Tumgik
#nefis
ruhurevan-tr · 25 days
Text
Tumblr media
"Bir kimse, kendi nefsinin iyi yanlarını görürse ; insanlarını kötülüklerini görmek belasına çarptırılır."
"Bir kimse nefsinin ayıplarını görürse, insanların kötülüklerini görme belasından kurtulur."
.... Mahfuz b. Muhammed
13 notes · View notes
cicikiz58 · 2 months
Text
Oruç;
Gökte hilal’i, yerde helal’i
Gözetme şuuru..
Bir nefis terbiyesi,
Bir gönül tezkiyesi,
İçteki bütün kirlerin tasviyesi.
Oruç;
Kulu dünyada iftara, ahirette iftihara götüren,
Sayılı günlerin sayısız güzelliklerini bize kazandıran kutlu bir ibadettir.
62 notes · View notes
derdiderun · 2 months
Text
Tumblr media
"İnsanın kendi kendine gücü yetmiyor, fakat onların bizim nefsimize gücü yetiyor. Bizim aklımız yetiyor, evet, namaz kılmak lazım, içki içmemek lazım, harama nazar etmemek lazım. Bütün bunlara aklımız yetiyor ama nefsimize gücümüz yetmiyor. Ancak onların yardımı gelince iş değişiyor. O zaman iş güzelleşiyor. Onların yardımı gelince iş kolay oluyor. Bu kadar güzelliklerini bilen insan bu evliya zatı görmek istemez mi?"
Yar ile Bayram - Dr. Ahmet Çağıl
17 notes · View notes
12endigital · 3 months
Text
Ruth Merino acalla las críticas del PSPV y subraya que el primer mes de implantación de Nefis demuestra que la decisión “valiente” de implantar este sistema ha sido “un éxito”
La consellera de Hacienda y portavoz del Consell, Ruth Merino, ha subrayado que el primer mes de implantación del nuevo sistema de gestión económico-financiera Nefis demuestra que la decisión “valiente de implantar una herramienta que el anterior Ejecutivo no se atrevió a poner en marcha, pese que estaba costando dinero a todos los valencianos, ha sido un éxito”. “Lo que hemos conseguido este mes…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
akhileuss · 4 months
Text
Tumblr media Tumblr media Tumblr media
🍤🍝🍅
8 notes · View notes
ilmiyyat1453 · 5 months
Text
Namaz kılmayarak kendi nefsimize zulmetmeyelim.. Son sözü 'illa namaz, illa namaz' diyen bir peygamberin ümmetiyiz. Unutmayalım..
38 notes · View notes
yantekerlek · 5 months
Text
Tumblr media
göz alışkanlığının yarattığı gaflet*
5 notes · View notes
gamzenin-tarifleri · 1 year
Photo
Tumblr media
Değişik salata tarifi arayanlar mutlaka bu nefis tarifi kaydedip denemeli. 😋 Oldukça lezzetli ve doyurucu arpa şehriye salatası karşınızda! 😍 Malzemeler 1 su bardağı arpa şehriye 2 havuç 6-7 adet kornişon turşu Yarım demet maydanoz 1,5 su bardağı yoğurt 2 yemek kaşığı mayonez 2 diş sarımsak 1,5 çay kaşığı tuz Zeytinyağ 10 adet kurumuş domates 1 tutam iri çekilmiş ceviz 1 çay kaşığı kırmızı toz biber Hazırlanışı Arpa şehriye hafif tuzlu suda haşlayıp süzülür. Havuç soyulup rendelenir ve tavada biraz zeytinyağda kavrulur. Kornişon ve maydanoz ince kıyılır. Yoğurt, mayonez, sarımsak ve tuzu karıştırın. Şehriye, kavrulmuş havuç ve