Tumgik
#çalardık
onderkaracay · 1 year
Photo
Tumblr media
🗣️ Saz çalmaktan türkü söylemekten anlar, kanunla çalmak nedir bilmezdik! Yabancıya toprak satışı yasası Yabancıya mülk satışı yasası Yabancıya maden ruhsatları satışı yasası Yabancıya yurttaşlık satışı yasası İmar yasası değişiklikleri yasaları sizin yararınıza mı çıkan yasalardı? Bir kere düşünün! Bir kere! #önderkaraçay #mobbingbank #kanun #ile #çalmak #nedir #bilmezdik #biz #türkü #söyler #saz #çalardık https://www.instagram.com/p/CpCVMWEAVsD/?igshid=NGJjMDIxMWI=
7 notes · View notes
bulbul-i-seyda · 1 year
Text
Müzik ruhun gıdası olsaydı ölülerimizin ruhuna fatiha,kuran okumaz, şarkı çalardık.
Müzik ruhun belasıdır, Asıl Kuran-ı Kerim ruhun gerçek gıdasıdır.
|Celil tokmak hocaefendi
51 notes · View notes
pockcock · 9 months
Text
When Nil Karabrahimgil said
Bir, sarardık biz onları dolma gibi İki, çalardık biz onları zurna gibi Üç, sererdik yolları çarşaf gibi
I really felt that
7 notes · View notes
halo60tr · 2 years
Text
GüZeL GeCeLeR... 🌜⚘️⭐️
Ensiz çalgılar çalardık geceYe,
Tekliğimiz
Ay ışığında boğulur giderdi...
~♡ Turgut Uyar
Tumblr media
19 notes · View notes
aykutiltertr · 1 month
Video
youtube
Bütün Kızlar Toplandık - Nil Karaibraihimgil - Ritim Karaoke Orijinal Tr...  Ayrıcalıklardan yararlanmak için bu kanala katılın: ( Join this channel to enjoy privileges.) https://www.youtube.com/channel/UCqm-5vmc2L6oFZ1vo2Fz3JQ/join Şarkının Orijinal Versiyonunu Linkten Dinleyip Ritim Karaokesiyle Çalışabilirsiniz. https://www.youtube.com/watch?v=c3XPmYZ7Txc Aykut ilter Ritim Karaoke Kanalıma Abone Olun Beğenip Paylaşın. Bütün Kızlar Toplandık - Nil Karaibraihimgil - Ritim Karaoke Orijinal Trafik (Türkçe Pop) Bütün Kızlar Toplandık Şarkı Sözleri Bütün kızlar toplandık, toplandık toplandık Sorduk neden yıprandık? yıprandık yıprandık Biz onlardan hoşlandık, hoşlandık hoşlandık Şimdi niye zorlandık? zorlandık zorlandık Bir, o kadar basitti ki denklemleri İki, o kadar güçsüzdü ki eklemleri Üç, kontrol etmek bebek işi Yormadan sormadan, sormadan yormadan Bir, sarardık biz onları dolma gibi İki, çalardık biz onları zurna gibi Üç, sererdik yolları çarşaf gibi Yormadan sormadan, sormadan yormadan Çıtaları kaldırırdık, çıtırlara on basardık Haydi hop hop, atlatırdık hey gidi günler hey Uzun uzun, anlatırdık espriler patlatırdık Haydi top top, yuvarlardık hey gidi günler hey Bekletirdik, seslenirdik, yüklenirdik hey gidi günler hey Esnetirdik esnetirdik, pes ettirdik hey gidi günler hey Bütün kızlar toplandık, toplandık toplandık Sorduk neden yıprandık? yıprandık yıprandık Biz onlardan hoşlandık, hoşlandık hoşlandık Şimdi niye zorlandık? zorlandık zorlandık Bir, o kadar bellidir ki, hedefleri İki, seks para ve futbol hep sohbetleri Üç, bunu yönetmek bebek işi Yormadan sormadan, sormadan yormadan Çıtaları kaldırırdık, çıtırlara on basardık Haydi hop hop, atlatırdık hey gidi günler hey Uzun uzun, anlatırdık espriler patlatırdık Haydi top top, yuvarlardık hey gidi günler hey Süslenirdik, güçlenirdik, yükselirdik hey gidi günler hey Esnetirdik esnetirdik, pes ettirdik hey gidi günler hey Bütün kızlar toplandık, toplandık toplandık Sorduk neden yıprandık? yıprandık yıprandık Biz onlardan hoşlandık, hoşlandık