Allah'ım! Efendimiz Muhammed'e( ﷺ) ve onun Ehl-i beytine salât eyle. Bu salâvat o derece değerli olsun ki: Onun hürmetine bizi bütün korku ve belalardan kurtarırsın. Bizim ihtiyaçlarımızı o salâvat hürmetine yerine getirirsin, bizi bütün günahlardan bu salâvat hürmetine temizlesin, o salâvat hürmetine bizi derecelerin en üstüne yüceltirsin, o salâvat hürmetine hayatta ve öldükten sonra düşünülebilecek bütün hayırlar konusunda gayelerin en sonuna kadar ulaştırırsın. Ey merhametlilerin merhametlisi, bize bunları merhametinle nasip eyle. Allah Tealâ bize kafidir ve ne iyi bir dost, ne iyi bir vekildir. Ey Rabbimiz, senin mağfiretini dileriz, dönüş yalnız sanadır...
Yüce Allah, kâinattaki her varlığa, ona mahsus, onun bir nevi kimliği mahiyetinde bir koku yerleştirmiştir. Bu nedenle her şey kokusuyla tanınır.
Üzerinde düşünmemiz gereken, Rabbimize iman ve hayranlığımızı arttıran, Kudret mucizelerden biri de kokudur.
Ayet ve hadislerde “rîh”, “reyhan” ve “râyihâ” kavramlarıyla ifade edilen koku, insan için aynı zamanda büyük bir nimet olmakla beraber ruh kelimesi ile aynı kökten gelir.
Gözle görülmediği halde etkisi hissedilen rüzgârda rayiha ile aynı kökten olan “rîh” kelimesiyle ifade edilir. Çünkü koku da görülmez ama etkisi hissedilir.
____________________________
Gariptir ki hem rüzgâr anlamındaki “RÎH”
Hem koku anlamındaki “RAYİH” kelimeleri
“RUH” ile aynı köktendirler.
Çünkü herşeyin kokusu onun ruhu hükmünde bir etkiye sahiptir.
____________________________
Allahu Teala insanı kendi suretinden yaratıp ona ruhundan üflemiştir ve tüm Alem Allah'ın rahmani nefesinden yaratılmıştır.
Bu yaratılış ise şu şekilde olmuştur; nefesten harfler, harflerden kelimeler oluşur. Dolayısıyla bütün bu varlık ve insan her biri bir KELİMEDİR.
RAHMANIN KELİMESİDİR.
Bütün bu yaratılanlar Rahman'ın nefesinden oluşan kelime olarak yaratılması hasebiyle aynı zamanda RAHMANIN RUHUNU taşımaktadır.
Allahu Teala buyuruyor:
"Meryemoğlu Mesih İsa, ancak Allah'ın peygamberidir ve Meryem'e ilka ettiği kelimesidir ve kendisine ait bir ruhtur." (Nisa 171)
Allahu Teala yarattığı her şeye bir kabiliyet vermiştir ve her şey kendi kabiliyeti ölçüsünde bir RUH TAŞIR. Aynı zamanda bir koku taşır.
Dolayısıyla her şeyin ve herkesin kabiliyeti, taşıdığı ruh ve dolayısıyla buna bağlantılı oranda gelişen koku kendine has ve farklıdır.
"Ben ona şeklini verdiğim ve içine ruhumdan üflediğim zaman hemen onun için secdeye varın."
(Hicr 21)
Ayrıca KOKU da RUH GİBİ BİR MAHİYET İÇİNDEDİR.
Manevi ve latif olduğu için mahiyeti bilinmez ama varlığı da inkâr edilemez. Koku ruha benzer. Güzel kokuların ruhun hoşuna gitmesi de bundandır.
____________________________
- İnsan ruhunun hoşlandığı kokulara “rayihâ-i tayyibe” denir. Esasen insan ve melek gibi ervah-ı tayyibe olarak nitelendirilen iyi ve güzel ruhlar, güzel kokulardan,
- Ervah-ı habise denilen kötü ruhlar da kötü kokulardan hoşlanır.
