Tumgik
oyaylmz · 2 years
Text
Türbanlı Karım 3. Bölüm
İçimdekileri karıma anlatmıştım sonunda. Biraz utanmış olsam da rahatlamıştım. Özellikle karımın da bana ayak uydurması hoşuma gitmişti. Tabi gerçek düşüncesi neydi bilmiyordum. Acaba gerçekten başka bir adamla yatmaktan hoşlanıyor muydu yoksa yatakta bana mı ayak uydurmuştu? Karımın düşüncesi ne olursa olsun başka bir adamla yatmasını çok istiyordum. İçim içimi yiyordu açıkçası. Bunu öğrenmek için karıma sormaya karar verdim. Gündüz işten karımı aradım. Akşam onu yemeğe götüreceğimi söyledim. Karım dışarda yemek yeme fikrine sevinmişti.
Her zaman gittiğimiz, bizim muhafazakâr camianın da sürekli gittiği bir mekânda yer ayırtmıştım. Eve varıp da karımı karşımda görünce nutkum tutulmuştu. Çok güzel görünüyordu. Üzerinde şeker pembesi bir eşofman takımı giymiş, ama özellikle alt kısmı dar olduğu için karımın üzerine iyice yapışmış tüm hatlarını belli ediyordu.
“Nasılım.” Diye sordu.
“Çok güzel olmuşsun karıcım. Muhteşemsin karıcım.” Dedim. Karımın muhafazakâr olmayan bir kadından tek farkı başındaki beyaz şalıydı.
“Dışarı çıkarız deyince kocamın yanında güzel görüneyim dedim.” Diye cevapladı. Birkaç saat sonra mekânda oturmuş, yemeklerimiz bittikten sonra kahvelerimizi içiyorduk. Gözler karımın üzerindeydi. Özellikle bizimle ilgilenen henüz yirmili yıllarda esmer garsonun bakışlarını yakalıyordum.
“Gözler üzerinde karıcım.”
“Biliyorum, esmer garsonu diyorsun değil mi?”
“Evet.” “Gözleriyle soydu resmen. Nasıl hoşuna gitti mi?” “Evet hem de çok. Kaç günden beri soracaktım sana. Ne yapacağız karıcım?” kastettiğim şey elbette bundan sonraki adımımız ne olacaktı. Karımın başka bir adamla beraber olması fikri sadece bir fantezi olarak kalacaktı yoksa gerçekleşecek miydi? “Kocacım buna sen karar vereceksin.” Derken karımın da bunu istediği belli olmuştu. “Hayatımız zora sokmadığı sürece benim için sorun yok. Sen bundan zevk alıyorsan, ki öyle görünüyor…” dedi. Kararımı çoktan vermiş olduğum için.
“Evet karıcım bunu istiyorum. Zaten hep istemiştim. İnternette benim gibi durumda olan kişilerle konuştuğumda, yatağımıza girecek olan kişi mutlaka yabancı bir olmalıymış. Tanıdığımız biri sorun olabilir demişlerdi.” “
Haklısın. Sen mi bulacaksın beni sikecek olan adamı?” böyle açık seçik konuşmanın beni tahrik ettiğini öğrenen karım böyle cüretkarca konuşuyordu.
“İzlemeyi seviyorum, beni daha çok tahrik eden şey senin sikilmeni izlemek. Bundan dolayı adamları sen bulman gerek ama kimin olacağına beraber karar verelim. Bir de benden habersiz hiçbirsey yapmayacaksın.” Dedim. Gözleriyle beni onayladı. Sonunda hayalleim gerçek olacaktı. Mutluluktan içim içime sığmıyordu.
“O zaman alıştırma yapalım mı?”
“Alıştırma derken…?” diye sordum.
“Şu garson oğlanla biraz oynaşmama ne dersin?”
“Hoşuna gitti mi oğlan?”
“Tatlı çocuk.” Dedi oyun başlıyordu. Kaçamak bakışlarla hala karıma bakan garson çocuğu masaya çağırdık. Oğlan yanıma gelince, karımı işaret ederek,
“Arkadaşım bana değil.” Dedim. Genç çocuk karımın yanına gitti. Aralarında biraz mesafe vardı. Menüde birşey gösteriyormuş gibi yapıyordu. Karım sanki göremiyormuş gibi
“Şu neydi?” diye menüyü biraz daha aşağı indirdi. Genç oğlan doğal olarak biraz öne eğildi. Bu arada karıma biraz daha yanaşmıştı. Kafası karımın omuz hizasındaydı. Karım kolunu hafifçe oğlanın vücuduna sürtmeye başlamıştı. Sanırım bundan cesaret alan oğlanda elini menüye doğru götürdü. Elleri hafifçe birbirine dokundu. Karım biraz daha ileri giderek oğlanın üsttü kıllarla kaplı elinin üzerine koydu. Gözlerimin önünde başka bir adamla kırıştırıyordu. Bana dönerek karım,
“Bunu istiyorum.” Dedi deyince karım oğlan birden elini çekti.
“Tamam efendim.” Diyerek hızlıca yanımızdan ayrıldı.
“Nasıl olur mu?” diye devam etti karım.
“Sen istersen bu oğlan olsun. Bu kadar heyecan verici olduğunu tahmin etmemiştim.” Dedim.
"Hemen siktirmek istiyorum kendimi..." diye devam etti karım.
“Nasıl olacak?” dedim.
“Sen merak etme ben ayarlama yapacağım.” Dedi karım. Genç garson elinde karımın sipariş verdiği tabakla geldi.
“Teşekkür ederim. Bayanlar lavabosu nerede diyerek.” Garsona sordu.
“Kocacım hemen geliyorum.” Diye masadan kalktı ve garsonu takip etti. İkimizde lavabonun nerede olduğunu gayet iyi biliyorduk aslında. Karım sadece garsonla rahat konuşabilmek için bu yolu seçmişti. Fazla sürmedi karım masaya döndü. Heyecanı yüzünden okunuyordu.
“Kocacım hazır ol.” Dedi ve anlatmaya başladı. Oğlanın telefon numarasını almış. Tabi doğal olarak numarasını vermemişti. Kendisinin onu arayacağını söylemiş. Hatta oğlanın kendisini ellemesine bile izin vermiş.
