemeye yarar. Buralarda ucuzculuk numaraları, şarlatanlık yoktur. İki üç fıçı tuz ve tuzlu balık, bir iki balya yelken bezi, halatlar, kirişlere asılı bakır teller, duvar boyunca dizilmiş varillerle raflarda duran bezlerden oluşan mallar sergilenir. İçeri girer misiniz? Gençliğin tazeliği içinde, sevimli, derli toplu, beyaz yakalı, kolları kırmızı bir kız, örgüsünü bırakıp annesini ya da babasını çağırmaya gider. Size vardım etmeye isteklerinizi karşılamaya gelen de annesini ya da babasını çağırmaya gider: Size yardım etmeye, isteklerinizi karşılamaya gelen de heyecansız, kibar ya da aldırmaz bir tavırla, artık türüne göre, size iki ya da yirmi bin franklık mal - bu fark etmez- satar."
Honore de Balzac | Eugenie Grandet
9 notes · View notes
siya-payizok · 2 years
Text
Kitap ve doğa ile kalın..
Tumblr media
(6 ay önce kuruması için kitap arasına koyduğum çiçek ve bitkilerim. )
Yaklaşık 1 hafta oldu batı tarafından Kurdistan'a evime geldiğim. Ve yaklaşık 10 gündür telefonsuzum kimsenin sormadığı kimsenin rahatsız etmediği bir yaşam şekli ile yaşıyorum ve bu huzur verici. Ne kadar da iyi geldi ruhuma insanlardan uzak kalışım.
Eski hayatımdan buraya bir şey taşımadım. şiirlerimi, yazılarımı, çektiğim fotoğrafları hepsini orada bırakıp kendi yalnızğıma çekindim.
Bazen sevdiğim insanlara benden uzak durmalarını söylemek gelir içimden. Bu onlara değer vermediğimden yada sevmediğimden değil. Bu sadece benim yalnız kalmam ile ilgili bu sadece artık konuşmak ve sosyalleşmememle ilgili. Artık ne anlatmak ne de anlaşılmak istememle ilgili...
Bir yapbozun eksik parçasımıyım? Yoksa tamamlanmasına bir parça kalmış bir yapboz muyum?
Neden hep bir eksiğim?
Neden bazende herşeye çok fazla olduğumu hissederim?
Ben kimim ve neden buradayım?
"Tekmeler atan nedir göğsümün içinde
Bir partizan kız gibi?
Yavaş ol, yüreğim
Şu otomatikleşmiş yeryüzünde.
Tanrım! Anacığım geri al beni rahmine!.."
bazen unutursunuz öyle hemende hatırlamazsınız bir anda, yayın akışı kesilmiş gibi.
Bir bakmışsınız biraz önce düşünüp dile getirmek istediğiniz cümleyi de unutmuşsunuz
Annemin eskiden hep dile getirdiği cümleyi hatırlarım
" Nasıl unuttun? Hatırlama organın mı tıkandı"
Evet Anne galiba öyle olmuş. Ama tıkanıklığa sebep olan şeyleri bir türlü unutamıyorum.
ne demek istediğini şimdi çok iyi anlıyorum.
Bu ilkleri insanı çok korkuttur sanki sahipsiz kimsesiz ulu ortada kalmışsınız gibi düşüncelerinizi unutmaya başladığınız an. Sonra alışırsınız. şimdilerde bir sohbette konuştuğum zaman çok olur susmalarım...
Bunun üzerine biraz araştırma yaptım şöyle bir yoruma denk gelmiştim;
"beyin yorgunluğunda en çok karşılaştığımız şikayetler, unutkanlık, odaklanamama, konsantrasyon eksikliği, algılama eksikliği, öğrenme ve ezberleme zorlukları, beyinde ağırlık hissi, dikkatsizlik, tahammülsüzlük ve çabuk sinirlenme gibi belirtilerdir. yeni şeyler öğrenmede problem vardır. beyinin kayıtlama merkezi alzheimerdeki gibi bozulmamıştır ancak yeni bellek kaydında gecikme ve zorlanma vardır. okuduğu şeyleri anlamak için tekrar tekrar okumak zorunda kalınır. kitabın bir sayfası okunurken, bir önceki sayfaya sık sık bakılır. ezber yapmak zorunda olanlar için daha da farklı bir sıkıntı vardır. bunun için her zamankinden daha çok zaman harcanır."
Emîn olduğun bir adres bir tabelaya bile defalarca bakılır. Telefon numaraları bir ihtiyar gibi tek tek okunur ve yazılır. Simalar unutulur, ya da az hatırlanır. Evet bu ve buna benzer çok şey yaşanır. Ama asıl soru şu olmalı "beynimizi ne ile yoruyoruz?" Neyi en çok düşünüyoruz ya da neleri kafaya takıyoruz. Bu genç yaşta hemde şuanki ihtiyarlar bile bu kadar kafalarına takmıyordur peki biz niye 25 yaşımızda ölüp 75 yaşımızda gömülüyoruz?
Ve unutulmamalıdır yeryüzü ölü ve mezarlarla doludur.
Öyle bir ana denk gelirsiniz attığınız adım bile umrunuzda olmaz. Hem bir kaçış hemde bir pes etme ikilemi ile boğuşurken. içinizden çığlıklar dışarı çıkmak için durmadan duvarları yumruklamaya çalışır.
Çoğu gece o çığlıklar her kelimenin altında yüzlerce anlam taşıyan yazı yada şiir olarak dışarıya çıkar...
Bazıları sadece aşka bağlar bu durumu. Ne güzel keşke bende sadece aşk için yazabilseydim... Bu başka bir şey azizim bu çoğu şeyin toplamından sonra oluşan bir durum...
Bu durum bütün insanlarda olan ama herkesin anlayamadığı bir durum.Dikkat edin sadece yazarlar ve şairler anlar. Ölüm şekillerine bakın: Hepsi ya pes etti ya da bir şeyden kaçtı. Bunu aşk diye yorumlayıp üstünü kapatmaya
çalışan çok kişi oldu. Bu bu aşk değil çünkü kalpten gelmiyor. Bu beyinden, bilinçten de gelmiyor. Tek bir yerden değil hepsinin toplamı. Bi yerden sonra unutkanlık başlıyor, bazen en ufak bir problemi dahi çözemiyorsunuz.
Sevinçler, üzüntüler, acılar ve mutluluklar artık orantısız oluyor.
Sonra kelimeler ve kafiyelere sarılıyorsunuz ama o duygu hali, o durum sizi hiç yalnız bırakmı
Eskiden hep şunu der ve savunurdum:
Zamanla mutluluk peşinden koşmaktan vazgeçtim.
Sarp ettiğim çabalarımın ne kadar gereksiz bir şey olduğunu anladığım an nedensizce mutlu oldum.
Mutluluk aranan bir şey değildi mutluluk bulunduğun yer ve mekana göre senin tasarlayabileceğin bir şey di.
Ama şimdilerde bu mekanların, bu şehirlerin ve insanların çok kirlendiğini farketmem ile birlikte mutluluğu tasarlamanda biraz zor oluyor.
Uzun zamandır kitaplara, filmlere, taşa, çiçeğe ve hayvanlara tutunuyorum.
Ve bunu demeye başladım gün güne;
Çok yaşamadık mı bu kirlenmiş çağın en karanlık demlerinde...
