O Ses Türkiye'nin yılbaşında programı belli oldu! O Ses Türkiye Yılbaşı jüri üyeleri...
O Ses Türkiye’nin yılbaşında programı belli oldu! O Ses Türkiye Yılbaşı jüri üyeleri…
O Ses Türkiye’nin yılbaşında programı muhakkak oldu! O Ses Türkiye Yılbaşı heyet üyeleri…
TV8 ekranlarında her döneme damgasını vuran O Ses Türkiye, yılbaşı programını duyurdu. O Ses Türkiye Yılbaşı konseptiyle izleyenlerin karşısında olacak. İşte O Ses Türkiye Yılbaşı’nın heyet üyeleri ve yarışmacıları…
TV8 ekranlarında her döneme damgasını vuran O Ses Türkiye, yılbaşı programını duyurdu. O Ses…
Yılbaşı özel O Ses Türkiye jürileri açıklandı. Acun Ilıcalı son kararını verdi ve bu yılki 4 jüriyi, yarışmanın sevenleriyle paylaştı. Bu yıl yayınlanmayan O Ses yarışmasının özel programı, sosyal medyada büyük sevinçle karşılandı. İşte beklenen jüriler…
Yılbaşı özel O Ses Türkiye jürileri
Bu yıl TV8 ekranlarında yayınlanmayacak olan yarışma O Ses, yılbaşı özel programları ile 31 Ocak gecesi tek…
Mabel Matiz ile birlikte Antidepresan isimli şarkıya imza atan ve merak edilen isimlerden olmayı başaran şarkıcı Mert Demir kimdir ? hakkında tüm bilinenleri sizlerle paylaşıyoruz.
Pusulam rüzgar, Bırak beni, Unutma beni / Unut Gitsin, 1500, Karakış, Herkesin kafa gidik, Geberebilirim, Benim suçum günahım ne, Benden kimseye hayır yok, Beyaz giyme gibi parçaları vardır. Şarkıcı Mert Demir kaç…
Türkiye’nin İlahiyat Fakültesi nezdinde ilk kadın akademisyeni, tarihçi yazar Bahriye Üçok, 33 yıl evvel bugün katledilmişti.
Cinayeti İslami Hareket adlı örgüt üstlenmiş, 6 Ekim 1990 tarihinde Cumhuriyet Gazetesi’nde çalan telefonun ucundaki ses, Bahriye Üçok’u “Tesettür konusundaki düşünceleri yüzünden cezalandırdığını” söylemişti.
"Türkiye Müslümanlarının dinsel alanda zaman zaman karşılaştıkları çalkantılar, gruplaşmalar, yabancılaşmalar, tarikatçılığa itilmeler, dinini kendi öz dilinde, kendi yazısı ile okuyup anlayamamasından doğmaktadır." diyerek gerçekçi bir tespitle toplumun fotoğrafını çeken Üçok, aydın kişiliği ile dinin siyasete ve toplumun gerçek dinini öğrenmeyip din kisvesi altındaki kendisine empoze edilen gericiliğe ve cehalete nasıl alet edileceğini fark etmişti.
Kendinde, beğenmediği fikirleri cezalandırma hakkı bulan zihniyet, belki de planlı bir gelecek için Türkiye Cumhuriyet'ini modern çizgiden İslamcı ve gitgide gericiliğin hüküm süreceği bir noktaya giden yolda hain planla Bahriye Üçok’u o gün katletmişti.
Korkunç bir planın kurbanı değerli aydın Bahriye Üçok'un bu kaybı aynı zamanda evladına bir ömür boyu travma yaşatacaktı. O günü Kumru Üçok şöyle anlatıyor;
”Bombayı anneme ellerimle verdim, kargo şirketi anneme gönderilen paketi evimize iki kere getirmiş. Bizi evde bulamamışlar. İkinci gelişlerinde eve ihbarname bırakmışlar. Ben de kargo şirketine gidip paketi aldım ve eve getirdim. O paketle de 15 dakika kadar seyahat ettim. Paketi anneme verdikten sonra arkamı döndüm ve alt kata yöneldim. Annem o sırada paketi açmaya çalışıyordu. Arkamı döner dönmez bir patlama sesi duydum. Bu olayı unutmak mümkün değil. Her gün her an aklımda. Her gün rüyalarıma giriyor.”
Fikirleri ve yazdıkları için katledilmiş değerli aydın, Bahriye Üçok'u aramızdan ayrılışının 33. yılında saygıyla anıyoruz.
Se-a-deneme, bir, ki, üç... Selam, Tumblr. Tumblr'a canlı yayın açma özelliğini getiriyoruz. Adını da Tumblr Live koyduk.
Tumblr Live, canlı yayınları doğrudan panona taşıyor; yani hem Tumblr takipçilerin hem de yayın izleyicilerin bir noktada toparlanıyor. Gözlerinin parıldadığını, yüzüne heyecanla karışık bi' gülümseme oturduğunu görüyoruz. Böylesi bir sinerjiye kim dayanabilir ki? Fevkalade.
En başta Android ve iOS uygulamalarımız üzerinden Tumblr Live'ı ABD'li kullanıcılarımıza sunmuştuk. Artık vakti geldi; bu hafta Tumblr Live yepyeni noktalarda kullanıma açılıyor.