hoşlandık Şimdi niye zorlandık? zorlandık zorlandık Bütün kızlar toplandık, toplandık toplandık Sorduk neden yıprandık? yıprandık yıprandık Biz onlardan hoşlandık, hoşlandık hoşlandık Şimdi niye zorlandık? zorlandık zorlandık Yıprandık yıprandık Nil Karaibrahimgil şarkısı Yayımlanma 16 Ocak 2004 Tarz Pop Rock Süre 3:44 Dil Türkçe Şirket Sony BMG Yapımcı Ozan Çolakoğlu Bütün Kızlar Toplandık; Nil Karaibrahimgil'in 2004 yılında Nil FM ismiyle yayımlanan albümünde bulunan bir şarkıdır. 2000'li yılların önemli Türkçe pop şarkıları arasında yer aldığı ifade edilmektedir.[1] Sözleri Nil Karaibrahimgil tarafından yazılan şarkı slogan haline gelerek düğünlerde en çok tercih edilen şarkılardan birisi oldu. Özgür kadın imajı ile ilişkilendirilen Karaibrahimgil şarkılarından Bütün Kızlar Toplandık, kadının gücünü anlatır. Erkeklere karşı daha saldırgan bir dilde yazılmıştır. Toplumsal etkileri Bütün Kızlar Toplandık, Türkçe alternatif pop ve rock müzik tarihinde toplumsal cinsiyet kavramına dikkat çekmesiyle mevcut sosyal düzenini eleştiren şarkılardan biri olarak kabul edilir. Kadının toplumda edilgen konumda tutulmak istenmesi olgusuna karşılık olarak postmodern bir bakış açısıyla yazılmış olan şarkı sözlerinin, ortak bir "kadın duruşu" yaratılması sürecine hizmet ettiği söylenebilir. Farklı sanatçılar tarafından benzer düşüncelerle yapılmış emsallerinin ya da Nil FM albümü bünyesindeki bir diğer eleştirel şarkı olan "Çocuk Da Yaparım Kariyer De"nin aksine erkek hegemonyasını daha saldırgan bir tavırla eleştirdiği iddia edilse de bu şarkının tüm kadınlar adına yapılan bir başkaldırı olduğu yönünde fikir birliği bulunmaktadır.[6] Ayrıca şarkıdaki kadınların birlik olması gerektiğine dikkat çeken ve erkekler tarafından yapılan manipülasyona son vermenin kolay olduğunu öğütler. Kaynakça ^ "Canınız mı sıkılıyor? O zaman 2000'ler Türkçe-pop gelsin!". Milliyet. 8 Ağustos 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 13 Ağustos 2022. ^ ""Özgür Kız"ın renkli ve enerjik müzik kariyeri: Nil Karaibrahimgil'i Nil Karaibrahimgil yapan 10 şarkı - Dergy". 28 Temmuz 2022 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 13 Ağustos 2022. Düğün şarkıları listesi". hthayat.haberturk.com (İngilizce). 24 Ekim 2020 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 13 Ağustos 2022. Dergy. "Kadının gücünü anlatan, son ses dinlemeniz gereken 9 şarkı | Dergy". 10 Mart 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi. Erişim tarihi: 14 Ağustos 2022. Sakar, Mümtaz Hakan (Şubat 2011). Beşiroğlu, Şehvar (Ed.). "Rock Müzikte Postmodern Kadın Temsilleri" (PDF). Porte Akademik Müzik ve Dans Araştırmaları Dergisi. 1 (2). İstanbul: İstanbul Teknik Üniversitesi. ss. 266-275. ISSN 2146-2453. 14 Mayıs 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi Erişim tarihi: 19 Aralık 2022 Aydın Öztürk, Tuğba (2013). Beşiroğlu, Şehvar (Ed.). "Nil Karaibrahimgil'in Müziği Üzerinden Özgür Kadın İmajı" Porte Akademik Müzik ve Dans Araştırmaları Dergisi, 6. İstanbul: İstanbul Teknik Üniversitesi. ss. 72-80. ISSN 2146-2453. 13 Mayıs 2021 tarihinde kaynağından arşivlendi
0 notes
lanausee44 · 2 years
Text
Tumblr media
Gaz lâmbaları yakardık,
Ensiz çalgılar çalardık geceye.
