Tumgik
#Alerjenler
nedasglobal · 1 year
Text
Kozmetikte Alerjen İçermez Analizi
Tumblr media
Alerjen içermez analizi, ürünlerin alerjisi olan tüketiciler tarafından güvenli bir şekilde kullanılmasını sağlamaya yardımcı olan kozmetik üretiminin önemli bir yönüdür. Bu tür analiz, kozmetik ürünlerdeki potansiyel alerjenlerin tanımlanmasını ve miktarının belirlenmesini ve alerjik reaksiyon riskinin belirlenmesini içerir. Kozmetikte alerjen içermez analizi hakkında bilmeniz gereken her şey burada.
Kozmetikler cilde veya saça uygulanan ürünlerdir ve birçoğu bazı kişilerde alerjik reaksiyonlara neden olabilecek maddeler içerir. Yaygın kozmetik alerjenler arasında kokular, koruyucular ve boyalar bulunur. Alerjisi olan kişiler için bu alerjenlere maruz kalmak kaşıntı, kızarıklık ve şişme gibi semptomlara neden olabilir.
Alerjen içermez analizi, tipik olarak gaz kromatografisi ve kütle spektrometresi gibi analitik teknikler kullanılarak gerçekleştirilir. Bu yöntemler, analistlerin belirli bir kozmetik üründeki potansiyel alerjenlerin varlığını belirlemesine ve miktarını belirlemesine olanak tanır. Potansiyel alerjenler belirlendikten sonra, yama testi gibi teknikler kullanılarak alerjik reaksiyon riski değerlendirilebilir.
Kozmetikte Alerjen içermez analizinin önemi büyüktür. Birincisi, ürünlerin alerjisi olan kişiler tarafından güvenli bir şekilde kullanılmasını sağlamaya yardımcı olur. Gelecekteki ürün formülasyonlarında çıkarılması veya azaltılması gerekebilecek potansiyel alerjenlerin belirlenmesine de yardımcı olur. Ayrıca alerjen içermez analizi, daha önce tanımlanmamış olabilecek yeni potansiyel alerjenlerin belirlenmesine yardımcı olabilir.
Cilt kremleri, şampuanlar ve makyaj malzemeleri dahil olmak üzere çok çeşitli kozmetik ürünler üzerinde alerjen içermez analizleri yapılmıştır. Birçok kozmetik üreticisi artık ürün geliştirme sürecinin rutin bir parçası olarak alerjen içermez analizleri gerçekleştiriyor. Bu, özellikle alerjisi olan kişilerin sayısının artması ve alerjen içermeyen kozmetik ürünlere olan talebin artması ışığında önemlidir.
Alerjen içermez analizi, alerjisi olan kişiler için ürünlerin güvenliğini sağlamaya yardımcı olan kozmetik üretiminin kritik bir yönüdür. Üreticiler, kozmetiklerdeki potansiyel alerjenleri tanımlayarak ve miktarını belirleyerek herkes tarafından kullanımı güvenli ürünler geliştirebilir. Alerjiniz varsa, reaksiyon riskinizi azaltmak için alerjen içermeyen analizden geçmiş ürünler aramak önemlidir.
0 notes
bizleriz · 12 days
Text
Ofis Halı Yıkama: Temizlik ve Verimliliğin Anahtarı
Ofisler, günlük iş faaliyetleriyle birlikte yoğun bir insan trafiğine maruz kalan mekanlardır. Bu nedenle, ofislerin temizlik standartlarının yüksek olması gerekmektedir. Ofis temizliğinin önemli bir unsuru ise halıların düzenli olarak yıkanmasıdır. Ofis halı yıkama, hem hijyenik bir ortam sağlamak hem de çalışanların verimliliğini artırmak için büyük bir rol oynamaktadır.
Birincil olarak, ofis halılarının düzenli olarak yıkanması, sağlıklı bir çalışma ortamı yaratmanın temel adımlarından biridir. Halılar, zamanla toz, kir, bakteri ve alerjenler gibi çeşitli partiküllerin birikmesine müsaittir. Bu durum, çalışanların solunum yolları problemleri, allerjik reaksiyonlar ve hastalıklara yol açabilir. Ancak, düzenli halı yıkama işlemi bu tür sağlık sorunlarını önlemeye yardımcı olur. Derinlemesine temizlenen halılar, zararlı mikroorganizmaların giderilmesine ve iç mekan hava kalitesinin iyileştirilmesine katkıda bulunur.
İkinci olarak, ofis halılarının temiz tutulması çalışanların verimliliğini artırır. Temiz bir çalışma ortamı, çalışanların morali ve motivasyonu üzerinde olumlu etkiye sahiptir. Kirli ve kötü kokan halılar, çalışanların dikkatini dağıtabilir ve enerji seviyelerini düşürebilir. Bunun yanı sıra, düzenli olarak yıkanan halılar, lekelerin ve kötü görünen izlerin ortadan kalkmasını sağlayarak ofisin profesyonel bir görünüm sergilemesine yardımcı olur. Bu da, iş ziyaretçileri ve müşterileri etkileme potansiyelini artırır.
Ofis halılarının doğru şekilde yıkanması için profesyonel hizmetlerden faydalanmak tavsiye edilir. Profesyonel halı yıkama şirketleri, uygun temizlik yöntemlerini kullanarak halılardaki kir ve lekeleri etkili bir şekilde giderirken, halıların yapısal bütünlüğünü korur. Ayrıca, doğru temizlik ürünleri ve ekipmanları kullanarak halılarınızın ömrünü uzatabilirler.
Ofis halı yıkama, ofislerde temizlik standartlarının sağlanması ve verimliliğin artırılması açısından büyük öneme sahiptir. Düzenli olarak yıkanan halılar, hijyenik bir çalışma ortamı sunar, sağlık sorunlarını önler ve çalışanların verimliliğini artırır. Profesyonel halı yıkama hizmetleri, doğru temizlik yöntemleriyle halıları etkili bir şekilde temizlerken, yapısal bütünlüklerini de korur. Bu nedenle, ofis sahipleri ve yöneticileri, ofis temizliği rutininde halı yıkamanın önemini göz ardı etmemelidirler.
0 notes
bilgiedin · 12 days
Text
Ofis Halı Yıkamanın Önemi ve Etkili Yöntemleri
Ofisler, günlük iş faaliyetleri ve yoğun çalışma temposuyla birlikte hızlı kirlenen ortamlardır. Bu nedenle, ofis temizliği ve hijyenine özen göstermek işverenlerin ve çalışanların sağlığı açısından büyük bir öneme sahiptir. Ofisin en çok temas edilen ve dikkat çeken yüzeylerinden biri de halılar olup, düzenli olarak temizlenmeleri gerekmektedir.
Ofis halılarının düzenli olarak yıkanması, hem estetik açıdan hoş bir görünüm sağlar hem de sağlık açısından önemli avantajlar sunar. İlk olarak, temiz bir halı ofisin genel imajını güçlendirir ve profesyonel bir izlenim bırakır. Temiz bir çalışma ortamı, hem çalışanların motivasyonunu artırır hem de müşteri memnuniyetini etkiler. Kirli ve kötü kokan halılar ise negatif bir etki yaratır ve iş yerinin itibarını zedeler.
Sağlık açısından ise, ofis halılarının düzenli olarak yıkanması alerjenleri ve zararlı mikroorganizmaları ortadan kaldırarak iç mekan hava kalitesini iyileştirir. Toz, polen, mantar sporları ve evcil hayvan tüyleri gibi alerjenler zamanla halılarda birikebilir ve solunum yoluyla insan sağlığını olumsuz etkileyebilir. Ayrıca, mikropların üremesi için uygun bir ortam olan kirli halılar, hastalık riskini artırabilir ve çalışanların performansını düşürebilir.
Ofis halılarının etkili bir şekilde yıkanması için profesyonel halı temizleme hizmetlerinden faydalanmak önemlidir. Profesyonel ekipler, özel ekipman ve temizlik malzemeleri kullanarak derinlemesine temizlik sağlar ve halının dokusunu korur. Halının türüne ve kirlilik derecesine göre uygun temizlik yöntemleri uygulanır. Bu süreçte, lekeler çıkarılır, toz ve kir partikülleri emilir ve halı iyice durulanır.
Ayrıca, ofis içerisinde günlük temizlik rutinlerinin bir parçası olarak halıların düzenli süpürülmesi de önem taşır. Süpürme işlemi, halıya yerleşen toz ve kirin yüzeyden uzaklaştırılmasını sağlar ve halının daha uzun süre temiz kalmasına yardımcı olur. Ofis çalışanlarına da düşen bir sorumluluk olan bu basit adım, hijyen seviyesini yükseltir ve halının ömrünü uzatır.
Ofis halı yıkama hem estetik hem de sağlık açısından önem taşır. Temiz bir halı, ofisin genel imajını güçlendirirken çalışanların sağlığını korur. Profesyonel halı temizleme hizmetleri ve günlük süpürme rutinleriyle, ofis ortamında hijyen seviyesi yükseltilir ve iş verimliliği artırılır. Ofislerdeki halıların temizlik ve bakımına gereken özen gösterildiği takdirde, sağlıklı ve konforlu bir çalışma alanı oluşturulabilir.
0 notes
haberlerhaber · 12 days
Text
Ofis Halılarının Temizliği ve Önemi
Ofisler, yoğun insan trafiği, dökülen sıvılar ve sürekli kullanım nedeniyle hızla kirlenen alanlardır. Bu durum, ofis halılarının temizliğini önemli bir konu haline getirir. Ofis halılarının düzenli olarak yıkanması, sağlıklı ve hijyenik bir çalışma ortamının sağlanmasında büyük bir rol oynamaktadır.