diğer malzemeler ile güzelce karıştırın. Servis tabağına alın. 3-4 yemek kaşığı zeytinyağ ile tozbiber, haşlanmış şerit kesilmiş kuru domates ve cevizi kısa kavurun ve salatanın üzerine gezdirin. Deneyeceklere şimdiden afiyet olsun. @ferah_kitchen #nefisyemektarifleri #nefisyemektariflerinden #nefisgram #nefistarifler #nefis #tarif #bugünnepişirsem #salata #salatatarifleri https://www.instagram.com/p/Co5DSE6I4U6/?igshid=NGJjMDIxMWI=
0 notes
sevgininsofrasi · 1 year
Photo
Tumblr media
Merhabalar sevgili dostlar 🙂 Hafta sonu mutlaka bu Biberli Ekmek tarifini deneyin. O kadar lezzetli oluyor ki anlatamam. Youtube kanalım da videosunu izleyebilirsiniz ( sevgininsofrasi) Malzemeler Hamur: 6 yemek kaşığı ekşi maya 20 yemek kaşığı (4,5 su bardağı) un 2 su bardağı (400 ml) ılık su ------ 2 su bardağı un 1 çay kaşığı tuz Ön maya 3 yemek kaşığı zeytinyağı ------ 1-2 adet kırmızı biber 100-150 gr beyaz peynir 5-6 dal ince kıyılmış maydanoz 1 dal yeşil soğan veya 1 küçük soğan 1 çay kaşığı biber salçası 2 çay kaşığı domates salçası yarım çay kaşığı karabiber yarım çay kaşığı kekik 2 çay kaşığı susam 1 çay kaşığı Çörek otu 1 çay bardağı zeytinyağı yarım çay kaşığı kuru reyhan çok az tuz #kolay #lezzetli #biberliekmek #hatayyemekleri #nefis #tarif #yöresellezzetler #instagood #instafood #instalike #keşfet #ekmek #çörek #sevgininsofrasi #asmr #asmreating #asmrfood https://www.instagram.com/p/Cn9HgOMOs-M/?igshid=NGJjMDIxMWI=
1 note · View note
dolunaydantarifler · 1 year
Photo
Tumblr media
En sevilen et yemeklerinden tas kebabını bir de fırında kaşarlı olarak deneyimlemeye ne dersiniz? 🤤 Lezzetine doyum olmayan bu nefis yemeği bir de böyle deneyip, yorumlarınızı bizlerle paylaşmayı unutmayın. 😋 Kaşarlı Tas Kebabı Malzemeler (9 kişilik) 1 kg dana eti 1 tane sağan 2 orta boy patates 2 orta boy havuç 2 tane yeşil biber 1 yemek kaşığı tereyağı 3 yemek kaşığı sıvı yağ 4 diş sarımsak 1.5 yemek kaşığı karışık salça 2 su bardağı sıcak su 1 tatlı kaşığı tuz 1 tatlı kaşığı kekik 1 tatlı kaşığı kırmızı biber 1 çay kaşığı karabiber Üzeri için; Bol rende kaşar Su bardağı: 200 ml Hazırlanışı Öncelikle etleri küp küp doğrayalım. Patatesleri ve havuçları aynı büyüklükte doğrayalım. Soğanı, yeşil biberi küçük doğrayalım ,düdüklü tencereyi ocağa alalım. İçine sıvı yağ ekleyelim, üzerine etimizi ilave edelim orta ateşte 3 dakika kavuralım. Daha sonra üzerine soğanı, biberi, sarımsağı ilave edelim. 5 dakika orta ateşte kavuralım. Daha sonra üzerine patatesi, havucu, salçayı ve baharatlarını, tuzunu ilave edelim karıştıralım. 3 dakika soteleyelim, daha sonra üzerine sıcak suyunu ilave edelim tuzunu kendi damak tadınıza göre ayarlayın. Düdüklümüzün kapağını kapatalım 10 dakika pişirelim. Soğuduktan sonra kapağını açalım güveç kalıplarına sulu şekilde yerleştirelim. 