Tekliğimiz ayışığına boğulur giderdi.
Teker teker üçer kişi olurduk. Öyle de iyiydi.
145 notes · View notes
istanbuldndr · 2 years
Text
Tumblr media
BEN SENİ KARAMAN’DA SEVDİM
Ben seni dokuz yaşımda tanıdım
Terlememişti daha bıyıklarım
Saçlarımda tek tel beyaz yoktu.
Kırık değildi kanadım,
Değildi bir yanım yarım
Ben seni nisanda sevdim.
Hani Tapucak’ta toprak damlı eviniz
Ön tarafı beyaz boyalı.
Dışı gibi içi de tertemizdi
Arkası komşuya dayalı,
Ben seni o zaman da sevdim.
Velesbitçi Ali Efendinin bahçesinden
Kırmızı elmalar çalardık.
Gelinaban görmeden
Mayalıya pekmez sürer,
Şepit ekmeğe helva sarardık
Ben seni tandır sıcağında sevdim.
Gece vardiyası çıkardı mensucattan
Köy otobüsleri gelirdi, birer birer
Bir simitçi çocuk geçerdi uzaktan
Redif Kışlasını sorardı, trenden inen asker.
Ben seni …
Sonra,
Aktekke de bir sarı gülün yanında
Karıştı,
Dualarına dualarım.
Bir gecenin sabahında
Yunûs’ta buluştu bakışlarımız.
Ve ben seni, sende sevdim.
İkindi vaktinde Sakabaşında
Ezana bürünmüş minareler…
Kızlar pencerelerde,
Kapı önünde kadınlar.
Tersine mi akıyor ırmaklar
Şimdi beni kim anlar!..
Ben seni taa… Dünde sevdim.
Ben seni,
Temmuzda uçsuz bucaksız
Altın renkli başaklarla döşenmiş
Buğday tarlalarında sevdim.
Beğenmedim hiçbir kokuyu
O toprak kokulu terini koklayalı…
Ben seni toz-dumanda sevdim.
Kar yağardı ya Atatürk parkına
Kuşlar doluşurdu ya çınar ağaçlarına
Aldırmazdım soğukmuş,
Aldırmazdım ayakkabım su almış
Ben seni bir karlı günde sevdim.
Deden gile gelirdin ya her bayram sabahında
Bayramlık eteğini göstermek için,
Beni beklerdin, cumbalı evin yeşil kapısında.
Seç, beğen derdin, topladığın şekerleri gösterir,
En güzelini bana verirdin.
Ben seni bayramda sevdim.
Ne çabuk ta geçmiş yıllar
Ben halâ dokuz yaşındayım…
Bir ömür sevdim seni, daha aşkın başındayım.
Ve halâ Tapucak’ta ,
Beyaz evin düşündeyim.
Çünkü ben seni…
Ben seni Karaman’da sevdim.
H İ K M E T E L İ T A Ş
3 notes · View notes
mustafasalihbozok · 3 years
Text
Kadınlar muhteşem canlılar...
Düşünün şimdi,
o küçücük fırça ile ojeyi sürüyor ama sıçratmıyorlar...
O saçlarla banyoda verdikleri mücadele en az 30 dakika...
Hala nasıl yaptıklarını bilmiyorum fakat o incecik topuklularla kilometrelerce yürüyebiliyorlar...
Babalarından para sızdırmaktaki başarılarına hala akıl erdiremedik... (Biz babalarımızın ceplerinden çalardık.)
Biz erkekler yaptığında itici görünen bir çok davranış, onlar yaptığında hoş görünüyor... Bütün bunların yanında bir de aşık olabiliyorlar...
Daha da şaşırtıcı olan;
onlara deli gibi aşık adamları peşlerinde süründürüp, kendilerinin burnunu boka sokan erkeklere köpek olabiliyorlar...