Ofis halılarının temiz tutulması, bir dizi avantaja sahiptir. Birincisi, ofis çalışanlarının sağlığını korumaktır. Halılarda biriken toz, kir, polen ve diğer alerjenler, solunum yolu rahatsızlıklarına ve alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Düzenli yıkama işlemleri, bu zararlı maddelerin uzaklaştırılmasını sağlayarak çalışanların sağlığını korur.
İkinci olarak, temiz ofis halıları, çalışma ortamının genel görünümünü iyileştirir. Kirli ve lekeli halılar, ofisin profesyonel ve düzenli bir imajını zedeler. Temizlenmemiş halılar, misafirlerin ve müşterilerin gözünde olumsuz bir izlenim bırakabilir. Temiz ve bakımlı halılar ise, ofisin estetik değerini artırır ve pozitif bir etki yaratır.
Ofis halılarının temizliği için uygun yöntemler kullanılmalıdır. Profesyonel ofis halı yıkama hizmetleri, genellikle en etkili ve güvenilir seçeneklerdir. Deneyimli ekipler, özel leke çıkarma teknikleri ve profesyonel ekipmanlar kullanarak halıların derinlemesine temizlenmesini sağlar. Bu sayede, zorlu lekeler ve kirler etkili bir şekilde giderilir.
Ayrıca, düzenli vakumlama işlemi de ofis halılarının temizliğinde önemli bir rol oynar. Günlük veya haftalık olarak yapılan vakumlamalar, toz ve kiri yüzeyden uzaklaştırır ve halının daha uzun süre temiz kalmasını sağlar. Ayrıca, lekelerin yayılmasını engelleyerek daha derinlemesine temizlik işlemlerinin etkinliğini artırır.
Ofis halılarının düzenli olarak temizlenmesi, çalışma ortamının hijyenik ve estetik açıdan iyileştirilmesine yardımcı olur. Temiz halılar, çalışanların sağlığını korurken, ofisin imajını da olumlu yönde etkiler. Profesyonel halı yıkama hizmetlerinin kullanılması ve düzenli vakumlama işlemleri, halıların uzun ömürlü olmasını ve en iyi görünümünü korumasını sağlar. Ofis halılarının temizliği, çalışan memnuniyetini artırır ve verimliliği teşvik eder.
0 notes
dundenhaber · 12 days
Text
Ofis Halılarının Temizliği ve Önemi
Ofisler, günlük iş hayatının büyük bir bölümünün geçtiği mekanlardır ve çalışanların verimli bir şekilde çalışabilmesi için hijyenik bir ortam sağlanması önemlidir. Ofislerin temizlik düzeninin bir parçası olarak, ofis halılarının düzenli olarak temizlenmesi büyük bir öneme sahiptir.
Ofis halıları, yoğun trafikten dolayı kısa sürede kirlenebilir. Ayak izleri, toz, kir, yiyecek lekeleri ve diğer döküntüler, halılarda birikebilir ve zamanla görünür hale gelebilir. Bu nedenle, ofis halılarının düzenli olarak yıkanması gerekmektedir.
Ofis halılarının düzenli yıkanması, hem estetik hem de sağlık açısından önemlidir. Kirli halılar, ofisin genel temizlik görüntüsünü olumsuz etkiler ve profesyonel bir imaj sunmaz. Temiz halılar ise ofisin genel görünümünü iyileştirir ve ziyaretçilere, müşterilere ve çalışanlara hoş bir atmosfer sunar.
Sağlık açısından ise, kirli halılar havadaki toz ve mikroorganizmaların yayılmasına katkıda bulunabilir. Toz akarları, bakteriler, alerjenler ve mantarlar gibi unsurlar halılarda birikerek solunum yoluyla insan sağlığını etkileyebilir. Temizlenmemiş halılar, alerjik reaksiyonlara veya solunum problemlerine neden olabilir. Bu nedenle, ofis halılarının hijyenik bir şekilde yıkanması, çalışanların sağlığı ve konforu için önemlidir.
Ofis halılarının doğru bir şekilde yıkanabilmesi için profesyonel halı yıkama hizmetlerinden yararlanmak önerilir. Profesyonel ofis halı yıkama şirketleri, uygun ekipman ve temizlik maddeleri kullanarak derinlemesine temizlik sağlarlar. Ayrıca, doğru yöntemlerle leke çıkarma işlemleri gerçekleştirir ve halılarda renk solması gibi sorunları önlerler.
Ofis halılarının düzenli olarak yıkanması, hem estetik hem de sağlık açısından büyük bir öneme sahiptir. Temiz halılar, ofisin genel görünümünü iyileştirirken, kirli halılar ise sağlık sorunlarına yol açabilir ve profesyonel imajı zedeler. Bu nedenle, ofislerdeki halıların düzenli olarak profesyonel halı yıkama hizmetleriyle temizlenmesi tavsiye edilir.
0 notes
guncelizbiz · 12 days
Text
Ofis Halı Yıkama: Temizlik ve Hijyenin Anahtarı
Ofisler, çalışanlar için verimli ve sağlıklı bir çalışma ortamı sağlamak açısından önemlidir. Temizlik, ofislerin profesyonel bir görünüm sergilemesinin yanı sıra çalışanların sağlığı ve hijyenini korumak için de kritik bir faktördür. Ofisin en önemli unsurlarından biri olan halılar, zamanla kirlenir ve toz, kir, leke biriktirebilir. Bu nedenle, ofislerdeki halıların düzenli olarak temizlenmesi önem taşır.
Ofis halılarının yıkanması, hem estetik açıdan hoş bir görünüm sağladığı hem de çalışanların sağlığını iyileştirdiği için büyük önem taşır. Düzenli halı yıkama işlemi, toz, kir, alerjenler ve mikropların derinlemesine temizlenmesini sağlar. Bu, ofis çalışanlarının solunum problemleri, alerji veya astım gibi rahatsızlıklarının azalmasına yardımcı olabilir.
Halı yıkama işlemi, profesyonel ekipman ve uzmanlık gerektiren bir süreçtir. İlk adım genellikle halı üzerinde yer alan büyük kir ve toz parçacıklarının vakumlanmasıdır. Daha sonra, özel halı şampuanları ve temizleyiciler kullanılarak halının derinlemesine temizlenmesi sağlanır. Bu işlem, kir ve lekelerin çözülmesini ve halıya zarar vermeden etkili bir şekilde temizlenmesini sağlar.
Ofis halılarının yıkanması sadece temizlik açısından önemli değil, aynı zamanda halının ömrünü uzatma açısından da faydalıdır. Kir, toz ve lekeler halı liflerine nüfuz edebilir ve zamanla halının yapısını zayıflatabilir. Düzenli olarak yapılan ofis halı yıkama işlemi, halının kalitesini korur ve daha uzun süre dayanmasını sağlar.
Ofis halılarının düzenli olarak yıkanması, temizlik ve hijyenin anahtarıdır. Halıların doğru şekilde temizlenmesi, ofislerde sağlıklı bir çalışma ortamı sağlamak için önemlidir. Profesyonel halı yıkama hizmetleri, uygun ekipman ve uzmanlık ile halıların derinlemesine temizlenmesini sağlar. Bunun sonucunda, ofis halıları hem estetik açıdan güzel bir görünüm sergiler hem de çalışanların sağlığını korumaya yardımcı olur.
0 notes
tumhaberlerimiz · 12 days
Text
Ofis Halı Yıkama: Temizlik ve Hijyenin Anahtarı
Ofisler, çalışanlar için verimli ve sağlıklı bir çalışma ortamı sağlamak açısından önemlidir. Temizlik, ofislerin profesyonel bir görünüm sergilemesinin yanı sıra çalışanların sağlığı ve hijyenini korumak için de kritik bir faktördür. Ofisin en önemli unsurlarından biri olan halılar, zamanla kirlenir ve toz, kir, leke biriktirebilir. Bu nedenle, ofislerdeki halıların düzenli olarak temizlenmesi önem taşır.
Ofis halılarının yıkanması, hem estetik açıdan hoş bir görünüm sağladığı hem de çalışanların sağlığını iyileştirdiği için büyük önem taşır. Düzenli halı yıkama işlemi, toz, kir, alerjenler ve mikropların derinlemesine temizlenmesini sağlar. Bu, ofis çalışanlarının solunum problemleri, alerji veya astım gibi rahatsızlıklarının azalmasına yardımcı olabilir.
Halı yıkama işlemi, profesyonel ekipman ve uzmanlık gerektiren bir süreçtir. İlk adım genellikle halı üzerinde yer alan büyük kir ve toz parçacıklarının vakumlanmasıdır. Daha sonra, özel halı şampuanları ve temizleyiciler kullanılarak halının derinlemesine temizlenmesi sağlanır. Bu işlem, kir ve lekelerin çözülmesini ve halıya zarar vermeden etkili bir şekilde temizlenmesini sağlar.
Ofis halılarının yıkanması sadece temizlik açısından önemli değil, aynı zamanda halının ömrünü uzatma açısından da faydalıdır. Kir, toz ve lekeler halı liflerine nüfuz edebilir ve zamanla halının yapısını zayıflatabilir. Düzenli olarak yapılan ofis halı yıkama işlemi, halının kalitesini korur ve daha uzun süre dayanmasını sağlar.
