Tumgik
#yasak sevişmek
yorgunherakles · 1 year
Text
galiba eski liman üzerindesin..
attila ilhan - sen benim hiçbir şeyimsin
35 notes · View notes
aristotr · 2 years
Text
Tumblr media
Samsun’da bayram ettiğimiz bir sabah. Hazlar doruklarına tırmanıyordu şafağın.
6 notes · View notes
h-ellp · 5 months
Text
yasak sevgilim bize sevişmek yasak.
70 notes · View notes
kiymiik · 5 months
Text
'bu şarkı sevişmek için uygun değil' demek yasak.
15 notes · View notes
adam-slx · 9 months
Text
içimizdeki ölçü birimleri /okuma süresi yaklaşık 7 dakika
içinden ne geliyor? insanlığı kurtarmak mı? hayır. (uzatarak) hepsinin................ (noktaları biliysiniz) kurtulmuş herkes. kimsenin daha fazla kurtulmaya ihtiyacı yok. (imkanım olsa dünyanın iyiliği için hepsinin kökünü kuruturdum)
nasıl yaşamalı? sorusu insanın cevabını hayat boyu vermeye çalıştığı bir soru. insan kabul edilen herkesin kafasında bir yerlerde olmalı bu. hayat sorusu da cevabı da herkesin kendi götünde saklı kocaman bir yarrağa benziyor.
daha kendime yarrak girmemişken bu soruya verilen cevaplarım vardı. bunlar değişti. hislerim, alışkanlıklarım, yaşım, çevrem kaynaklı bir değişim olmalı herhalde. önemli olan merak ettiğim, özlediğim ve daha iyi olduğuna inandığım bir çok şeyin manasız olduğunu anladım. kısalık, uzunluk, incelik, kalınlık (içimde saklı olanın ölçü birimi) vazgeçilmez gördüklerimin hiç anlamı yok, insanların bütün afra tafraya rağmen sonunda keyifleri ne derse onu yaptıklarını ve yaptıklarının çok zaman yanlış olduğunu gördüm. büyük laflar gerçekte küçük tutkulara geçerlilik sağlamak için üretiliyor...
doğru yaşamak diye bir şey var mıdır? önceden herkese göre değişir diyordum. artık, hayır, o kadar da değişmez diyorum. eğer gidebileceğiniz sonsuz sayıda yol varsa; yaşamak için, sonsuz değilse de saymak istemeyeceğiniz kadar var; herhangi birinin diğerlerinden daha doğru olması için de bir sebebiniz yoksa; herkes kendine göre yaşasın dersiniz.
ancak herkes kendine göre yaşasın demek gerçekte güçlünün borusu ötsün ve insan, çoğunun hayatını idare edecek kadar bile aklı olduğundan şüphelenmeye başladığım insan, renkli, çekici, kolay, ucuz neyse onu tercih etsin demektir. ve öyle oluyor, insanlar kendilerini bugüne getiren değerleri sermaye yapıp yeni değerler üretmek yerine, en ucuzundan, çalışmadan, kafa yormadan, inanmadan bu değerleri satıp, onları ayağa düşürüp kendilerini de, hayatlarını da ucuzlatıyorlar.
cinselliğin yasak olduğu yerde meme/göt (erkek kişisi için) gösterip ilgi çekmek kolaydır. peki bu yasak kalkarsa ne göstereceksin? kadın güzelliği erkeğin götü artık bizi ilgilendirmediği zaman ne göstereceksin? şimdiden mesele daha ilginç, daha çarpıcı fotoğraf bulmak anlamına gelmeye başlamadı mı? şuh poz vermiyorsa, hangi organının ortada olduğu önemli değil.
çoğunun ayık olduğu yerde kendini içkiye vurup rahatlamak kolaydır. peki ya hepimiz doğru yolun bu olduğuna kanaat eder, akşam konuşur konuşur, sabah hepsini unutursak ne olacak? insanlar tadını çıkardıkları konforun başkalarının konforsuzluğu sayesinde yaşanabildiğinin farkında değiller mi?
kendimi tutmasam sen o kadar serbest olabilir misin? (aha içime sakladığım bir kalın kısa daha buldum, kalın kısası en zor olanı girmesiyle çıkması bir, hiç boş kalmıyor... tecrübeyle sabit)
kant’ın söylediği her şeye inanmam ama bu konuda ona hak veriyorum: bir şeyin doğru olup olmadığına karar vermek için herkesin bunu yaptığı durumları göz önüne alalım.
cinselliğin tamamen ve her anlamda serbest olması, misal, herkes için geçerli olsun. evlilikleri, beraberlikleri ortadan kaldıralım, neticede biriyle sevişmemin başkasına bir zararı yok, iki kişi arasındaki bir mevzu; basit bir eğlence, kim ne diyebilir?
ne olur bundan sonra? herkesin karşı cinsden arzuladığını daha rahat hayata geçirme imkanı olur. (eşcinsenlleride koyacaktım, doğru cümleyi bir saattir düşündüm bulamadım). kimseye aşık olmak gerekmez, zaten sikişmek dürtülerin bir dışavurumudur sevişmek. aşık olunca daha kolay atlatmak mümkün olur. kadın da erkek de cinselliğini sonuna kadar yaşayabilir.(burda eşcinselleri belirtme gereğini duymadım düşünmeden geçtim) birine adres sormak kadar kolay olsa mesela: sizinle şuracıkta sikeşelim mi? olur tabi, otobüs bekliyordum ama bir sonrakine binerim.
sonunda insanın daha da yalnızlaşması, cinselliğin adi bir vaka haline gelmesi. belki bu yüzden cinayet işlenmemesi, insanların kavga etmemesi, boşanmaması, ama zaten kimsenin umurunda olmaması. zira bu kadar rahat bir cinselliğin sonunda erkek de, kadın da, bir sözleşme ihtiyacı içinde olmayacaktır. herkesin herkesle her şekilde beraber olmasının sonu, kimsenin kimseyle beraber olmayışıdır. insanlar sizinle gidip şuracıkta sikeşelim mi? diye bile sormayacak, soran olsa bile, otobüs bekliyorum, şimdi olmaz cevabını alacaktır.
çünkü bir sonraki durakta da bulabilirsin aradığını.
neden tanımadığım ve asla bana yük olmayacak biriyle bir iki saatliğine vücut sıvısı üretmek varken, birinin kaprisini, derdini, hayatını çekeyim?
insanın rahatlamasına yardım eden tüm konfor biçimleri buna benziyor. bunların bir özgürlük konusu olması, ancak bazılarının –hatta çoğunluğun– onlara yanaşmamasından dolayı. bütün çocuklara süt yerine bira içirmek, misalen, birayı çok seven insanların da işine gelmez. kimsenin ayık gezmediği bir dünyada yaşamak da öyle; garson ayık değilse sana bira yerine şarap getirir, hesabı şişirir, kimse kimseye güvenemez, zira belli değil, ne yuttun, ne yedin, ne içtin; söylerken kafam yerinde değildi dersin geçer gider tüm sorumluluk. kimsenin kimseye ayık mısın deme hakkının olmadığı bir dünyada yaşasak, misal, kim kiminle hangi anlaşmayı yapabilir?.
modern insanın verdiği cevap şuna benziyor: biz tamamen sınırları kaldıralım demiyoruz, çocuklara bira vermek tabii ki doğru değil, çalışırken içmek de öyle, insanların bu kadar rahat cinsellik yaşamalarını istemiyoruz, sadece şimdikinden azıcık daha serbest olsalar yeter.