Kadınlar demiştim, muhteşem canlılar...
Erkekleri doğuruyorlar, adamları öldürüyorlar.!!!
Özcan BÜLBÜL
Tumblr media
18 notes · View notes
Text
ne olmuş yani. ben kırdıysam seni evini başına mı yıktım. her sabah pencerede beni bekledin de ben mi geçmedim sokağından. nolmuş yani iki hatır bilmezlik yapmışım. biraz bağırmışım sana. seni ağlatmazdım ben bilirsin. kızmazdım hiç. bu böyle mi olmuş, sen yaptıysan ben yanındayım senin derdim. ben derdim çünkü sen bana yapmazdın. şimdi kalkmış bana yapıyorsun ama benden düşmanlık beklemiyorsun. önceden aynı sofradan başkasının ekmeğini çalardık. ben evet derdim evet bu kötüdür ama ben seninleyim. aynı tastan su içtik ben sana ne dedim. ben dedim ki aman benim ekmeğime dokunma. bana yapma. benim düşmanlığım taş gibidir. ne kalkar yerinden. ne kırılır. tüm dünyaya küfürler edelim. istediğin piçliği yaparız aman beni kendine karşı düşman etme. bana yapma. ben bilirim. ben bilirim bu siktiğimin karakteri işte böyle arsız. böyle çok zalim. ben böyleyim işte durduramam kendimi. ağlatırım seni kalkar gider uyurum. ben dedim bak seni üzerim, beni iyi kullan. beni bil beni tanı. sevmediğimi yapma. söyleme dediğimi söyleme. aman duymasın kulaklarım. sen beni tanıyorsun ki tanı zaten. aman benim dilime dolama kendini. öldürürüm seni. elim senin kanınla durmasın. aman bulaştırma. bak öldürürüm senin için başkalarını. öldürürüm yeminle pişman olursam gelsin allahın beni bulsun da vursun. kendimi bile öldürürüm ben senin için. ama kendini öldürtme bana. yapma bunu. sana şarkılar söylerim ama bana selanı okutmaya mı çalışıyorsun benim dilim dönmez buna. seni seviyorum dediysem kendimi sevmediğimi düşündün. aman gözünü seveyim. beni kendime düşman etmeye kalkma. ben seni yine severim.
3 notes · View notes
gulsaherol · 5 years
Video
Çocukluğumda bu eseri orkestra ile birlikte çalardık, en sevdiğim seslerden biri olan sevgili @selvaerdener ⭐ solistimiz olurdu. Sevgiyle ve saygıyla anıyorum kendisini, onunla bütünleşmiştir bu eser. Sevgili eşi Turgay Erdener'in en güzel eserlerinden biri. Dün akşam canım arkadaşım @soprano_arzu ise bu eseri bir kez daha harika bir duyguyla seslendirdi. Bense anılarla salındım. Aşk, Hep biri için Sen, Sen, Sen der. O aşk hepimizi bulsun. ❤️🙏 #Repost @soprano_arzu ・・・ Dünya kadınlar günü konserinden. Çok değerli arkadaşım piyanist Aylin Özuğur'a ve çello'da Gülşah Erol'a sonsuz teşekkürler. Çok keyifli bir konserdi. Sen sen sen. Turgay Erdener. #concert #opera #sopranoice #piano #cello #turgayerdener #eskişehir #turkei @ay.lin1402 @gulsaherol https://www.instagram.com/p/ButQh3Ghej0/?utm_source=ig_tumblr_share&igshid=1gb5iaor2h0is
2 notes · View notes
perrpperrok · 6 years
Text
Tumblr media
Neşet Ertaş ‘in kendi el yazısından hayatı..
Babam Kırşehir’den çıkmış, Keskin’e gelmiş. Anamınan evlenmiş. Çiçekdağı’nın Gırtıllar eski adıyla Abdallar Köyü denilen küçük bir köy, 20 haneli bir yere gelmiş. Ben o Abdallar yeni adıyla Gırtıllar Köyü’nde dünyaya gelmişim. 5-6 yaşımda babam beni yanına aldı. Gittiği yerlere beni de götürürdü. Bazı türkü söyletirdi. Babam saz çalardı, bana da Kemanı verdi. Gülik’de sekiz yıl, Yozgat, Kayseri, Niğde, Nevşehir, Kırıkkale, Keskin, Yerköy köyleriyle beraber gezdik. Düğün çalardık. Babamı bilenler, çağırırlardı. Geçimimiz verilen bahşişlerden olurdu. 14 yaşımda aldım sazımı, İstanbul’a gittim. Aç kaldım, karın tokluğuna iş bulamadım. Günlerce iş aradım bulamadım.