Ofis halılarının düzenli olarak yıkanması, temizlik ve hijyenin anahtarıdır. Halıların doğru şekilde temizlenmesi, ofislerde sağlıklı bir çalışma ortamı sağlamak için önemlidir. Profesyonel halı yıkama hizmetleri, uygun ekipman ve uzmanlık ile halıların derinlemesine temizlenmesini sağlar. Bunun sonucunda, ofis halıları hem estetik açıdan güzel bir görünüm sergiler hem de çalışanların sağlığını korumaya yardımcı olur.
0 notes
tanitimyazim · 12 days
Text
Ofis Halı Yıkama: Temizlik ve Hijyenin Anahtarı
Ofisler, yoğun çalışma ortamları olup, günlük hayatımızın önemli bir parçasını oluştururlar. Bu nedenle, ofislerin temiz ve hijyenik bir şekilde tutulması, sağlıklı bir çalışma ortamı sağlamak için önemlidir. Ofis temizliğinde dikkat edilmesi gereken unsurlardan biri de halıların düzenli olarak yıkanmasıdır.
Ofis halıları, günlük kullanım ve trafiğe maruz kalmaktan dolayı kirlenebilir. Ayaklarımızdan gelen toz, kir, yiyecek artıkları ve lekeler, halılarda birikebilir ve zamanla kötü kokulara neden olabilir. Ayrıca, bakteri, mantar ve alerjenlerin yayılmasına da katkıda bulunabilirler. Bu nedenle, ofis halılarının periyodik olarak yıkanması ve temizlenmesi önemlidir.
Profesyonel ofis halı yıkama hizmetleri, iş yerlerinin temizlik ihtiyaçlarını karşılamada etkili bir çözüm sunar. Bu hizmetler, uzman ekipler tarafından sunulan profesyonel ekipman ve temizlik maddeleri kullanılarak gerçekleştirilir. Ofis halı yıkama süreci, öncelikle halının derinlemesine vakumlanmasıyla başlar. Bu adım, halıların üzerinde biriken toz ve kiri çıkarmak için önemlidir.
Daha sonra, halılar özel temizlik maddeleri ve yöntemleri kullanılarak yıkanır. Profesyonel ekipler, halı türüne ve durumuna uygun olan en iyi temizlik yöntemini belirler. Halı yıkama işlemi, leke çıkarıcılar, deterjanlar ve ileri teknolojiye sahip makinalarla gerçekleştirilir. Bu sayede, halılardaki tozlar, kirler, lekeler ve mikroorganizmalar etkili bir şekilde temizlenir.
Ofis halılarının düzenli olarak yıkanması, sadece temiz bir görünüm sağlamakla kalmaz, aynı zamanda çalışanların sağlığını da korur. Temizlenmemiş halılarda biriken bakteri ve alerjenler, solunum yolu sorunlarına ve alerjik reaksiyonlara yol açabilir. Ayrıca, bu etkenlerin ofis ortamında yayılması, çalışanların verimliliğini de olumsuz etkileyebilir.
Ofis halılarının düzenli olarak yıkanması, temizlik ve hijyenin anahtarlarından biridir. Profesyonel halı yıkama hizmetleri, iş yerlerinin temizlik ihtiyaçlarını karşılamada yardımcı olur. Halı yıkama işlemi, uzman ekipler tarafından gerçekleştirilen profesyonel ekipman ve temizlik maddeleri kullanılarak yapılır. Temizlenen halılar, ofisin genel görünümünü iyileştirir, çalışanların sağlığını korur ve bir hijyenik çalışma ortamı sağlar.
0 notes
elazigsurmanset · 17 days
Text
Ev Tozu Akarları Dikkat! Astım Ataklarını Tetikleyebilirler
Tumblr media
Astım ve alerjik hastalıklar artıyor: Göğüs Hastalıkları Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Dirican, Türkiye'de yaklaşık 5 milyon, tüm dünyada ise 300 milyon astımlı hasta olduğunu tahmin ediyor. Dr. Dirican, astımın çocuklarda en sık görülen kronik hastalıklardan biri olduğunu ve genetik yatkınlık ve çevresel faktörlerin etkisiyle ortaya çıktığını belirtiyor.
Tumblr media
Ev tozu akarları en büyük tehdit: Ev tozu akarları, polenler, hayvan tüyleri, küf mantarları ve hamamböceği gibi alerjenler astımlı hastalarda en sık tetikleyiciler arasında yer alıyor. Dr. Dirican, mesleki kimyasallar veya alerjenler, ortam değişikliği, güçlü kokular ve duygusal faktörlerin de astımı tetikleyebileceğini ifade ediyor. Astım belirtileri: Dr. Dirican, astım hastalığında görülebilecek şikâyetleri şöyle sıralıyor: Tekrarlayan hırıltılı ve hışıltılı solunum atakları Uykudan uyandıran nefes darlığı veya öksürük atakları Egzersiz esnasında artan şikâyetler Sosyal hayatı etkileme Psikolojik sorunlara yol açma Bazen hastane yatışı ve ölümcül olabilme Astım tedavisinin temeli: Dr. Dirican, astım tedavisinin temelinin eğitim olduğunu vurguluyor. Eğitimde hastaya hastalığı ve ilaçların kullanımı hakkında detaylı bilgi veriliyor. Alerjisi olan hastaların alerjenlerden korunması, sigara dumanından uzak durması, grip aşısı olması, aşırı kilolardan kaçınması ve ilaçlarını düzenli kullanması gerekiyor. Dr. Dirican, astım tedavisinde kullanılan ilaçların büyük bölümünün solunum yoluyla alındığını ve bu ilaçların doğru teknikle kullanılmasının hastalığın kontrolü için çok önemli olduğunu belirtiyor. Sağlıklı bir yaşam için: Dr. Dirican, astımlı hastaların hayatlarını rahat bir şekilde sürdürebilmesi için topluma ve yönetimlere de görevler düştüğünü vurguluyor. Dumansız hava sahası projesi ve sigara yasakları bu konuda atılmış önemli adımlardan. Dr. Dirican son olarak astım hastalığının hastaların hayatlarını istedikleri şekilde sürdürmelerine engel olmadığını, yeter ki hastaların hastalıklarını iyi tanıdıklarını ve yönettiklerini söylüyor. Unutmayın: Astım, doğru tedavi ve kontrol ile engellenebilir. Kendinizde veya yakınlarınızda astım belirtileri gözlemlerseniz bir Göğüs Hastalıkları Uzmanı'na başvurmanız önemlidir. Read the full article
0 notes
neyimvar · 22 days
Text
Çiğli ve Karşıyaka Bölgesinde Yün Halı Yıkama Hizmetleri
Çiğli ve Karşıyaka bölgeleri, İzmir'in önemli semtlerinden biridir ve bu bölgelerde yaşayanlar için halı yıkama hizmeti oldukça değerlidir. Özellikle yün halıların temizliği konusunda titizlik gösterilmesi gerekmektedir. Çiğli halı yıkama ve Karşıyaka halı yıkama gibi aramalarla ulaşılan bu hizmetler, kaliteli ve profesyonel bir şekilde sunulmaktadır.
Yün halılar, doğal bir malzeme olmaları sebebiyle özel bir bakım gerektirmektedir. Bu tür halıların temizliği, sert kimyasallar kullanılmadan yapılmalıdır. Bu nedenle, yün halı yıkama hizmeti sunan firmaların uzman ekipleri, yüksek kalitede ve doğa dostu temizlik ürünleri kullanarak yün halıların uzun ömürlü olmasını sağlamaktadır.
Çiğli ve Karşıyaka bölgelerinde halı yıkama hizmeti veren firmalar, müşterilerine geniş bir hizmet yelpazesi sunmaktadır. Bu hizmetler arasında, yün halıların yanı sıra diğer tür halıların da temizliği bulunmaktadır. Profesyonel ekipler, halıların türüne ve durumuna göre uygun temizlik metotlarını belirleyerek en etkili sonuçları elde etmektedir.
Halı yıkama işlemi, sadece temizlik açısından değil, aynı zamanda sağlık açısından da önemlidir. Evlerimizdeki halılarda biriken toz, kir, alerjenler ve evcil hayvan tüyleri, solunum problemlerine neden olabilir. Çiğli halı yıkama ve Karşıyaka halı yıkama gibi hizmetlerle düzenli olarak halılarımızın temizlenmesi, sağlıklı bir yaşam ortamının korunmasına yardımcı olmaktadır.
Çiğli ve Karşıyaka bölgelerinde yün halıların kaliteli bir şekilde temizlenmesi için profesyonel halı yıkama hizmetlerinden faydalanmak önemlidir. Bu hizmetler, doğa dostu temizlik ürünleri kullanarak halıların uzun ömürlü olmasını sağlamakta ve sağlığımızı da korumaktadır. Yün halılarınızın tazeliği ve güzelliği için bu bölgelerdeki halı yıkama firmalarından destek alabilirsiniz.
0 notes
gundemarsivi · 2 months
Text
Tumblr media
Gıda Güvenliği Ve Hijyen
✍🏻 Sanmarko, 28 Ocak 2019
https://www.gundemarsivi.com/gida-guvenligi-ve-hijyen/
A)HİJYEN NEDİR
Yemek artıkları, donmuş ve yanmış yağlar, lekeler ve kireç birikimleri gibi göz, burun ve cilt tarafından rahatsız edici olarak algıladığımız tüm yabancı maddelere kir denir.
Hijyen; Mikroorganizmaların çoğalarak yayılmasını, hastalık yapmasını, Yiyecek maddelerini bozarak, gıda zehirlenmelerine yol açmasını önlemek için alınan sağlık önlemlerinin tümüdür.
