İmam Muhammed (rahimehullâh): "Şayet fakirler zekât almamak üzere anlaşsalar, bundan dolayı günaha girmezler, aksine bunun için övülürler. Fakat zenginler farz olan zekâtı vermemek üzere anlaşsalar, günahkâr olurlar. Bundan anlıyoruz ki, (zekat verilmesinde) minnet/üstünlük zenginin değil, fakirin hakkıdır."
April 12, 2024. Source: Quds News Network. "Despite the loss of lives, the devastation and the displacement, the children of Gaza make sure to have little room for joy at Eid al-Fitr."
Eid Mubarak to everyone. Thinking about everyone in Palestine and Sudan who can't celebrate as they used to. I pray that all will better for the next Eid.
Zekâtta asıl olan, nisap miktarı mala ulaşan kişinin bu tarihten itibaren 1 yıl geçtikten sonra zekât vermesinin vacip olmasıdır.
Ancak günümüzde genellikle nisabın yılı dolduğu tarih esas alınmadan erkenden Ramazan ayında verilebilmektedir. Burada zekâtı eksik vermemek için dikkat edilmesi gereken iki husus vardır:
Zekâtın vücüp vaktinde (vücûbu’l-edâ) yani yıl dolunca verilmesi gereken miktar kişinin zimmetinde borç olarak tahakkuk eder. Buna göre Ramazan’da zekâtını erkenden veren birisinin yılı dolduğunda elindeki mal miktarı fazlalaşmış ise aradaki fazlalaşmayı hesap ederek onun da zekâtını vermesi gerekir.
Zekât malının kıymeti üzerinden mesela; elinde altını olduğu halde Ramazan’da zekâtını altının aynı/kendisi üzerinden değil de, değeri üzerinden TL olarak veren birisi, yılı dolduğunda altının değeri artmış ise bunu hesap ederek aradaki fazlalığın da zekâtını vermesi gerekir. Aksi halde zekâtını eksik vermiş olacaktır.
İbn Abidin, Reddü’l-muhtâr, Daru’l-marife, 3/250.
Bu gibi sorunlarla karşılaşmamak için kişinin nisaba ulaştığı tarihi muhakkak kaydetmesi ve zekâtını bu tarihi dikkate alarak hesaplaması gerekir.''