____________________________
İnsan su, hava, ışık ve gıda ile beslenip lezzetlendiği gibi nurdan yaratılan ve halis tayyib ruha sahip melekler de zikir, tesbih, hamd ve ibadet nurlarıyla gıdalanıp lezzet alıyorlar. Nura yakın olduğu için güzel kokunun da meleklerin gıdalarından olduğu bildirilmiştir.
"Güzel ruhlar, güzel kokuları sever.
Kötü ruhlar, kötü kokuyu sever."
Her ruh kendisine uygun düşeni sever.
İnsanın kokusundan nasıl bir ruh hali içinde olduğu anlaşılabilir.
- Koku insanın karakterini yansıtır.
- Genç yaşlarda ki algılanan bir kokudan aldığınız haz ile ileriki yaşlarda ki algılama farklıdır.
- Bu duyu sayesinde iyi ve kötü birçok şey birbirinden ayrılabilir.
- Kokuların etkisiyle temiz olana yöneliyoruz. Çünkü temiz olanın güzel, fıtrata, insanın en güzel surette yaratılışına uygun hoş bir kokusu vardır.
____________________________
RASULULLAH (SAV) VE GÜL
Terlese güller olurdu her teri.
Hoş dererlerdi terinden gülleri.
....
Zaman o Gül gibi gül görmedi zaman olalı
G��l’ün güzelliği dillerde dasitan olalı.
…..
Görmedik böyle gül-i rüyu güzel
Ten-i gül-i büyu güzel, boyu güzel
____________________________
Tamamen muhabbetten, edebi kaygılarla yazılmış bu cümlelerin manaları eskiden Osmanlı insanın gönlünde öylesine yer etmiş ki Gül’e bakıp Resulullah’ı hatırlamayı ve hemen ardından da Salâvat getirmeyi alışkanlık haline getirmişlerdir.
➔ KELAMIN KOKUSU VARDIR.
Güzel kelimeler, güzel kokular.
➔ AMELİN KOKUSU VARDIR.
Peygamber Efendimiz (sav) buyuruyor ki:
“Kur’an okuyan mümin turunç gibidir. Hem kendisi güzel hem kokusu güzel.
Kur’an okumayan mümin ise hurma gibidir. Kendisi güzel ama kokusu yok.”
Kötü amellerin ise insanda kötü kokulara sebep olduğunu evliyaullahtan bir zatın, “Eğer günahlarınızın kokusunu alsaydınız birbirinize hiç yaklaşmazdınız” sözünden anlıyoruz.
▪️TASAVVUFta dahi salikler birbirlerini kokularından tanır mertebelerini kokularından anlar idi.
Belirli esmaların mertebelerinde güzel kokular salike ikram edilir. Bu koku, saliki öyle bir hâle sokar ki her daim o kokuyu arar. Tekrar ikram edilmesi için cehd ü gayret eder, kokuyu alamazsa rahatsız olur.
Hatta salik, manevi mertebelerde yükseldikçe kokuya olan hassasiyeti ve ihtiyacı artar.
Her kim günahlarını yok edecek bir şey yapmaya güç yetiremiyorsa, Peygamber efendimize ve Ehlibeyti’ne çok salâvat getirsin; çünkü salâvat günahları yok eder.
allah'ım, efendimiz ﷺ'e ve o' nun âline, gece ile gündüzün birbirini izlediği, sabah ile akşam birbirini takip ettiği, gece ve gündüzün art arda gelip durduğu ve iki kardeş yıldızlarının karşılıklı doğdukları müddetçe salât eyle. ve o'nun rûhuyla ehl-i beytinin rûhlarına tahiyye ve selamlarımızı ulaştır. o'na ve ehl-i beytine merhamet et, bereket ihsân eyle, haşr-û karar gününe kadar çok çok selam eyle. yâ ilahena, bu salât û selâmların her biri ile bizi bağışla, bize merhamet et ve bize lütufta bulun.