Şençalar Plak diye bir yazı okudum. Sazımı aldım gittim. Behiye Aksoy’un ilk plağını dinliyorlardı. Beni dinlediler. Kabul ettiler. Kadri Şençalar benimle çok yakından ilgilendi. Plak okuttular. Beni Beyoğlu Saz’a götürdü. Bana program aldı Kadri Şençalar. Böylece sahne hayatım başlamış oldu. İki yıl İstanbul’da kaldım.
4 notes · View notes
onunasilyapsak · 6 years
Text
o ara at çalalım dese çalardık. iyi ki dememiş.
8 notes · View notes
siiraze · 6 years
Photo
Tumblr media
Gaz lâmbaları yakardık, Ensiz çalgılar çalardık geceye. Tekliğimiz ayışığına boğulur giderdi. Turgut Uyar
111 notes · View notes
Link
#AliEkberÇiçek * (Doğum :1 935, Ulular Köyü - Erzincan – Ölüm : 26 Nisan 2006 İstanbul)Türk Halk  Müziği sanatçısı, Halk Müziği'ne derlemeleri ve katkılarıyla bin civarında eser kazandıran bir isimdir. Erzincan'lı olan ve Erzincan'ın Ulular köyünde 1935 yılında doğan Ali Ekber Çiçek, babasını 1939  Erzincan depreminde yitirdi ve küçük yaşlarda rençberlik yapmaya başladı.  Bir röportajında ailesi ve saza başlaması hakkında şunları söylemiştir.  “Üç yaşımdan beri saz elimde. Biz şerpeyle çalardık. Yani tezenesiz, elle. Dört kardeşin en küçüğü benim”  [1]Çok küçük yaşlarından itibaren Potim İsmail Dede ve Emin Tabak Dede’den ilk bağlama dersleri aldı.   Katıldığı Cem toplantılarında Alevi deyişleri ve ezgilerini dinleyerek büyümüştü. İlkokul öğreniminden sonra maddi olanaksızlıklar sonucu öğrenimini sürdüremedi, Yaşamını sağlayabilmek için değişik işlerde çalışmasına ve çalıştırılmasına karşın müzikten hiç kopmadı. Üç yaşından beri bağlama çalmaya çalışmış, dokuz yaşında ise iyice öğrenmişti. [2]Bu yıllarını adı geçen röportajında şöyle anlatır. “Dokuz yaşına girene kadar bağlamayı iyice kavramışım. Dokuzumda İstanbul'a geldim, Unkapanı'nda oturan halamlara. Sadi Yaver Ataman'ın ve Cağaloğlu'ndaki halkevinde Necati Başaran'ın korolarına katıldım. 12 yaşında Ankara'ya yolum düştü. Beni Ankara Radyosu'na götürdüler. 1954'te Yurttan Sesler Topluluğu’nun şefi Muzaffer Sarısözen dinledi beni. Yurttan Sesler'de Pir Sultan'dan bir deyiş okudum”[3] * Halk Müziği aşkı ağır basınca İstanbul'a göç etti ve Halk Müziğinin önemli isimleriyle tanıştı. Askerlikten sonra müzik ve bağlama bilgisini pekiştiren Çiçek, Askerliğini yaptıktan sonra TRT'nin açtığı sınavı kazanarak, Muzaffer Sarısözen döneminde TRT Ankara Radyosu'na ve Yurttan Sesler Korosu'na girdi.  Bir süre burada çalıştıktan sonra, görevini 1960’dan sonra da İstanbul Radyosunda sürdürdü. 