Temizlik ise hijyene ulaşmak için atılan ilk adım olup, kir olarak adlandırdığımız tüm yabancı maddelerin ortamdan uzaklaştırılması işlemidir.
Ortamda mikroorganizma bulunduğu durumlarda temizlik yapılarak bunların uzaklaştırılması her zaman mümkün olmaz. Bunu sağlamak için dezenfeksiyon işlemleri gerekir.
Dezenfeksiyon, gıda ve gıda ile temas eden yüzeylerde bulunan ve kontaminasyon kaynağı olabilecek mikroorganizma sayısının zararlı etki yapmayacak düzeye indirilmesidir. Bu işlem kimyasal maddeler(DEZENFEKTAN) ile veya yüksek sıcaklıkta su veya buhar kullanmak sureti ile yapılır. Sanitasyon ise, insanlarda hastalığa neden olan ve gıdaların bozulmasına yol açan mikroorganizmaların, gıdalara bulaşma ve gelişmesinin önlenmesi için gerekli koşulların sürekli olarak sağlanmasıdır.
B) GIDA GÜVENLİĞİ
Gıda güvenliği gıdalarda olabilecek fiziksel, kimyasal, biyolojik ve her türlü zararların bertaraf edilmesi için alınan tedbirler bütünü olarak; güvenli gıda ise amaçlandığı biçimde hazırlandığında fiziksel, kimyasal ve mikrobiyolojik özellikleri itibariyle tüketime uygun ve besin değerini kaybetmemiş gıda maddesi olarak tanımlanmaktadır. Gıda kaynaklı hastalıkların önlenebilmesi için öncelikle, yiyeceklerin güvensiz hale gelmesine neden olan tehlikelerin bilinmesi ve bu tehlikelerin ortadan kaldırılması gerekmektedir.
Dünya Sağlık Örgütü tarafından “tehlike” kabul edilmeyen bir düzeyde bulunduğunda sağlık üzerinde olumsuz etkisi bulunan biyolojik, kimyasal veya fiziksel ajan olarak tanımlanmaktadır. Yiyecekleri güvensiz kılan üç tür tehlike vardır:
a. Fiziksel Tehlikeler: Cam, metal, plastik, tahta, kemik parçaları, kıl, zımba teli vb.
b. Kimyasal Tehlikeler: Doğal toksik maddeler, alerjenler, tarım ilaçları, veteriner ilaç kalıntıları, toksik mineraller, gıda katkı maddeleri, gıda işleme sırasında oluşan toksik maddeler, deterjan ve dezenfektan kalıntıları vb.
c. Mikrobiyolojik Tehlikeler: Bakteri, virüs, küf, parazit vb.
Mikroorganizmalar çoğu gözle görülmeyen yaşayan, küçük canlılardır. Bunların besin üretiminde kullanılan yararlı tipte olanları olduğu gibi, besin kaynaklı hastalıklara ve besin zehirlenmelerine neden olan tipleri de vardır. Gıdalarda önem taşıyan mikroorganizmalar arasında bakteriler, mantarlar (küf-mayalar), virüsler ve parazitler sayılabilir.
Bakteriler, toplu beslenme yapılan kuruluşlarda besin kaynaklı hastalıklara en fazla neden olan gözle görülmeyen organizmalardır. Bakteriler yaşadığımız her yerdedirler. Hepimizin vücudunda (ağız, burun, eller, deri, bağırsak vb.), kıyafetlerinde bulunabildikleri gibi, tüm çiğ gıdalarda, havada, hayvanlarda, kirli olan yerlerde, toprakta ve kirli sularda, dışkıda bulunabilirler. Bir çay kaşığı kadar toprak yaklaşık bir milyon bakteri barındırır. Hayvanlar; ayakları, deri ve ağızları aracılığıyla bakterileri taşırlar. İnsan derisinin 1cm²’sinde ortalama 100 000 bakteri bulunur.
Toplu beslenme yapılan kuruluşlarda esas tehlike, besinlere bulaştıktan sonra uygun koşul ve sürelerde üreyerek hastalık yapan bakteriler yani patojen bakterilerdir. Uygun koşullarda bakteriler hızla ürerler. Bakteriler canlı kalabilmek ve üreyebilmek için besin, uygun sıcaklık, uygun asitlik, nem, oksijen ve zamana gereksinim duyarlar. Bazı bakteriler uygun olmayan şartlara karşı korunmak ve yaşamlarını sürdürebilmek için spor denilen özel yapılar oluştururlar. Spor oluşturmuş bakteriler kaynayan suda bile bir saat veya daha fazla canlı kalabilirler. Dondurma işlemine ve bazı dezenfektanlara karşı da dirençlidirler. Bu yüzden bakteri sporlarını imha etmek çok zordur.
İnsan hücrelerinde olduğu gibi bakterilerde de yaşamsal bir takım olaylar meydana gelmektedir. İnsanlar gibi bakteriler de artık maddeler üretir ve öldüklerinde de parçalanırlar. Bu parçalanma sonucu toksin adı verilen zehirli bir madde açığa çıkar. Patojen bir bakterinin kendisi ölmüş olsa bile geride bıraktığı bu toksinler öldürücü olabilir. Bazı toksinler ısıya duyarlıdır.
Bakterilerin Besinlere Bulaşma Kaynakları: Besinlere mutfağa gelmeden önce ve üretim sırasında çeşitli kaynaklardan bakteriler bulaşabilir. Başlıca bulaşma kaynakları; toz, toprak, haşere, kemirgen ve diğer hayvanlar, su, potansiyel riskli besinler, artık ve atıklar ile insanlardır.
Bakterilerin Bulaşma Yolları: Bakteriler kendi başlarına hareket edemezler. Besinlere bulaşabilmeleri için mutlaka bir aracıya gereksinimleri vardır.
Bakteriler besinlere hasta ya da taşıyıcı insan ve hayvanlar aracılığı ile bulaşabildiği gibi, çapraz bulaşma denilen yolla da bulaşabilir. Çapraz bulaşma hijyenik yiyeceklere, besin olmayan ve bakteri içeren etmenlerden bakteri bulaşmasına denir.
Bunlar; eller, araç gereç, doğrama tahtaları, çalışma tezgâhları, giysiler, öksürme, hapşırmadan kaynaklanan damlacıklar, bakteri bulaşmış ya da potansiyel riskli besinlerden sızan sıvılardır. Bakterilerin dolaylı yolla besine bulaşması hasta hayvan etleri, çöpler, kirli sular, kirli araç gereç, toprak ve haşereler aracılığıyla olmaktadır.
Mikroorganizmalarla Mücadele:
Mutfak alanlarında hijyenik bir ortam sağlanması mikroorganizmaların çoğalmalarının engellenmesi ve sayılarının kontrol altında tutulması ile mümkündür.
Amaç mikroorganizmaların tamamen yok edilmesi değildir. Zaten pratik olarak mutfak alanlarında bunun sağlanması mümkün değildir. Yapılan temizlik ve dezenfeksiyon uygulamaları ile mikroorganizmaların büyük bir bölümü yok edilebilir, daha sonra birtakım koruyucu önlemler, yapılacak ara bakım ve kontroller ile ortamın kirlenmesi ve mikroorganizmaların çoğalma hızı yavaşlatılabilir.
Mikroorganizmaların yok edilmeleri, yani dezenfeksiyon işlemi mutfaklarda termal dezenfeksiyon (65-140 ºC ısı kullanarak) ve kimyasal dezenfeksiyon (kimyasal madde kullanılarak) olmak üzere iki şekilde yapılır.
BESİN ZEHİRLENMELERİ:
Yeterli ve dengeli beslenmek amacıyla tüketilen besinler çeşitli olumsuz nedenlerden dolayı insan sağlığına zarar verecek hale gelebilirler. Besin kaynaklı hastalık ve besin zehirlenmelerine neden olan etmenler; kimyasal maddeler, doğal besin zehirleri, parazitler ve mikroorganizmalardır. Bunların içerisinde en yaygın olarak görüleni bakterilerin neden olduğu besin zehirlenmeleridir. Besin zehirlenmelerine neden olan bakterilere patojen (zararlı, hastalık yapan) bakteriler denir.
Yiyecekler bakterilerin etkisiyle biyolojik olarak bozulurlar. Bundan başka sıcaklık, ışık, nem gibi fiziksel etkenler de yiyeceğin bileşiminde kimyasal değişiklikler oluşturarak tehlikeli durumlar yaratabilir. Örneğin; proteinli yiyeceklerin bozulması kokma, çürüme, küflenme, renk değişimi ile kendini gösterir. Karbonhidratlı yiyeceklerde ekşime ve renk değişimi, bozulduğunun kanıtıdır. Bu yiyeceklerin tüketilmesi sonucunda zehirlenme olayı meydana gelir. Buna yol açan da bakterilerdir. Besin zehirlenmeleri ekonomik kayıplara neden olduğu gibi bazıları ölümle de sonuçlanmaktadır. Besin maddelerinden kaynaklanan birçok hastalık gıda maddelerinin yanlış depolanmasından, sağlık koşullarına uymayan şekilde yemek hazırlanmasından, ya da mutfakta çalışan personelin kişisel temizlik konusuna yeterince önem vermemesinden ve ihmallerinden kaynaklanmaktadır. Bu nedenle yemek ve depolama hizmetinde çalışan personelin mikroorganizmaların yayılmasında oynadıkları rol, doğrudan ve dolaylı bulaşma yolları ve temizlik konusunda kişisel alışkanlıklar edinmesinin önemi kavratılmalıdır
DONMUŞ GIDALARIN ÇÖZÜNDÜRÜLMESİ
Çözündürme işlemi uygun şekillerde yapılmazsa, gıda kaynaklı hastalıklara neden olan mikroorganizmaların çoğalması, bulaşma ve çapraz bulaşma gibi birtakım riskler ortaya çıkmaktadır. Bu nedenle çalışanların bu konuda bilgili ve bilinçli olması gerekmektedir. Aşağıda dondurulmuş gıda maddelerinin hijyenik olarak çözündürülmesi ile ilgili uyulması gereken ilkeler verilmektedir:
(1) Dondurulmuş ürünler, çözülmeleri için gereken süreler göz önüne alınarak uygun bir süre öncesinde derin dondurucudan çıkartılmalı ve çözdürme işlemi başlatılmalıdır. Bunun için iyi bir üretim planlamasına gereksinim vardır. Hangi malzemeye hangi miktarda ve ne zaman gereksinim duyulacağı standart reçeteler aracılığı ile üretim planlamasında yer almalıdır.