ah, evet, tabii ki, bir yerlerde sınır olmalı, o aptal vecizenin tabiriyle benim hürriyetim, senin hürriyetin falan filan. peki sevgili dostum* , kim karar veriyor bu sınırlara? neden sen kendinde böyle bir hak görüyorsun? kimsin ki doğruyu eğriyi benden daha iyi biliyorsun? yani içki içmenin gerçekte güzel bir şey olduğuna ve bunun çocuklara zararlı ama büyüklere faydalı olduğuna kim karar veriyor?
insanlar böyle doğrusunu kim belirliyor konularında sözleşme yaparlar. kimse için ideal durum değildir bu, evet, ama insanların buluştukları bir nokta vardır ve davranışlarını kontrol etmenin güvensizlikten daha kolay olduğuna karar verirler.
evlilik ne kadın için, ne erkek için ideal bir durumdur, ancak biyolojik ve sosyal şartlar öyle bir noktada buluşturmuştur (şartlarınıza sokam) insanları. bazılarının içki içip, bazılarının içmeyişi de aynen öyledir, içmeyen biri içenlerden hazzetmez, içenler de içmeyenlerden hazzetmez,(alın size bir oy verme nedeni daha) aralarındaki sözleşme, yani gidip birilerini içtiğinden dolayı saldırmamaları, onların da içmeye zorlamayışları herkes için hayatın en kolay noktasıdır. (paranteze ters düştü ama olsun)
benim böyle sözleşmelere uymam, sözleşmenin karşı tarafının yaptığının doğru olduğuna inandığım anlamına gelmez. (he kurnaz beni köşeye sıkıştıracaktın değil mi, yemedi mi, istersen uzun incesi var yen mi)
modern hayat biçimi, daha doğrusu gelenekleriyle dalga geçen ve onun sınırladığı her şeyi baş aşağı ederek eğlenenlerin hayat biçimi çok renkli üretimlerin olduğu, keyif içinde ömrünüzden mezun olmanın yollarından biri gibi görünüyor. gelenekleriniz de, toplumunuz da aptalından, bönünden, çirkininden kıtlığın çekilmediği kaynaklardır. ucuz yoldan eğlence sunar. yine de konu doğru nedir? sorusuna geldiğinde, modernlik de, eleştirdiği, güldüğü, dalga geçtiği gelenekler kadar –belki daha da fazla– yanlıştır. ama modern insan bu yanlışların hemen hepsini kendine ezeli hak olarak görür. değiştirilmesi, sorgulanması teklif dahi edilemeyen haklar, özgürlüğün gerçek anlamı, doğru nedir diye sormak yerine, özgürlük der, yapabilir miyim, yapamaz mıyım? yaparsın, ama yapmak doğru mudur? cevabını aradığımız asıl soru budur.
demokrasi veya özgürlük benim açımdan sadece bir sözleşme anlamına geliyor. sike sike zorla yapılmış bir sözleşme. doğrunun kendisi değil, daha büyük yanlışların önüne geçen bir sözleşme. bir gün değişmesi mümkün –ve elbette doğru lehine değişmesi için kavga ettiğim bir sözleşme.
bende değişen şey işte bu: özgürlüğün kendisinin herhangi bir anlamı olmadığını anlayışım, özgürlük içine hayatı doldurduğumuz bir bardak olabilir ama içini neyle dolduruyorsan, bardağın tadı odur…
bardağını özgürlükle doldurmak niyetindeyse insan, konfor fısıltılarından çok, ağacın meyvesine ve ağacı kimsenin sahiplenmemesine bakar.
(* seviştiğim olarak yazacaktı ama siz sikiştiğim anlayacağınız için yazarı tarafından son anda değiştirilmiştir)
3 notes · View notes
gundemarsivi · 15 days
Text
Tumblr media
Kızını Dövmeyen Dizini Döver
✍🏻 Yılmaz Dikbaş
https://www.gundemarsivi.com/kizini-dovmeyen-dizini-dover/
Kadın cinayetleri her geçen gün artarak sürmektedir.
İşte, beş yılda öldürülen kadın sayıları:
2015 yılında 303,
2016 yılında 328,
2017 yılında 409,
2018 yılında 440,
2019 yılında 374
Son 10 yılda Türkiye’de 4197 (dört bin yüz doksan yedi) kadın öldürülmüştür.
Dünyada en çok kadın cinayeti işlenen ülke Türkiye’dir.
Bu neden böyledir?
Kadın öldüren caniler ne tür bir iklimde yetişmektedir?
İşte başlıca etkenler:
KADINA ŞİDDET İÇEREN ATASÖZLERİ VE DEYİMLER
Türk erkek çocukları okullarda şu atasözlerini öğrenir:
Kızını dövmeyen dizini döver.
Kızın var mı, derdin var.
Kadın, erkeğin şeytanıdır.
Kadı, erkeğin çarığı gibidir. (Yani istediği zaman çıkarıp atar)
Kızın var, sızın var.
Oğlan doğuran övülsün, kız doğuran dövülsün.
Anasına bak, kızını al.
Saçı uzun aklı kısa.
Kızı gönlüne bırakırsan ya davulcuya kaçarya zurnacıya.
Babasının öğlu.
Karı gibi konuşmak.
Çocuksu kadın meyvesiz ağaca benzer.
Kocanın vurduğu yerde gül biter.
Kadının sırtından sopayı, karnından sıpayı eksik etmeyeceksin.
Kocamdır, sever de döver de.
Dua et, kadınsın!
Kır dizini otur evinde.
Elinin hamuruyla erkek işine karışmak.
KADINA ŞİDDET İÇEREN TÜRKÜLER, ŞARKILAR
Türk erkek çocukları şu tür türkü ve şarkıları dinleyerek büyür:
Trabzon Maçka türküsü:
Yavuz geliyor Yavuz da
Denizi yara yara
Kız ben seni alacağım da
Başına vura vura
Maçkalı erkek çocuklara ana babaları, yakınları ve de öğretmenleri SEVMEYİ öğretmiyorlar!
SEVMEYİ BİLMEYEN DÖVER!
SEVİŞMEYİ BİLMEYEN ÖLDÜRÜR!
İngiltere’de üniversitede ilk yıllarımda Amerika’nın Vietnam savaşına karşı yapılan protesto yürüyüşlerine katılıyor, yakamda üzerinde küçücük dört sözcük bulunan şu rozeti taşıyordum:
MAKE LOVE NOT WAR. Türkçesi: SAVAŞMA SEVİŞ.
Sevmek, aşık olmak ve sevişmek insanlara özgüdür.
Hayvanlar sevmez, aşık olmaz, sevişmezler. Sadece belirli zamanlarda, üreme amaçlı, çiftleşirler.
PKK yandaşı, şarkıcı İbrahim Tatlıses çığırıyor:
Kız ben seni vurmaz mıyım
Saçlarından asmaz mıyım
Karadenizli azmış nara atıyor:
Gelevere deresi iki dağın arası
Yüzünden silinmesin piçağumun yarası
Ünlü pop şarkıcı Erkin Koray‘ın “Deli Kadın” şarkısı:
Deli kadın hiç sen beni anlamadın
Sopa mopa kâr etmiyor taş kafana
Rana Alagöz, “Dayak Cennetten Çıkma” şarkısıyla kadınlara öğüt veriyor:
Sakın kızdırma onu
Döver pata pata
Sonra karışmam
O çok aksi pata pata
Bak dayak cennetten çıkma
Döver pata pata
Memeleri yeni tomurcuklanmış, hiç el değmemiş huriler erkeklere veriliyor, kadınlara ise dayak! İşte size cennet!