35 yılı aşkın bir sürede 400'den fazla Türküyü derleyerek geniş kitlelere ulaştırdı. Ali Ekber Çiçek, kendinden sonra birçok bağlama ve ses sanatçısını etkiledi. [4] * Derlediği ya da bestelediği Türkülerin birçoğu Halk Müziğinin klasikleri arasında yeri aldı. TRT arşivlerinde 54 kaseti bulunan Ali Ekber Çiçek'in derlediği ve kendisinin söylediği Türküleri ülkemizdeki bütün türkücüler tarafından söylenmektedir.[5] Ali Ekber Çiçek, bilhassa “Aşık Tarzı Deyişler”, “Duvaz – Deh İmamlar”, “Semahlar”, “Coş (cûş) Havaları”, “Mersiyeler”, “Şaplak Havaları”, “Anonim Türküler” ve özellikle de “Mayalar” başta olmak üzere çeşitli uzun havaların ülke geneline yayılmasını sağladı. * Ali Ekber Çiçek Anonim Türkülerinde dile getirmek istediklerini şu şekilde özetler:  ''Gerçekleri göstermek, gerçeğe kavuşmak ve gerçeği olduğu gibi insanlara anlatmak için çalışmış bir insanım. Cahilden uzak, kâmile yakın oldum; büyüklerime saygı ile, küçüklerime sevgiyle yaklaştım. Konuşulan her kelâmı ibadet gibi dinledim, kimseyi acizlik ve bilgisizlikle itham etmedim... Bu icraatım boyunca hiçbir maddi menfaat sağlamadan, insanların duygularını sömürmek gibi bir yanlışlığa meydan vermedim.’’ [6] * TRT arşivlerinde 54 kaseti bulunan Ali Ekber Çiçek'in Türkiye'deki bütün türkücüler tarafından derlemeleri söylenmektedir. 2003 yılının başlarında TRT Belgesel Programlar Müdürlüğü tarafından  Ali Ekber Çiçek'in hayatını anlatan Cahilden Uzak Dur, Kemale Yakın isimli belgesel çekilmiştir. [7] Ali Ekber Çiçek, Türkiye ve Türkiye dışında birçok konser ve seminere katıldı, birkaçı Amerika ve  Fransa’da olmak üzere onlarca albüm hazırladı. * “Almanya ve Amerika başta olmak üzere yurt dışı ve yurt içinde 84 adet çift yüzlü plak (Ön – Arka birer eserlik / Columbia), 24 adet çift yüzlü plak (Ön – Arka ikişer eserlik / Odeon Plak), 50’yi aşkın 45’lik plak, 2 Long Play, 35 Kaset, 8 adet de CD dolduran Ali Ekber Çiçek; Amerika, Kanada ve Almanya, Belçika, Hollanda, Fransa, Yunanistan başta olmak üzere çeşitli Avrupa ülkelerinde ve ayrıca; Türkiye’nin hemen her şehrinde yer aldı.” [8] * Başta Haydar Haydar olmak üzere Türk Halk Müziğine bir çok unutulmaz Türkü armağan eden bağlama sanatçısı ve derlemeci Ali Ekber Çiçek yakalandığı hastalıktan kurtulamayarak, 26.04.2006  yılında, 71 yaşında hayata veda etti. İstanbul’da öldü ve Edremit'te toprağa verildi. Cenazesi sonrasında Kartal Cem evinde bir tören düzenlenmiş, İstanbul Radyosu tarafından adına bir anma programı hazırlanmıştır.[9] * “Tabutunun üzerine sazlarının bırakıldığı törenin ardından, Çiçek'in cenazesi, defnedilmesini vasiyet ettiği Tahtakuşlar köyüne götürüldü. Törene eşi Can Çiçek ve kızı Ebru Çiçek, Mustafa Sarıgül, Arif Sağ, Musa Eroğlu, Tolga Sağ ve Erdal Erzincan ile çok sayıda seveni katıldı”.