#Ezequiel Scarione | Explore Tumblr Posts and Blogs

endirektserbestvurus-blog · 11 years

Text

7 Maddeyle 2013 Model Kasımpaşa

2002 yılında AKP'nin iktidara gelmesinin ardından; Kasımpaşa doğumlu Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın katkılarıyla hızlı bir yapılanma içine giren ve bu yapılanma sonucunda 3 sene sonra 2007-2008 sezonunda Süper Lig'e adım atan Kasımpaşa, istediğini alamayarak sonuncu oldu.

Yıl 2009'u gösterdiğinde tekrar Süper Lig'e adım atan Kasımpaşa, o seneyi 11.'likle geçse de; ertesi sezon yine silik bir oyunla sonuncu olarak 2. Lig'in yolunu tuttu. Asansör takım olma özelliklerini sürdürdüler.

Lacivert-beyazlı ekip, 2011-2012 sezonunda ise 2. Lig'de Play-Off'lar sonucu Spor Toto Süper Lig'in yolunu tutarken; Kasımpaşaspor için değişimin asıl habercisi, 22 Mayıs 2012'de oluşturulan yeni yönetim kurulu ve başkan olacaktı. Bu konuyu daha aşağılarda, zaten ayrıntılı anlatacağım.

Yeni ve iddialı bir yönetimle 2012-2013 sezonunda Süper Lig'e dönen Kasımpaşaspor; Isaksson, Özer, İlhan, Viudez ve Uche gibi transferlerle ligi 6. tamamladı. Takımı tekrar Spor Toto Süper Lig'e çıkaran Metin Diyadin, ligin ilk haftalarında istifa etmiş, yerine ise sempatik Gürcü Shota Arveladze getirilmişti. Gürcü teknik adam, 2012 Ekim'inden itibaren takımda bulunuyor.

Shota, sempatik tavırlarıyla Türk futbolseverlerin kalbinde taht kurdu

Hal böyle olunca, bu sezon için Kasımpaşa'dan çoğu spor otoritesi ümitliydi. Başbakan bile bir açıklamasında "Artık Kasımpaşa'yı şampiyon görmek istiyorum" açıklamasını yapmıştı.

43.10 milyon Euro'luk değeriyle ligimizin en pahalı 7. takımı olan Kasımpaşa, 11 haftası geride kalan Spor Toto Süper Lig'de topladığı 24 puanla lider Fenerbahçe'nin ardında 2. sırada bulunuyor. Beşiktaş, Galatasaray, Trabzonspor ve Bursaspor gibi isimleri de ekarte etmiş durumda... Son 5 maçlarını kazanarak da ne kadar formda olduklarını gösterdiler. bu süreçte 16 gol atarlarken; kalelerinde 3 gol gördüler.

Geçen 11 haftada zirvedeki durum...

Bu sezonki büyük başarının nedenlerini analiz edelim dedim:

1-)Zengin ve Etkili Bir Yönetim

Tarihler 22 Mayıs 2012'yi gösterirken; Kasımpaşaspor'un yeni başkanı Zafer Yıldırım oluyordu. Bu yazıyı okuyanlar, onu bir dönem Beşiktaş'ta yaptığı AsBaşkanlıktan ve İstinye Park'ın ortaklarından olmasıyla hatırlayacaktır. Yani Lacivert-Beyazlılar, zengin bir başkana kavuşmuştu.

Asıl gösteriş, Zafer Yıldırım'ın Yönetim Kurulu'ndaydı. Yıldırım, seçimden önce yaptığı görüşmelerde, etkili bir kurul oluşturmuştu. Mübariz Mansimov ve İhsan Kalkavan gibi 2 ismin Beşiktaş camiasından kopup lacivert-beyazlılara gelişi, Turgay Ciner'in futbol sektöründe yer alacak olması dikkat çekecek hamlelerdi.

Böyle bir ekip, spor camiasında büyük bir yankı uyandırmıştı. Özellikle sahip olduğu servetiyle Beşiktaş'ın gelecek sezonlardaki başkanı olması beklenen Azeri iş adamı Mübariz Mansimov'un ana yörüngesini Kasımpaşa'ya kaydırması; hem şaşlınlıkla karşılanacak hem de siyah-beyazlı taraftarlar arasında hayal kırıklığına neden olacaktı.

2-)Sezon Başı Transferleriyle Kadro Kalitesinin Yükselişi

Zaten bir önceki sezondan Yalçın, İlhan, Viudez, Özer, Uche, Isaksson gibi Spor Toto Süper Lig'in kalitesini rahatlıkla kaldırabilecek isimleri kadrosunda barındıran Kasımpaşa, bu sezona başlamadan önce de transferde önemli adımlar attı.