TÜRK FİLMLERİNDE KADINA ŞİDDDET
Türk erkek çocukları ve delikanlıları şu yerli filmleri izleyerek kadını tanır:
Kızını Dövmeyen Dizini Döver, Çaresizlik, Vurun Kahpeye, Leke, Neşeli Günler, Çöpler Köpekler, Gülen Gözler, Terazi. 9 aylık. Dört Yapraklı Yonca, Kuyu, Barda, Halam Geldi, Kurtuluş Son Durak, Killing İstanbul, İffet, Kadın Düşmanı.
KADINA ŞİDDET İÇEREN TÜRK TV DİZİLERİ
Türk erkek çocukları, delikanlılar ve de yetişkinler her akşam şu dizileri izleyerek ders alırlar:
Kızıl Goncalar, Ömer, Sen Anlat Karadeniz, Alemin Kralı, Unutulmaz, Ufak Tefek Cinayetler., Kızılcık Şebeti, Yasak Elma, Sadakatsiz, Hercai, Doğduğun Ev Kaderindir, Aşk Ağlatır, Hayat Devam Ediyor, Aşk-ı Memnu.
KURAN’DA KADINA ŞİDDET
Kadın katillerinin tümü “milli ve manevi” değerlere bağlı, muhafazakâr MÜSLÜMAN’dır.
İslam’ın kutsal Kitabı Kuran’da. Nisa Suresi 34. Ayet’de Allah. Erkek kullarına şu öğütü verir:
“Sadakatsizlık ve iffetlerinden korktuğunuz kadınlara önce öğüt verin. Sonra onları yataklarında yalnız bırakın ve nihayet onlarıevden çıkarın/bulundukları yerden başka yere gönderin/onları DÖVÜN.”
(Kaynak: Prof. Dr. Yaşar Nuri Öztürk. “Kuran-ı Kerim Meali-Türlçe Çeviri”)
Müslüman Türkler, Kuran’ı Türkçe okumadıkları için bilmezler!
Ama Müslüman Türk çocuklarının çoğu evlerinde, yukarıdaki Ayetin uygulamasını defalarca yaşarlar, babaları annelerini sık sık acımasızca DÖVER!
OSMANLI’DA KADIN
Altı yüz yıldan uzun bir süre (1300-1920) Anadolu Türk halkı Osmanlı’nın boyunduruğu altında kaldı.
Osmanlı’da kadın, ikinci sınıf vatandaş bile değildi.
Osmanlı’da kadın vatandaş değildi!
Nüfus sayımlarında, evlerde erkekler yazılırken kadınlar sayılmazdı! Yani Osmanlı, kadını insan olarak bile görmezdi!
Osmanlı’da kadın, alınıp satılan MAL’dı.
Osmanlı’da kadın, esir pazarlarında satılırdı.
Dillere destan Osmanlı Haremi’ndeki kadınlar, Avrupalı Hıristiyan/Yahudi kadınlardı. Avrupa ülkelerini işgalde Osmanlı, genç kadınları, kızları ve de parlak oğlanları esir alır, Payitaht’ta getiri, en güzelleri seçilip Saray’ın Haremi’ne gönderilirdi.
Harem, köle kadınlar hapishanesiydi!
Padişahlar bu kölelerle çiftleşirdi.
Değerli Dostlar.
Osmanlı’da kadın, çok önemli bir konudur.
Ben bu konuyu çok sağlam kaynaklara ve belgelere dayanarak, “KADININ ADI YOK” başlıklı bir makale olarak hazırladım. Bu makalemi, yine bu Facebook sayfamda bilgilerinize sunuyorum. Okumanızı öneririm.
Türk gençlerinin büyük çoğunluğu Osmanlı tarihini sağlam kaynaklardan okuyup öğrenmediler.. Osmanlı hakkında bildikleri uyduruk TV dizileri ve sözde tarih hocası, Osmanlı sevdalısı saray dalkavukları Prof. Dr. İlber Ortaylı ve Prof. Dr. Erhan Afyoncu’nun anlattığı masallardır.
KADIN CİNAYETLERİNE KARŞI ÖRGÜTLENEN KADINLAR
Özgür akıllı aydın kadınlar Türkiye’nin 81 ilinde ve birçok ilçede bir araya geldiler, kadına şiddete karşı örgütlenip dernekler kurdular.
İşte o dernekler:
Kadınlarla Dayanışma Vakfı (Birçok ilde şubeleri var), Mavi Kalem Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği, Kadın Hakları Derneği, Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu, Mor Dayanışma Derneği, Antalya Kadın Danışma ve Dayanışma Derneği, Mor Salkım Kadın Dayanışma Derneği, Edirne Kadın Merkezi Danışma Derneği, Erzurum Katre Danışma ve Dayanışma Derneği, İstanbul Mor Çatı Kadın Sığınağı, İzmir Kadın Dayanışma Derneği, Mersin Bağımsız Kadın Derneği, Mersin Mimoza Kadın Derneği, Fethiye Kadın Danışma ve Dayanışma Derneği, Bodrum Kadın Dayanışma Derneği, Van Star Kadın Derneği.
Kadına Şiddete Karşı örgütlenen tüm dernek ve kuruluşların yöneticileri ile tüm üyelerine sevgi ve saygılarımı yolluyorum…
Yılmaz Dikbaş
8 Mart 2024, Cuma
0532 233 31 52
#GündemArşivi #YılmazDikbaş #8MartDünyaEmekçiKadınlarGünü #8MartDünyaKadınlarGünü #KadınaŞiddet #Atasözü #ŞarkıSözü #NisaSuresi #KadınCinayetleri #İstanbulSözleşmesi #ToplumdaKadın #OsmanlıdaKadın #Kadınlarımız #Eğitim #Tarih
0 notes
fedaedildiler · 3 months
Text
Yasak sevişmek
1 note · View note
musstuffsworld · 1 year
Text
Tumblr media Tumblr media Tumblr media
KUR'AN’DA CİNSEL İLİŞKİDEN BAHSEDEN AYETLERDE, NEDEN KADINLARA HİTAP EDİLMEZ?
SORU DETAYI:
- MAİDE SÜRESİ 6. AYET VE NİSA SÜRESİ 43. AYETLERDE KADINLARA DOKUNMUŞSANIZ İFADESİ GEÇER, BU AYETLERDE NEDEN SADECE ERKEKLER MUHATAP ALINIR?
- OYSA KADINLARINDA GUSÜL ABDESTİ ALMALARI GEREKLİDİR. NEDEN EŞLERİNİZLE CİNSEL ILIŞKIDE BULUNDUĞUNUZDA DEMEZ DE KADINLARINIZLA İLİŞKİDE BULUNDUĞUNUZDA DER?
CEVAP:
- Kur’an’da cinsel ilişki konularında kadınlara değil de yalnız erkeklere hitap edilmesi, kadınlara karşı özel bir himayenin ifadesidir. Kadınların yaratılışında var edilen haya duygularına gösterilen bir nezaket ve nezahet dersidir. Çünkü, bu gibi konularda kadınların doğrudan muhatap alınması, onların o fıtri haya duygularını rencide edebilir ve onları incitebilir.
MESELA; Yusuf Suresinde Hz. Yusuf ile Züleyha’nın arasında geçen olaydan uzun uzadıya bahsedildiği halde, Hz. Yusuf’un ismi açıkça ve defalarca zikredildilirken, Züleyha’nın ismine bir defa bile yer verilmemiştir.
Kur’an’ın bu gibi ifadelerinde başka hikmetlerin yanında, kadınlar hakkında pozitif ayrımcılık yapılması, onlara karşı nazik davranılması konusunda insanlara adab-ı muaşeret dersleri verilmiştir.