9 güveç çıktı. Üzerine bol kaşar ilave edelim, fırın tepsisi ne dizelim. Tepsiye bir bardak su ilave edelim. Güveçler kurumaması için önceden ısıttığımız 235° alt üst ayarlı fırına pişmeye bırakalım. Kaşarlarımızın üzeri kızarınca fırından çıkaralım bulgur pilavıyla ya da sade servis yapalım. Not; Ben düdüklü tencerede pişirirdim daha çabuk oluyor. #nefisyemektarifleri #nefisgram #nefis #herkesenefisyemek #nefistarifler #tarif #nefisyemektariflerinden #yemektarifleri #bugünnepişirsem #taskebabı #kebap #kebaptarifleri #anayemek https://www.instagram.com/p/Cno1zpuDQej9FJMNARA75ypzbR_U9nxurEGYEE0/?igshid=NGJjMDIxMWI=
1 note · View note
muslumanincenneti · 1 year
Photo
Tumblr media
1488. Hz.İmran ibni Husayn’dan (R.A.) bildirildiğine göre Rasûlullah (S.A.V.) babam Husayn'a dua etmesi için şu iki cümleyi öğretti: اَللّٰهُمَّ أَلْهِمْنِي رُشْدِي وَأَعِذْنِي مِنْ شَرِّ نَفْسِي Allahümme elhimnî rüşdî ve eizni min şerri nefsî Allahım doğru yolda yürümeyi bana ilham eyle. Nefsimin şerrinden beni koru. (Tirmizi, Deavat, 70) #doğruluk #doğru #doğruyol #nefs #nefis #şer #koru #koruma #islam #hadis #hzmuhammed #hzmuhammedsav #buhari #muslim #peygamber #peygamberefendimiz #peygamberimiz https://www.instagram.com/p/CkxPR5ajuJT/?igshid=NGJjMDIxMWI=
0 notes
derdiderun · 2 years
Text
Tumblr media
Nefsin Islahına Niyet Etmek
Muhammed Taki Osmânî şöyle dedi: 
"Manevi anlamda istifade edebilmek için sâlih bir zâtı ziyaret ederken nefsin ıslahına niyet etmek gerekir. Hocam Müfti Reşid Ludyanevi bana bir keresinde şöyle demişti:"Senin baban çok muhterem bir şeyh; ancak manevi anlamda ondan istifade edebilmek için ziyaretine gittiğinde alışılmış baba-oğul ilişkisinden ziyade nefsin ıslahına niyet etmiş olman gerekir." Allah'a hamd olsun, bundan sonra Rabbim beni buna muvaffak kıldı ve inanılmaz neticeler aldım."
(Eşrefiyye Sohbetleri)
16 notes · View notes
altmisbirinciblog · 2 years
Text
Ey Kulum!
Ben senin içinim, ya sen kiminsin? Ben seninleyim, ya sen kiminlesin? Eğer nefsini bana getirirsen rızam, kalbini verirsen cemâlim senin için olur.
•Marifetname
3 notes · View notes
belkidebirharfimben · 2 years
Text
Huri daha güzel ama cadının da evi şekerden be kardeşim
Ahirzamanın dehşeti yokluktan değil varlıktan çıkıyor arkadaşım. "Herkes zengindir!" demek istemiyorum. Yanlış anlama. Fakat, evet, herkes herşeyden zengin kadar haberlidir. Yani yoksulluğunu en az zengin kadar tanır. (Hatta ondan da fazla tanır.) Nelerden nelerden mahrum edildiğini(!) bilir. Deccal'in seküler cehennemi en çok bundan besleniyor işte. Bu yaşanılmamış ama öğrenilmiş fakirlikten. Sözgelimi: Geçmişte, değil bir yoksul, zengin dahi bu kadar yoksunlukla tanışmamıştı. Bu kadar varlık çeşidi bilmiyordu. Lüks bilmiyordu. Şatafat bilmiyordu. Yani nelere 'ulaşabileceği halde ulaşamadığını' öğrenmemişti. Tüketim gibi üretim de sınırlıydı. Cahillik nefse bir hayal edebilme sınırı çiziyordu. 