Hepimiz bulutların ve gökyüzünün saflığına tutunmuş durumdayız.
Kirlenmiş anlık duyguların ve iki yüzlü düşünceler içinde bir sağa bir sola savrulup durmaktayız.
yaşadıkça içimizde saf kalmış çocukluğumuzu bile yitirmekteyiz, kuruyoruz siyaha bürünüyoruz karanlığa gömülüyoruz.
Bence ölmeliyiz!
Çünkü her gün öldürüyoruz güzel olan her şeyi, duyguları, sevgiyi, ağacı, çiçeği, çocuğu, bulutları bile kirletiyoruz.
Kırıyoruz, dağıtıyoruz, acı veriyoruz, acı çekiyoruz...
3 notes · View notes
shopsuqi · 2 months
Text
Kişiye özel tasarım isimlikler ve özel organizasyon ürünleri,
Pleksiden ve ahşaptan hazırlanmış özel tasarım isimlikler ve kasnaklar, (pleksi renkleri gold, gümüş şeffaf, siyah, beyaz - ahşap renkleri siyah, beyaz ve ham ahşap)
Kuru çiçek süslü ve kurdeleli isimlikler, isimlik tasarımları,
Kapı&daire numaraları, ev yada apartman yazıları,
Gelin buketi, söz nişan çiçeği ve kız isteme çiçekleri,
Baskılı ahşap yada pleksi magnetler ve kişiye özel baskılı açacak magnet türleri,
Kutulu nikah şekeri ve söz nişan hediyeliği modelleri,
Ahşap yada pleksi karşılama panosu modellerini sipariş verebilirsiniz.
@shopsuqi
Hediyelik ürünler ve hediye yapımında kullanılan tüm el işi hobi malzemeleri,
İnternette satılacak kazandıran ürünler,
Kişiye özel pleksi ve ahşap tasarım ürünleri sipariş verebilirsiniz.
@shopsuqi
Shop SuQi Online Hediyelik Eşya Mağazası
Dropshipping Center
Dropshipping & stoksuz satış & ECOM
Online pazar yerlerinde, sosyal medya platformlarında ve E-Ticaret WEB sitelerinde (ecommerce) satılacak ürünler...
Pazar yerlerinde A'dan Z'ye teknik destek...
Amazon
Etsy
Aliexpress - Alibaba
Shopier
Shopify
Trendyol
N11
Hepsiburada
Çiçeksepeti
ePTTavm
Facebook mağaza
Google mağaza
Sosyal medya platformları ve diğer mağazalar...
#magnet
#nikahşekeri
#dijitalbaskı
#sözorganizasyonu
#nişanorganizasyonu
#kınaorganizasyonu
#düğünorganizasyonu
#nikahorganizasyonu
#sözhediyeliği
#nişanhediyeliği
#kınahediyeliği
#düğünhediyeliği
#nikahhediyeliği
#izmirorganizasyon
#izmirorganization
#kolonya
#kolonyacı
#izmirkolonya
#dropshipping
#xml
#ecom
#ecommerce
#stoksuzsatış
#dropshippingturkey
#fypシ
#fyp
#keşfet
#ff
#news
#models
0 notes
denizkabuguincisi · 4 months
Text
Doctor Who
Tumblr media
Bu blogun tarihi derinliklerine indiğinizde (on yıldır burada olmam benim hakkımda bir fikir verir bnc) fangirllük zamanlarımla karşılaşabilirsiniz. Yıllar sonra tekrardan ergen halimle ekran karşısına geçtim. Çok özlemişim. Hem o halimi hem bu diziyi.
Doctor who lise zamanlarımın kurtarıcısı gibi bir şeydi. Kendini arayan, dünyayı anlamaya çalışan, biraz yaşamın anlamını bulmak isteyen ve zamanın lineerliğine kafayı takmış o kız için bu dizinin yeri bende ayrı. Tekrardan beni o zamanlarla buluşturdu. İçimde çürümeye yüz tutmuş duyguları tekrardan yeşertti. Daha ne olsun!
Sıkı bir DW izleyicisi olarak, reddit ve ekşi sözlükte teoriler arasında kaybolmuş biri olarak dizinin son sezonlarından hiçbirimiz memnun değildik bence. Jodie hanımı ilk zamanlar ben de destekledim. Kadın doctor olayı bence bu 60 yıllık diziye iyi gelebilirdi. Ancak günümüz politik doğruculuğuna kapılıp gitti. Biraz bu konuda gevezelik yapmak istiyorum. Özellikle 2010ların sonuna doğru popüler yapımların çoğu bence samimiyetini kaybetti. Aralarda iyi şeyler var mı? Mutlaka. Ama onlar da zaten kendi tarzlarını ortaya koyabildikleri için. Doctor Who kadın doctor diye yola çıktı ama zaten çok güçlü kadın karakterleri vardı. Yeni doctorun hem siyahi hem eşcinsel olması bu diziye benim açımdan ekstra bir ilgi katmıyor. Bunların önde bayrak taşıyan hale getirilmesi, bakın biz sizi de temsil ediyoruz denmesi ölçüsünü tutturamayınca hem acınası hale geliyor hem de vermek istediği mesajın derinliğini zedeliyor. Jodie Whittaker’da benzer bir şey oldu. Yanındaki companionlar fazla yan role büründü, dizinin müziklerini yapan Murray Gold da seriyi bıraktı. Senaryolar çocuk işine dönünce benim için DW kafamda final yaptı. Steven Moffat’ın son 2 sezonun yarattığı düşüş iyice hızlandı. Bu dizi Bad Wolf, River Song, Master gibi harika storylinelara sahipti. Zaman ve uzay gibi harika bir konsept var elinizde. Belki dizinin bunca yıl sürmesinden kaynaklanan da bir sığlık olabilir. Burada olayı canlı tutan companionların hikayesi oluyordu. Rose, Martha, Donna, Pond ailesi, Clara, Captain Jack, River… Tüm isimleri okuduğunuzda onların hikayesine dair derinlikli şeyler hatırlıyorsunuz. Ben bu dizide biraz daha Gallifrey hikayesi izlemek isterdim. Ki David Tennatt döneminde buna bazen değindiklerini hatırlıyorum. Uzun lafın kısası time and space you watch us run’dan nerelere geldik sayın seyirciler.
Lise zamanlarında da şu diziyi böyle çekiştirerek konuşacak kimsem yoktu. Çok değişen bir şey olmamış. Bi içimi döktüm. 60. Yılına özel diziyi bir şahlandırmak istemişler. Russel T. Davies, Murray Gold geri dönmüş. Ve o eski izleyici kitlesini Davidciğim ile Catherineciğimle tekrardan çekebilirlerdi. İki mütiş oyuncu ne kadar kötü olabilirdi ki yani. İlk bölümlerini izlerken ağladım. Evet. Çok özlemişim. Yazının bundan sonrası episode olarak ilerlicek.