Aşağıda yer alan ülkelerde veya bölgelerde yaşıyorsan, bundan böyle Tumblr Live yayınlarını izleyebilecek, dilersen kendi Minecraft maceralarını, havlu kenarına dantel dikme deneylerini, sabah yürüyüşlerini, kedin Mıncır'la evde haldur huldur koşturmalarını, yani kısacası dünyanın mutlaka görmesi gerektiğini düşündüğün o önemli anları yayınlarına taşıyabileceksin.
Hangi ülkeler ve bölgeler dersen:
– Avrupa Birliği
– Birleşik Krallık
– Brezilya
– Güney Kore
– Japonya
– Kanada
– Malezya
– Meksika
– Türkiye ✨ (Kestane balının diyarı Zonguldak dahil olmak üzere)
Tumblr Live nasıl işliyor dersen:
Mobil uygulamalarda panonun en altında yer alan kamera simgesine (🎥) dokunduğunda, mevcut canlı yayınların listelendiği bir sayfaya gideceksin. Canlı yayınlardan bazıları ayrıca panonun tepesinde de gösteriliyor olacak.
Seviyeli bir şekilde takıldığın sürece "Yayına başla!" düğmesine bastığında dilediğin yerden yayın yapabilirsin: Parkta sincapların peşinden koşarken, sokakta arkadaşlarınla kardan adam yaparken ya da direkt mutfakta cacık hazırlarken; paylaşım ruhu sana ait.
Hem ön hem de arka kamerayı kullanarak yayın yapabilirsin. "Ya ben şimdi utanırım" diyenler için yüz göstermeden yayın yapma imkanı da sunuyoruz.
Yayınlarının güvenliğini sağlamak üzere en güvendiğin, en sadık izleyicilerini görevlendirebilirsin. Hani olur ya sen yayındayken birisi gelir dadanır, canınızı sıkar; bu gibi durumlarda moderasyon konusunda destek almış olursun.
Canlı yayındaki herkesin avatarına dokunup o kişinin yayınına geçebilirsin. O blogu takip edip etmemen bir şey değiştirmez.
Yaa ne güzeeel, dediğin yayınlarda yayın yapan kişiye ufak hediyeler gönderebilirsin.
Yayıncıları favorilerine ekleyerek tek bir liste halinde toplayabilirsin.
Tumblr Live'ı alıp nereye taşıyacağın tamamen senin hayal gücüne kalmış. Cacık hazırladığın mutfaktan gece yarısı kitap okuma saatleri mi düzenleyeceksin? Cam fanusta hazırladığın teraryumunda dolanan mikro boyutlu ponçik böcekleri mi göstereceksin? Işık ve kadraj anlattığın fotoğrafçılık tutuorialları mı yayınlayacaksın? Menekşe, kaktüs ve sardunya bakımı nasıl yapılır; japon balıkları için en uygun ortam nasıl hazırlanır; keman akoru nasıl yapılır; anlatmak ve göstermek istediğin her şey için haftanın her günü başka bir yayın mı planlayacaksın? Bundan sonrası gerçekten senin dünyan, senin panon, senin yayının.
Neler yapacaksın, ne tür yayınların olacak, biz de merakla bekliyoruz.
Durup dururken dans etme isteği geliyor mu size de?
Hava sanki her zamankinden daha güneşli...
İnsanlar daha mı güler yüzlü, bana mı öyle geliyor?
Çimler daha yeşil, öyle değil mi?
Kırmızı hiç bu kadar baştan çıkartıcı olmamıştı...
Kuşların cıvıltısı bile farklı. Cıvıltı değil bu, senfoni adeta...
Bir ses geliyor arkadan... Bir şiir kulağımda...
Ben Nazım Hikmet diyeyim, sen Cemal Süreya...
Tarık Akan ile Adile Naşit sarılmışlar birbirlerine, sevinç gözyaşı ikisindeki de... Barış Manço bir başka keyifle söylüyor Halil İbrahim Sofrası'nı...
Özkan Uğur değil mi o kahkaha atan??
Zeki Alasya takmış koluna Türkan Saylan'ı, önlerinde Berkin ile Ali İsmail... Gülümsüyorlar Boğaz'ın üstünde, gökyüzünde...
Yaşar Nuri Öztürk, Fesli'nin kıçına basıyor tekmeyi! Fesini düşürüyor kaçarken fesli deli, tıpkı İzmir'de denize döktüğümüz o aşık olduğu Yunan gibi!
Uğur Mumcu ile Hrant arkalarına yaslanmış izliyorlar Adıyaman'ı, Bursa'yı, Balıkesir'i... "Oldu bu sefer" diyorlar...
Fatma Girik de sevinçten ağlıyor, Kız Kulesi'nin üzerinde. Sinem Başkan'ı alkışlıyor avuçları patlarcasına! "Ben Şisli'de başardım, sen de Üsküdar'da başaracaksın güzel kızım" diyor...
Ve şimdi susuyor hepsi...
Ayağa fırlıyorlar birden... Nasıl fırlamasınlar? Güneşten daha sarı saçları, Marmara Denizi kadar mavi gözleriyle, tam da Çamlıca Tepesi'nden izliyor Paşam eserini...
"Söylemiştim size..." diye fısıldıyor...
"Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar olacak..."
Gözümden akan yaşları siliyorum, tüylerim diken diken...
Tünelin sonundaki ışığa bakıyorum...
Gördüğüm o ışık trenin ışığı değilmiş, bildiğin gün ışığıymış!
Tünel bitti.
Karanlık bitti...
Fark ettiniz mi, yarınlar çok daha aydınlık şimdi!