“Keşke görebilseydim.” Dedim karıma,
“Yakında fazlasını göreceksin.” Dedi. Oyun başlamıştı ve artık geri dönüş yoktu. Çok istediğim hayalim gerçek olacaktı.
Birkaç gün sonra, karıma aldığımız başkası adına kayıtlı numarayla genç oğlanı aradı karım. Ondan çok hoşlandığını, beraber olmak istediğini ve benim evde olmadığım saatte evimize gelmesini istedi. Bu bir riskti ama fazla da şansımız yoktu. Çünkü karımı ancak evimizde rahatlıkla izleyebilirdim sikilirken. Genç oğlan heyecandan dili tutulmuş sadece
“Evet…” diyebildi. Adresi karımdan dinledikten sonra. Karımın üzerinde uzun kollu beyaz bir sweat, altında da ince kumaştan bir eşofman. Eşofman karımın kalçalarını sıkıca sarıyordu. Başında da yine siyah bir şal vardı. İkimizde heyecandan ölmek üzereydik. Yaşamımızdaki en önemli dönüm noktalarından biriydi bu. Aykırı bir şey yapmak üzereydik Vazgeçmeyi düşünmüyordum bile. Bu iş için en uygun yer mutfaktı. Çünkü mutfağın içinde kiler olarak kullandığımız küçük bir oda vardı. Kapısında yuvarlak bir cam vardı tıpkı bu gemi kamaralarında olan gibi. Beyaz kalın bir bez perde olarak kullanılıyordu. Hemen kilere geçtim. İçerisi karanlıktı. Ufak pencereyi örten bezi içeriyi görecek kadar kenara çektim. Karım dikkatli bakılmadığında benim görülmediğimi tasdik etti. Kapıyı içerden kilitledim ve heyecanla beklemeye başladım. Birden kapı çalındı. Karım gitti kapıyı açtı. Mutfağa geldiklerinde genç oğlanın elinde bir paket vardı. Sanırım bir şeyler getirmişti. Karım elindeki paketi alıp masanın üzerine bıraktı. Göz göze bakıyorlardı. Konuşmalarını işiyordum. Karıma çok güzel olduğundan falan bahsediyordu genç. Esmer ince bir oğlandı. Elleri kolları kıllıydı. Sanırım vücudu da aynı şekilde kıl doluydu. Oğlanın gözleri de daha ilk anda karımın vücuduna dikilmişti. Kapalıydı ama tüm vücut hatlarını belli oluyordu. Gerçekten de siker gibi bakıyordu. Bu arada kabarıklık oluşmuştu pantolonunun önünde. O kadar heyecanlanmıştım ki, deli gibi atan kalbimin sesini bile duyabiliyordum neredeyse. Karım dolaptan bir şey almak için kapağı açıp hafifçe eğildiğinde, Oğlan karıma doğru adım attı. Siki daha da büyümüştü şimdi ve pantolonunun önünü bir çadır gibi kabartıyordu. Karıma arkadan sorulup, birden beline sarılıverdi. Oğlanın sikini tüm sertliğiyle kalçalarında hissediyor olmalıydı. Doğruldu, iki eliyle dolabın kenarlarına tutunmuş ve belini büküp kalçalarını onun kasıklarına iyice bastırmıştı. Gözleri kapalıydı. Genç oğlanın gözlerinde ise delice bakışlar vardı. Karımın karşılık verdiğini görünce, belini bırakıp ellerini yukarıya çıkardı ve sweatin altına sokup, memelerini avuçladı.
"Oohhh..." diye inledi karım. Kendini iyice kaptırdığını görebiliyordum. Kalçaları, adamın kasıklarında dans ediyordu adeta. Sonra iyice doğrulup, vücudunun üst kısmını da ona yasladı. Peşinden de yüzünü döndü ona. Ağızları bir anda birleşti. Deli gibi öpüşüyorlardı. Bu müthiş manzarayı, büyülenmiş gibi seyrediyordum. Sikim de pantolonuma sığmaz olmuştu bu arada. Bu arada karım, telaşlı hareketlerle oğlanın gömleğinin düğmelerini açmaya çalışıyordu. Bunu kısa sürede başardı. Sonra başını geriye atıp, iki eliyle birden onun göğsündeki kapkara kılları okşamaya başladı. Bu hayvan gibi kıllı oğlanın onu tahrik ettiği kesindi. Oğlan onu omuzlarından tutup çevirdi. Sağ eli pantolonunun fermuarını, sol eli de karımın eşofmanını indirmeye çalışıyordu. Birlikte öne doğru birkaç adım attılar. Mutfak tezgahının önündeydiler. Oğlan karımı sırtından hafifçe iterek, tezgâha doğru eğdi. Birden sikini pantolonundan çıkarmış olduğunu gördüm. Hem de taşaklarıyla beraber. Kocamandı siki. Kapkara ve kıllı. Taşakları da kocaman görünüyordu. Sabırsızlandığını görüyordum. Bir an önce sikmek istiyordu karımı. Karımın eşofmanını dizlerine kadar indirmeyi başardığı anda da dibinden tuttuğu sikini amına dayayıp, bir anda ve müthiş bir şiddetle sokuverdi.
"Ahhhhh..." diye inledi karım, oğlanda
"Ohhhhhh...harikasın...” diye inledi. Yüzünden, ne kadar uçmuş olduğunu anlayabiliyordum. Birden sikmeye başladı karımı. Akıl almaz bir hırs ve hızla sikiyordu hem de. Kalçaları, hızlı çalışan bir makine gibi ileri geri gidiyor, o kocaman siki karımın amına girip çıkıyordu. Vücudunun hareketlerinden, bunun hoşuna gittiğini anlayabiliyordum. Sesi kesilmişti. Yalnızca küçük inlemeler kaçıyordu ağzından. Oğlan iki eliyle belinden tutmuştu onu. Gözlerinde sabit bakışlarla hemen önünde durmakta olan o baş döndürücü kalçaları seyrediyor ve sikini sokup çıkarıyordu. Pantolonumun önünü açıp, sikimi dışarı çıkarttım. Sertleşmiş sikim rahatsız etmeye başlamıştı çünkü. Gözlerimi dikmiş, bütün dikkatimle ve hiçbir şeyi kaçırmamaya çalışarak seyrediyordum mutfakta olanları. Karımın vücudu dalga dalga sarsılıyordu. Genç oğlanın o koskocaman sikini, akıl almaz bir hızla amına sokup çıkarmayı sürdürürken, beli geliyordu karımın. Sonra birden homurdanmaya başladı oğlan. Hızla vurarak, dibine kadar geçirdi sikini. Vücudu titremeye başlamıştı. Boşalıyordu genç oğlan… Döllerini karımın amına fışkırtıyordu. Tam istediğim gibi en dibine. Elimle okşadığım sikimden birdenbire çıkan döllerim kilerin kapısına doğru fışkırmaya başladı. Heyecandan dayanamamış boşalıvermiştim. Bu arada gözlerim karım ve genç oğlanda olanları seyrediyordum.