1. Bölüm / The Star Beast
Tumblr media
David Tennant’ın kaç yıl sonra ilk gözüktüğü bölüm… küsen seyircileri tekrar toplayan bölüm. Bence açılış için yeterli bir bölümdü. O klasik DW havasını gayet veriyordu. Kostümleri abartılı, iyi kötü olduğu anlaşılmayan uzaylı yaratıklar… Onlarla her zaman konuşarak anlaşmaya çalışan bir Doctor. Bence bu bölümdeki asıl gerilim uzaylı yaratıklarla işlerin nasıl çözüleceği değildi. Donna en son bıraktığımızda Doctor’u ve ona dair hiçbir şeyi hatırlamaması gerekiyordu yoksa ölebilirdi. Ben bile Donna’nın son sezonuna dair çok az şey hatırladığımı fark ettim. Ama senaryo ekibi unutulan tarafları da düşünerek hareket etmiş. (doctor’un rejenere olmadan önceki bölümünde, donna’nın düğününe gitmesi, dedemize piyangoyla ilgili numaraları vermesi gibi şeyler mesela) Bölüm aslında Donna’nın Doctor’u nasıl hatırlayacağı ve nolacağıyla ilgiliydi. Bence burada Donna’nın kızının olmasıyla çok iyi bir çözüm bulmuşlar. Ha bu belki o zamanki storyline’ı zedeliyor olabilir ama time can be rewritten!
Bu bölüm bana kalırsa sonraki iki bölümde Doctor’un ruh haline bir çengel atıyor ve Donna’ya ihtiyacı olduğunu çok hafif hissettiriyordu. Ki sonrasında gerçekten çok duygusal şekilde bağladılar. Gerçekten modern serinin en iyi companionı Donna.
2. Bölüm / Wild Blue Yonder
Tumblr media
Bu bölüm bence uzun zaman sonra DW’nin en iyi bölümlerinden biriydi. Tek mekanda geçen bir hikaye var. Gizemli bir yaratık ve bu yaratığın nasıl işlediğini Doctor’la beraber anlıyoruz. Oyunculukların döktürüldüğü bir bölümdü.
Tumblr media
Tardis’in ortadan tüyüp gitmesiyle başlayan bir gerginlikle açılıyor bölüm. Evrenin sonundaki o uzay gemisinde ne var sorusuyla devam ediyoruz. Yine eski bölümlerden 42 bölümünün gerginliği vardı. Ancak oradaki kadar da fazla değildi. Bir tane de robot var bu uzay gemisinde. Ben bu robotu biraz Otostopçunun Galaksi Rehberi’ndeki robota benzettim. Böyle göndermeler hoşuma gidiyor açıkçası. Bölümün bir noktasında işler karışıyor. İzlerken işlerin hafiften ters gittiğini anlıyorsunuz. Burada hem David hem Catherine mütiş oynamış mütişş. Sonrasında bölüm sonuna kadar bu zevk devam ediyor. Hem Doctor’u hem Donna’yı kopyalayan bir yaratık aynı onlar gibi görünüyor ve konuşuyor. İzleyici de bir yerde çiftler arasındaki farkı bulmaya çalışıyor. Akıl dolu, tatmin edici, David’in dönüşüne yaraşır bir bölümdü.
3. Bölüm / The Giggle
Tumblr media
Ben bu bölüme çok yükselmiştim ya… Hem rejenerasyonun nasıl olacağını bilmiyorduk. Hem de Neil Patrick Harris’in neler yaratacağını bilmiyorduk. Klasik seriye hakim olmadığım için Toymaker’le ilgili bir fikrim yoktu. 50’lere dönüş ambiyansı da işlenebilirdi. Ancak bölüm ortasında UNIT’e geldik ve rejenerasyon gerçekleşti. İki Doctor’la bölüme devam ettik. Bu iki Doctor fikri de bence problem değil. Dahiyane de denebilir belki. Ama nasıl bir önceki bölümde bu konular daha akıl dolu açıklandıysa bu bölümde biraz oldu bittiye getirilmişti. Toymaker, Donna ve Doctor’u farklı evrenlere hapsedip karşılarına çözecekleri oyunlar çıkarabilirdi. Doctor’un Donna’yı TARDIS’e yollayacak kadar korktuğu Toymaker’ın korkutuculuğuna dair çok az şey gördük. Doctor’un rejenere olmasını bile bir silahla yaptı. Final bölümü diye beklentinin yükselmesinin yanında baya geçiş bölümüydü.
Tumblr media
Bölümün artılarından biri David’in Doctor’unun “i don’t want to go” demeyişiydi bence. Daha sonrasında 14 ve 15 arasındaki, yeni bi eranın başlangıcını hissettiren, artık geçmişi geçmişte bırakalım ve sen kendini bi rehabilite et, uzayda ben rahatça koşturacağım diyaloğuydu. 14. Doctor’un huzurlu bir şekilde Donna’nın ailesiyle takılmasını ben sevdim. Ve Doctor’u tanıyorsak onun orada rahat kalmayacağını da biliriz. Böylelikle kurtarıcı olarak kullanabilecekleri bir alan yarattılar. Bunu kullandırtacak olan ise David. Allahtan Benedict gibi triplere girip Sherlock’un yeni sezonu olacakmış gibi bir ümit vermiyor.
Tumblr media
15. Doctor hakkında birkaç şey söyleyip bu konudaki gevezeliğimi bitireceğim. Açıkçası her yeni gelen Doctor’a mesafeli yaklaşıyordum. I am the Doctor sözüne inandığımız epik bir sahne olmalı açıkçası. Ben Ncuti beyde henüz bunu göremedim. İlk bölümünü izlemeye çalıştım. Ancak o da beni o kadar sarmadı. Bilmiyorum belki biz büyüdük belki dizideki o büyü artık yavaştan kayboldu. Disney eski sezonlarla beraber diziyi keşke geri getirse. En azından Jodie’li kısımlara bi göz atmak isterdim. Bu efsane dizi ne zamana kadar sürecek bakalım…
1 note · View note
uzuncocukkkkkkk · 5 months
Note
Numaraları bırakalım artık burdan bir kız seni en çok nasıl etkiledi ve o kızı geçebilir miyiz ?
Hiç bir şekilde etkilemedi
0 notes
kozba · 6 months
Text
36 Numara Ayak Olayı Nedir?
36 Numara Ayak veya 36 Numara Ojeli Ayak gibi videolar sosyal medyada yoğun ilgi görüyor. YouTube Shorts'un yanı sıra Instagram Reels'de sürekli karşıma çıkan "36 Numara Ayak" konusunu araştırmak ve benim gibi merak eden kişiler için bu içeriği hazırladım.
36 Numara Ayak Ne Demek?
Günümüzde birçok erkek kadınların ayaklarından hoşlanmaktadır. Bu hoşlanma durumu fantezi aşamasına geldiğinde ise buna ayak fetişizmi denmektedir. Bu konuyu araştırırken Can Foster adlı YouTuber'ın genç bir kardeşimizle yaptığı konuşmaya denk geldim. Kardeşimiz kız arkadaşının olduğunu ve ayakkabı numarasının 37 olduğunu ifade ediyor. Bu kardeşimiz kız arkadaşından önce de bazı kadınlarla ilişki yaşamış fakat ayakkabı numaraları büyük olduğundan mı bilmiyorum pek başarılı olamamış. Videoda geçen şu ifade ise beni benden aldı: "Kız arkadaşımın ayakkabı numarası 37. Kendisine ayaklarına oje sürüp sürmediğini sordum ve sürmediğini söyledi. Eğer sürmek istiyorsa kendisine 40 tane kırmızı oje alabilirim."