(2) Çözündürmede en güvenli yöntem, soğutucu ünitelerde (örneğin buzdolabı) veya endüstriyel bir ekipman olan çözündürme kabinlerinde doğru sıcaklıklarda (maksimum +5°C) gıda maddesinin çözünmesini sağlamaktır. Çözündürme işlemi sırasında gıda maddesinin yüzey sıcaklığının +5°C’yi aşmaması gerekir. Çözündürme süreci bitiminde yiyeceğin merkez sıcaklığının -1°C’nin altında olmaması gerekir.
(3) Gıda maddesi, çözünürken ortaya çıkan suyun diğer gıda maddelerine akmaması için uygun bir kap içerisine konmalı, buzdolabı veya soğutucunun en alt rafına yerleştirilmelidir.
(4) Çözündürülen gıda maddesinin konulduğu kabın dibine yerleştirilecek bir ızgara ile suyun gıda maddesine değmemesi sağlanmalı ve çözündürme sırasında ortaya çıkan sıvı atılmalıdır.
(5) Çözündürme sürecinde çapraz bulaşma risklerini önleyecek şekilde bütün önlemler alınmalıdır.
(6) Çözündürme başlama ve bitiş zamanları gıda maddesinin bulunduğu kabın üzerine kaydedilmelidir. Gıda maddesinin çözünmesi tamamlandıktan sonra uygun koşullarda saklanması koşuluyla 48 saat içerisinde kullanılması sağlanmalıdır.
(7) Çözülmüş ürünler kesinlikle tekrar dondurulmamalıdır.
Üretim planlamasının dışında acil olarak kullanılması gereken donmuş gıda maddeleri için kullanılabilecek bir başka yöntem ise, gıda maddesini doğrudan suyla temas etmemesini sağlayacak şekilde orijinal ambalajında ve ayrıca poşet içine konarak 21°C ya da altındaki sıcaklıkta, akan suda çözündürmektir.
Özellikle düşük yoğunluktaki gıda maddeleri, üretim sürecinde hemen başka bir pişirme donanımına aktarılacaksa mikrodalga fırında çözündürme işlemi yapılabilir. Yalnızca dondurulmuş olarak pişirilmesi güvenli olan yiyecekler (dondurulmuş patates, sebze vb.) çözündürülmeden pişirilmelidir.
GIDA BOZULMALARI
YEMEK HAZIRLANMASINDA DİKKAT EDİLMESİ GERKEN DİĞER HİJYEN HUSUSULARI
(1) Pişirmede Hijyen İlkeleri: Pişirme esnasında ürünlerin merkez sıcaklığı 70°C olmak şartıyla en az 2 dakika veya 60°C’de en az 45 dakika ya da 80°C’de en az 2 saniye tutulmasına dikkat edilmelidir. Bazı kuru gıdalarda ürün sıcaklığı daha yüksek tutulmalıdır. Örneğin toksin içerebilen kırmızı barbunya fasulyenin en az 100°C’de 10 dakika kadar ısıtılmış olması içerdiği toksinin etkisinin yok edilmesi için gereklidir. Pişirme esnasında yiyeceğe uygulanan yüksek sıcaklıklar mikroorganizmaların yok edilmesini ve yiyeceklerin güvenli hale gelmesini sağlayacaktır.
Izgara gibi susuz pişirme yöntemiyle sunulan biftek, köfte gibi et yemeklerinde en büyük risk, etin içinin iyi pişmemesidir. Doğru sıcaklık ve yeterli sürede pişirilmeyen bu tür yiyeceklerin içleri kırmızı veya pembe renkte kalmaktadır. Bu nedenle özellikle hazırlık aşamasında bulaşma riski yüksek olan rosto, biftek ve tavuk gibi gıda maddelerinin, pişirilmeleri esnasında merkez sıcaklıklarının ölçülmesi gerekir. Bunun için de mutfak alanlarında yiyeceklerin merkez sıcaklıklarını ölçecek termometrelerin bulundurulması zorunludur.
(2) Soğutma İşleminde Hijyen İlkeleri: Pişirilerek hazırlanan yemekler her zaman hemen sıcak olarak servis edilmezler. Bazen önce soğutulmalarını gerektiren durumlar söz konusu olabilir. Zeytinyağlılar, sütlü tatlılar gibi mutfaklarda pişirilen bir kısım yiyecekler ancak soğuduktan sonra servis edilmektedir.
Pişirilen yemeklerin en kısa sürede hızlı bir şekilde soğutulmaları gerekir. patojen bakteriler çok miktarda pişirilip oda ısısında yavaş soğutulan yiyeceklerde kolayca çoğalmaktadır. Bu nedenle yemeklerin kendi halinde soğumasına hiçbir şekilde izin verilmemeli, hızlı soğutma teknikleri uygulanmalıdır. Bu tür yiyeceklerin 5°C-63°C arasında olan tehlikeli sıcaklık bölgesinde kalma süreleri minimuma indirilmelidir. Burada önemli olan nokta yiyeceklerin yüzeyindeki değil, merkezindeki sıcaklığın düşmesidir. Yemekler pişirildikten sonra hemen tüketilmeyecekse mümkün olan en kısa sürede buzdolabı veya derin dondurucuda saklama sıcaklıklarına indirilmelidir.
Yiyeceğin merkez sıcaklığının 2 saat içinde buzdolabı sıcaklığı olan +5°C’ye düşürülmesi en ideal durumdur.
Endüstriyel bir mutfak ekipmanı olan hızlı soğutucu ve şok dondurucular, yeni pişmiş ve çok sıcak olan yemeklerin sıcaklık derecelerini istenilen güvenli sıcaklığa çok kısa sürede indirebilen, böylece yiyeceklerin güvenli olmasını sağlayan ekipmanlardır. Hazır yemek sektöründe yer alan işletmelerin ve banket organizasyonu hizmetleri yiyecek içecek iş yükünün önemli payını oluşturan tesisler bu ekipmanlarla hızlı soğutma işlemini gerçekleştirmelidirler. Hızlı soğutucuda soğutulan yiyecekler 5 güne, şoklanarak dondurulan yiyecek maddeleri ise birkaç haftadan başlayıp 12 aya kadar saklanabilme özellikleri nedeniyle, mutfakta üretim planlaması yapılabilmesini ve iş akışının düzgün işlemesini sağlarlar.
Hiçbir şekilde daha önce pişirilmiş bir yemekle yeni pişirilmiş bir yemek karıştırılmamalıdır. Örneğin bir gün önceden artan pilavın yeni pişirilmiş pilavla karıştırılmaması gibi.
(3) Tekrar Isıtma İşleminde Hijyen İlkeleri: Tekrarlanan ısıtma ve soğutma işlemlerinde mikroorganizmaların çoğalması riski ortaya çıkmaktadır. Bu nedenle yiyecekler pişirildikten ve soğutulduktan sonra sadece bir kez ısıtılmalıdır. Tekrar ısıtma işleminde yiyeceğin merkez sıcaklığı en az 2 dakika süreyle 80 ºC’de tutulmalıdır. Isıtıldıktan sonra tüketilmeyen yiyecekler tekrar ısıtılarak tüketime sunulmamalı, atılmalıdır.
BESİNLERİN SAKLANMASINDA DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN HUSUSLAR
(a) Tüm gıda maddeleri bulaşma veya çapraz bulaşma riskini önleyecek şekilde depolara yerleştirilmelidir. Çiğ ve tüketime hazır yiyecekler ayrı koruyucularda muhafaza edilmeli, birbirleri ile temas ettirilmemelidirler. Örneğin yumurtalar, çiğ olarak tüketilecek yiyeceklerden (salata malzemeleri vb.) uzakta muhafaza edilmelidir. İşletmenin olanakları varsa her ürün grubu için farklı soğutucuların kullanılması daha uygun olmaktadır. Bu olanak yoksa ürün gruplarının ayrı raflarda saklanması gerekir. Örneğin en alt rafa en kirli (patates gibi topraklı sebzeler) veya kırılabilir (yumurta vb.), dökülebilir (yemekler vb.) gıda maddeleri, en üst raflara ise çok sık kullanılmayan diğerlerine göre daha temiz, ambalajlı gıda maddeleri yerleştirilmelidir.
(b) Tüm gıda maddeleri, gıda kalitesi standartlarına uygun olan ambalaj malzemesiyle kaplanmış veya üstü kapalı olarak saklanmalıdır.