- “Neden eşlerinizle cinsel ilişkide bulunduğunuzda demez de kadınlarınızla ilişkide bulunduğunuzda der?” sorusunda gelince:
NİSA SÜRESİ 4/43.AYET VE MAİDE SÜRESİ 5/6. AYETTE kullanılan “lâmestüm” (dokunma) kelimesi, yalnız cinsel ilişki manasına değil, aynı zamanda tenlerin karşılıklı olarak birbirine dokunması manasına da gelir.
Ayrıca bu kelime “lemestüm” şeklinde de okunmuştur ki, bu kıraate göre dokunma manası daha da ön plana çıkar.
Nitekim, Şafii mezhebinde bu mana tercih edilmiş ve erkekle kadının tenleri birbirine dokunması durumunda abdestlerinin bozulacağı hükmü kabul edilmiştir. (bk. Taberi, Maverdi, Razi, ilgili ayetlerin tefsiri)
Bu dokunma ise, yalnız eşler arasında değil, namahrem bütün kadınlar için geçerlidir.
İşte Kur’an’ın bu değişik manaların kabul görmesini uygun gören ilahî hikmet gereği, ayette “eşler” yerine “kadınlar” sözcüğünü kullanmayı tercih edilmiştir.
İlahi hikmet, kullarının bazı konularda farklı şekilde kulluk görevlerini yerine getirmelerini ön gördüğü için, onlara farklı yorumlara imkân veren ifadelerle hitap etmiştir.EVLILERIN YAPTIĞI BUYÜK YANLIŞLAR! CİNSEL HAYATTA BUNLARI YAPMAK DİNEN YASAK!
Evli çiftlerin haramı helal gibi yaptığı büyük hatalar var. Hiç önemsenmiyor. Ama büyük hatalar olduğunu biliyor muydunuz!
YÜCEL Allah eşleri birbirlerine helal kılmıştır. Nikah kıyıldığında birçok haram olan helale dönüşüyor. Ama bazı şeyleri kafasına göre helal gibi yapıp alışkanlık haline getirenler var.
Fakat eşler arasındaki özgürlük alanı, büyüklüğüne rağmen sınırsız değildir.
Yani eşler arasında da birçok haramlar vardır. Bu haramların bir kısmı daimidir.
1-Adet ve lohusa iken eşiyle cinsi münasebette bulunmak.
2-Arka Organdan Temas Etmek.
3-Başkalarının Yanında Sevişmek ve İlişkide Bulunmak.
4-Acı Vererek ve Acı Verdirerek Cinsel İlişkide Bulunmak.
5-Cinsel Görevden Kaçınmak.
6-Îlâ Yapmak.
Karısına yaklaşmamaya yemin etmek.
7-Zıhâr Yapmak.
ZİHAR: Bir kimsenin karısına “sen bana anamın sırtı gibisin” diyerek, onu kendisine haram kılması.
8-Oruçlu İken Cinsel Yaklaşımda Bulunmak.
9-İtikâfda İken Cinsî Münâsebette Bulunmak.
Sebeplerini açıklayalım, daha net anlaşılacak ve ne büyük bir hata yaptığınızın farkına varacaksınız!
insanları yaratan ve onların bedenî ve rûhî yapıların en iyi bilen Yüce Allah, Kur’ân-ı Kerîm’in Bakara Sûresi’nin iki yüz yirmi ikinci âyetinde adet halinde cinsi temasda bulunulmasını şöylece yasaklamıştır:
“(Ey Muhammed!)Sana kadınların ay halini (hayız) soruyorlar. De ki; o bir ezadır.
Ay halindeyken onlardan ayrılın; temizleninceye kadar onlara yaklaşıp cinsi münâsebette bulunmayın. İyice temizlendikleri zaman Allah’ın emrettiği yer (VAGİNA) den onlara yaklaşın. Şüphesiz Allah (her ay temizlendiklerinde kadınlarına) dönenleri sever. (O) İyice temizlenenleri (ay halinde önden ve arkadan cinsel ilişkiye girmekten kaçınanları da) sever.”*
Yüce Allah’ın yasakladığı ay hali temasını O’nun Resûlü Hz. Muhammed de pekiştirerek yasaklamış, ayrıca ay hali ile ilgili gerekli bilgileri de açıklamıştır.
İlişkiyi yasaklayıcı hadisler Allah’ın Resûlü şöyle buyurur:
”Kadınlarınızla ay hallerinde cinsel ilişkide bulunmayınız. Ancak cinsel ilişkinin dışında her türlü sevişebilirsiniz. Helâl görerek veya sakıncasız bularak) Âdet halindeki karısıyla cinsel temasta bulunan kimse, ona arka organından temas eden kişi ve bir de gelecekten haber verdiğini iddia eden adama bilgi almak için gelip de, onun sözlerini doğrulayan şahıs, Muhammed’e indirilen Kur’ân’a iman etmemiştir.”
ADET HALİNDE SEVİŞMEK DE HARAM MIDIR?
Kurandakı yasalarla yasaklanan yalnız cinsel organların teması olduğu için, hiç şüphesiz sevişmek helâldir. Üstelik ay halinde iken sevişmek, Allah’ın Resûlü’nün sünnetlerindendir. Aşağıda sunacağımız fiili sünnet örnekleri, adet hali sırasında sevişmenin helâl olduğunu ve bu dönemde sevişmenin peygamberi uygulamalar arasında yer aldığını bize öğretmektedir.
Allah’ın Resûlü’nün eşlerinden Hz. Âişe (r.anha) şöyle anlatıyor: (Eşleri olan)bizlerden biri âdet gördüğü zaman Allah’ın Resûlü ona göbekle dizler arasınıörten bir örtü örtünmesini (giymesini) emir buyurur, sonra da tenlerin temasını içerir şekilde onunla beraber yatardı.
Abdullahb. Sa’d el-Ensârî, Allah’ın Resûlü’ne şöylece sorduğunu anlatıyor:
-YâResûlallah! Adet görürken karımdan nasıl yararlanmak bana helâl olur?
ALLAH’IN RESÛLÜ ŞÖYLE BUYURDU.
-Göbekle dizler arasını örten Örtünün yukarı kısmından; göbek üstü vücûd kısımlarından yararlanman helâl olur.
Hz.Muhammet s.a.v.“Allah,müfessile kadına la’net etsin; onu rahmetinden uzak düşürsün,” buyurdu ve müfessile’yi şöyle tanıttı:
Müfessile; kocası kendisini arzuladığı zaman; adet görmeye başlamadığı halde,
-âdet görüyorum-diyerek kocasını aldatan kadındır.
BUNLAR SINIRLARDIR. Yapmamaya çalışmak bizi ahirette mükafatlara sürükler. Geçici dünyanın zevkleri bizleri aldatmasın.