allah'ım, yeryüzünün her bir köşesinde yüce adını yükselt. bizim kalplerimizi ve yeryüzündeki tüm kullarının kalplerini imana, kur'ana ve ihsana aç. bizi bu işte istihdam buyur. semavat ve arzdaki kullarının arasına muhabbet ve sevgi koy. bizleri iman eden ve salih amel işleyen kullarından eyle. zaten sevgiyi aramıza koyan sadece sensin. tevfikat-ı sübhaniyeni bizlere yâr eyle.
nefsimizin ve şeytanın şerrinden bizleri mahsun ve mahfuz eyle. bütün işlerimizin sonunu, akıbetini hayırlı kıl. dünyada rezil olmaktan ve ahiret azabından bizi koru. allah'ım ne azabına dayanacak halimiz ne de rahmetinden mahrum kalmaya mecalimiz yoktur.
allah'ım! vefasızlık yaparak senden uzak kalsak da, halimiz sensiz edemeyeceğimizi haykırmaktır. vefasızlığımız itibarıyla değil, ihtiyacımıza göre senin lütfuna talibiz!
yâ ilahel âlemin! bizler senin rahmetine ve lütfuna muhtacız, sen bizim şu günahkâr halimize, kararmış kalplerimize, isyanımıza bakma, bakacaksan şayet aczimize bak, rahmete susamışlığımıza bak, kul oluşumuza, binlerce ihtiyaç içerisinde oluşumuza bak. bak ve bizi affet, bizi bağışla rahmetine kavuşup da kurtulanlardan eyle bizi.
tek ve çift varlıklar adedince, allah'ın eksiksiz ve bereketli kelimeleri sayısınca salâvat, selâm, tahiyye, rahmet ve bereket, kulun, nebin, habibin ve resulün peygamber efendimiz ﷺ'e, o'nun âl ve ashabına olsun.
Allah'ım, esrar semasının güneşi, nurların mazharı, celal yörüngesinin merkezi ve cemal felekinin kutbu olan hz. muhammed ﷺ'in latif ve biricik zatına, Allah' ım, senin nezdindeki sırrı ve sana doğru seyri hürmetine salât eyle de bizi korktuklarımızdan emin kıl, sürçme ve inhiraflarımıza istikamet ver, hüzün ve hırsımızı gider, bizimle ol, sana yönlendirmek üzere bizi nefsimizle imtihan etme, basar ve basiretimizi beşeri hislerimizle perdeleme. ey dillerin farklılığın rağmen her türlü sesi işiten, bizi sen'den başkasına yalvarıp yakarmaktan müstağni kıl. rabbena, tarafından bize bir rahmet ihsân eyle, işimizde muvaffakiyet hazırla, bize bir genişlik ve çıkış yolu göster.
göklerin ve yerin o'nunla parladığı yüzünün nûru hürmetine, sen'in olan her hak hürmetine ve sen'den isteyen kulların hürmetine sen'den beni bu sabah ve bu akşam affetmeni ve kudretinle cehennem ateşinden korumanı istiyorum.
allah'ım ben senin kulunum, sen benim rabb-i kerîm'imsin. gücüm yettiğince sana verdiğim ahd ve va'd üzerinde sabitim. üzerimdeki nimetlerini itiraf eder ve işlediğim günahları da ikrar ederim. beni bağışla. zira günahları bağışlayan ancak sensin.
Allah’ın sıfatları ve vasıfları siyasi bir lidere verildi,
Peygamber’e rakip gösterildi,
Doğduğu şehir Mekke ve Medine gibi kutsandı,
Dokunmanın bile büyük sevap olduğu,
Hatta daha da ileri gidilerek, dokunmanın dahi ibâdet olduğu söylenildi,
Peygamberimiz için Gurura kapıldı, biz kapılmadık denildi…
Bütün bunları söylemek büyük günahlardandır ki şirke girer, şirk ise insanı cehenneme sokar.