(c) Dondurulmuş gıdalar orijinal kapları içinde saklanmalıdır. Bu kaplar genellikle nem ve buhar geçirmez.
(ç) Un, pirinç gibi gıdalar rutubetten korunmalı ve sıkı kapaklı, paslanmaz kaplarda tutulmalıdır.
(d) Yiyecekler depolara konulmadan önce gerekli ayıklama, temizlik ve yıkama işlemlerinden geçirilmeli, kesinlikle satın alındığı gibi kutularla ya da kasalarla konulmamalıdır.
(e) Büyüklüğü veya şekli yüzünden raflara konmayan yiyecekler kolay hareket edebilen kızaklara yerleştirilmeli, yere konmamalıdır.
GIDA İŞİNDE ÇALIŞANLARIN HİJYENİ
Yiyecek içecekle uğraşan personel, insan sağlığı yönünden ağır sorumluluklar taşımaktadır. Birçok besin zehirlenmesinin ana nedeni, personelin dikkatsizliği ve bu konudaki bilgi yetersizliğidir.
(1) Gıda çalışanlarının elleri, mikroorganizmaların yiyeceğe bulaşmasında başlıca tehlike kaynağı olarak kabul edilmektedir. Bakteri üremesini engellemek için mutfak personeli işe başlamadan önce ellerini mutlaka yıkamalıdır. Bunun için mutfak personelinin kolay erişebileceği noktalarda sadece el yıkama için kullanılan lavabo, dezenfektanlı sıvı sabun, kâğıt havlu vb. donanıma sahip el yıkama üniteleri sağlanmalıdır.
(2) Tek kullanımlık eldivenler de tıpkı ellere hijyen açısından gösterilen duyarlılıkla kullanılmalıdır.
(3) Gıda hizmetinde çalışan kişilerin (Aşçı,Garson,komi, Barmen vb.)muhakkak periodik sağlık muayenelerinin (Portör ) ilgili yasalarca belirlenen period ve şekillerde yapılması sağlanmalıdır.
GIDA ÜRETİM MAHALLERİNDE DİKKAT EDİLMESİ GEREKEN DİĞER HUSUSLAR
1. Depolama alanları sık sık kontrol edilmeli, böcek haşere ve kemirgenlerin ürememesi için önlem alınmalıdır.
2.Zehirler, zehirli maddeler ya da temizlik malzemeleri yiyecek depolama alanlarından uzak yerlerde tutulmalıdır.
3.Yemek hazırlama araç ve gereçleri düzgün şekilde temizlenmeli, dezenfekte edilmeli, her işlem arasında temas edilen yüzeyler de dezenfekte edilerek temizlenmelidir.
4.Kullanım Suyunun Temizliğinden Emin Olmak: İşletmede içme, buz yapımı, içecekler ile karıştırma, yiyeceklere ilave etme, yiyecek malzemelerinin yıkanması, el yıkama, çalışma tezgâhları, araç ve gereçlerin temizliğinde kullanılan suyun içme suyu kalitesinde olması gerekir.
5. Masaların temizliğinde hijyen kurallarına uyulmalıdır. Masa örtüsü kullanılıyorsa, misafirler tarafından her kullanımından sonra masa yeni misafirler için hazırlanmalı, temiz masa örtüsü serilmelidir. Masa örtüsü kullanılmıyorsa boşlar toplandıktan sonra dezenfektanlı bir bezle masa silinmelidir.
6. Soğutucu üniteler ve dondurucuların temizliği de son derece önemlidir. Soğutucu/dondurucuların temizliğinde izlenmesi gereken adımlar şunlardır: Elektrikle bağlantı kesilir ve içinde bulunanlar boşaltılır. İç yüzey ılık, orta derecede bir deterjanla temizlenir. Ovucu tozlar kullanılmaz.
7.Gıda işletmelerinde kullanılan araç ve gereçler ile makinelerin düzenli periyotlarla temizliğinin yapılması gereklidir.
8. Yiyecekleri hazırlamada kullanılan tezgâh, ekipman, araç ve gereçler paslanmaz çelik veya polietilen gibi uygun malzemelerden yapılmış olmalıdır. Yeterli temizlik ve dezenfeksiyon sağlayamayacağı için tahta gibi malzemeler kullanılmamalıdır.Yemek hazırlama araç ve gereçleri düzgün şekilde temizlenmeli, dezenfekte edilmeli, her işlem arasında temas edilen yüzeyler de dezenfekte edilerek temizlenmelidir.
0 notes
Photo
Tumblr media
Koltuk Yıkama Anasayfa Hizmetlerimiz Bölgelerimiz Derinlemesine Koltuk Temizliği Koltuk yıkama uygulamalarında ilk ve en önemlisi daima koltuk üreticisinin temizlik etiketini okumaktır. Temizleme talimatları için gerekli olan kodları muhtemelen kanepenizin etiketinde bulacaksınız. Koltuk takımlarınızı yıkamak için ne tür bir temizleyici kullanabileceğinizi anlamanın yanı sıra: “Koltuklar için halı temizleyici kullanabilir miyim?” sorusu önemlidir. Halı temizliğini kolaylaştırmak için pek çok alet geliştirildiğine göre aynı temizleme yöntemleri koltuklara da uygulanabilir mi? Halı temizleme cihazınızın uygun bir aparatını kullanırsanız ve solüsyonu koltuğunuzun görünmeyen bir kısmında nokta testi yaparsanız cevap evet olacaktır. Başlamadan önce temizleme talimatlarını bir kez daha kontrol etmeniz önemlidir. Elbette bu işi kendi başınıza yapmanız her zaman doğru sonuçları vermez. Bu yüzden profesyonel koltuk yıkama hizmetlerini tercih etmeniz her zaman daha uygun ve ekonomik olacaktır. Neden Profesyonel Koltuk Yıkama? Profesyonel bir koltuk yıkama hizmeti almak, yalnızca estetiğin ötesine geçen bir dizi avantajla birlikte gelir. Zamanla koltuklarınızda toz, alerjenler, evcil hayvan tüyleri ve diğer kirletici maddeler birikebilir ve bunlar soluduğunuz hava üzerinde zararlı bir etkiye sahip olabilir. Profesyonel hizmetlerden yararlanılarak bu kirletici maddeler etkili bir şekilde ortadan kaldırılabilir ve sonuçta daha sağlıklı bir yaşam ortamı elde edilebilir. Yakınınızdaki koltuk yıkama hizmetleri aynı zamanda mobilyanızın ömrünü de uzatabilir. Düzenli temizlik ile koltuğunuzun bütünlüğü ve dayanıklılığı korunabilir. Profesyonel temizlik, kiri, yağı, ve lekeleri ortadan kaldırarak kumaşın veya döşemenin bozulmasını önlemeye yardımcı olur ve sonuçta koltuklarınızın ömrünü uzatır. Profesyoneller zorlu lekeler ve kokularla baş edebilecek uzmanlığa, deneyime ve özel ekipmanlara sahiptir. İnatçı dökülmeleri, evcil hayvan kazalarını ve genel aşınma ve yıpranmayı etkili bir şekilde hedefleyebilir ve ortadan kaldırabilir, koltuklarınızı eski ihtişamına kavuşturabilir. Koltuk yıkama için profesyonelleri tercih etmek kolaylık sağlar ve değerli zamanınızdan tasarruf etmenize olanak tanır. Bir kanepeyi derinlemerine temizleme işlemi zaman alıcı olabilir. Bu görevi profesyonellere emanet ederek diğer önemli konulara odaklanabilirsiniz. Koltuklarınızı Neden Temizletmelisiniz? Profesyonel koltuk yıkamaya yatırım yapmak mobilyalarınızın görünümünü iyileştirir ve daha sağlıklı, daha konforlu bir yaşam alanına katkıda bulunur. Döşemeli mobilyalarınızın değerini ve uzun ömürlülüğünü korurken size, işinizin uzman kişiler tarafından yapıldığını bilmenin verdiği rahatlığı ve huzuruda beraberinde sunar. Zamanla koltuk döşemelerinde kir, bakteri, alerjen ve hatta küf birikebilir. Bu kirleticiler yaşam alanınızın temizliğini ve hijyenini tehlikeye atabilir. Mobilya kumaşının temizlenmesi, bu istenmeyen maddelerin giderilmesine yardımcı olarak siz ve aileniz için daha sağlıklı bir ortam sağlar. Evcil Hayvan Lekeleri Evcil hayvanlardan, dökülmelerden veya diğer kaynaklardan gelen kalıcı kokular mobilya kullanımınızda keyfinizi kaçırabilir. Profesyonel halı yıkama, kokunun kaynağını tamamen ortadan kaldırarak ve döşemeyi koku giderici maddelerle işleyerek bu kokuları ortadan kaldırabilir. Böylece mobilyalarınızın taze ve davetkar kokmasını sağlar. Profesyonel koltuk yıkama hizmetleri sadece mobilyalarınızın hijyenini ve görünümünü iyileştirmekle kalmaz, aynı zamanda ömrünü uzatır. Daha temiz ve sağlıklı bir yaşam ortamı oluşturur, kokuları ortadan kaldırır ve değerli zamanınızdan tasarruf etmenizi sağlar. Uzman bakımı sayesinde koltuklarınız yıllar boyunca güzelliğini ve işlevselliğini koruyabilir. Koltuk Lekeleri Nasıl Temizlenir? Bir koltuğun başarılı bir şekilde nasıl temizleneceği genellikle koltuk kumaşınız