Boşalan genç oğlan durmuyor, karımın içinde gidip gelmeye devam ediyordu. Büyük bir hırs ve hızla sikiyordu karımı. Sonra birden durup, sikini çıkardı. Karımı omuzlarından tutup kendine çevirdi. Şimdi yüz yüzeydiler. Ellerini götürüp omuzlarından iterek, bu sefer de tezgâhın üstüne sırtüstü yatırdı onu. Karımın kalçaları, tezgâhın kenarına gelmişti ve bacakları aşağıdaydı. Genç oğlan önce eşofmanını tümüyle çıkardı . Sonra da iki eliyle bacaklarını yakalayıp havaya kaldırdı. Biraz daha sokuldu karıma. Siki, önünde alabildiğine açık duran ama değdiği anda da, sert bir hareketle hepsini sokuverdi yeniden. Karımdan yeniden,
"Ahhhhh..." diye ses çıktı.
"Çok iyisin… Ohhhh çok güzel sikiyorsun beni... Ohhhh…" Yine aynı biçimde, inanılmaz bir hızla sikiyordu genç oğlan. Oğlanın aldığı zevk yüzünden belli oluyordu. Karımın bacaklarını da bırakmış, onu leğen kemiklerinden kavramıştı iki eliyle. Vücudunun tek kımıldayan yeri, akıl almaz bir hırsla oynayan kalçalarıydı yalnızca. Siki karımın amına giriyor, çıkıyor, giriyor, çıkıyordu. Onun da zevkten mahvolduğunu görebiliyordum. Dizlerinden hafifçe büktüğü bacaklarını havada tutuyordu. İçine girip çıkan sikin altında, Sürekli inliyordu karım. Genç oğlan onu tuttuğu gibi yan çevirdi tezgâhın üstünde. Sikini çıkarmamıştı karımın içinden. Şimdi bacakları karnına çekik, yan yatıyordu karım. Kalçaları, tüm güzelliği ve baştan çıkarıcılığıyla adamın gözleri önündeydi. Sonra yine sikmeye başladı. Aynı inanılmaz hızlı temposuyla. Yaşamakta olduklarımın etkisini, her geçen an biraz daha güçlü olarak hissediyordum. Karım, gözlerimin önünde sikiliyordu. Hayvan gibi bir genç oğlan, karımı sikiyor ve onu zevkten zevke uçuruyordu. Bu arada beni de tabii. Seyrettiklerim beni o kadar çok tahrik ediyordu ki, sikimi kavradım yeniden sertleşmeye başlamıştı. Karımın vücudu, mutfak tezgahının üstünde çırpınıyor, kıvranıp bükülüyorken oğlan sikini hala sokup çıkarıyordu karımın amına. Daha önce boşalan oğlan şimdi öyle kolay kolay gelecekmiş gibi durmuyordu. Zaman geçtikçe daha yavaş bir tempoyla sikmeye devam ediyordu karımı. Karım yeniden inlemeye başladığında bir kez daha boşaldığını anlamıştım. Bunu anlayan oğlan temposunu arttırıp yeniden sertçe karımın amına girip çımaya başladı. Karımın artan çığlıkları beni deli ediyordu.
“sik beni… sik…ohh…” derken karımın üzerine kapaklanan genç oğlanın kalçaları hareket ettikçe karımın amına girip çıkıyordu siki. Taşakları da her giriş çıkışta karımın beyaz tenine çarpıyordu. Karım titreyerek boşalırken öylece bir süre kaldılar. Oğlanında boşladığını sanmıştım ki, genç oğlanın karımın üzerinden kalktığında hala dimdik olan sikini görünce yanıldığımı anladım. Bundan sonra ne olabileceğini tahmin etmeye çalışıyorken, birden karım mutfak tezgahının üstünde doğruldu. Genç oğlanla yüz yüzeydiler. Sonra yavaşça inip oğlanın önünde ayakta durdu. Kollarını boynuna doladığını ve o güzelim dudaklarını oğlanın dudaklarına götürdü. Genç oğlanın dudaklarını yiyordu karım resmen. Ateşli öpüşmenin ardından karım oğlanın önünde diz çöktüğünü gördüğümde, ne yapacağını anlayıp, iyice heyecanlandım yine. Oğlan biraz şaşkın, seyrediyordu karımı. Siki hala kocamandı sert olarak duruyordu karımın yüzüne doğru. Am suları ve ıslanmış, pırıl pırıl parlıyordu. Müthiş görünüyordu. Karım bir elini uzatıp, sıkı sıkı tuttu onu. Sonra iyice sokulup, oğlanın kıllarla dolu taşaklarını yalamaya başladı. Oğlanın elektrik çarpmış gibi titrediğini gördüm. O kıllı yumurtaları, birer birer yalıyor, sonra da alabildiği kadarını ağzının içine alıp emiyordu karım. Sonra da az önce amına giren bu kocaman siki, kökünden başlayarak ucuna kadar yalamaya koyuldu. Sıra, sikinin inanılmaz büyüklükteki bir mantara benzeyen başının yalanmasına geldiğinde, oğlanın titremeleri arttı birden. Birden ağzını alabildiğine açtı karım ve dudakları o kocaman mantarın üstüne kapandılar. Emmeye başladı. Başı da hareketlenmişti bu arada. İleri geri oynuyordu. Küçük hareketlerle oğlanın sikini ağzına sokup çıkarıyordu böylece. Her seferinde de biraz daha fazla alıyordu ağzının içine. Karımın ağzını bu kadar iyi kullandığını ben bile bilmiyordum. Sanırım karım sik yalamayı seviyordu. Genç oğlan büyülenmiş gibi seyrediyordu