Club Brugge'nin ehemniyet kemeri Ryan Donk, Fenerbahçe'de forma şansı bulamayan Orhan Şam, St. Gallen'in gol kralı Ezequiel Scarione, Ajax'ta eski günlerinden örnekler sunan Ryan Babel, ve Roda'da son 2 sezonda attığı gollerle adından söz ettiren Türk statüsünde oynayabilecek Sanharib Malki transfer edildi. Ayrıca sürpriz bir hamleyle, Porto'nun orta saha oyuncusu Andre Castro kiralandı.

Bu isimlerle birlikte takımın kalitesi ve takımın içindeki rekabet artıyor. Shota'yı belirleyeceği ilk 11'ler için sıkıntı basmaya başlıyordu. Hatta öyle ki geçen sezonun Burak Yılmaz'dan sonra en golcü ismi olan Nijeryalı Uche, forma giymeyi unuttu. Bunun sonucunda ise, hem kendi hem de yönetimin isteğiyle satıldı.

3-)Yerli Oyuncular Vites Arttırıyor

Bu sezon forma için yeni gelen isimlerle birlikte büyük bir rekabet yaşanacaktı lacivert-beyazlılarda... Yerlilerdeki en büyük gelişimi, Beşiktaş altyapısından yetişen ve Kasımpaşa'da kendini bulan Adem Büyük gösterdi. Forvet pozisyonunda başarılı bitiriciliğiyle dikkat çeken Adem Büyük, Shota'nın bu sezonki sisteminde ise, zaman zaman sağ kanatta da forma giymeye başladı ve başarılı bir oyun ortaya koydu. Adem Büyük, bu sezon çoğunlukla sağ kanatta oynadığı maçlarda 3 gol atarak formda olduğunu gösterdi. Genç oyuncu, Fatih Terim yönetimindeki A Milli Takıma da yükselerek ödülünü aldı.

Adem Büyük, formunun ödülünü Milli takıma seçilerek aldı

Fenerbahçe'den geçtiğimiz sezonun yarısında Kasımpaşa'ya gelen Özer Hurmacı, yarım sezonda gösterdiği etkili çıkışı, sezon başında devam ettiriyordu ki şanssız sakatlıklar yaşadı ve formundan düştü. Hurmacı, tekrardan formunu bulduğunda, bu takım oyununda yedeten bile oyuna girse fark yaratacaktır.

Bu sezon Kasımpaşa'da savunma da üst düzey performanslar gösterdi. Özellikle Elyasa Süme ve Yalçın Ayhan tecrübeleriyle birlikte performanslarını arttırırken; ligde gelinen noktada pay sahibi oldular. 23 yaşındaki Almanya doğumlu stoper Barış Başdaş da şans bulduğu maçlarda fiziğiyle iyi bir performans gösterirken; kornerlerde ileriye çıkarak uzun boyunun avantajını değerlendirdi.

4-)4-2-3-1 Taktiğinin Zirveye Çıkışı

Futbolculuğunun ardından teknik direktörlüğünün ve teknik-taktik bilgisinin altyapısını Hollanda'da yapan Shota Arveladze, bunun faydasını çok iyi kullanıyor. Takımına katı bir takım oyunu oynattığı ve paslı oyuna önem verdiği gibi 4-2-3-1 taktiğini benimsiyor. Bugün özellikle Hollanda Premier Lig'de olmak üzere birçok kulüp bu taktiği benimsiyor. Real Madrid, Chelsea, Tottenham, Dortmund, Monaco gibi ekipler buna örnek verilebilir.

4-2-3-1 taktiğinin genel dizilişi...

Football Manager oyuncularının her şeyi olan 4-2-3-1 taktiği, çoğu Spor Toto Süper Lig tarafından hakkıyla uygulanamamakta... Çoğu takım, 4-2-3-1 oynayacağım diye, bir müddet sonra 4-4-2, 5-4-1 ya da 4-3-3 gibi bir formasyon çıkarıyor ortaya... Yaklaşık 12 aydır 4-2-3-1 de ısrar eden Shota hocayı kutlamak gerekiyor. Taktiğin meyvesini bu sezon oldu.

Lacivert-beyazlıların bu 4-2-3-1'inde kalede Isaksson, geri 4'lüde Sancak-Yalçın(Barış)-Donk-Elyasa bulunuyor. İki ön liberoda Castro ve Kerem(Fritzler) yer alıyor. Orta sahanın solunda Babel, sağında Viudez(Adem) ve ortasında Scarione bulunuyor. Forvette ise, Suriye asıllı Malki bulunuyor. Sakatlık ve ceza gibi özel durumlar dışında, genellikle bu kadroyu ve bu dizilişi benimsediler.