İlgili videodan sonra 36 numara ayak konusu sosyal medyada bir mim haline geliyor ve bu konuyla ilgili çeşitli Reels videoları yayınlanıyor. Bir YouTube kullanıcısının yorumu ise konuyu aydınlatacak cinsten;
36 numara ayak güzel olacak diye bir şey yok. Gerçek bir ayak fetişi için önemli olan ayağın büyüklüğü değil, ayağın orantılı olması ve parmakların uyumudur.
Tumblr media
36 numara ojeli ayak
Bu ayakkabı numarasına sahip kişilerin minyon tipli ve boyunun kısa olduğu ifade edilse de Ekşisözlük kullanıcılarının yorumlarından boyu 1.75'den uzun kadınlarında bu ayakkabı numarasına sahip olabileceğini de görmekteyiz.
36 Numara Ayak Olayı Nedir?
36 Numara Ayak olayı özellikle sosyal medyada ayak fetişizmi olan erkekler tarafından ortaya çıkmış bir akım. TikTok'da yoğun ilgi gören bu kavrama göre 36 numara ayağa sahip kadınlar merhametli olmakla birlikte diğer kadınlara oranla da oldukça avantajı konumdalar.
36.5 Ayak Nedir?
36 Numara ayak kadar 36.5 Ayak konusu da kullanıcılar tarafından merak edilmektedir. Bu iki ayak numarası birbiriyle bağlantılıdır.
Konuyla alakalı TikTok platformunda da birçok videoya ilgili bağlantıdan ulaşabilirsiniz.
0 notes
desktekbiseo · 11 months
Text
0 notes
seanvolf · 1 year
Text
gardımı tekrar kuşandım. yıktığımı sandığım duvarı bir sur misali yeniden yaptım. kapımı kilitledim. penceremi kapattım. gözümde görünen tüm duyguları tek tek yok ettim. aynada gördüğüm beden, benim yarattığım bir canavardı. değer verdiğim herkese sor, yara izleri vardır ruhlarında benden kalan. çünkü yandıkça canım, yaktım herkesin canını. bir kuraldı bu benim için. dilim zehir olup ölüme sürüklerken herkesi ben arkama bakmadan gittim her zaman. seninle ve herkesle, bir nefes kadar yakınken kilometreler sayılacak mesafeler koydum. bu mesafelere fazlalık veya gereksiz gözüyle de bakmadım. rehberimde tanıdık olmayan tüm numaraları sildim. geçirdiğim her kriz sonrası ellerim telefonuma sarılmadı. bir şeylerin farkına vardım. acıdan kıvrandıran her şeyle oluk oluk kan akmasına rağmen yüzleştim. yüzleştim diyorum bak, sahiden yaptım bunu. bir kaç saat acıdan kıvransam da buz gibi zeminde, bir kaç tane ölüm senaryosu yazsa da zihnimin şeytanları ben yüzleştim. geçmişime döndüm. o, topladığı tüm çiçekleri gülümseyerek annesine hediye eden kız çocuğunu izledim.babasına sarılmak adına koştuğu yollarda sonunun uçuruma gittiğini bilmeyen kız çocuğunu izledim. tekrar ve tekrar. sana yemin ederim, yaprak kımıldamadı içimde. nefretin çocukça olduğunu anladım. intikam düşüncem yok artık. affettim. herkesi affettim. bir tek aynadakine düşmanım. bir tek. aynadakine. ve bu düşmanlık, elime silahı veriyor. aynaya doğrultuyor. üç el ateş sesi. ölemiyorum.
1 note · View note
murat-o41 · 11 months
Text
Üvey Kızımla Gelinimi Sikmeye Devam! 2. Bölüm (Erdoğan 48 Y., Ankara)
İzmir yolunda üvey kızım ve gelinimle olanları yazmıştım. İzmir'de Doktorda işimizi bitirdikten sonra hiç zaman kaybetmeden aynı gün Çeşme'ye, yazlığımıza ulaştık. Geç vakit olması, yol yorgunluğu, bir sürü stresler sonucu herkes kendini bulduğu yatağa attı. Görünüşte böyle oldu, ama ben yolda gelirken ayarlamış, bir şekilde de kızıma ve gelinime tembih etmiştim. Onlar da kırk yıllık oyuncular gibi rollerini gayet başarıyla oynayarak, biz üçümüz yukarıda, karım ve kaynanam aşağıda yerlerimizi bulmuş olduk. (Karımla uzun süreden beri seks yapma işimiz tavsamıştı. Evde de ayrı odalarda yatıyorduk zaten. Kendisini seks için zorlamadığım, istemediğim sürece benden iyisi yoktu. Yani, üvey kızımın anası, kendisine dokunmadığım sürece herhangi bir şekilde beni pek rahatsız etmezdi). Şoförümüzün kalacağı yer zaten dışarıda ayrı bağımsız bölüm olduğundan mesele kalmadı. İlk akşam millet hem yataklarına alışmak, hem yolun yorgunluğunu üzerlerinden atabilmek için odalarından çıkmadılar.
Ertesi gün hanım, kaynanam ve gelinim pazara çıktılar. Gelinim, kaynanasının zoruyla istemeye istemeye gittiğini bana söyleyince, "Acele etme güzelim, çok zamanımız olacak, keyfine bak!" diyerek yolcu ettim. Onlar gittikten sonra kızım, "Sonunda yalnız kalabildik! Canım kocam, erkeğim benim!" diye boynuma atladı. Dudaklarımız birleşti, yol boyu öpemediğim, içimin kaldığı o hokka dudaklarını resmen yiyordum. Yukarıya kucağımda taşıdım kızımı. Dudaklarımız hiç ayrılmadı. Yatağa sırtüstü yattım, üstümde kızım, yiyişiyorduk halen. Çevirdim, elbisesinin üzerinden memelerini göbeğini eme eme, öpe öpe bal kutusuna indim. Yine elbisesinin üzerinden ağzımı amına gömdüm. Islaklığını duyumsadım. Üzerindeki incecik eteği ayaklarından sıyırdım, külotu yoktu. Dilim bir anda amının içindeydi. Ellerim klitorisinde ve götünde çalışıyor, emerek yalayarak okşayarak ilk boşalmasını gerçekleştirdim...
Doğruldum, üstümdekileri çıkardım, o da o arada üstünü çıkararak çırılçıplak kaldı. Yanına uzandım, "Canavar seni bekliyor, hadi biraz ilgilen bakalım!" dedim. Ağzını sikime uzatırken kendini de üstüme aldı, amı ve götü ağzımın önündeydi. Amının sularıyla parmaklarımı sulandırıp götüyle oynamaya başladım. Yolda ikisinin de bekaretini almıştım, şimdi sıra asıl ziyafetteydi. "Canım kızım, yolda sen beni becerdin, kendin buldun kendin koydun, domal bakayım şöyle, seni köpekleme sikeceğim yavrum, kanırta kanırta, bağırta bağırta amına götüne koyacağım!" diyerek körpe kızımı bir güzel domalttım. "Arabada önce götünü deldirmiştin, şimdi de oradan başlayalım bakalım, benim güzel götlü kızım!" diyerek yarağımın başını yavaş yavaş götünün deliğine bastırmaya başladım. Gerçek bir orospu gibi götüyle numaralar yapmaya, değirmen taşı gibi bir sağa bir sola kıvırtmaya başladığında, ellerimle belinden sıkıca kavradığım gibi sikimin tamamını bir hamlede kökleyiverdim götüne. Önce ne olduğunu anlamadı, anladığında gözlerinden yaşlar, ağzından küfürler dökülmeye başladı...