[10] * Ali Ekber Çiçek'ten derlenen bazı Türküler : Böyle İkrarınan Böyle Yolunan Bunca Olan Emeğimi Derdim Çoktur Hangisine Yanayım Ey Erenler Akıl Fikir Eyleyin Gönül Gel Seninle Muhabbet Edelim Gurbet Elde Bir Hal Geldi Başıma Gurbet Elde Yadellerin Derdini Gül Yüzlü Sevdiğim Hazin Hazin Esen Seher Yelleri İsmini Sevdiğim Saadetli Dostum Nasıl Yar Diyeyim Ben Böyle Yare On Dört Bin Yıl Gezdim Pervanelikte(Haydar Haydar) * Ali Ekber Çiçek tarafından derlenen bazı Türküler : Bir Güzeli Methedeyim Çoktan Beri Yollarını Gözlerim El Vurup Yaremi İncitme Tabib Gönül Gel Varalım Gülşen Bağına Şepke'nin Kavakları Yolumuz Gurbete Düştü * Şiirleri : Baba...Oy Baba Benim Pirim Böyle İkrarınan Böyle Yolunan Derdim Çoktur Hangisine Yanayım El vurup yaremi incitme tabib Evlerinin Önü Bir Ufak Yokuş Ey Erenler Akıl Fikir Eyleyin El Yanmasın Gurbet elde bir hal geldi başıma Gül Yüzlü Sevdiğim (Efendim) Haydar Haydar(1) Haydar Haydar - Hazin Hazin Eser Seher Yelleri İsmini Sevdiğim Kırma Gönül Şişesini Mektup Selam Söyle Olmayınca (Erenler Cemine) Şu Yüce Dağları Duman Kaplamış * [1] Kürşad Oğuz / Ocak 1997 / Aktüel Dergisi, muziksoylesileri.net/cms/index.php son erişim, 2108 2013 [2] Kürşad Oğuz / Ocak 1997 / Aktüel Dergisi, muziksoylesileri.net/cms/index.php son erişim, 2108 2013 [3] Kürşad Oğuz / Ocak 1997 / Aktüel Dergisi, muziksoylesileri.net/cms/index.php son erişim, 2108 2013 [4] http://tr.wikipedia.org/wiki/Ali_Ekber) [5] http://forum.memurlar.net/ [6] http://www.turkdunya.de/forum/ [7] http://www.internethaber.com/ali-ekber-cicek-defnedildi-15751h.htm [8] Ayhan Aydın, “Ali Ekber Çiçek” cemvakfi.org.tr/ozanlar/ali-ekber-cicek/ son erişim, 12*08 2013 [9] http://www.turkdunya.de/forum/ [10] http://www.internethaber.com/ali-ekber-cicek-defnedildi-15751h.htm Kaynak : https://edebiyatvesanatakademisi.com/asik-edebiyati-asiklar/ali-ekber-cicek-hayati/228 * https://turkuluyurekleryy.blogspot.com/2021/04/aliekbercicek.html
0 notes
layezalll · 7 years
Photo
Tumblr media
Kimsenin kabullenmek istemediği tek Doğrudur aslında
Her geliş bir gidişdir
Kalbin hala yerinde atabilir ,fakat Âşk saklanmış gayri iki bacak arasına
Dünyanın hali normal aslında, çocuklarımızın aç kalması ve bizim hayvan
Haklarını savunma ısrarımız
Bizim suçumuz birazda
Üzüntülerimiz de bir gülüşlerimiz de
Birbirimizden farkımız yok aslında
Ben seni tam anlayacağım zamanın ortasında
Zaman doluyor…
akrep yelkovan ayrılığın dublörü aslında
Hayat çok kısa be gülüm asılsız sevdiğim sana uzunmu geliyor
Sen başka bir kıtanın kadını ben asyada yürekli bir ülkenin adamı
Seni Böyle Sevmek Hiç İşime Gelmiyor Aslında!