Bediüzzaman'ın bir yerde misallendirdiği gibi, köylü, padişahı ancak 'kendi pilavını pişirir bir ağa' cesametinde hayal edebiliyordu. Fazlasından malumatlı değildi. Bu nedenle özlemiyordu. Aramıyordu. Düşlemiyordu. Artık o noktada değiliz. Artık hepimiz her zenginin nelere ulaşabildiğini-ulaşabileceğini biliyoruz. Medya-sosyalmedya bu hususta epey bir göz açıklığı kazandırdı bize. Dahası: Ulaşılmamış olanların da methini/reklamını işitiyoruz. Bunların herbirisi nefsimize bir açlık öğretiyor. 'Açlık öğretiyor' ne demek? Yani nefis bu bilgi akışı nedeniyle yeni yeni yoksunluklarla tanışıyor. Hep 'ne kadar geride kaldığını' duyuyor. Sanıyor ki aşağılanıyor. Öteleniyor. İtiliyor. Ondan hırslanıyor. Kompleksleniyor. İsyankârlaşıyor. 
Bunlar hâcât-ı gayr-ı zarurî dahi olsa öğrenildi bir kere. Nefis varlığından haberdar oldu. Olmayanı bildi. Bebeğin uçan balonu görmesi gibi. Onsuz ölecek değil ama ağlaması için yeterli. Haberdarlığı aynı arzusudur onun. Şunu da ıskalamayalım: Eskiden zaruri olup olmayanı yaşamın kendisi içinde ders alıyorduk. Zaruret tanımını ihtiyacını bizzat duyarak sınırlayabiliyorduk. Şimdi o sınır kalmadı. Kırıldı.
Karmaşık mı anlattım? Şöyle toparlayayım arkadaşım: Galiba Mektubat'ta okumuştum. İmam-ı Rabbanî rahmetullahi aleyh der ki: Hak Teala ruhu bedene koyduğu zaman ruh bedende durmak istemedi. Mahbub-u Hakiki bâki ruhu fâni bedene nefisle âşık etti. Yani nefis bekaya bakan yanlarımızı dünyaya tutunur kılar. Bir yanı arzda bir yanı semada, bir yanıyla hayvan bir yanıyla melek, âdemler oluruz böylece. Evet. Nefsin gücü arzulatmasındadır. Ruha dünyevî şeyleri de arzulatır. Bu sûretle bedeni hayatta tutar. Mekanizması böyledir. Arzulaya arzulaya da güçlenir. Onun ne kadar çok şey arzulamasına izin verirsen o kadar güçlenmesini sağlarsın. Bir yerden sonra, Allah muhafaza, kontrolü tamamen ona devredersin. Arzîleşirsin. Bu nedenle tasavvuf büyüklerimiz 'nefsin bendini kırma' diye bir metod geliştirmişler. Bu ne demektir? Yani, nefse istediklerini (meşru dahi olsalar) yasaklaya yasaklaya ihtiyaç dairesini öyle bir zaruret cenderesine sıkıştırırsın ki, ümidi kalmaz. Arzulamayı bırakır. Pes eder. 'Nefsin bendini kırmak' bu demektir. Say ki, nefsin, iradenin önüne koyduğu seti yıkıyor Allah dostları bir nevi. Kemter direnişini kırıyorlar yani.