Shota'noın 4-2-3-1'inde; takım oyunu hayati bir öneme sahip... Hücum da defans da takım halinde yapılıyor.

5-)Donk katkısı

Alkmaar'da tanınmaya başladı ve WBA ile kısa bir Premier Lig tecrübesinin ardından 2009 yılında Belçika'nın yolunu tuttu Ryan Donk... Belçika Jüpiter Lig'in en başarılı ekiplerinden biri olan Club Brugge ile 4 sezon geçirdi ve burada futbolunda büyük bir olgunlaşma yaşadı.

4 sene boyunca, Club Brugge defansında toplam 172 maça çıkan 27 yaşındaki stoper, 15 gole imza atarken; 16 asist yaptı. Lacivert-siyahlılarda, zaman zaman ön libero ve sağ bek olarak da kullanıldı.

Taraftarla bütünleştiği Club Brugge'den ayrılarak sezon başı Kasımpaşa'ya transfer olan Donk'un, uyum sürecini atlatması kısa sürdü. Sezon başı kampında çalışkanlığıyla ön plana çıkan Hollandalı, Spor Toto Süper Lig'deki partnerleriyle de iyi anlaşıyor. Yalçın, İlhan ve Barış'ı tandemde partner olarak gören Donk, bana göre Barış ile birlikte daha iyi oynuyor.

Donk, hem hücumda hem de defansta kafa toplarında ve fizik olarak ne kadar üstün olduğunu Türk futbolseverlere gösterirken; çıktığı 11 maçta 3 gol atma başarısı gösterdi. Defansta tecrübesiyle takım arkadaşlarının hatalarını önleyen ve ters kademelerinde de yüzde olarak büyük bir başarı sağlayan Donk; Babel ve Scarione ile birlikte bu sezon Kasımpaşa'nın en iyisi olarak dikkat çekiyor.

Deneyimli stoperin, milli takım seviyesinde hakkının yenildiğini düşünüyorum. Sadece Hollanda U-21 takımında 7 maç forma giyebilen Donk, Hollanda milli takım hocaları tarafından hiç tutulmadı. Oysaki şu an Hollanda milli takımına banko giren Blind, Vlaar, Martins Indi gibi stoparlerden çok daha formda Donk...

6-)Gol Makinesi: Scarione !

Futbola Arjantin'de başlayan, Boca Juniors altyapısında yetişen, Arjantin'de pek değer göremeyerek Avrupa'ya açılan ve İsviçre'de son 3 sezonda performansını yüzde yüz arttıran bir adamdan bahsediyoruz. Arjantinli Ezequiel Scarione, kariyerinin en formda dönemini yaşıyor. 28 yaşındaki futbolcu, Football Manager oyuncularının iyi bildiği AMF yani ofansif orta saha oyuncusu olarak görev yapıyor.

Kısa bir geçmişine bakacak olursak; İsviçre futboluna Thun ile girdi Scarione.. Gençti ve uyum sorununda sıkıntı yaşadı. Burada pek kendini gösteremeyince 1 yıl Luzern'e kiralandı. Thun'a geri döndüğünde; artık çıraklık dönemini üstünden attı ve sorumluluk almaya başladı. 115 maçta attığı 42 gol ve yaptığı 6 asist bunun en büyük göstergesiydi. Ama asıl patlamayı Thun'dan sonraki kulübü, St. Gallen'de yaptı. Orada da AMF olarak görev yapan Scarione, takımdaki sakatlıklar nedeniyle zaman zaman forvet de oynadı ve iyi bir performans sergiledi. Yeşil-beyazlı kulüpte 88 maça çıkarken;46 gol 9 asistlik performansıyla kariyerinin zirvesine çıktı. Üstelik bu gollerin sadece 21'ini geçtiğimiz sezon atarken; isviçre Liginin "Gol Kralı" olmayı da başardı. Scarione'yi St. Gallen'e sattığı dönemlerde mali sıkıntılar yaşayan Thun, Arjantin'liyi yalnızca 110 bin Euro'ya satmanın üzüntüsünü halen yaşıyordur heralde (:

Gol krallığından sonrası, Kasımpaşa scout sisteminin başarısıydı. Scarione, Avrupa'da büyük kulüplerin ve liglerin dikkatini çekemezken; devreye Kasımpaşa girdi ve bu transferi çok istedi. St. Gallen'e ödenen 2.8 milyon Euro'luk kelepir ücretle birlikte Scarione, Kasımpaşa'nın yolunu tuttu.

