Explore Tumblr blogs with no restrictions, modern design and the best experience.
Fun Fact
Kazakhstan’s Minister of Communications and Informatics has blocked the Tumblr site because it contained 60 sites of terrorism, extremism, and pornography in 2015.
“Bilerek namazı terk eden kimseden Allah ve Rasûlü'nün zimmeti kalkar.
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
“Kuşkusuz ki, kıyamet gününde kulun amelinden ilk hesaba çekileceği şey namazıdır. Eğer namazı salih/eksiksiz olursa, diğer amelleri de salih olur; eğer namazı fasid/bozuk olursa, diğer amelleri de fasid olur!
Enes bin Malik (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
“Kim, namazı kasten terk ederse andolsun ki, açıkça küfre girmiştir!”
Heysemi Mecmau’z-Zevaid 1/295, Taberanî Mucemu’l-Evsad, Tergîb ve Terhîb 1/524
Ebu Umame (Radiyallahu Anh) şöyle dedi:
Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu:
“İslam’ın düğümleri bir bir çözülecektir! Her bir düğüm çözülünce insanlar bir sonrakine yapışırlar! İlk çözülecek olan düğüm, hükümdür! (Yani yönetimdir!) En son çözülecek olan düğüm ise, namazdır! (Yani namazın terkidir!)”
Ahmed bin Hanbel Müsned 5/251, İbni Hibban, Tergîb ve Terhîb 1/528
İşte şimdi tavusa bak, o mektubu oku. Kâtibe mâşâallah, tebârekâllah, sübhanallah de..
Barla Lahikası -Bediüzzaman
1 .Güzel bir bahar günüydü. İki talebesiyle birlikte, öğle namazını kılmak için, Yavuz Selim Camii’ne gitmişlerdi. Namazlarını kılıp tesbihatlarını yaptıktan sonra camiden çıktılar.Hep beraber bahçeye indiler. Rengarenk tavus kuşları, kanatarını açmış etrafta geziniyorlardı.
Bediüzzaman bu kuşları görünce hemen onların yanına gitti. Bir süre hayran hayran seyretti:
–2Maşaallah, barekallah, dedi. Cenab-ı Allah ne güzel yaratmış. Ne muhteşem, ne hârika bir sanat eseri!.– Bakın bakın, dedi. Ben Risale-i Nur’da bunlardan bahsetmiştim.
3. Bu güzelliği onlara, Allah’tan başka kim verebilir? Kim bunların bir tüyünü yapabilir?Kuşların sahibi de onları izliyordu. Bediüzzaman, kesesinden bir miktar para çıkardı, adama uzattı:
Hz. Peygamber'in biricik torunu, Hz. Ali'nin oğlu, 'Cennet gençlerinin efendisi' soruyordu: "Birinizin canına kıydım da mı, beni öldürmek istiyorsunuz. İçinizden birinin kanını mı akıttım. Bir kimsenin malını mı gasp ettim? Evet ne yaptım, söyleyin! Suçum nedir benim?"
'Din'lemedi Yezid'in askerleri! Anladı ki Hüseyin, Kerbela, onun ve yanında saf tutmuş yetmiş iki yiğidin yeryüzündeki son durağı!
Kerbela, ölümle kıyılmış gönüllü nikâhtır. Dua niyetine Muhammedi bir feryattır. Mazlumun yanında zalime karşı direnişin şahikası, Allah'a verilmiş sözün yerine getirilmesidir. Ölü taklidi yapmamaktır cellâda… Aşk'a Belâ'nın şehitlikle onurlandırılmasıdır.. Cennet'in sırrıdır... Bir bardak su içen herkesin hatırlamas gereken bir sır!
Enes bin Mâlik (r.a.)'in
rivâyeti, rahmet peygamberinin özelliğini açıklar: ?Rasûlullah (s.a.s.), hiçbir
kimseye kötü söz söyleyen, lânet eden ve söven bir kişi olmadı. (Bir kimseye)
öfkelenip darıldığında ?alnı topraklanası o kimseye ne oluyor?? derdi.? (Buhârî,
c. 7, s. 84)
Rasûlullah (s.a.s.), öfkeli
haldeyken de ancak hakkı söyler, hak olanı yapardı. Fakat Allah adına olan
öfkesi, ona suçlunun cezalandırılmasında sabır ve teenniyi terk ettirir ve acele
etmesine sebep olurdu. Bu hususta Hz. Ali şunu söyler: ?Hz. Peygamber, hiçbir
vakit, nefsi için intikam peşinde koşmadı. Onun insanları cezalandırması,
Allah'ın haramlarının çiğnenmesine karşı idi.? (Kütüb-i Sitte, 15/166).
Rabbim ashabımızın makamını rüyetullah etsin bizleri onların şefaatine nail etsin .
Rabbim dünya ve ahirette onların sevgisinden mahrum bırakmasın.
Ensar ile muhaciriyle kadınıyla erkeğiyle hepsini çok seviyorum kişi sevdiği ile beraberdir buyuruyor Allah resulü Sallallahu teala Aleyhi ve Sellem
Rabbim İki Cihan Serveri Hz Muhammed Mustafa sallallahu aleyhi ve sellemin ve ashabının ensar ve muhacirini ezvacıtahiratı mübarek ehlibeytini dünyada ahlaklarıyla ahlaklanmayı yaşantılarını Hayat tarzımızın haline getirmeyi nasip etsin .
Selmân-ı Fârisî [ra] Medâin’in valisi iken, bir gün Medâin’i sel basar. Bütün dünyâlıkları bir bohçaya sığan Selmân bir taşın üzerine çıkar, eşyalarını kurtarmak için çarpınan insanlara bakarak şöyle der; *Yükü az olan kurtuldu...