Fakat günümüzde öyle acip bir durumun içindeyiz ki sorma gitsin. Biz nefsi kafeslemeden nefis bizi kafesliyor. Daha doğar doğmaz zincirleri boynumuza dolanmaya başlıyor. Bir kere 'reklamlar' diye birşey var arkadaşım. Her yanımızı saran rek-lam-lar. Hergün karşımıza birçok yoksunluk bilgisi çıkarıyorlar. "Sende bu da yok! Sende şu da yok! Sende o da yok! Bunu da elde edebilirsin. Şunu da eline geçirebilirsin. Ona da ulaşabilirsin." Bu yoğun akış nedeniyle nefis yerinde duramaz hale geliyor. Tıpkı sakin sakin oturan köpeğin kışkırtılması gibi. Biz bu kışkırtmayı, farkında olalım-olmayalım, hergün yaşıyoruz. Kışkırtıldığından ötürü de köpek hırlıyor. Zincirini geriyor. Tellere saldırıyor. Havadan ısırık almaya çabalıyor. Mü'min bir yere kadar dinî terbiyesiyle bu coşkunluğu bastırabiliyor. Oruç tutuyor. Namaz tutuyor. Zekat tutuyor. Ama ne zamana kadar? Tutamadığı yerde İbrahim sûresindeki hakikat yüzümüze tokat gibi çarpıyor işte: 
"Onlar dünya hayatını seve seve ahirete tercih ederler." 
Mürşidimin bu ayeti tefsir ederken bakınız neler söylüyor: "O bedbahtlar, bazı ehl-i imanın (imanları beraber olduğu halde) ve bir kısım ehl-i ilmin (âhireti tam bildikleri halde) onlara iltihak delâletiyle, bilerek ve severek hayat-ı dünyeviyeyi dine ve âhirete, yani elması tanıdığı ve bulduğu halde beş paralık şişeyi ona tercih etmek gibi sefahet-i hayatı, dinî hissiyata muannidâne tercih edip dinsizlikle iftihar ederler." 
Yani ahireti bilmiyor değiller. Fakat ahirete temayül edecek güçleri kalmamış. Bitmişler. Tükenmişler. İradeleri pert olmuş. Nefisleri bütün hamiyetlerini alıp dünyaya çevirmiş. Devam edelim: "Bu cümlenin bu asra bir hususiyeti var. Çünkü hiçbir asır böyle bir tarzı göstermemiş. Sair asırlarda o ehl-i dalâlet âhireti bilmiyor ve inkâr ediyor. Elması elmas bilmiyor, dünyayı tercih ediyor." Ayetin devamındaki "Halkı Allah'ın yolundan alıkoyan ve doğru yolu eğri göstermeye çalışanlardır..." ifadeleri de şöyle izah ediyor mürşidim: 
"O bedbahtların dalâleti, muhabbet-i hayattan ve temerrüdden neş'et ettiği için kendi halleriyle durmuyorlar, tecavüz ediyorlar. Bildikleri ve onunla ecdatları bağlı olan dine, adavetkârâne, menbalarını kurutmak ve esasatını bozmak ve kapılarını ve yollarını kapatmak istiyorlar. (...) Onların dalâleti fenden, felsefeden geldiği için acip bir gurur ve garip bir Firavunluk ve dehşetli bir enâniyet onlara verip nefislerini öyle şımartmış ki, kâinatı idare eden İlâhî kanunların şuâlarını ve insan âleminde o hakaikin düsturlarını süflî hevesatlarına ve müştehiyatlarına müsait görmediklerinden—hâşâ—eğri, yanlış, noksan bulmak istiyorlar."
Evet. Mezkûr ayetin haber verdiği haleti yaşıyor haldeyiz. İçten dışa doğru sapıyoruz. Baştan değil dalaktan kokuyoruz. Öğrendiğimiz sunî açlıklarla direncimizi yitiriyoruz. Nefsimizin kontrolüne geçiyoruz Sonra Allah'ın helal dairesinde durmak gücümüze gittiğinden yoldan çıkıyoruz. Kendi çıkmamız yetmiyor. Hiçbir günah tek başına işlenmez çünkü. Ortaklarımızı arttırarak payımızı çoğaltmaya gayret ediyoruz. Bunun iki yolu var: 1) Doğrunun yollarını kapamak. 2) Doğruyu eğri göstermek. Evet. Dünyevîleşmeyle birlikte İslam dünyasını saran modernist-reformist akımların yaptıkları bu değil mi arkadaşım? Büsbütün irtidat etmeyenlerimizin bile kalbi çoktan tarafını değiştirmiş oluyor. Cümle maraz ilk sapmadan çıkıyor.