0 notes
unutulsundiye · 3 years
Text
Tumblr media
gelmezsen farketmez kimseyi aramam
asıl sevdiklerim en içimdekilerdir
0 notes
Photo
Tumblr media
“ölüm kadar çabuksa eğer yaşamak/ hiç doğmamayı isterdim ama/ bir kere doğmuşum ölmek yasak” Attila İlhan
78 notes · View notes
yorgunherakles · 1 year
Text
seni sevmek çok tatlı. bırak aptalca davranayım.
simone de beauvoir - love letters
28 notes · View notes
matmazelnoraliya · 2 years
Audio
“Bu uzun ve belirsiz  yolun içinde kaybolmuş  bir yerdeyim..”
beni de kırdılar içimden kırdılar karanlık camlardan sular akıyordu şimşekli bir boşlukta saat vurdu beni de kırdılar belki yalnızdılar belki onların da çocukluğu yoktu bütün şarkılara kapalıydılar bir genç kız değmemişti saçlarına beni de kırdılar ben artık küsüm yağmurları yağmıyor ağaçlarıma sularından içmiyorum susadım ama beni de kırdılar soğuk bir ölüm çevik bir bıçak gibi çakıldı aklıma oysa bir şarkıyım yeniden doğan günüm bütün şarkılara kapalıydılar
Attilâ İlhan, Yasak Sevişmek
63 notes · View notes
ahsuyesilcam-blog · 4 years
Link
0 notes
sinigami · 2 years
Text
O kızı nerede nasıl görsem
Aklımı başımdan alır ağzı
Saçları şıra köpüğü desem
Kaşları bıçak izi kırmızı
Yakut pulları mı bu ne görkem
Kanlı gözbebeklerindeki yazı
Beni nasıl büyüledi bilmem
Kirpikleri örümcek kırmızı
Kızıl demirden bir ünlem
Salınması yangın yalazı
Korkmasam öpmeye eğilsem
Dişleri elektrik kırmızı
Çarpılmışım başım sersem
Sevdim jilet yiyen kızı
Göğsündeki kumrulara değsem
Gagaları zehirli kırmızı
İçerse kezzap içer hem
Sarhoş da olmaz azıp bazı
Yasak bölgelerine insem
Tüyleri ısırgan kırmızı
Gece gündüz tek düşüncem
Kasıklarımdaki ince sızı
Artık kimseyle sevişemem
Anladım sevişmek kırmızı
Jilet yiyen kız Merih’li gecem
Birlikte bulacağız belamızı
Sonumuz kuşkusuz cehennem
Kırmızı kırmızı kırmızı
10 notes · View notes
horozmehmetemin · 2 years
Text
Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media
BAŞARILI KADIN;
Güvenilen, şükreden dua eden kadındır..
Öğrenen, öğreten, bilinçli ve faydalı şeyler okuyandır...
Haramlara karşı dikkatli olup, haramlardan taraf kendisini koruyabilendir... Sıla-i rahime dikkat ederek,
kul hakkı, komşu hakkı ve eşinin haklarını koruyabilen kadındır..
.
Başarılı kadının boş vakti yoktur...
Her anı ibadet, hizmet ve islami faaliyetlerle doludur...
Çalışkandır, temizdir ve de sabırlıdır...
Lüks ve israfı yoktur.. Yemek masasına yiyebileceğinden fazlasını, giysi dolabına giyebileceğinden fazlasını koymaz. !
.
Televizyon dizileri, magazin dergileri, müzik onun evine uğramaz.!
Sabah uyandığı zaman bakara suresini açarak hem dinler hem de işini yapar... Dışarıdan gelecek insi ve cinni şeytanları kovmuş olarak gününe hayırla başlar...
Evinde çocuğuna öğretmen, eşine öğrenci olur...
.
Başarılı kadın;Namazlarını geciktirmez..Sade bir yaşamı vardır..
Eşine sıkıntı vermez.. Eşinin eve geldiği vakit onu temiz kıyafetlerle ve güler yüzle karşılar.. Eli açık ve misafir perverdir...
Evi her daim düzenli ve temizdir..
İslam davasında büyük rolünün olduğunu bilir ve durmadan islam uğrunda birşeyler yapmaya çalışır. Sergüşt kadınlar gibi devamlı sokaklarda, çarşı pazarlarda dolaşmaz. !
.
Başarılı kadın erişilmez bir kale gibidir.
Kiminle ve nerede ne konuşması gerektiğini iyi bilir...
Merhametlidir, yumuşak kalplidir. İnsanları yargılamaz,
kusurları örtendir. Nezaket sahibidir yeri geldiğinde teşekkür etmesini de özür dilemesini de bilir...
.
Asiye'den sabrı, Meryem'den iffeti alır...
Hatice'den vefayı, Aişe'den sadakatı alır...
Gıybet etmez, gıybet dinlemez, gıybet edilen ortamda bulunmaz.!
Kızgınlık ve sinirlilikten sakınır...
Öyle olduğu durumlarda susması gerektiğini iyi bilir..
Gereksiz tartışmalara asla girmez...
Zekidir, aklını kullanmasını iyi bilir...
Sadaka ve infakta hiç cimrilik etmez...
Kur'an ve hadis ezberi yapar. Argo kelimeler kullanmaz,
erkeksi tavır takınmaz ve erkek gibi giyinmez.!!
Boş ve hayasız kişilerle vakit geçirmez...
Başkasının hatalarının kusurlarının peşine düşmez..
Çocukları için başkalarıyla tartışmalara girmez...
Yabancı erkeklerle çekici bir şekilde konuşmaz...!
Kendi annesine ve babasına değer verir...
Onlara verdiği değeri eşinin de anne ve babasından esirgemez.!
Çocuklarıyla iyi ve faydalı vakit geçirmesini bilir..
Çocuklarına anlattığı hikayeler, söylediği ninniler din ve ahlak üzerinedir..
İşte bu adımlar takva merdiveninin basamaklarıdır.
Ve bu yol iki dünyada da bahtiyar edecek tek yoldur...
İşte islamın kadını koyduğu konum budur...CENNET'TE İLK NE İLE KARŞILAŞACAĞIZ? HER ERKEĞE İKİ HURİ Mİ VERİLECEK?
Cennete gidenleri ilk olarak ne bekliyor?
Gehecoan'den çıkana ve Cennet'e girene sorulacak: "Dünya nimetlerini hatırlıyor musun?" Ve "iste" denilecek. Kreânin istediği de verilecek. Ayrıca, istediklerinin dışında tüm dünya nimetlerinin 10 katı verilecek.
Peki etraflarında birileri olacak mı?
Olmaz mı! Sayılarını Allanın bileceği kadar hizmetliniz olacak.
Karıları ya da kocaları ne olacak peki?
İkisi birarada Cennet'e giderlerse, erkek ve kadın, manevileştirilmiş bir yapıda yeniden yaratılacak. Cennet'e girecek dünya kadınları, 12 güzellik ve cinsellik vasfıyla, onurlandırılacak. Dünyada beğendiğiniz en şuh kadınlar bile elinize su dökemeyecek. O kadar güzel yaratılacaksınız.
Kıskançlık da olmayacak mı?
Olmayacak.
"Bir erkeğe iki huri olacak" deniyor, doğru mu?
Hayır. Kim uyduruyor bunları?
Peki, tam olarak ne olacak?
istediğiniz her nimete sahip olacaksınız. Orada erkek ve kadın hizmetçilerimiz de olacak. Genç erkek görünümlülere Vildan deniyor. Genç kadın görünümlüler de huriler. Bunların özellikleri, çok yakın sekreter gibi görev yapıyor olmaları.
O zaman burada hiç mi cinsellik yok?
Orada eşlerimizle cinsel hayat sürecek, ama zarafet içinde. Çünkü cennette üreme yok. Her türlü yiyecek de var ama boşaltım yok.
Yani "her erkeğe iki huri" söylemi doğru değil...
Aslında doğru da olabilir, çünkü cennette yasak yok. Biz, dünyadaki duygularla ahiret alemini yorumluyoruz. Yaratan bize orada nasıl bir duygu verecek bilmiyoruz.
ORADA IŞIK HIZIYLA HAREKET EDİLECEK
Uzun süredir, cennette yaşam konusuyla ilgili çalışıyorsunuz. Bir de kitap hazırladınız. Cennet nasıl bir yer?