Lige ve takıma alışmakta sıkıntı çekmeyen Scarione, 11 haftada attığı 7 gol ve yaptığı 3 asistle; Kasımpaşa'nın ligde attığı 25 golün 10'una doğrudan etki yaptı. Sanırım artık ustalık dönemine geçtiğini söyleyebiliriz. Geçen sezon gol kralı olduğunda bile, ilk 11 haftaya bu kadar iyi bir performansla başlayamamıştı. Sezona böyle devam ederse, Türkiye'den de bir gol krallığı çıkarma ihtimali kimseyi şaşırtmasın.

Gelelim Shota'nın, Scarione'nin etinden sütünden nasıl yararlandığına... En çarpıcı hatırlayabileceğiniz örnekten gidersek; Shota, Scarione'yi Fenerbahçe'deki Alex gibi kullanıyor. Yani Scarione, mevkisi AMF'de başlıyor; ama aynı zamanda gizli bir ikinci forvet gibi de... Alex gibi pozisyonlar yaratıyor, golü kokluyor. Bu bakımdan Scarione'nin pozisyonu, Alex'le müthiş benzerlik içeriyor.

7-)Babel "Ayaktayım!" dedi

Ajax altyapısından yetişen Hollandalı kanat oyuncusu Ryan Babel, tüm dünyaya kendini İngiliz ekibi Liverpool'da tanıtmıştı. Ancak daha sonra futbolundaki yaşadığı düşüşle birlikte önce Hoffenheim, sonra da eski kulübü Ajax'ın yolunu tuttu. Geçtiğimiz sezon Ajax'ta 16 maça çıkan Ryen Babel 4 gol-6 asistlik performansıyla eski güzel günlere dönüşün yakın olduğunu gösterdi.

Basınımızdan da uzun süre saklanan Hollanda'daki görüşmelerin ardından, Babel de Kasımpaşa'lı oldu. imza törenine Milliyet Spor'da çalışıyorken katılmıştım; Babel'in gerçekten futbolu özlediği ve sadece futbola konsantre olacağı belli oluyordu. Toplantısında da bu izlenimimi destekleyen ifadeler kullanmıştı. Kasımpaşa'nın başarısı için ter dökmek ve kulübü Avrupa arenasına taşımak istiyordu.

Bu sezon orta sahanın solunda gösterdiği performansla, söylediklerinin arkasında durdu Ryan Babel... Çoğu bek oyuncusuna, hızı ve zekasıyla çok zor anlar yaşattı. .Shota bu konuda pek renk vermese de; takımın kilit oyuncusuydu. Rakip filelere 3 gol gönderirken; yaptığı 7 asistle bu kulvarda üst sıralarda yer aldı. 11 haftada 10 gole doğrudan etki edişiyle de 7. maddede yer almayı hak etti. Hollandalı bu performansını sürdürürse -kaç gol atacağı muamma ama- sezon sonu ligimizin Asist Kralı olabilecek bir kalitede...

!!!!NOT: Takımın göstermiş olduğu bu başarıya rağmen; taraftar konusunda bir sıkıntı yaşandığı ortada... Takım, taraftarlardan pek fazla destek göremiyor. Çoğu maçın biletlerinin, seyirci çeksin diye 5 TL'den bile satıldığını; hatta bazı esnaflara bedava dağıtıldığını biliyoruz. Kasımpaşa Yönetimi, yaptığı transferlerle adından söz ettirdi; fakat şimdi de taraftarı stada çekerek konuşulmalı! Bunun için iyi bir reklam direktörü yönetiminde bir ekibe ve sağlam bir kampanyaya ihtiyaç duyulduğu ortada... Yönetim el birliğiyle çalışıp bu konuya yaratıcı çözümler bulursa, taraftarda stada çekilecektir. Sonuçta, ilçelerinin takımı şampiyonluğa oynuyor. Ve ayrıca futbolun temel kriterlerindendir, "Futbol, taraftarla güzel!!"

Bir diğer notum da yine Kasımpaşa yönetimine olacak. Eğer sezonu şampiyon ya da iyi bir yerlerde bitirmek istiyorlarsa; takımın yedek kulübesinin ve alternatiflerinin kalitesini biraz arttırmaları gerekiyor. Yoksa, dar bir rotasyon ve oyuncu grubuyla sezon sonunda mutlu son göremezler!

#Kasımpaşa #Shota Arveladze #Ryan Donk #Ryan Babel #Ezequiel Scarione #Spor Toto Süper Lig #Türkiye #Adem Büyük

1 note · View note