Şu an yanımda tüm dünyadan sakınmak istediğim bi insan var ben ne zaman böyle hissetmeye başladım, sanki o olduğu için güneşli hava ve sanki kışlar daha yumuşak?

Bu yılın benden aldığı şey güven duygusu oldu, birçok şeye karşı şüphe duyarak yaklaşıyorum hep bi noktada yanılgıya düşeceğime emin bir tedirginlikle adım atıyorum. Ama her şeye rağmen son düzlükte öyle bir sevgi kondu ki yüreğime, ben her gece buna şükrederek uyuyorum. 31.12.21

Zamanında yokluğu sebebiyle ağladığım insanın bu kez yokluğu için şükrettim. Her şey ama her şey olması gerektiği için oluyor artık bundan eminim.

İnsan mutluluktan da ağlarmış.

25.12.21

Beni sevmek zorunda değildi, ama sevdi. O geldiğinden beri benim dünyamın perdeleri aralandı.

"en uzun gecem 21 Aralık değildi" diye tweet atmamın üzerine, sevdiğim adam gelip "o gün yanında olmadığım için özür dilerim" dedi, o kötü günümden çok sonra kendisiyle tanışmış olmama rağmen, sanki o gün gözyaşlarımı silmiş gibi hissettim. Sevildiğini hissetmek böyle bir şeymiş

Mutluyum ve huzurluyum. Böyle olduğumda, dünyayı tüm kirine pasına rağmen kucaklamak istiyorum

9.11.21

by Phạm Minh

Bazen içinden çıkamadığın, yüreğini sıkıştıran bir şeyi kime anlatacağını ve kimin iyi geleceğini bilirsin ama ona gidemezsin, arayamazsın. Ve kimseye de bir sey anlatamazsın

Meow

Durup sadece bakıyorum, zaman zaman içimde bir şeyler kırılıyor sesini sadece ben duyuyorum

Kalabalığın arasında bir insanı çekip aldığınızda, bu insanın yokluğu hiç fark edilmez. Ancak sayılabilen bir azınlıktan bir kişiyi çıkardığınızda işler tersine döner. Bu insanın kalbinde de, dünyanın herhangi bir köşesinde de böyledir

Şefkatsiz ve sevgisiz kalan her şey, içten içe çürümeye ve yok olmaya mahkumdur.

ISMO HOLTTO - Skibotn, Norway, 1967.

"Annemi sevmek zorundaydım. Ama bu köpeği sevmeye kimse beni zorlamadı. Biliyor musun Tomas... Belki de... Belki de onu senden çok seviyorum. Çok değil. Daha sağlıklı bir şekilde yani. Onu kıskanmıyorum. Farklı olmasını istemiyorum. Ondan hiçbir karşılık beklemiyorum."

The Unbearable Lightness of Being (1988)