Hiçbir gözün görmediği, kulağın duymadığı, tasavvur edemediğiniz sınırsız nimetler göreceksiniz. Her bir Cennetliğe, bir dünya büyüklüğünde Cennet'in verileceği sınırsız bir alan olacak. Orada ışık hızıyla hareket edilecek.
KİMLER CENNET'E GİDEBİLİR?
O alemin mutluluğunu yakalamak için iman ve insanlığın kabullendiği ortak bir erdem gerekiyor. Zekat verenler, içkiden, kumardan, zinadan korunanlar, riyakarlık yapmayanlar, bencil olmayanlar; yani erdemli bir insanın
vasıflarını taşıyanlar Cennet'e gidecek. Allah insanda yarattığı eğilimlerin güzellerini görev haline getirmiş, insan doğasının kavrayabileceği kötülükleri de yasak haline getirmiştir, insan Allahm yarattığı bir varlık olarak, Allah yokmuş gibi, kendi başmaymış gibi nasıl yaşar? Akıllı bir adam bunu yapmaz. "Ya varsa" der. Senin dünyaya gelişinde sana sordular mı? Gidişinde soracaklar mı? Hayır. Demek ki sen acz içinde kıvranan bir insansın. Ve önünde, ebediyen yaşanacak gençlik ve güzellikler var Cennet'te. Bunlara inanmak dururken, bir erkek, bir güzel kadın ya da bir konak uğruna bütün hayatı veriyoruz.
SEKS YERYÜZÜNDEKİ GİBİ OLMAYACAK
Cennet'te cinsellik nasıl yaşanacak?
Yepyeni bir boyutta olacak. Yine bildiğimiz lezzet var ama yeryüzündeki gibi değil. Elektro kimyasal süreçleri düşünün; konuşacaksınız ama elinizle uzanıp tutamayacaksınız. Bakışınızla yönlendireceksiniz.
KARINIZLA OLACAKSINIZ" DIYE BIR KURALMİ VAR?
Orada durun! Bu soruyu ayete havale ediyorum: "Siz ve mümin eşleriniz girin Cennet'e. Orada ağırlanıp sevindireleceksiniz. Orada canlarının çektiği, gözlerinin hoşlandığı her şey var. Allah, size "Vermemi istediğiniz bir şey var mı" diye soracak."
Bu durumda ben beş erkek, siz 10 kadın isteyebilir miyiz?
Bu sorunun cevabı yok. Yaratan, bizim bildiklerimizi sunuyor. Etler, meyveler, çiçekler.... Ama Cennet nimetlerinin, dünyadakilerle isim benzerliği dışında hiçbir benzerliği olmayacak. Dünyanın bir an önce bunu öğrenmesi lazım. Nasıl bir akılla yaşıyorsunuz? "Pat" diye ölebilirsiniz. Nasıl bir hayat bekliyor sizi bilmiyorsunuz. Bu hayat mıdır? Akşam eve gideceksin; kocanla
dırdır, çocuğun okul problemleri, genel müdürün sorunları... Sonra bir anda her şey bitti! İyilerin iyilikleri kötülerin kötülükleri yanlarına kaldı. Gördüğün ama eremediğin bunca güzellikler ne olacak? Niye birileri bu kadar çok nimete sahip? Bunlar geçici, bu bir imtihan. Bu nimetler onlar için sebebi azap olacak. Allah adama güzel bir kadın vermiş, ama edepsizin gözü çöplükte. Bir yandan da eşiniz bin bir kadını görüyor; daha güzelini, akıllısını... "Allah bana bu kadını vermiş" diyor ama aklı karışıyor; bir ona, bir yanmdakine bakıyor. Bu zulüm değil mi?
RAMAZANDA CİNSEL İLİŞKİNİN KURALLARI
Oruçluyken cinsel ilişkide bulunmanın kefareti nedir?
Bütün Türkiye'de Ramazan ayında ve oruçluyken cinsel ilişkide bulunan kaç kişi vardır ki? Yoktur, Aslında oruçluyken sevişilir; daha çok gençler yapıyor bunu. Ama ilişkiye girmeden sevişmek, dokunmak şeklinde olabilir ancak
Sahura kadar olan zamanda cinsel ilişkiye izin var sanırım...
Rabbimizin her bir emrine itaat, islam'da ibadettir. Zekat, tesettür, içki içmemek, faize direnmek... Orucun amacı insanı ruhen yüceltmek, ahlaken geliştirmektir. Bu nedenle orucu bozan maddi ve manevi unsurlardan kaçınmak gerekir. Maddi şeyler; imsakla iftar arasında yeme, içme ve cinsel ilişkiden korunmaktır. Ama yalan, iftira, bencillik, gösteriş gibi fertlere ve topluma zarar verecek işlerden de kaçınmak gerek. İmsakla iftar arasında yemek, içmek nasıl caizse cinsel ilişki de caizdir. Altını çizerek yapmam gereken uyarı şu: Ramazan ayında özellikle gençler, iftardan önce, arzu edilmese de sevişme yaşamaktadır. Sevişme boşalmayı sağlamadıkça orucu bozmaz, ama orucun kalitesini düşürür. Oruçtan amaçlanması gereken iradeyi bozar.
NORMAL KADIN FITRATI EVLİ ERKEĞİ İSTEMEZ
İslam'da bir erkeğe kaç kadın haram değil?
Böyle bir şey yok. İslam'da kadını meşrulaştıran, nikah akdidir. Bir Müslüman, şartları oluşursa dörde kadar kadınla evlenir. Ama bu mümkün değildir, çünkü ikinci bir kadını alma konusunda, alınacak kadının da onayı gerekir. Normal kadın fıtratı, eşinin ikinci bir kadın almasına engel olduğu gibi, evli erkeği de istemez.
Ama erkeklere bu hak verilmiş...
"Hak verilmiş" diye bir şey yok. Sizin armut yeme hakkınız da var, Amerika'ya gitme hakkınız da. Ama bu, yapabileceğiniz anlamına gelmez. Dört kadın alabilirim ama, alabileceğim kadınları bulmam lazım. Bir nikah akdi yapılırsa ve siz toplum içinde hukuken, ahlaken onun sorumluğunu
üstlenebilirseniz, kadını malınıza varis kılabilir seniz; dört kadın da
alabilirsiniz. Çünkü îslam, savaş sonrasının da ekonomik refahın da dinidir. Bir insan için asıl olarak tek kadın verilir. İslam, evlilik dışı hiçbir ilişkiyi onaylamaz; ne eşcinselliği, ne lezbiyenliği ne de kadm-erkek beraberliğini.
Hukuk sisteminde iki nikah olmuyor zaten...
O bizim baskıcı laik sistemin dayatması. Nikah, iki şahitle onaylanan ve topluma duyurulan bir olgudur. İki insanın, toplumun fertlerinin bilgisi altında biraraya geldiklerinin ilanıdır.
"Eşcinsellik haramdır" dediniz, ama onlar dine inanmıyor mu?
Onlar Allah'ın haram kıldığı bir şeyi reddetmiyor ama iradeyi kullanamadığı için bunu yapıyorsa, günahkar olurlar. Ekrana çıkıp "Ben uygun bir erkek bulsam" diyenleri meşru görenler ise kafirdir.
BİRLİKTELİK SEVAP ALINACAK BİR İBADETTİR
İslam'a göre, eşler arasında ilişkinin yasak olduğu zamanlar var mı?
Eşler arasında ilişkinin yasak olduğu günler, geceler yok. Kandil ve bayram gecelerinde de ilişkiye girilebilir. Ancak Kadir Gecesi olduğuna yürekten inandığımız gecede, ilişki yasak değildir ama ertelenmelidir. Kişinin eşiyle ilişkisi de sevap alınacak bir ibadettir.