Adam sarılmalar istiyor, ne bileyim koklamak istiyor tenini
İşsiz kalıyorum, cepimde üç kuruş para, ağlasam sus diyecek yok,
Para hiçbir değil ama tanrısı olmuş dünyanın aslında
Kimse farkında değil
Aslında çok şey var sana döktüreceğim, oturup seni senden götüreceğim
Kundaklara sarıp sevgini bebek şefkati göstereceğim
Herkes ne çabuk aşık oluyor, ne kadar basit el tutmalar
Sevmek bir beceridir aslında
Suçsa deli gibi sevdalanmak, dayansa bir kafaya silah
Seviyorum ulan deyip mermiyi yemekdir cennet bana göre
Durmadan yazıyorum hayalhanem'de
Şiir bir çaresizlikdir aslında
Bunca acı hepsi bana mı Allahım , kul kalmadı mı dünyada
Felek mazeretimizdir aslında
Canım sıkılınca bir deniz kıyısında izlemeliyim dalgaları
Kızlarım umuda dair ne biriktirdimse bir Avuç Mavi Aslında
Bir yol var dünya adı altında
Haydutlar önümüze keser, öldürseler bile duygular ölmez aslında
Ağlamak bazen en güzel kötü duygular boşaltmakdır birazda
Bakma unuttum ben gözyaşlarımı
Senle bazen yukarlara bakardık, geceydi zamanlardan yukardan yıldızlar çalardık
Gözlerine benzetirdim Allah ın o gökyüzünü sanatını, yıldızını, ayını
Bütün suç gökyüzünün aslında.
Şimdi bu aslında sözcüğünün çok kullanıldığı şiir sana bir şeyler katmışsa
Ve bir yerlerde sen gibi düşünen , bebek patisi kadar saf duygular barındıran insanlar
Var aslında.
169 notes · View notes
ohitorissama · 7 years
Text
Mesela şuan yanımda olmalıydın. Bu evde koltuklar da kırmızı, yastıklar gibi ve bilirsin kırmızı yastıkları ne denli sevdiğimi.. Sıkışırdık biraz, ama öbür kanepenin varlığı bizi alakadar etmezdi. Burnum üşüyor diye yapışırdım yanağına, ellerimi göğsünde birleştirirdim. Acıktık mı biraz sanki? Bana laf atardın hep en olmadık zamanda acık zaten diye, sonra ben küsüp dönerdim arkamı. Kulağıma, ben çok acıktım ne yesek, diye fısıldardın. Git bul bana ne derken daha, kalkıp mutfağa giderdim. Biraz salam biraz peynir bir domates kalmış. Seninkiler kızmaz mı derdin kullanırsak, açlıktan ölelim mi be derken birer sandviç hazırlardım. Yetmedi ki derdin belki, oha beni ye daha derdim son lokmamda hala karnım kazınırken. O da bi seçenek tabi ama bi çorba olsaydı şimdi sıcacık derdin. Ya bu saatte, diye atarlanırken pijamamın üzerine montumu geçirirdim. Lan bu tiple mi çıkacaksın derdin tipine bakmadan. Kötü kötü bakardım ama sende zaten çoktan anahtarı aramaya koyulurdun. Yavaş yavaş, dona dona yürürdük. Elimi tutmak adetin değildir ama elimi tutardın, sırf üşümemek için. Yemiş gibi yapardım bende. Ellerimize hofflayarak girerdik çorbacıya. Ya mercimek varken işkembe nedir? Hoşgeldiniz çocuklar yine mi uyuyamadınız açlıktan, derdi Osman Ağbi. Sorma, bunu doyurmak mümkün mü diye beni çekiştirirdin. Ya Osman Ağbi, valla bu dedi çorbacıya gidelim diye. Gülerdiniz, sözsüz anlaşırdınız. Sonra eve dönerken yolda kestane görürdük. Abi tepside kalanı al ver 20 lira. Cebine bakardın on lira, cebime bakardım beş lira. E daha çok var ay sonuna. Abi ver on lira derdi çocuk. Sanki bütün ay o kestaneyle doyacakmışız gibi alır, çöker bir merdiven dibine umursamazca onu da yerdik. Kapıyı çalardık, anahtarı aldığımızı unuturduk çünkü, ikimizde unutkanız ya hani. Kızgın bakışlar açar kapıyı sonra halimize gülerlerdi, kehkeh der geçerdik koltuğumuza. Of kay azcık yana derdin. Sen kay koca popolu diye ittirirdim seni. Sonra nasıl oluyorsa sarılıverirdik. Emanet ederdik kendimizi karanlığa. Burnumdan öperdin, of sevmiyorum yapma derdim. Sonra daha da yanaşırdım muhtemelen. Yarın ne yiyeceğiz derdin, hazır çorbayla makarneks var derdim. Gülerdik. Uyurduk. Mutlu olurduk.
Şimdi soğuk. Mutlu sayılmam. Uyuyamam.
20 notes · View notes