Erdoğan'ın bir Müslüman olarak ''Siz ne yapıyorsunuz, manyak mısınız, kulu Allah'a ortak koşmak küfürdür, derhal tövbe edin ve bir daha çevreme yaklaşmayın'' demesi gerekirken, susarak kendisi de bu şirke ortak oldu.
Şirk, kelime manası olarak "ortaklık" demektir. Şirk terimi, Allah'a "eş koşmak", "ortak koşmaktır''
Kur’an-ı kerimde mealen buyruluyor ki:
''Allahü teâlâ, şirki [her çeşit küfrü] asla affetmez ve şirkten başka olan [büyük küçük bütün] günahları dilerse affeder.) [Nisa 48]
Allah’ı kızdıracak ve söyleyenlerin lânetlenmesine sebep olacak olan bu sapıklıkların her gün bir yenisi işlenirken, bu şirke karşı çıkmayanlar, karşı çıkmadıkları gibi bunları oylarıyla destekleyenler de aynı şirki işlemiş gibidirler ki tövbe ederek bunlardan yollarını ayırıp desteklerini geri çekmedikleri müddetçe Allah korusun yarın mizan başında bunun hesabını veremeyerek ateşe atılacaklardır!
KİM NE DEMİŞ BİR GÖRELİM;
AKP Milletvekili Fevai Arslan.
“Tayyip Erdoğan Allah’ın bütün vasıflarını üzerinde toplayan bir liderdir.”
AKP İl Başkanı İsmail Sezer.
“Recep Tayyip Erdoğan bizim için ikinci peygamber gibidir.”
AKP Milletvekili Şamil Tayyar.
“Tayyip Erdoğan, Hz. İbrahim’e kadar uzanan davanın en son neferlerindendir.”
AKP Milletvekili. Hüseyin Şahin.
“Sayın Başbakanım Recep Tayyip Erdoğan’a dokunmak bile inanın bence ibadettir.”
AKP li Bakan Egemen Bağış.
“Başbakanımız Tayyip Erdoğan’ın doğduğu şehir de mübarektir. Recep Tayyip Erdoğan’a yol arkadaşı olmak makamların en yücesidir.”
AKP Belediye Başkanı Rıza Çakır.
“Başbakanımız Tayyip Erdoğan’ın çıkacağı televizyon yere konmaz günahtır”
AKP li Bakanı Efkan Ala.
“Hz. Peygamber gurura kapıldı ve Allah tarafından uyarıldı. Biz kapılmayacağız.”
AKP Bakanı. Mehmet Şimşek.
“Başbakanımız Tayyip Erdoğan’ı karşılamak üzere tarih de coğrafya da kıyama kalkıyor.”
Ve son olarak, hızını alamayan bir AKP linin Erdoğan’ın ismini peygamberin isminin yerine koyarak Salavat çekmesi.
Allah’a şirk koşulup, Peygamber Efendimiz basite alınırken, Diyanet Teşkilâtından, câmi avlularında elinde 99 lu tespihleriyle salâvat çekip musafaha yapan Hacı Emmilerden, câmi çevrelerindeki çay ocaklarında önüne gelene vaaz vermeye çalışan Hoca kılıklı başı feslilerden bir tek cılız itirazın bile yükselmemesi kıyamet alâmetlerinden olsa gerek!
28 Mayıs günü herkes itikadını ve ihlâsını oylayacak dediğimde bana ‘’Yapma be kardeşim, senin söylediğin de söz mü?’’ diye soranlara buradan bir kere daha sesleniyorum ‘’Yukarıda ki şirkleri okuduktan sonra halen daha bana katılmıyorsan seni ancak ateş temizler’’