onu. Karımın başı her ileri gelişinde, biraz daha giriyordu siki. Sonunda burnu, adamın pantolonuna dayandı. O kocaman sikin hepsini almıştı ağzına. Burnundan derin bir inleme çıktığını duydum. Vücudu sarsılıyordu yine. Oğlan iki eliyle karımı omuzlarından kavradı. Aynı anda da kalçaları hareketlendi. Sikini karımın ağzına sokup çıkarıyordu. Oğlan tıpkı amına siktiği gibi şimdi de karımı ağzından sikiyordu. Önce hafif olan hareketleri de giderek hızlanıyordu. Sikini karımın ağzına sokuyor, çıkarıyor, sokuyordu. Müthiş bir manzaraydı bu. Şimdiye kadar hiç böyle bir şey görmemiştim. Kalçalarının her hareketinde, o kocaman siki neredeyse en ucuna kadar girip çıkıyordu karımın ağzından. Gırtlağına kadar hem de. Karımın zevkten uçtuğunu görebiliyordum. Kendini olduğu gibi bırakmıştı. Kelimenin gerçek anlamıyla ağzından sikiliyordu. Önce amına girip çıkan, döllerini boşaltan o kocaman, kapkara ve kıllı sik, şimdi ağzına girip çıkıyordu. Tüm vücudu dalga dalga sarsılıyor, kıvranıyordu. Genç oğlan ise yalnızca sikiyordu onu. Hiç durmadan ve hırsla sikiyordu karımın ağzını. Daha fazla dayanamayan oğlan sonunda, yine naralar atarak boşalmaya, döllerini bu sefer karımın ağzına fışkırtmaya başlamıştı. Karımsa hırsla emiyordu oğlanın sikini. Sanki içinde tek bir damla bel bile kalmasını istemiyormuş gibiydi. Bir taraftan da gırtlağının sürekli oynamasından oğlanın döllerini iştahla yuttuğunu görebiliyordum. Nihayet geri çekildi oğlan. Karımın ağzından çıkan siki, artık inmişti. Yorulduğu, hem de iyice yorulduğu belli oluyordu oğlanın. Karım yerde oturmuştu. Oğlan bu arada toparlanmaya başlamıştı. Sonra elini uzatıp, karımın ayağa kalkmasına yardımcı oldu. Bir süre birbirlerine baktılar.
“Harikaydın Rümeysa. Bir daha seni ne zaman görürüm?” diye sordu.
“Sana haber veririm. Kocam gelmek üzeredir. Seni aramadan beni arama sakın.” Diye tembihledi oğlanı. Çok istediğim şey gerçekleşmiş, karım başka bir adamla sikişmişti gözlerimin önünde. Tüm yaşamım boyu tatmadığım kadar büyük bir zevk almıştım bundan. Karım oğlanı yolcu ettikten sonra, üzerinde sadece sweatin ve başındaki şalı olduğu halde, mutfağa girdi. Bende bu arada kilerden çıkmıştım. Ona doğru yürürken göz gözeydik.
Kımıldamadan beni bekliyordu karım, Ona iyice sokulup, kollarımın arasına aldım. Vücudunu sımsıkı benimkine yasladı. Birbirimizin gözlerine baktık bir an. Onu öpmek için müthiş bir istek duyuyordum. Karımın dudakları iyice aralandı. Ağızlarımız birleşti ve çılgın gibi öpüşmeye başladık. Ağzıma gelen hafif tuzlu tat ve burnuma dolan bel kokusunu hissedebiliyordum. Genç oğlanın dölleriydi bunlar ama umurumda değildi. Elimle onu çıplak kalçalarından kavrayıp kendime çektim. Vücutlarımız iyice birbirine yapıştı. Taş gibi olmuş sikim aramızda eziliyordu. Biraz geri çekilip sol elimi aramıza soktum ve kasıklarını avuçladım. Am suları ve döller, bacaklarının iç taraflarından, neredeyse dizlerine kadar akmıştı. Elim bir anda vıcık vıcık ıslanmıştı. Sonra orta parmağını amına götürdüm. Vıcık vıcıktı. Biraz bastırınca, parmağımı yutuverdi birden. İçi de oğlanın dölleriyle doluydu. Karım inledi. Onu bir an önce, yatağımıza götürmek için geri çekildim. Uzanıp iki bileğimden yakaladı beni. Sonra ellerimi yüzüne götürüp, yalamaya başladı. Tek tek parmaklarımı ağzına alıp emiyordu. Gözleri kaymış, zevkten kendinden geçmişti. Ellerimi kurtarıp onu kucağıma aldım ve yatak odamıza taşıdım. Kollarını boynuma dolamış, başını göğsüme yaslamıştı. Onu yatağın ortasına bıraktığımda, sırt üstü yatıp bacaklarını açtı karım. Dizlerini büküp, yukarı çekmişti. Önümde, bir tabak gibi açmıştı kendini. Gözlerimi, bu müthiş manzaradan alamıyordum. Amının şişmiş dudakları alabildiğine açıktı. Oğlanın dölleriyle dolu olduğunu görebiliyordum. İçinden sızan döller, ince bir şerit halinde yatağa akıyordu şimdi. Tekrar göz göze geldik.
"Ahhhhh müthişti kocacım..." diye mırıldandığını duydum,
"Müthişti karıcım... Çok güzel sikti seni... Siki de kocamandı.?" Dedim. Yatağın üstüne çıkıp, dizlerimi vücudunun iki yanında yatağın üstüne dayadım ve başının hizasında durdum. Taşaklarım yüzüne değiyordu şimdi. Tıpkı genç oğlana yaptığı gibi, onları yalamaya başladı. İki eliyle kıçımın yanaklarını kavramıştı.