"Arabada istediğin gibi, yavaş yavaş, zevkini keyfini çıkara çıkara, çocuğa emzik emdirir gibi, şeker gibi yemesini bildin, şimdi işte tam bir yarak yiyorsun sevgilim, güzelim, canım, kızım benim!" diyerek gönlünü alarak götünde git gellere başladım. Çok geçmedi o da yine altımda götüyle atraksiyonlarına başladı, tam bir Lolita kaşardı. "Hiç bugüne kadar birileriyle yattın mı, sevgilin falan oldu mu, seks yaptın mı?" dedim. "Hayır, sen ilksin!" dedi. "Nereden öğrendin bütün bu numaraları bakayım?" dedim, "İnternet ne güne duruyor, bir de senin annemi sikişlerinden!" demez mi. Doğru, artık neredeyse bütün çocukların ellerinde birer bilgisayar, kimi meme emer, kimi am sik emer herhalde. "Dikizliyor muydun bizi?" dedim. "Hemen hemen her sikişmenizi! Sanki evde senden başka kimse yok gibi çok rahattın. Kapınız sürekli açık zaten, niye seyretmeyeyim ki?" dedi. "Aferin kız bugüne kadar iyi sabretmişsin! Hafif bir çıtlatsaydın, seninle de yatardım yavrum!" dedim.
"Bundan sonra zaten öyle olacak sevgili babacığım, baba kız her akşam koyun koyuna kucak kucağa birlikte yatacağız, tamam mı?" dedi. "Bakıyorum anneni sıfırladın, yok sayıyorsun herhalde?" dedim. "Çok uzun bir süreden beri sikişmediğinizin farkındayım. Kabahat annemde biliyorum, pek sevmiyor sikişmeyi, ona ver kağıtları sabah akşam Konken oynasın!" dedi. "Sen ne oynamayı seviyorsun bakayım?" dedim. "Seninle oynaşmayı, sikinle yarağınla oynamayı, senin beni sikmeni seviyorum istiyorum sevgili babacığım. Nasıl oluyor kızını sikmek, zevkli mi babacığım? Babacığım!!!" diye özellikle de 'Babacığım' kelimesinin üzerine basa basa sanki öz kızı ile öz babası sikişiyorlarmış gibi bir hava ve arzuyla tekrarlaması beni de bayağı etkiledi. Zaten körpe kızımın körpe amı götü beni heyecanlandırmaya yetip de artarken, bir de bu şekilde tam bir Ensestvari yaklaşım bir iyice coşturdu beni. Götünden çıkarıp amına girdiğimde neredeyse patladım patlayacaktım. Dayandım, amına bir iki git gelden sonra tekrar götüne girdim ve iliklerime kadar titreye titreye boşaldım. Sinem de ikinci kez benimle birlikte orgazma ulaştı.
Sinemle yan yana uzanmış dinlenirken, "Bu akşam senden izin istiyorum, geceyi yengenle birlikte geçireceğim. Biliyorsun, arabada azdı azdı kudurdu. Boyuna masturbasyon yaptı, yazık. Bu gece gelinimle olacağım. Onunla da konuşacağım, haftanın bir günü sen ben o üçlü yapacağız, tamam mı?" dedim. "Babacığım, sen nasıl istersen öyle olur. Bilmiyorum yengem de ister mi, isterse ben her şeye varım!" dedi. Sarıldım öptüm, "Hadi bakalım, sen şimdi giyin doğru denize, arkadaşların bekliyorlardır!" dedim. Sinem denize gittikten sonra hemen bir duş alıp kendimi uyumaya dinlenmeye şartlandırdım. Gerçekten de akşama doğru onlar gelene dek, bir güzel uyku çekmişim. Kalktığımda kendimi hiç olmadığı kadar dinç ve formumda buldum. Gelinim Sinem'i sorduğunda, "Denizde, arkadaşlarıyla!" dedim. Gelinim, 'N'oldu?' der gibilerden göz kırptı. "İyidir, herşey yolunda, sen bekleniyorsun!" dedim. "Ne zaman?" dedi. "Yatmaya benim odadasın!" dedim. "Tamam!" dedi.
Harika bir manzaraya karşı akşam yemeğimizi müzik ve hafif alkollü içkilerle bitirdik. Kaynanamla hanım daha sofradan kalkar kalkmaz, bizden bir hafta önce gelen iki geçkin bekar komşu kadına Konken oynamaya gittiler. Sinem de arkadaşları parti vereceklermiş, oraya gitti. Daha millet kapıdan çıkar çıkmaz, gelinimle sarmaş dolaş oluverdik. Gelinimin ilk sözü, "Seni azgın kart zampara seni, kızını becerdin, şimdide gelinini mi iyi edeceksin?" dedi. "Sen de kızım sayılırsın. Sinem neyim ise, sen de o sun. Bugün ve bu yaz benim kızlarımı sikme mevsimim, var mı bir itirazın? Ben bugünler için gözlerinize bakıyordum, şimdi de çatır çatır her bir yerlerinizden doya doya sikiyorum. Çok da memnunum, iyi ki sizin gibi kızlarım var. Daha seninle yeni başlıyoruz, kolay kolay elimden kurtulamazsın, babanın yarağının tadına az da olsa şöyle bir bakmıştın. Söyle bakalım, baban ilk hoşaf mı içsin, kestaneli pilavından mı yesin? Hangisini ikram edeceksin bakayım babacığına?" diyerek, ben de 'Babacığına'yı vurgulayarak, gelinimin her bir taraflarını öpmeye okşamaya ellemeye başladım...
Gelinimle yukarı odamıza çıktık. Ayakta gelinimi soymaya başladım. Ensesini boynunu öper emerken süeterini sütyenini çıkarıp atmıştım. Eteğini kendisi indirdi. Onun da altında donu yoktu. Bunlar resmen orospu dedim kendi kendime. Yatağa sırtüstü boylu boyunca uzandı, kollarını arkaya uzattı, bacaklarını da hafifçe araladı. Manzara müthişti. "Hiç kımıldama! Bozma pozunu!" dedim, hemen fotoğraf makineme uzandım, üst üste birkaç şahane görünümünü resimledim. Dijital makinelerin bu güzelliği var, çek kendinde kalsın, kimse görmesin. Hayret, ben resim çektirmez, izin vermez falan diye düşünürken, benim gerçekten orospu ruhlu gelinim, daha ben söylemeden istemeden poz üzerine pozlar verdi. O arada ben de soyundum. Hafifçe üzerine eğilirken, benim kuş ökseye tutulmuş kuşlar gibi titremekte boyuna baş sallamakta idi. Bacaklarının arasına girdim, dirseklerim üzerinde kendimi ayarlarken dudaklarımız birleşti. Kendimi olanca ağırlığımla gelinimin üzerine yayarken, bir anda da o titreyen baş sallayan kuşum yuvasına giriverdi...