için gereken doğru temizleme solüsyonunun kullanılmasına bağlıdır. Her kumaş türü farklı malzeme ve farklı yöntemlerle temizlenir. Genellikle koltuklarınızın alt kısmında bulunan talimatlar içeren etikette gerekli bilgiler bulunur. Ancak herhangi bir talimat yoksa aşağıdaki ipuçlarını inceleyebilirsiniz. Koltuk Kumaşınızı Solmaya Karşı Koruyun: Kumaşın solmasına neden olabileceğinden, döşemenin uzun süre doğrudan güneş ışığına maruz kalmasını önleyin. Döşeme kumaşını korumak için perdelerinizi veya panjurlarınızı çekin (özellikle güneşli yaz günlerinde) ve koltuklarınızı penrecelerden uzaklaştırmayı düşünün. Minderlerin Taze Görünmesini Sağlayın: Koltuk minderlerinizi düzenli olarak döndürme alışkanlığı edinmeye çalışın ve haftada birkaç kez konumlarını değiştirin. Bunu yapmak kirlenmeyi azaltacak ve eşit aşınmayı teşvik edecektir. Sırt ve koltuk minderlerinize de özel muamele yapılmalıdır! Taze ve yeni görünmelerini sağlamak için bu yastıkları günlük olarak dolgunlaştırın. Dökülmelere Hemen Müdahale Edin: Dökülmeler ve lekeler çok uzun süre kumaş üzerinde bırakılırsa kolayca felakete dönüşebilir, bu nedenle kaza olur olmaz bunları temizlediğinizden emin olun. Kanepeniz ister deri, ister kumaş, ister kadife olsun, nemli bir bezle kurutmak (ovmak yerine) en iyi sonucu verir. Düzenli Olarak Süpürün: Biriken kir, aşınma ve yıpranmayı hızlandırır, bu nedenle koltuk yıkama, temizlik işlerinizin önemli bir parçası olmalıdır; buna elektrikli süpürge de dahildir! Döşemenizi haftada en az bir kez düşük ayarda süpürün, ardından yumuşak bir fırçayla koltuklarınızı fırçalayarak tozdan arındırın. Malzeme Bazlı Koltuk Bakımı Kumaş Koltuk Bakımı Kumaş koltuk nasıl temizlenir diye merak ediyorsanız size bazı ipuçları sunmak için buradayız! Düzenli süpürme, toz ve kirin giderilmesine ve alerjik reaksiyonların önlenmesine yardımcı olduğundan kumaş koltuk bakımının büyük bir parçasıdır. Bu arada, bir dökülmeyi veya lekeyi temizlemeye çalışıyorsanız, kiri temizlemek için emici bir bez kullanmayı deneyin. Lekeyi ovalamak cazip gelebilir ancak bu lekenin kumaşın daha derinlerine işlemesine neden olabilir. Leke yarı katı ise bir bıçak kullanarak kumaştan yavaş ve dikkatli davranarak temizleyebilirsiniz. Kumaş koltuk örtülerini yukarıdaki adımları kullanarak temizleyebilir veya tamamını çamaşır makinesine koyabilirsiniz. Boyasız bir deterjanla soğuk ve hassas bir program ayarı ile yıkadığınızdan emin olun. Deri Koltuk Bakımı Deri koltuk bakımı, kumaş koltuk bakımından oldukça benzerdir. Koltuklarınızı haftada en az iki kez süpürdüğünüzden ve lekeleri oluştuğu anda temizlediğinizden emin olun. Lekeler ve dökülmeler için kurutma tekniği en iyisidir, ancak leke çıkmazsa sabunlu bir solüsyon kullanarak çıkarmayı deneyebilirsiniz. Deri koltuklarınızı hayata döndürmenin yollarını arıyorsanız deri krem temizleyici deneyebilirsiniz. Bunlar ayrıca lekelenmeye veya çizilmeye karşı daha fazla koruma sağlayabilir. Deri koltuklar için badem yağı gibi yararlı yağlarda koltuk ömrünü uzatmada oldukça yararlıdır. Yakıcı temizleyiciler deri koltuklarda kesinlikle kullanılmamalıdır. Yakıcı temizleyiciler deriye ciddi hasarlar verir. Kadife Koltuk Bakımı Kadife koltuk lekelerini çıkarmak için kumaşın dokuma yönünde (böylece yığın yere yatacak şekilde şekil alır) silerek temizlemenizi öneririz. Kumaş kuruduğunda, önce havın üzerine, sonra havla birlikte nazikçe fırçalayın. Koltuklarınızı Giydirin Koltuklarınızı örtüler ve minderler kullanarak süslemek, koltuk bakımının büyük bir parçasıdır. Bazı insanlar koltuklarına sezonluk bir yenileme yapmayı sever ya da koltuklarınızı istediğiniz zaman yenilemek isteyebilirsiniz. İşte oturma odanıza biraz hayat katmanın bazı yolları. Minderler: Koltuk minderleri farklı şekillerde, boyutlarda, malzeme ve renklerde mevcuttur; bu nedenle kişisel bir dokunuş için mükemmeldirler. Zengin bir dokunuş için lüks yastıklar harika bir seçenektir; şekilli minderler ise biraz eğlence ve ilginçlik katabilir. Kişiliğinizi sergilemek için eğlenceği desenli minderleri tercih edin veya nötr bir dekor hayranıysanız her şeyi sade tutun. Koltuk Örtü ve Şalları: Oturma odanızın tüm görünümünü yeniden düzenlemekle kalmaz, aynı zamanda koltuklarınızı güvende tutacak ve her türlü dökülmeye karşı koruyacaktır. Rahat bir hava için yumuşak ve kabarık kumaşları tercih edin veya sıcak aylarda açık renkli, havadar, ince örgüyü tercih edin. Koltuk örtüsü ve şalları buradan inceleyin Günlük, Haftalık ve Aylık bakımlarınızın dışında profesyonel derinlemesine koltuk yıkama hizmetlerini tercih etmenizde gereklidir. Dünya temizlik uzmanları ortalama bir ev koltuk takımının yılda en az 3 kez, yatakların yine yılda en az 3 kez, halıların ise yılda en az 2 kez yıkanmasını önermektedir. (yastık, yorgan ve battaniyelerde yatak yıkama kategorisine girmektedir.) Tüm bu bilgiler ışığında koltuk temizliğinin önemini artık daha iyi kavradınız, bugün koltuk yıkama zamanınızın geldiğini düşünüyorsanız bizi arayabilirsiniz. Koltuk yıkama uygulamalarımız randevu usülü, adresinizde gerçekleştirilmektedir. Bu sayede temizlik işlemlerini canlı olarak deneyimler, temizliğin etklinliğini çok daha net olarak görmüş olursunuz. Bugün randevunuzu alın! Beylikdüzü Halı Yıkama Fabrikası Detaylı bilgi ve fiyat teklifi için lütfen bizi arayın. 0506 032 04 04 0506 033 04 04 https://bit.ly/3O7Ktgw
0 notes
glawi · 4 months
Text
Atopik Cilt Bakım Rutini
Atopik cilt, genellikle atopik dermatit veya egzama olarak da adlandırılan, genetik faktörlerin etkilediği ve çevresel faktörler ile tetiklenebilen bir cilt durumudur. Bu durum, cildin bariyer fonksiyonunun bozulması ile karakterize edilir, bu da cildin nemini kaybetmesine ve dış etkenlere karşı daha hassas hale gelmesine neden olur. Atopik cilt, genellikle kuru, kaşıntılı ve tahriş olmuş bir görünüme sahiptir. Bazı durumlarda, ciltte kızarıklık, kabuklanma veya çatlaklar görülebilir.
Atopik cilt, genetik yatkınlığı olan bireylerde daha yaygındır ve genellikle çocukluk döneminde başlar, ancak yetişkinlerde de devam edebilir veya yeni başlayabilir. Bu durum, alerjenler, kimyasal maddeler, hava koşulları gibi çevresel faktörlerle tetiklenebilir. Ayrıca stres ve hormonal değişiklikler de atopik cilt semptomları arttırabilmektedir.
Atopik Cilt Belirtileri
Atopik cilt, atopik dermatit veya egzama ile ilişkilendirilen bir durum olup, çeşitli belirtilerle kendini gösterir. Bu cilt tipinin en belirgin özelliği aşırı kuruluktur, bu da ciltteki nem bariyerinin zayıf olmasından kaynaklanarak nem tutmayı zorlaştırır. Bu kuru alanlar sıklıkla kaşıntıya ve bazen rahatsız edici olabilen ağır kaşıntılara neden olur. Atopik ciltlerde ayrıca kızarıklık, iltihap, pullanma ve soyulma gibi belirtiler yaygındır. Bu belirtiler kişiden kişiye ve çevresel etkenlere bağlı olarak değişkenlik gösterir. Atopik cilt, soğuk hava, kuru ortamlar ve bazı kimyasallarla temas halinde daha hassas hale gelir ve belirtileri artabilir. Bu yüzden, Deep Sea Quench Hydration Nemlendirici Krem gibi özel nemlendiricilerin kullanımı, atopik ciltlerin bakımında ve korunmasında hayati önem taşır. Bu krem, cildin nem bariyerini güçlendirirken aynı zamanda kaşıntı ve kızarıklık gibi belirtileri hafifletmeye yardımcı olur.