"Hadi ağzımı sik..." dedi karım birden,
"Hadi ağzımı sik sevgilim... Tıpkı onun gibi... Sikini ağzıma sok ve sik hadi...” Vücudumun üst kısmını öne eğdim. Sonra da bir elimle bastırıp sikimi, tıpkı bir am gibi açılmış bekleyen ağzına soktum. Hiç zorlanmadan, hepsini yuttu sikimin. Küçük dilinin, sikimin zonklamakta olan başına değdiğini hissediyordum. Sokup çıkarmaya, onu ağzından sikmeye başladım. Burnundan kaçan inlemeler öylesine tahrik ediciydi ki. Fırın gibiydi ağzının içi. Islak ve kaygan… İnanılmaz güçlü emiyordu sikimi. Birden bir dayanamadım ve aniden patladım. Döllerim geliyor, bitmek bilmeyen salvolar halinde karımın ağzına fışkırıyordu. Bellerimi büyük bir iştahla yutup midesine indiriyordu karım. Uzunca bir süre, sarmaş dolaş yattık karımla. İkimiz de iyice yorgunduk. Yüzündeki mutlu tebessüm o kadar güzeldi ki, beni deli ediyordu. Kendini bir yabancıya siktirmek istemiştim ve bunu da yapmıştı karım. Sikilmişti karım. Tanımadığımız genç bir oğlan sikmişti karımı. Kocaman, kapkara ve kıllı sikli, hayvan gibi bir oğlan…
"Memnun musun kocacım...?" diye sordu.
“Evet karıcım... Çok güzeldi...”
“Hayallerin gerçek oldu sonunda.” Dedi karım.
“Ya sen? Sen...? Sen memnun musun...?" diye sordum.
"Belli olmuyor mu..?" derken memnun olduğu her halinden belli oluyordu karımın. Sonra elini kasıklarına götürüp amını okşamaya başladığını gördüm.
"İçimi nasıl doldurmuş...Öyle çok fışkırttı ki... Ahhhhhh çok güzeldi..." diye fısıldadı,
"Tüm hayatında senin kadar güzel bir kadını sikmemiştir. Hele senin gibi türbanlı bir kadından bunu asla beklememiştir.” Dedim.
“Sikilmiş amımı yakından görmek ister misin?” diye sordu karım.
“Bilmem ki” deyince hadi bak.
“Nasılda bollaştırdı amımı” diyerek sırtüstü dönüp bacaklarını açtı ve dizlerinden büküp karnına doğru çekti. Bende aşağı kayıp, başımı bacaklarının arasına soktum. Gerçekten müthişti görüntü. Tıpkı söylediği gibi, Açık duran amı bel doluydu hala. Kasıkları tümüyle vıcık vıcık bir haldeydi. Burnuma, her zaman alışık olduğumdan farklı kokular doluyordu. Karımın amının o baş döndürücü güzel kokusuna, şimdi genç oğlanın bellerinin değişik ve keskin kokusu da karışmıştı. Sikim yine kalkıp, alabildiğine sertleşmişti. Karımın yüzüne bakınca, yapacağımı merak eder halde o da bana bakıyordu. Büyülenmiş gibiydim. Manzara beni bir mıknatıs gibi çekiyordu kendine. Birden yüzümü kasıklarına gömdüm. O kocaman, kapkara, kıllı genç oğlanın sikinin girdiği yere ağzımı dayamıştım. Koku çok daha keskinleşmişti şimdi. Genç oğlanın döllerinin hafif tuzlu tadını ağzımda hissettiğim anda kendimi kaybettim. Dudaklarımı, karımın amının şişmiş dudaklarına yapıştırıp emmeye başladım birden. Hırsla emiyor, yalıyor, öpüyordum artık. Kendimi, şimdiye kadar hiç tatmadığım inanılmaz bir zevkin pençesine kaptırmıştım. Uzun uzun yaladım karımın amını. Sonra dilimi, amına sokup çıkarmaya. Kendimi öyle kaptırmıştım ki, dudaklarımı o hala açık duran amına yapıştırıp emmeye başladım. İçindeki belleri çekip boşaltmaya çalışıyordum adeta. Karım, zevkten çıldırmıştı bu arada. Yatağın üstünde çırpınıyor, inliyor, çığlıklar atıyordu.
"Ohhhhhh...Çok güzel kocacım devam et...Ohhhh çok güzelllll..." Sikimi, o kocaman genç oğlanın sikinin girip çıktığı amına sokmak ve döllerimi bu kez oralara fışkırtmak istiyordum. Döllerim karımın amındaki oğlanın dölleriyle karışsın istiyordum. Doğrulup dizlerimin üstüne kalktım. Sonra karımın bacaklarından birini yakalayıp havaya kaldırdım. Zevkten kısılmış gözlerle bana bakıyordu. Biraz sokulunca, sikim yolunu kendiliğinden buldu ve amının dudakları arasından kayıp içine gömüldü. Vıcık vıcıktı karımın amı. Ateş gibi yanıyordu. Karıma pompalamaya başladım.
"Ohhh sik beni..." diye inledi karım,
"Sik beni n'olur... Sikilmek istiyorum... Ohhhh sikilmek istiyorum... Sik beni hadi..." Zaten durmamı istese bile duracak bir halde değildim. Sikim amına girip çıktıkça, içindeki belleri de genç oğlanın dölleri sikime bulaşıyor, taşaklarıma akıyordu. Hızlıca sert bir şekilde sikiyordum karımı. Vücudu yeniden titremeye başlayan karım, bugün sayısını hatırlamadığım şekilde bir kez daha boşalıyordu. Karım iyice çıldırmış, zevkten kendini kaybetmişti. İnanılmaz tahrik edici zevk çığlıkları atıyordu. Son bir kez sertçe sikimin karımın amına geçirdim. Kasıklarımız birbirine birleşmiş halde kaldım. Birdenbire döllerimi karımın amına fışkırtmaya başladım. Karımı sıkıca sarmış döllerimi amına akıtıyorken, genç oğlanın dölleriyle benim döllerimin birbirine karıştığını hissediyordum.
Artık hayatımız değişmiş yeni bir hayata yelken açmıştık.