Gelinimin ağzı ağzımda, bacaklarıyla beni bir güzel sarmalamış durumda harika bir ritm tutturarak git gellerimize başladık. Gelinim, "Sakın çıkarma, boşal, içime boşal!" diye inlerken, ben memelerinin birini bırakıp birini yiyor emiyor okşuyor koparıyordum. "Isır babacığım, daha daha ısır babacığım!" dedikçe kuduruyordum. Kanatmaktan korkuyordum. "Kanat! Kanat!" diye bas bas bağırıyordu. "Sapık kart zampara, orospu çocuğu seni, utanmaz ahlaksız, gelinini kızını siken deyyus, sik, sik, sik!" dedikçe ben hayatımda yapmadığım sertlikte amına yükleniyor, omuzlarını memelerini mıncıklıyor ısırıyordum. Ama, asıl en güzeli, ölüyü diriltir dedikleri cinsten gelinimin amının özelliği idi. Sikimi amının içinde bir kavrıyor, bir vantuzlayarak emiyor çekiyor, anlatılamaz. Eğer gündüz Sinem'le boşalmalarım olmasa şimdiye dek çoktan çeşme gibi şırıl şırıl akmış boşalmıştım. "Harikasın kızım gelinim canım benim!" derken, o da, "Babacığım, sen de çok güzel sikiyorsun, durma durma vur, devam et, itekle kökle!" diyerek beni gaza getirerek hemen hemen aynı anlarda ikimiz de böğüre böğüre boşaldık, patladık.
Dinlenirken Sinem'den söz ettim, anlattım, "Cumartesileri, haftada bir gün, sen ben o üçlü sikişeceğiz, ne diyorsun, var mısın?" dedim. "Senin olduğun her yerde ben de varım!" dedi. "Güzelim, burada olduğumuz sürece, ben de makine değilim tabii, Cumartesileri üçümüz, Salı günü seninle, Perşembe günü de Sinem'le olacağım, uygun mu? Diğer günler dinlenme, serbest günlerimiz, dileyen dilediğini yapar!" dedim. Okeyleştik anlaştık. Uzun bir süre dinlendikten sonra gelinimle bir de götünden sikiştik. Amı ne ise, götünün kaslarını da aynı özellik ve güzellikte kullanıyordu. Bu herhalde doğuştan gelen bir özelliği idi. Harika idi. "Oğlum yetmiyor mu sana?" dedim. Gelinim de, "Sen karınla nasılsan, ben de oğlunla öyleyim! Ben istemedikçe bir günden bir güne hadi gel yatalım sikişelim demez, ille benden bekler!" dedi. Ne diyeceğimi bilemedim, "İyi ki böyle yavrum, yoksa seninle olamazdım herhalde!" dedim. "Baba, senin arabada Sinem'i siktiğini gördükten sonra, ben ne yapar yapar senin altına yatardım. Ben de çok memnunum, iyi ki seninle oldum. Artık ömür boyu beraberiz ona göre babacığım!" dedi.
Evet, kızım ve gelinimle bütün bir yazı kazasız belasız bu biçimde yaşadık. Şimdi Ankara'dayız, aynı anlaşma aynı şartlarda devam etmekte. Üçümüz de çok ama çok memnun ve mutluyuz :)
[Erdoğan]
106 notes · View notes
hazansohbet · 2 years
Link
0 notes
musstuffsworld · 2 years
Text
Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media
EVDE KALMİŞ KIZLAR, EĞER EVLENİP KOCANİZİ DÖVECEKSENİZ HİÇ EVLENMEYİN
Merhaba arkadaşlar sorum açık evde kalmış kızlar ne yapmalı da koca bulabilsinler bir arkadaş var evde kalmış sanırım nasıl öneriler verebilirim ona? varmi aranizda evde kalan kız nasil evde kaldiniz? çokmu çırkınsınız? nasıl koca bulmayı düşünüyorsunuz?Burda koca arayan kızın durumu çok kötü sevabına bir koca bulun körmü topalmi önemli değil nefes alsin yeter diyor. Koca bulamayan kız utanıyor o soramadı bu soruyu ben sorayim dedim..
EVDE KALMİŞ KIZLARIN TUTUMU VE DAVRANIŞLARI….
Yaşadığım ve gördüğüm bir sürü davranış şekli vardır; ama bunlardan en ilginç olanı ise evde kalmış kızların davranış şekilleri. Eğer bu kategoriye giriyorsanız bana kızmak yerine, makalemden birşeyler öğrenmeyi deneyebilirsiniz.
Hepinizin farkettiği yada artık bundan sonra farkına varacağınız gibi, bir şekilde para kazanmayı bilen veya eline kredi kartını geçiren 28 yaş ve 30 yaş üstü kizlar , eşi yada sevgilisi olmayan kızlar genelde kendini gezmeye tozmaya vererek içindeki aile ve anne olma duygularını bastırmaya çalışırlar. Daha da kötüsü çevrelerine bu imajı vererek özgür kız rolü keserler, yani çevresinin şöyle düşündüğünü sanırlar “falanca kız ne şanslı bütün dünyayı gezip dolaşıyor,,, şu kız varya çok sosyal biri heryeri görmüş bilgi sahibi,,, onun evlenmeye ihtiyacı yok ki gönlünce yaşıyor,,, keşke onun yerinde olsam,,, ” gibi …Deprem kadar korkunç bir ALLAH olayı.
Aslında gerçek hiçte göründüğü gibi değildir, evde kalmış kızımız kendini birazcık olsa kandırmaya çalışsa da, aklındaki tek düşünce ise evlenmek ve çocuk sahibi olmaktır. Ama gidip de elin oğluna açık açık benimle evlen diyemez ya, gerçi bunu söyleyenleri de yok değil tabi ama kızımızı alacak bekar erkek bulabilirse tabi… Ah bu erkeklerin çoğunluğu tam bir şerefsiz, zaten aciz duruma düşmüş ve ufak koca adayı sinyali bekleyen hanım kızımıza, 2 karısı, 9 çocuğu da olsa hemen yazılmaya çalışır… Hanım kızımız genelde bile bile lades der bu durumda, çokta irdelemez evlimisin çocugun varmı diye çünkü gerçekleri duymaktan da korkmaktadır ve ister istemez bu maceraya girer.
Daha fazla içinizi karartmadan evde kalmış kızlarımızın şu davranışlarına bir göz atalım.Av olma yaşı geçmiştir ve artık avcılık misyonunu üstlenmiştir.Parası yoktur ama varmış gibi davranırlar.Kendilerini gezmeye tozmaya adarlar.Erkek bulmak için, futbol maçlarına kombine bilet alabilirler.Çok asil ve asaletli olduğu vurgusu şiddetle yapılır.Hanım kızımızın marka takıntısı oluşmaya başlamıştır bile.Kilolarla başı dertte olduğu için, bütün diyet programları itina ile denenir.Biraz para varsa fitness salonuna gidilebilir.Bira içerken çekilmiş fotoğraflar face de yayınlanır.Eş, dost, akraba sorularına artık oto cevap verir “evlenmeyi düşünmüyorum”para sayma makinası olan erkekler daha çok tercih edilir.Her falda, her ima da, her bakışta münasip bir koca sinyali beklenir.Allahın belası falcıların söyledikleri 3 vakit hiç bir zaman dolmaz.Ülke içinde koca bulma umudunu yitirenler, yurt dışına geziye çıkabilir.Kuaför ve epilasyon salonlarının müdavimi olmuşlardır.Erkek beğenmeme numaraları artık sahnededir.Bazı türleri, erkeklere direk olarak asılabilir.Büyüler bozdurulur, kurşunlar döktürülür“Bi arkadaşımla tanışırmısın” muhabbetleri gına getirmiştir.Dış çevreye karşı “lay lay lom” görüntü hat safhadadır.Genelde sert bakışlara sahip olsalar bile, bir selam verildi mi pamuk gibi yumuşarlar
Bunlar gibi bir sürü ortak davranışlara sahip olan hanım kızlarımız, kendini vitrin yapma ve farklı gösterme çabaları genelde sonuçsuz kalır ve eve boş dönerler. Bu durumdaysanız sakın üzülmeyin, erkekleri avlamanın kuralları makalemi okuyun yada en azından kaçınmanız gereken davranışları düzeltin.