Gizli tutulan evlilik geçerli midir?
Evlilikle zina arasındaki temel fark, alenilik ve sürekliliktir. Evlilikte açıklık ve devamlılık vardır. Yakın çevre veya asgari iki şahit tanıklık eder. Erkek ve kadının yakınları tarafından bilinmeyen, gizlenen ve yalnızca uzak çevreden iki şahidin bildiği nikahlar, Kuran yasakladığı ve gizli dost edinme şüphesini içerdiği için son derece sakıncalıdır.
Mastürbasyon haram mıdır?
Mastürbasyonu yasaklayan doğrudan bir ayet ve hadis yoktur. Eşlerden birinin mastürbasyon yapması diğerine zulüm olacağı için haramdır. İhtiyaç yokken mastürbasyon yapılması ise hayat maddesinin israfıdır. İsraf da haramdır.
ESTETİK İŞLEMLER HARAMDIR
Kadınların kocaları için makyaj yapması tavsiye edilir mi?
Makyaj yapmaları cihaddır. Her insan orijinaldir, altı milyar birbirinden farklıdır. Bugünkü insanlar önceki nesillerden farklı. Sonrakiler de bizden farklı olacak. Orijinalliği etkileyen, farklılığı kaldıran bütün estetik işlemler haramdır. Kaşın doğal yapısını değiştiren uygulamalar da böyledir.
Gebelikten korunma yolları meşru mudur?
Çocuk bir kader mevzuudur. Korunma yöntemlerine başvurmak İslam'da sıcak bakılmayan fakat kesinlikle de yasaklanmayan bir konudur. "Koruyucu yöntemler için de erkek ve kadının ruhsal ve bedensel sağlığını tehdit edebilecek uygulamalar, haramdır" denebilir, çünkü nefse zulüm olur. Kordon bağlatma ise yaratılış düzenine müdahaledir ve haramdır. Hiçbir şekilde onaylanamaz.
Uzun süre ayrılık, nikah tazelemeyi gerektirir mi?
Uzunca bir süre ilişkiye girilmemesi nikahın yenilenmesini gerektirmez. Boşanma olmaksızın eşlerin birbirlerini ihmal etmesinin haramlığı açıktır.
CİNSEL ÖĞRETİM NİÇİN ÖNEMLİDİR?
Cinsel hayatla ilgili ilahi emirleri ve yasakları öğrenmek farz görevimizdir. Bunlara göre yaşamak da bizim için ibadettir.
Çocuklar İngilizce öğrenmeye nasıl motive edilir?
Cennete gideceklere vaat edilen huriler estetik zevk için mi, seks için mi?
"Bir kadın kocasından bıktıysa, ölmeden boşansın. Böylece ahirette eski kocasıyla uğraşmaz" Bu sözler, cennete giden kadınların evlilerse kocalarına verileceklerini iddia eden Cübbeli Ahmet Hoca'ya ait.. Hal gerçekten böyleyse; yani bu dünyada yaptığımız eş seçimleri bizimle beraber öbür dünyaya da gelecekse, vakit geç olmadan oturup bir kez daha düşünmekte fayda var...
Teke Tek'te Fatih Altaylı'nın sorularını yanıtlayan Cübbeli'nin ahiret kehanetleri bununla da bitmiyor. Cübbeli'ye göre, kadınlara bir erkek, erkeklere ise huriler verilecek. Programın reyting rekoru kırarak geniş bir izleyici kitlesine de ulaştığını göz önünde bulundurunca, binlerce kişinin kafasında aynı soruları doğuran bu açıklamaları tartışmaya açmak şart oldu.
Cennette erkeklere bol huri, kadınlara ise bir tek eş mi verilecek? Yani Nihal Bengisu Karaca'nın da yazdığı gibi, ahirette de mi cinsiyet ayrımcılığı olacak? Cennette kadın ve erkekleri neler bekliyor? Bakın, ilahiyatçılar ve din adamları bu konuda neler söylüyor...
GÜLİN YILDIRIMKAYA
İLAHİYATÇI YAZAR BEYZA BİLGİN:
Cennette cinsellik olmayacak, orada her şey manevi
Bu konuyla ilgili olarak kesin bir şey yoktur. "Herkes en sevdiği ile evlenecek" diyorlar ama bu görüşle de ilgili olarak açık bir beyan yok. Huri meselesinde ise, erkeklerin hayatları boyunca beraber olduğu kadınlar cennette huriye dönüşecek yorumları da var. Ancak kadınlar için de aynı görüşler söyleniyor. Bir görüş, "Erkeklere çok sayıda huri verilecekse tam karşılığı olarak kadınlara da çok sayıda erkek verilecek" diyor. Yani cennette "Kadınlar için de eşler olacak" deniyor. Türkçe'mizde bunun "Huri" ya da "Huriye" diye şakalaşması da yapılır. Eğer erkekler için dişiler verilecekse, kadınlar için de erkekler verilecektir. Ancak cenneti herkes cinsel doyum olarak düşünmüyor. Bu herkesin yorumuna göre değişen bir mesele. Herkes, bu dünyada neyin arayışı içerisindeyse cennette de onu bulacak. Cennet sizin arzularınıza, isteklerinize göre şekillenecek. Bu dünyada algıladığınız cinsellik gibi bir şey cennette olmayacak. Her şey orada manevi açıdan şekillenecek. Ben de bu görüşten yanayım.
İLAHİYATÇI YAZAR ADNAN ŞENSOY
Kadına tek erkek, erkeğe iki kadın verilecek
Kuşkusuz, cennette her lezzetin yanında cinsî ilişki de vardır. Kur'an'da kişilerin eşlerinden ve ayrıca hurilerden bahseden ayetler dolayısıyla bu tür ilişkiden de söz etmiş oluyor.
Kur'an'da vurgulandığı üzere (30/Rûm, 21) karşı cinsler hayatlarını birleştirmekle bedenî ve ruhî tatmin bulmaktadırlar. Aynı tatminin uhrevî hayatta da devam etmesi tabiidir.
Bir erkeğin kaç eşe sahip olacağı hususunda sahih rivayet Buhâri ile Müslim'de yer alan hadistir. Buna göre cennetteki her erkeğe "zarif ve şeffaf tenli" iki kadın verilecek ve orada evlenmemiş kimse kalmayacaktır. Kadınların ikisi de hûri veya dünya kadını olabileceği gibi birinin hûri, birinin de dünyalı olması muhtemeldir.
Dünya imtihanını kazanıp cennete girmeye layık olan takvalı bir kadın hurilerden üstün olacaktır. Huriler bir nevi cariye veya hizmetçi gibi cennetlik olanlara hizmet edecektir.
Kocası ölünce ikinci bir erkekle evlenmiş olan bir kadının cennette hangisiyle olacağına dair Ümm-ü Habibe'nin yönelttiği soruya karşın, Peygamberimiz, güzel ahlaklı olanla birlikte olacağını bildirmiştir. Başka bir rivâyette ise, kadının dünyada evlendiği kimselerden dilediği birine eş olacağı bildirilmiştir. Diğer bir rivâyette de, son evlendiği kimsenin eşi olacağı ifade edilmiştir. Bunların hepsi, cennette bir kadının birden çok erkeğin eşi olmayacağının delilidir.