303 notes · View notes
oyaylmz · 2 years
Text
Türbanlı Karım – 1. Bölüm
Berat ben. 30 yaşındayım. 28 yaşındaki karım Rümeysa 1.60 boyunda, 53 kiloda, esmer ve tatlı bir kadın. 5 yıllık evliyiz ve mutlu bir beraberliğimiz var. Seks hayatımız da aktif ve güzel ama gittikçe monotonlaşan. Henüz daha çocuğumuz yok. Ergenliğe ulaşıp da cinselliği öğrendiğimden beri ailemin kadınlarını hep başka erkeklerle hayal etmiştim. Annemi başka erkeklerin altında sikilirken, kız kardeşlerimi de arkadaşlarımın siktiğini hayal ediyordum. Başta utanç verici olsa da durum yine de otuz birlerimin hayal kahramanlarıydı. Tabi hepsi fantezi olarak kalıyordu. Evlenince bu durum değişmemişti. Şimdi de karımın yabancı adamların siktiğini hayal etmeye başlamıştım. Bunlar sadece bir fantezi, bir hayalden öteye geçmiyordu. Özellikle yaz aylarında karımı ailesini görmesi için Erzurum’a yollardım. Evde yalnız kaldığım zamanlar da porno siteleri girer özellikle karısını siktiren adamların videolarını izlerdim. Özellikle kurgu olmayan amatör filmler beni çok ediyordu. Mutaassıp bir aileyiz. Karım türbanlıdır. Yatakta fantezilerimizi bir yere kadar yaşayabiliyordum. Evde seksi çamaşırlar giyiyordu karım. Karımı o seksi çamaşırlar içindeyken ona bakarak otuzbir çekiyordum ama en çok istediğim şey olan başka bir erkeğin altında zevkten inlemesini, başka bir yarak amına girerken bağırmasını izleme isteği bir fanteziden öteye geçemiyordu. Defalarca bunu karıma anlatmayı istedim ama ne tepki verecek bilemiyordum. Kaç defa amının içindeyken bana başka bir adamın adıyla seslenmesini istediğimi söylemek istemiştim ama olmuyor yapamıyordum. İnternette benim gibi erkeklerin olduğu insanlarla tanışıyor, onlarla konuşuyordum. Beni karımla konuşmam için cesaretlendirenler oluyordu. Bazı adamlarda bana karımı nasıl siktiklerini anlatan hikayeler yollayanlar bile vardı. Bir plan yaptım. Önce karımın aklındakileri öğrenmem gerekti.
O gece yaptığımız seksin ardından yatakta sarılmış yatıyorduk.
“Aşkım…” dedim tüm cesaretimi toplayarak.
“Efendim…” diye cevapladı karım.
“Yanlış anlamazsan bir soru sormak istiyorum.”
“Ne soracaksın ki yanlış anlayayım?”
“Ben ilk erkeğin miyim?” diye sorunca yattığı yerden bana döndü ve,
“O nasıl soru öyle, hatırlamıyor musun ilk gecemizi? bakire olduğumu sende gördün. Kanlı çarşafı gururla vermiştin annene…”
“Evet biliyorum, hiç erkek arkadaşın olmadı mı benden önce?”
“Bunca yıldan sonra böyle bir soruyu neden soruyorsun? Ne var aklında senin?”
“Merak ettim sadece…” Bağırmaya başlayan karım,
“Beni ne sanıyorsun sen? Orospu muyum ben?”
“Onu demek istemedim canım.”
“Ya ne demek istedin? Erkek arkadaşım var mıymış da… beni başka kadınlarla karıştırma Berat Efendi.” Hışımla kalkan karım ışığı yaktı ve
“Çık git salonda yat, istemiyorum yanımda seni.” Diye çıkıştı. Böylece karımın aklındakileri öğrenmiş oldum. Benden önce erkek arkadaşı olup olmadığını sorunca böyle tepki veren karıma, aramıza başka bir adamı alalım desem ne tepki verirdi tahmin bile edemiyordum. O gece salonda uyudum doğal olarak. Sabah erkenden kalkıp işe gittim. Gün boyu yolladığım özür mesajlarıma cevap bile vermedi karım. Akşam eve varmadan önce sipariş ettiğim orkidelerin işe yaramasını umut ederek yola koyulmuştum. Zile bastım birkaç defa, açılmadığını görünce anahtarımla kapıyı açmak için cebimden anahtarı çıkartmayla uğraşırken, kapının açıldığını gördüm. Karım üzerinde ayak bileklerine kadar uzanan mavi elbisesi, başında da desenli, ipek Vakko eşarbıyla karşımda duruyordu. Yapmış olduğu hafif makyajıyla yine çok güzeldi.
“Hoş geldin kocacım” dedi. Sanırım orkideler işe yaramıştı.
“Hoş bulduk aşkım” Diyerek içeri girdim. Yemek boyunca çok fazla konuşmadık. Konuştuğumuz birkaç cümle de iş hakkındaydı. Karım masayı topladıktan sonra,
“Kahve içeriz değil mi? hem de biraz konuşuruz.” Dedi. Konuşmak? Ne hakkında olabilir ki acaba diye düşünürken
“Dün gece biraz aşırı tepki vermiş olabilirim, özür dilerim.” Diye devam ederek mutfağa yöneldi. Balkonda oturmuş karımı beklerken söylerimi düşünüyorken, karım yanıma gelip oturdu. Konuyu ben daha açmadan karım,
“Dün gece için bir kez daha özür dilerim. Aşırı tepki verdim. Beklemediğim bir soruydu.”
“Ben özür dilerim canım. Sormamalıydım sana böyle bir soruyu.” Diye cevapladım.
“Ama sordun… Kaç yıldan beri evliyiz, neden bugün? bunun bir sebebi olmalı.”
“Bir sebebi yok aslında. Öylesine sormuştum.” Diye kaçamak cevap verdim.
“Evlenmeden önce çok fazla birbirimizi tanıma fırsatımız olmadı. İkimizin de bir geçmişi var elbette. Sana hiç sormadım evlenmeden önceki hayatını. Merak ta etmedim. Sen neden merak ediyorsun benim geçmişimi?” karımın böyle yumuşamış olduğunu görünce içimdekileri anlatmaya karar verdim.
“Daha birbirimizi tam olarak tanımıyoruz bile. İçimdeki diğer beni bilsen yüzüme bakmaz, hemen terk edersin beni.”