Sözü uzattık. Ama sıkılmayalım. Bediüzzaman'ın aynı ayeti tefsir ettiği başka bir metne daha bakalım: 
"Bu asrın bir hassası şudur ki: Hayat-ı dünyeviyeyi hayat-ı bakiyeye bilerek tercih ettiriyor. Yani, kırılacak bir cam parçasını, baki elmaslara bildiği halde, tercih etmek bir düstur hükmüne geçmiş. Ben bundan çok hayret ediyordum. Bugünlerde ihtar edildi ki: Nasıl bir uzv-u insanî hastalansa, yaralansa, sair âzâ vazifelerini kısmen bırakıp onun imdadına koşar. Öyle de, hırs-ı hayat ve hıfzı ve zevk-i hayat ve aşkı taşıyan ve fıtrat-ı insaniyede derc edilen bir cihaz-ı insaniye, çok esbapla yaralanmış, sair letâifi kendiyle meşgul edip sukut ettirmeye başlamış; vazife-i hakikiyelerini onlara unutturmaya çalışıyor. (...) Evet, insaniyetin yaşamak damarı ve hıfz-ı hayat cihazı, bu asırda israfatla ve iktisatsızlık ve kanaatsizlik ve hırs yüzünden bereketin kalkmasıyla ve fakr u zaruret, maişet ziyadeleşmesiyle o derece o damar yaralanmış ve şerait-i hayatın ağırlaşmasıyla o derece zedelenmiş ve mütemadiyen ehl-i dalâlet nazar-ı dikkati şu hayata celb ede ede o derece nazar-ı dikkati kendine celb etmiş ki, ednâ bir hâcât-ı hayatiyeyi büyük bir mesele-i diniyeye tercih ettiriyor."
Bu maraza nasıl karşı koyacağız peki? Dünyanın albenisini karşıt bir propagandayla kırmamız gerektiği muhakkak. Yapabilecek potansiyelimiz var mı? Var. İslam buna da muktedir. Lakin yeterince organize değiliz. "İman bir mânevî tûbâ-i Cennet çekirdeğini taşıyor. Küfür ise mânevî bir zakkum-u Cehennem tohumunu saklıyor." Bu doğru arkadaşım. Deccal'in cennetinin sadece sûreti cennet. Aslı cehennem. Fakat çekirdeği-tohumu çalışıp "İşte böyle!" diye sunacak kadar sanat dillerine hâkim değiliz ki. Maalesef değiliz. Küfür kendi cadı masalını bin güzelin sûretine sokup satıyor. Biz huri hakikatimizi yırtık libastan çıkarabilmiş değiliz. Çocuklar şekerden evleri yemek için koşuyorlar. Sonra onlar yenecekler. Yazık. Gözlerinin açılması için cadının fırınını görmeleri lazım. Pişenlerin kokularını almaları lazım. Şekerden evin zehrine uyanmaları lazım. Ne diyelim. Cenab-ı Hak muvaffak edecek rüşdü cümlemize ilham eylesin. Âmin.
0 notes
oyunabirazara · 2 years
Text
İnsanın nefsi şımarıklaştıkça, aklı ahmaklaşır.
8 notes · View notes
ruhurevan-tr · 2 years
Text
Tumblr media
"Uykudan kalkınca ilk aklına ne geliyorsa ona aşıksın."
S. Muhamned. Saqi Elhüseyni (k.s.)
32 notes · View notes