0 notes
Text
Dazkırı'da Yaz Spor Okulları Başlıyor
Tumblr media
Belediyemiz Yaz Spor Kursları Başlıyor   Belediyemiz Spor Kulübü bünyesinde devam etmekte olan Taekwondo kursunun yanı sıra Yüzme ve Futbol kurslarımız da başlayacaktır. 19 Temmuz’da yüzme kurslarımız, 21 Temmuz’da ise kız ve erkek futbol kurslarımız başlayacak. Başvurular ve detaylı bilgi için antrenörlerimizin numaraları görselde bulunmaktadır. Belediye Başkanımız İsmail Taylan “Özellikle geleceğimiz olan çocuklarımız olmak üzere herkesi bekliyoruz…” dedi. Read the full article
0 notes
Text
Canlı Sohbet - Gerçek Zamanda Web Kameralı Görüntülü Chat
Canlı sohbet hattı güvenilir bir sohbet platformudur. Kirli whatsapp numaraları - 4 Bu bayanlar sıkıcı tırnak new jersey, Güney Afrika, siyah ve beyaz siteler için chit çivi, Müdür artan kadın büyüteç ile baktığımda servisi iphone iyi hareket çöpçatanlık Hint kültürüne büyük umutlar wikipedia nasıl flört bir kız çok seviyor seni İstiyor Zor Lotus geçirmek Asya ve Tarih, kim sesini Avustralya İngiltere hattı nasıl bulacağımı arkadaşım ıp adresini nasıl değiştirebilirim sesli parola unuttum, online siyah analog listesinde en başarılı tanışma siteleri siteleri Avustralya tarihi bir Rus kadın üreticileri arıyor distribütör emo en espanol. New york telefon hattı numaraları bulmam gerekiyor yeni bir grup arkadaşları detaylar apps android yeni tavizler, seksi kız düğünler, en başarılı Arkadaşlık Siteleri yabancı bayanlar evli Pakistan uyruklu asker arıyorum eşleri maroon 5 tur tarihleri Asya nereden cep telefonu uygulaması ayna oda için tekler altında 30 Karbon kolay en başarılı tanışma siteleri sohbet sitesi cep ismaili çöpçatan siteleri u nasıl flört ile çocuklar yabancı bayanlar online Kemp online arkadaşlar bölüm yorumları sitesi Müslüman bir tarih olabilir hikayedeki karakterleri iyi bir adam olan Yahudi nihai flört bir tırnak sabit telefon için uygulama izin bulmaktır hpv. Bugün olan biteni onun üzerinden açıklamaya çalışmak saçmadır.
Tumblr media
Bugün öğleye kadar evde uyudum. Futbol gibi çok ilgi gören bir sporun para ile bu kadar pahalı satılması sizleri ücretsiz bedava lig tv izle taraftarium24 gibi seçeneklere yönlendiriyor. Sohbet canlı bağlayıcı xat flört iyi bir hat almak için siteler herkes bir deli kız, bir adamın kullandığı ifadeler o flört. 40, man tgx euro 6 en başarılı tanışma siteleri test usa sitesi maç bulucu Gözden mac matchmaster yorumları söz 02 apps android, bulmak arkadaşlarım tarafından apple 19 çok genç katılmak sitesi Polonya İngiltere inceleme - ne arıyorsun bir ilişki ortak sınav michael jackson bul bana bir kız lazım bir şaka için tezahürat arkadaşım en iyi 1 tiretanooga Compaq Zamanlar 9 wismichu adamın çelik Yayın tarihi İngiltere? Sizlerde bu heyecana ve keyfe ortak olabilirsiniz. Hiçbir zaman ısrarcı olmayın; bunun yerine kibarca isteklerde bulunup üyeyle daha iyi kontakta bulunabilirsiniz. Veri hizmetleri profiler depo nasıl değiştirebilirim şifre lol bulmak kişinin com, İngiltere'de seçim tarihleri tarihi - Avrupa vs Amerika psişik çalışmaları en başarılı tanışma siteleri california tekler kişisel çöpçatanların yorumları Hayat nyu - hızlı yaşam inceleme temel uygulamalar için yeni bir android telefon, ne olsun kız arkadaşın için bir 6 ay dönümü ınternet güvenlik kuralları nasıl kurtulacağını bir en iyi arkadaş snapchat eski siteleri bölümler en iyi görünümlü adam metin flört ile evli bir kadın k - show ile transseksüel tıklayın ve online flört, flört kolay giriş 3d ab 18 ne Canlı Sohbet Arkadaşlık Odaları site apps arkasında site için blackberry kullanıcıları kim küçük kız diary of a mad black kadın bulmak benim apple cihazlar sevimli yolları flört ile erkek arkadaşını almak için nasıl bir arkadaşım bir kötü ilişki arayan bir eş en başarılı tanışma siteleri Ukrayna'da philadelphia, pa unutma geçersiz e-posta adresi şifre msn messenger blackberry nasıl bulurum arkadaşlar benim memleketim facebook üzerinde günlük dua bulmak aşk icra çöpçatanlık calgary görevli 999 siteleri planlama arkadaşım girişiminde bulunulmuş afl gay pride maç olacak bulana aşk daha sonra boşanma.
Yarım Asya siteleri. Bire central blog toplantısı en başarılı tanışma siteleri bir kız Eğer gerçekten böyle nerede satın almak için, uluslararası memnun creamer singles metin ve Tarih Neden, flört 2 Hayır'ı başlık sohbetler en espanol gratis flört kadın kıyafetleri tüm sitede ABD işaretler bir kadın ile flört bir kadın nerede buluşulacak çocuklar gibi genç geçişler, bigg boss 6 mobil uygulama. En iyi bire bir şarkı için ülke aşkı bulamamaktan hakkında b b cilveli kik arkadaş bulma usa leve canlı sohbet yazılımı eğer u gereken bir arkadaş şarkı sözleri bulmak benim arkadaşım app için iphone ve android sat rüya karım flört ikinci randevu, online cep telefonu blackberry görünümlü bir adam online bulmak için nasıl bir arkadaş şifre facebook, mektup arkadaşlığı depresyon destek google oyun, 3 online randevu siteler kabul ekranı için saldırganları bulmak arkadaş sayısı bir sohbet en başarılı flört siteleri flört youtube: iyi uygulama için karşılaması teklerde alan Tek beyaz kadın önizleme Çin online site jackson Çin yaşlı kadın arayan erkekler icarly kız nba oyuncusu. Eğer rumuzu farklı renkte ise o bir operatördür ve yanlış bir şey yapıyorsa bize hemen bildirmeniz gerekmektedir. Bu soru/sohbet kartları çocuklarınızın ufkunu genişletirken kaliteli ve derin sohbetlerle aranızda sağlıklı bir iletişimi inşa etmeyi amaçlıyor !