“O zaman neden birbirimizi tanımaya neden başlamıyoruz. Sırlar olmadan, yalan olmadan. Görünüşe göre başka bir Berat daha var. Mesela neden dün gece o soruyu bana sordun? Bununla başlayabiliriz.” Karımın elini tuttum ve gözlerine bakarak,
“Umarım diğer Berat ’tan nefret etmezsin.” Dedim.
“Nereden ve nasıl başlayacağımı bilmiyorum. Bunun nasıl başladığını bilmiyorum. Sanırım 15li yaşlarımdaydı. Cinsellik nedir öğrenmeye başlamıştım. Bol bol mastürbasyon yapıyordum. Dişi sinek bile aletimi kaldırıyordu. Çevremizi biliyorsun malum öyle fazla açık kadın yoktu. Hepsi kapalı. Komşu teyzeleri hayal ediyordum mastürbasyon yaparken. Fantezilerim hep orta yaşlı evli olgun kadınlar hakkındaydı. Annemle pazara giderdim. Pazarcıların anneme bakışlarını görürdüm. Ağızlarının suyu akardı. Annemi bilirsin güzel kadındır. Hep güzel giyinirdi. Makyajsız hiç çıkmazdı dışarı. Kapalı giyinse bile hep bir seksapeli olurdu. Bazı geceler babamla olan sevişmelerine şahit olmuştum. Bu sevişmeler hep o pazardan döndüğümüz günlerde olurdu. Annemlerin seksi benim mastürbasyonlarımın malzemesi olmuştu artık. Sonra başka erkekler girdi fantezilerime. Annemi onlarla seviştiriyordum. Bildiğim erkekler, bakkal, manav, kasap, tüpçü… Annemin onlarla seks yaptığını hayal edip duruyordum. Kendimden utanıyordum böyle şeyler düşündüğüm için. Bir daha olmayacak, bir daha düşünmeyeceğim bir daha böyle sapıkça şeyleri diyordum kendi kendime… ta ki bir sonraki mastürbasyona kadar.” Ben konuştukça sessizce dinleyen karımın şaşkınlığı yüzünden okunuyordu.
“Seninle evlendim. Aklıma gelmiyordu artık böyle düşünceler. Seninle mutluydum…” dedim ve sustum… kelimeler boğazıma düğümlenmiş çıkmıyordu. Karım yardımcı oldu bana
“Evet mutluydun… sonra…” dedi.
“Sen hatırlamıyorsundur bile belki ama o gün benim hala aklımda.” Şaşkınlıkla karım
“Hangi gün?”
“Sana demiştim hatırlamazsın diye. Sanırım iki yıl önceydi. Pazar günü seninle alışverişe çıkmıştık. Manava gitmiştik.” Karımın yüzünden hatırlamaya çalıştığını anlamıştım.
“Çok güzeldin yine o gün. Manavın çırağı seninle ilgileniyordu. Fakat biraz ötenizde başka bir adam sürekli olarak sana bakıyordu. Kapalıydın, erkekleri tahrik etmiyordun ama adamın gözleri üzerindeydi. Adam kırkın biraz üstünde olmalıydı. İnce ve esmerdi. Uzun sakalları vardı. Kısacık kesilmiş, kıvırcık saçları vardı. Gözlerini sana öyle bir dikmişti aklından neler geçiyor diye düşündüm. Belki de aklında seni soyuyordu o anda. Sonra yanına geldi. Yaşlı adam seninle bizzat ilgilenmeye başladı. Sizden uzakta olduğunuz için duyamıyordum konuştuklarınızı. Adamın gözleri ise sürekli hareket halindeydi. Vücudunu didik didik ediyordu kapkara gözleriyle. Sanki içine düşmüştü senin. Bu arada, genç çırak da yanınızdaydı sürekli olarak. Sen adama bir şeyler söylüyor, adam çırağa talimat veriyor ve o da istenen meyveleri poşetlere doldurup tartıyordu. Ama çırağında gözleri, sürekli senin üstündeydi. Sen farkında mıydın bilmiyorum ama pekte rahatsız değildin bakışlardan. Belki de farkında bile değildin seni gözleriyle dikizlediklerini. Bir ara çileklere bakmak için öne eğilmiştin. İki adam arkanda kalmışlardı. İkisinin de gözleri, hemen önlerindeki o inanılmaz güzel kalçalara kilitlenmişti. Giydiğin o uzun eteğin altından çıkık yuvarlak kalçaların gözleri önünde sergileniyordu. Kısa bir süre için birbirlerine baktılar. Birden gözlerim, yaşlı adamın pantolonunun önünde meydana gelen kabarıklığa takıldı. Adamın aleti kalkıp, kocaman olmuştu. Gözümün önünde olan bu kısacık an içimdeki o şeyi yeniden ortaya çıkardı. Gördüğüm manzara beni de tahrik etmişti. Aletim sertleşmeye başlamıştı.” Sözümü bitirmeden karım
“Ne! Adamlar resmen orada gözleriyle soymuşlar beni. Sende ses çıkarmadan öylece izledin olanları…” sesinde bir kızgınlık yoktu.
“Ne desen haklısın. Hoşuma gitmişti. Ama şunu da unutma o gece hayatının en güzel seksi yaşadığını söyledin gerdek gecesinden sonra ki.”
“Evet öyleydi. Gerdek gecemizden sonraki yaptığımız en güzel seksti. Sebebi demek buymuş.”
“Aslında o gece seni o yaşlı adamla düşündüm” diye mırıldandım… şaşkınlığı daha da artan karım,
“Nasıl yani…”
“Duydun işte. O gece seninle beraber olan adamın, o manavın olduğunu düşündüm. Kendimi manavın yerine koydum…” bunları söylerken utanmış başımı öne eğmiştim.
“Başka?” dedi karım.
“Başka…Ne???”
“Başka kimlerle düşündün beni? Kimlerle seviştirdin beni hayallerinde?” şaşırma sırası bana gelmiş karıma bakarken,
“Gerçekten duymak istiyor musun?”
“Söz verdik… Sırlar yok artık. Söyle… Kimler yaptı beni?”
“Manav, tüpçü, musluk tamircisi, bakkal…” sözümü kesen karım
“O kadar çok kişiyle mi?” cevap vermedim. Pantolonumun önündeki kabarıklığı fark eden karım oturduğu yerden kalkıp, yere dizlerimin arasına oturdu. Elini uzatıp, pantolonumun üstünden taş gibi olmuş sikimi okşamaya başladı. Yüzündeki şehvetli ifadeyi görebiliyordum. Sanırım konuşmamız onu da mı tahrik etmişti.
