Küçükken hasta olmak isterdim hep. Gider yağmurun altında ıslanırdım, kışın kalın şeyler giymezdim pek annem zorla giydirir di. Hasta olmak isterdim çünkü; hasta olursam babam beni sever, sarılır, öper sanırdım. Fakat öyle olmazdı, babam yüzüme bile bakmazdı. Çok sonra anladım. On yaşındayken, babamın beni hiç bir zaman sevmeyeceğini. Anladım anlamasına da, hâlâ hazmedemiyorum...
Bakın Nilgün Marmara “İnsan büyüdüğünü ne zaman anlar?” sorusunu nasıl cevaplamış: “Eskiden yaşansa dokuz köyü ateşe vereceğin şeylere kibrit bile yakmıyorsun. Tahammül etmeyi ve şaşırmamayı öğreniyorsun.
Artık hiçbir şeye şaşırmadığım fark ettiğin gün büyüdüğünü de fark etmiş oluyorsun aslında.”