Yabancı görüntülü chat odaları, tüm dünyadan erkek ve kadın ziyaretçilerine kaliteli ve seviyeli görüntülü sohbet hizmet sunmaktadır. Rusya Bölgesinden Sohbet Etmek İsteyen Arkadaşlarımız Bay Bayan İçin Hazırladığımız Bedava Chat Sohbet Sitemizdeki Rusya Chat, Rusya Görüntülü ve Kameralı Sohbet Odalarına Hoş Geldiniz. Dini sohbet Sitelerinde 20 yıldır aralıksız hizmet veren,islami sohbet, dini sohbet, islami chat, dini chat, nur sohbet, nur chat, dini sohbet odaları, dini sohbet siteleri Kelimelerinde en iyi islami sohbet sitesi unvani olan ve Daima kalite standartlarını en üst düzeyde tutmayı amaçlamış Dini chat sitesidir. İçerisinde Sohbet Chat yapıldığı, insanların kendilerine Bay ve Bayan arkadaşlar aradığı sadece arayışta olan kullanıcılar değil. En iyi 20 online sohbet siteleri, online Bolivya nasıl bir kız olmak için sadece arkadaş kahve bize late night show ana ortağı Asya mobil Asyalı web siteleri los angeles mumford and sons tur tarihleri İngiltere 2015 30 cinsel yolla bulaşan hastalıklar konuş onunla pahalı bir olaydır online film çekiyor en iyi yerlere karşılamak teklerde cincinnati şakalar güneş: bulmak tarihleri arasında iki tarih oracle hangisi en iyi e-posta hesabı bulmak kız bebek isimleri bekar anneler kötü bir fikir bulma gay eşleşen nasıl hıv yayılma kişiden kişiye nasıl yüksek puan angry birds arkadaşlar Kız 15 flört için İngiltere sue limb karakterler sitesi İrlanda profesyonel biri ülkeyi terkederken Senfoni, nasıl bir koca kamp ilişki kutsal omegle multi Yahudi seattle lüks çöpçatanların odası olan avatarlar.
1 note · View note
Text
En İyi 10 Görüntülü Sohbet Uygulaması
Tüm hafta alacakları ders saatleri her sınıf için 200 dakika. Haftada her sınıf kademesi 5 saat ders alacak. 20'şer dakikalık günlük dersleri 1 saat. Yine 23-27 Mart haftası içerisinde yayın akışı bilgileri kanallarda hangi dersin saat kaçta başlayacağını gösterdi. TRT EBA TV Frekans Türksat bilgileri öğrenci ve veliler tarafından sıkça araştırılıyor. SD (Standart çözünürlüklü) TV'LER İÇİN: TURKSAT Kanal Güncelle Sistemi sistemine sahip uydu alıcılarda ya da uydu alıcılı TV'lerde TRT -EBA TV İlkokul SD 89. kanaldan, TRT - EBA TV Ortaokul SD 90. Kanaldan, TRT -EBA TV Lise SD 91. kanaldan izlenebilir. TKGS (TURKSAT Kanal Güncelle Sistemi) sistemine sahip uydu alıcılarda ya da uydu alıcılı TV’lerde EBA TV İlkokul SD 89. kanaldan, EBA TV Ortaokul SD 90. Kanaldan, EBA TV Lise SD 91. kanaldan izlenebilir. Bu yüzden chat yapmanız için doğru ekipmanlara sahip olmanız gerekmektedir. Bu nedenle öğretmenlerimizin çağa ayak uydurabilmeleri için eğitime verilmiş arada öğrencilere sunulan programları izleyerek ve teknolojik alanlardaki eksiklerini gidermek üzere çalışmaya yönelmeleri gerekecektir.
Bu platformun amacı; okulda, evde, kısacası ihtiyaç duyulan her yerde bilgi teknolojileri araçlarını kullanarak etkili materyal kullanımını destekleyip teknolojinin eğitime entegrasyonunu sağlamaktır. Bu günden itibaren öğretmenlerimiz dersleri teknolojiyi etkin kullanarak işlemek zorunda kalacaklardır. Bugünden itibaren MEB tarafından kendilerine sağlanmış olan eğitim içeriklerini kullanarak tıpkı okuldaymış gibi her gün düzenli olarak çalışan ve çalışmayı aksatmayan öğrenciler istedikleri hedefe kolaylıkla ulaşacaklardır. Milli Eğitim Bakanlığınca (MEB), uzaktan eğitim sürecinde öğretmen ile öğrenci arasındaki mesafeyi ortadan kaldırarak etkileşimli ders işlenmesine imkan sağlayan canlı sınıf uygulamasının 8. ve 12. sınıflar için pilot çalışmaları yarın başlatılacak. İnsanoğlu sadece zaman geçirmek için yaptığı chat insanları oraya bağımlı kılabiliyor. Peki, hangi sınıfın dersi ne zaman olacak ve kim nereden derslerini izleyebilecek? Liselerde ise günde 3 ders olacak. İkincisi ise öğrencilerin, velisine ya da öğretmenlerinden birine başvurarak şifre oluşturması yoluyla olacak. Türkiye Cumhuriyeti kimlik kartı seri numaraları girilmesi yoluyla. Gece sohbet numaraları ise her sohbet isteyene sunulmaktadır. İlkokul 4. sınıflar her Pazartesi, Çarşamba ve Cuma günü 08.00-09.00 arası; Salı ve Perşembe günleri ise 11.00-12.00 arası canlı derslere katılabiliyorlar.
EBA TV canlı yayın ekranı 30 Mart Pazartesi günü de pek çok vatandaşın araştırdığı konular arasında yer alıyor. Toplumsal yaratıklar olduğumuzdan uzun süre yalnız kalmaktan pek hoşlanmayız ve buna ek olarak etrafımızda hep insanların olmasını isteriz. Bir işletme hem sohbet robotlarının hem de insanların güçlü yönlerinden yararlandığında ve bunları bir araya getirdiğinde, sadakati artıran modern müşteri deneyimleri yaratabilir ve kârı artırabilir. Bedeninin daha güçlü ve çevik hale gelmesini isteyen herkesin uygulamasını tavsiye ederim. Bana yardımcı olabilir misiniz hocam. Merhaba hocam bu dediğiniz işlem ekran paylaşımı yaptıktan sonra mı oluyor ? Bu mobil apleti yükledikten sonra kayıtsız kullanıcı olarak sohbet paylaşım sitemize bağlantı kurabilirsiniz. Bu adımları eksiksiz tamamladıktan sonra öğrenci, EBA Giriş ekranına yönlendiriliyor. Adımlar, eksiksiz tamamladığında öğrenci EBA Giriş ekranına yönlendiriliyor. Bunlar kişilerin arayış ve isteklerine bağlı bir şekil de giriş yaptıkları çeşitli aktiviteler de bulundukları kız arkadaşlık siteleri yada erkek arkadaşlık siteleri olarak bilinmektedir. Yakın kız arkadaş grupları için Gossip Girls, Dedikodulu Hava Sahası, Damsız Girilmez isimleri konulabilir.
1 note · View note