"Demek birilerinin bana bakıp sikini kaldırması, beni gözleriyle sikmesinin, hoşuna gidiyor." İlk defa sik kelimesini kullanıyordu. Mufazakar türbanlı karımın ağzından “Sik” kelimesini duymak beni şaşırtmıştı. Söyleyecek bir şey bulamadım. Gerçekten de tıpkı onun söylediği gibi oluyordu. Müthiş heyecanlanıyordum. Sikim neredeyse patlayacak gibiydi. Karımın parmakları da, aklımın başımdan iyice gitmesine neden oluyordu.
"Hadi gel yatağımıza gidelim..." dedi karım birden,
"Yatağımıza gidip sikişelim n'olur... Canım sikilmek istiyor kocacım.” Neredeyse koşarak yatak odamıza çıktık. Üstümüzdeki giysileri yırtarcasına çıkarıp, kendimizi geniş yatağın üstüne attık. Beni sırtüstü yatırıp, bir bacağını üstüme attı karım. Bir eliyle sikimi okşuyor ve gözlerimin içine bakıyordu. Yüzündeki ifadeden azgınlığı belli oluyordu. Boynundan tutup onu kendime çektim ve çılgın gibi öpüşmeye başladık. Dilimi yakalayıp ağzının içine çekti ve emmeye başladı. Gözlerini kapamış, emiyordu dilimi. Parmakları da sikimin çevresine sımsıkı dolanmış, yukarı aşağı hareket ediyordu. İnanılmaz derecede heyecanlanmıştım yine.
Dilimi bırakıp başını kaldırdığında, yeniden göz göze geldik.
"Ohhh kazık gibi oldun… daha önce böyle sertleşmemiştin. " dedi sonra da,
"Demek hoşuna gidiyor? Başkalarının beni sikmek istemesi. Hadi söyle bana... Söyle hoşuna gittiğini... Ohhhhh..."
"Evet..." diye itiraf ettim mırıldanarak. Düşündüğümden daha kolay olmuştu bunu karıma söylemek.
" Hoşuma gidiyor... Hem de çok hoşuma gidiyor..."
"Ohhhhhhhh..." Birden hareketlenip, ters olarak üstüme çıktı karım.
Kalçaları yüzümün hizasında, havadaydı. Belini iyice çukurlaştırdığı için, her zaman olduğu gibi, amının kıllarını iyice temizlemişti. Bir resim kadar güzel amı, şimdi susamış bir ağız gibi açılmıştı. Vıcık vıcık sulanmıştı. Karım sikimi sıvazlamayı sürdürüyordu. Yıllardır içimde tuttuğum, kimseye anlatamadığım duygularımı ortaya çıkarabilirdim.
"Güzel miyim...?" diye sordu birden.
“Çok güzelsin karıcım… harikasın…”
"Amım güzel mi...?"
"Hem de çok..." dedim. 5 yıllık evliliğimiz boyunca karım bir kere bile ağzına almamıştı. Bunu yapmasını istememiş olmama rağmen bir kere bile bunu yapmasını istediğimi söyleyememiştim ona. Sanırım benden cesaret alan karım,
"Biliyor musun ne düşünüyorum sevgilim... O beni seyredip sikini kaldıran, beni sikmek isteyen, o gün gözleriyle siken manav, senin şimdi gördüklerini görebilseydi ne yapardı acaba..."
"Her halde kimse durduramazdı onu..."
"Yani..."
"Yani onu engellemek mümkün olmazdı..." –
"Beni sikerdi değil mi kocacım...? Kocaman olmuş sikini içime sokardı değil mi...? Ohhhhh sikerdi beni değil mi...?” başladığımız oyuna devam etmeye karar verdim. Karımın ağzından böyle ayıplı kelimeleri duymak hoşuma gidiyordu çünkü.
“Evet karıcım sikerdi. O kocaman sikini senin o amına sokardı.”
“Ohhhhh sikerdi beni..." Neredeyse belim gelecekti. Karım, benliğimin derinliklerinde gizli bir şeyleri bulup ortaya çıkarmıştı. Normalde kıskançlıktan çıldırmama neden olabilecek şeylerden söz ediyorduk ve ben bundan, akıl almaz bir biçimde hoşlanıyordum. Hoşlanmak ne kelime, öylesine tahrik oluyordum ki, kafayı yemek üzereydim.
- "Biraz daha konuşursan, belim gelecek..." dedim.
"Ne kadar güzel olurdu..." diye konuşmayı sürdürdü karım,
"Amıma, bir sikin girdiğini... kocaman olmuş sert bir sik... Kıllı, kapkara manavın siki... Ohhhhhh... ne kadar güzel olurdu değil mi? içime girerken sen yapardın kocacım?”
“Senin sikilmeni izlerdim. O ayının altında zevkten inlemeni izlerdim.”
Daha fazla tutamadım kendimi. Belim gelmeye başladı. Karım hızlıca sikimi sıvazlıyordu. İnanılmaz bir şekilde boşalıyordum. Döllerim karımın eline bulaşmıştı. Bugün hayatımızın ilkler günüydü. Sonra karım kalçalarını indirip, amını ağzıma yapıştırdı. Vücudu dalga dalga sarsılıyordu. Am suları ağzıma, hatta boynuma akıyordu. Karımda boşalmıştı.
626 notes · View notes
oyaylmz · 2 years
Text
Aldatan Kadınların Hikayeleri 2
Aldatan Kadınların Hikayeleri 2
Günümüzde erkekler kadar kadınlar da eşlerini aldatmaya devam ediyor. Yıllarca evli kalan çiftler birbirlerinden gizli saklı bir dünya kurarak bastırılmış duygularını açığa vurarak farklı heyecanlara yelken açıyor. Bunu yaparken de öyle gizli saklı yapıyorlar ki kimsenin ruhu duymuyor. Birazdan okuyacağınız hikaye yaşanmış bir aldatma hikayesidir. Hikaye E.Y isimli kadının kendi ağzından…
Tumblr media
View On WordPress
34 notes · View notes