Tumblr media
Atopik Cildin Oluşumundaki Nedenler
Atopik cilt durumunun nedenleri karmaşık ve çok faktörlüdür, bunlar arasında genetik yatkınlık, çevresel faktörler ve cildin koruyucu bariyer işlevindeki bozulmalar önemli rol oynar. Aşağıda bu faktörlerin ayrıntıları bulunmaktadır:
Genetik Yatkınlık: Atopik dermatit, ailede alerjik hastalıkların (astım, saman nezlesi, egzama) bulunmasının sık görüldüğü bir durumdur. Bu genetik yatkınlık, cildin koruyucu bariyerinin doğal olarak zayıf olmasına yol açabilmektedir.
Cilt Bariyerinin Bozulması: Atopik ciltlerde cildin dış tabakasının koruyucu bariyer işlevi zayıflamıştır. Bu durum, cildin nemini koruyamamasına ve dış etkenlere karşı daha hassas olmasına neden olur.
İrritanlara ve Alerjenlere Maruz Kalma: Kimyasal maddeler, deterjanlar, parfümler ve bazı kumaşlar gibi irritanlar, atopik ciltte tahrişe ve alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Ayrıca, ev tozu, polen ve evcil hayvan kepeği gibi alerjenler de cilt reaksiyonlarını etkileyebilmektedir.
Cilt Mikrobiyomundaki Değişiklikler: Cilt üzerindeki mikroorganizmaların (bakteri, mantar, vb.) dengesizliği, atopik ciltlerde inflamasyonu tetikleyebilir veya mevcut durumu kötüleştirebilir.
Stres ve Psikolojik Faktörler: Stres ve duygusal faktörler de atopik cilt semptomlarını kötüleştirebilir. Stres, vücudun inflamatuar yanıtını tetikleyebilir ve ciltteki semptomların şiddetlenmesine yol açar.
Atopik Cilt Bakım Rutini
Atopik cilt için özel bir bakım rutini uygulamak, cildin ihtiyaçlarını karşılamak ve semptomları azaltmak için önemlidir. Atopik cilt genellikle kuru, hassas ve kaşıntılı olabilir, bu yüzden bakım rutininiz bu özelliklere odaklanmalıdır:
Adım Temizleme Jeli: Atopik ciltler için nazik bir temizleme jeli ile başlamak önemlidir. Cildi tahriş etmeyen, nemlendirici özelliklere sahip, sabunsuz bir jel tercih edilmelidir. Bu adım, ciltteki kir ve yağı temizlerken aynı zamanda cildin doğal nem bariyerini korur.
Adım Tonik: Cildi temizledikten sonra, pH dengesini korumak ve cildi sonraki bakım ürünlerine hazırlamak için alkol içermeyen bir tonik kullanılmalıdır. Atopik ciltler için yatıştırıcı ve nemlendirici özellikler içeren tonikler idealdir.
Serum: Cilt sorunlarına yönelik özel içeriklere sahip serumlar, atopik ciltlerde ekstra bakım ve onarım sağlar. Örneğin, hyaluronik asit veya seramid içeren serumlar cildin nemlenmesine ve bariyerinin güçlenmesi sağlar.
Adım Nemlendirici: Atopik ciltler için nemlendirici çok önemlidir. Cildi yumuşatmak, nemlendirmek ve dış etkenlere karşı koruyucu bir bariyer oluşturmak için zengin, ancak ağır içerikli olmayan bir nemlendirici kullanılmalıdır.
Adım Güneş Kremi: Her cilt tipi için olduğu gibi, atopik ciltler için de güneş koruması şarttır. Günlük kullanıma uygun ve geniş spektrumlu güneş kremleri tercih edilmelidir.
Adım Peeling: Atopik ciltlerde peeling kullanımı dikkatli olmalıdır. Haftada bir veya ihtiyaca göre daha az sıklıkta, cildi tahriş etmeyen, granülsüz peeling ürünleri kullanılması önerilir. Peeling, cilt yüzeyindeki ölü cilt hücrelerini temizleyerek cildin daha sağlıklı ve canlı görünmesine yardımcı olur.
Her adımda cildin tepkisini gözlemlemek ve ürünleri cildin ihtiyaçlarına göre seçmek önemlidir.
Atopik cilt düzelir mi?
Atopik cilt, tamamen düzeltilmesi zor bir durumdur ancak doğru cilt bakımı ve yaşam tarzı değişiklikleriyle semptomları kontrol altına alınabilir ve yaşam kalitesi arttırılabilir.
Atopik cilt hangi yaşlarda görülür?
Atopik cilt, genellikle atopik dermatit olarak da bilinir ve her yaşta görülebilir, ancak en sık çocukluk döneminde başlar. 
Atopik cilt kaşıntısına ne iyi gelir?
Cildi düzenli olarak nemlendirmek kaşıntıyı azaltır. Ayrıca parfüm, alkol ve diğer tahriş edici maddeler içermeyen ürünlerin semptomları arttırmaması adına kullanılmaması önerilir.
0 notes
qrmenu · 5 months
Link
0 notes
gelmeyin · 5 months
Text
En İyi Robot Süpürge ve En İyi Fondöten
Ev temizliği, teknolojinin yardımıyla giderek daha verimli hale geliyor. Günümüzde, evlerde kullanılan robot süpürgeler, kullanıcıların hayatını kolaylaştıran ve zamanlarını daha verimli bir şekilde değerlendirmelerini sağlayan önemli bir ev aleti haline geldi. Piyasada birçok farklı marka ve model bulunmakla birlikte, en iyi robot süpürge belirlenmesi, birkaç kritere dayandırılabilir.
Bir robot süpürgenin en iyi olmasını sağlayan özellikler arasında performans, akıllı navigasyon, batarya ömrü ve temizlik yetenekleri yer alır. Performans, süpürme gücü ve farklı zemin türlerindeki etkinliğiyle ölçülürken, akıllı navigasyon özelliği sayesinde ev içinde engelleri algılayarak optimize bir temizlik sunar. Batarya ömrü, süpürgeyi kullanma süresini belirlerken, temizlik yetenekleri ise halı, ahşap veya fayans gibi zeminlerdeki toz ve kirleri ne kadar etkili bir şekilde temizleyebildiğini gösterir.
Öne çıkan markalar arasında iRobot, Roborock, Eufy ve Dyson gibi isimler bulunmaktadır. Her markanın farklı modelleri, farklı özelliklerle donatılmıştır ve kullanıcıların ihtiyaçlarına ve bütçelerine göre seçenekler sunar. Örneğin, iRobot'un Roomba serisi geniş bir kullanıcı kitlesine hitap ederken, Roborock'un akıllı haritalandırma özelliği ile öne çıkan modelleri tercih edilmektedir.
Makyaj dünyasında fondöten, cilt tonunu eşitlemek, kusurları gizlemek ve bir makyajın temelini oluşturmak için kullanılan temel bir üründür. Farklı cilt tipleri ve tercihlere sahip olan kullanıcılar için en iyi fondöten belirlemek kişisel deneyimlere ve ürünün bazı özelliklerine dayandırılabilir.
Bir fondötenin kalitesini belirleyen unsurlar arasında cilt tipine uygunluk, kapatıcılık, formülü ve uzun süre kalıcılığı bulunur. Cilt tipine uygun fondöten seçimi, yağlı, kuru, karma veya hassas cilde sahip kişiler için önemlidir. Örneğin, yağlı cilde sahip olanlar için matlaştırıcı özelliklere sahip, su bazlı fondötenler tercih edilebilirken, kuru ciltler için nemlendirici özellikleri olan ve ışıltı veren fondötenler daha uygun olabilir.
Kapatıcılık, fondötenin ciltteki kusurları ne kadar başarılı bir şekilde örttüğünü belirler. Hafif kapatıcılıktan yüksek kapatıcılığa kadar farklı seçenekler bulunur ve kullanıcıların ihtiyaçlarına göre tercih yapabilirler. Formülü, içeriğindeki kimyasallar, parfüm ve cilt için potansiyel alerjenler gibi unsurları içerir. Hassas cilde sahip olanlar için hipoalerjenik ve doğal içeriklere sahip olanlar daha uygun olabilir. Son olarak, uzun süre kalıcılık, fondötenin gün boyunca taze ve sabit kalmasını sağlayarak düzenli bir görünüm sunar.
Markalar arasında MAC, Fenty Beauty, Maybelline, Estée Lauder gibi pek çok seçenek bulunur. Her markanın farklı fondöten formülleri ve renk skalası vardır, bu da kullanıcılara geniş bir seçenek yelpazesi sunar.
0 notes
hayata-d · 5 months
Text
Rezonans Tedavisi
Rezonans tedavisi ile birlikte bulunan virüs, bakteri veya toksinlere frekanslar gönderilir. Frekansların gönderildiği alanlarda bulunan virüs ve bakterilerden kurtulabilmek mümkün olduğu gibi toksinlerin atılması da sağlanır. Alman teknolojisi kullanılarak üretilen bu cihazlar sayesinde hem ruhen hem de bedenen daha sağlıklı olabilmek mümkündür. Bağışıklık sisteminin düzenlenmesini sağlayan bu frekansların vücudu herhangi bir olumsuz etkisi yoktur.
Rezonans tedavisi ile aynı zamanda alerjenler sonucunda vücutta oluşabilecek reaksiyonların tedavisi de gerçekleştirilebilir. Tedavinin düzenli olarak uygulanması sayesinde vücudun yenilenmesi ve panik atak depresyon gibi psikolojik problemlerin hafifletilebilmesi de mümkündür. Vücutta meydana gelen hastalıkların tedavisinde bu tedavi yöntemi kullanıldığı gibi oluşabilecek hastalıkların önlenmesi de bu tedavi sayesinde mümkündür.
0 notes