Erkan UTKU Antalya İncil Kilisesi Rahip Yardımcısı
Hıristiyanlıkta evlilik ve cinsellik dünyevidir
"İncil'de Luka 20: 27-36 arası ayete baktığınız zaman İsa'nın bu konudaki söylemi şudur: Yahudi din bilginleri İsa'ya sorarlar: "Bir kadın vardı, evliydi, kocası öldü. Yine evlendi, diğre kocası da öldü ve bu yedi kez tekrarlandı. Şimdi kadın da öldü. Öldükten sonra ne olacak? Orada kiminle evli olacak? diye. İsa'nın anlatımı şu yöndedir: "Evlilik ve cinsellik dünyasal bir iştir. Kadın ya da erkek, öldükten sonra gökte ne evlenir, ne de evlendirilir. Meleksi bir görünüm alır ve Tanrı ile sonsuza kadar yaşar." Hıristiyanlıkta, cennette cinsellik ve evlilik söz konusu değildir."
Selçuk Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Temel İslam Bilimleri Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mehmet Sait ŞİMŞEK:
Huriler için "El değmemiş" deniyor, "siz dokunacaksınız" denmiyor
Kur'an-ı Kerim'de cinsellik konusu net olarak zikredilmiyor. Hurilerden söz ediliyor ama o da çok net ve açık değil. Hurilerin cinsellik objesi oldukları şeklinde bir durum söz konusu değil. Cinsellik cennette olacak ya da olmayacak şeklinde bir şey yok. Sadece canınız dünyada ne isterse o olur ifadeleri var. Divanlar üzerinde karşılıklı oturmaktan söz ediliyor ama cinsellikten bahsedilmiyor. Huri kelimesi "iri siyah gözlü" demek. Bunların cinsiyet olarak dişi oldukları anlaşılıyor. Huriler için Kur'an'da "Onlara daha önce cin ve insan eli değmemiştir" deniyor, burada cinsellik kastediliyor, dolaylı olarak onlara siz dokunacaksınız sonucunu çıkarmak mümkün ama açık olarak "Siz dokunacaksınız" da denmiyor.
İLAHİYATÇI YAZAR AHMET TEKİN
Herkes eşiyle nasıl birlikte olur, belki biri cehenneme gidecek
Herkes bu dünyadaki eşiyle cennette birlikte olacak mı? Kimin ne amel işlediğine bağlı. Yani eşlerin günahı sevabı nedir, belki biri cennete biri cehenneme gidecek. Ayrıca ölümle birlikte dünyadaki nikah sona ermektedir. Ancak eşler ve aile efradı birbirlerine faydalı olabileceklerdir.
Nihal Bengisu Karaca Gazete Habertürk yazarı
Ahirette de mi cinsiyet ayrımcılığı var!
Cübbeli'ye ilk tepki Habertürk yazarı Karaca'dan Pazar günkü köşesinde geldi:
"Cübbeli Ahmet'in cennet tasviri mesela, beni epey güldürdü. Muhafazakârlık adını verdiğimiz "dünyevi" ideolojinin bütün açmazlarını ikiyle çarpıp ahirete taşıdı muhterem. Hesapta "Herkes cennette her istediğini elde edecek". Fakat o da ne? Birden anlaşılıyor ki, "herkes"ten kasıt, erkekler... Erkeğe verilecek hurileri müjdeledikten sonra kadına da dünyada evli olduğu adamla evli olma "hakkını" lütfediyor Cübbeli'm.
Bu tasvir, ortalama modern eğitim almış ve kendisine biraz saygısı olan her kadını irrite eder. Kocasını çok sevse, hatta "Sonsuza kadar mutlu yaşadılar" hikâyesine inansa bile. Dinin kendi içinde tutarlı olan mantığına da ters. Madem dindar kadınlar, kamu düzeni ve kamu ahlakı adına dünyada iken birtakım sorumluluklar yükleniyor ve madem cennette bu sorumluluklar için bir sebep kalmıyor, neden cennette bile evli olunuyor? Orada da mı çocuk doğuracağız? Bu nasıl bir saçmalık? İddia edilen odur ki, cennette iki şeyden biri olmayacaktır. Ya kıskançlık, ya da cinsellik."
KADIN, KOCASINI DÜŞÜNÜRKEN ŞEHVETLENSE SONRA TİTREYEREK, KASILARAK SARIMTIRAK BİR AKINTI YÂNİ MENİ GELSE, GUSÜL GEREKIRMİ?.
GÜSLÜ GEREKTİRMEYEN HALLER
SUAL: Guslü gerektirmeyen haller nelerdir?
CEVAP
Halk arasında guslü gerektirdiği sanılan bazı hâller, guslü gerektirmez. Guslü gerektirmeyen haller:
1- Bir erkek, bir kadını yahut bir erkeği çıplak görse, gusül gerekmez. Bakarken şehvetlenip meni gelirse gusül gerekir, mezi gelirse, yine gusül gerekmez.
2- Bir kadın, kendi kocasını veya bir kadını çıplak görse gusül gerekmez.
3- Karı-koca oynaşırken, çıplak resme bakarken veya düşünürken mezi gelse, fakat meni gelmese gusül gerekmez.
4- İdrar yaptıktan sonra veya büyük abdestten sonra gelen yapışkan prostat sıvısı ve vedi guslü gerektirmez.
5- Ağır bir şey kaldırmak veya bir yerden düşmek gibi bir sebeple meni çıkınca, Şafii’de gusül lazım olur, diğer üç mezhepte lazım olmaz.
6- İhtilâm olduğunu hatırlayan, uyanınca çamaşırında meni görmezse gusletmesi gerekmez. İhtilam olan, uyanınca, yatakta, elbise veya bacağında yaşlık görürse, bunun mezi denilen beyaz akıcı sıvı olduğunu anlarsa veya uyanık iken mezi akarsa, gusül gerekmez.
7- Cünüp olup guslettikten sonra, kadından kocasının menisi çıksa gusül gerekmez.
8- Kadın veya erkek, etek [kasık] tıraşı olsa gusül gerekmez.
9 - Kadınların süründüğü kokuyu erkekler koklarsa, koku sürünene de, koklayana da gusül gerekmez. Abdesti bile bozmaz. Ancak bayanların kocalarından başka kimseler için koku sürünmesi caiz değildir.
10- Cünüpken giyilen kıyafeti, üstünde necaset yoksa, tekrar giymekte ve o elbiseyle namaz kılmakta mahzur yoktur.
Meni, vedi, mezi nedir?
Sual: Meni, vedi, mezi, prostat salgısı nedir? Guslü gerektirir mi?
CEVAP
Meni, cinsel ilişki veya mastürbasyon sonunda haz ve heyecanla gelen yapışkan sıvıdır. Erkek menisine sperm denir. Kadından gelen meni sarımtıraktır.ÖLECEĞİN GÜN İÇİN TELAŞLANMA...
8 notes · View notes
gunay76 · 4 years
Text
Tumblr media
Hiçbirimiz masum değiliz..
Hepimiz birilerinin eskisiyiz..
Birilerinin ahı, küfü, küfürü, içindeki zehri..
Bıraktığımızda en çok ağlatanı belki..
İyi anılmayacağımız zamanlar da var..
Kahramanı olamayacağımız masallar..
Dedim ya ;
Masum değiliz hiçbirimiz..
Belki basıp geçtiğimiz ezdiğimiz çimenlere
Bile su borcumuz var..
Yağmurdan ç/alıntı gözyaşlarımıza
Bahar borcumuz var..
Kanatlar sadece kuşlara ve meleklere Münhasır..
Beyazlar doğuma ve ölüme..
Kalpler sandığımız gibi kırmızı değil..
Zifiri siyah mora peşkeş çekmiş kendini..
Adına mürdüm demiş yasak meyve erikti belki..
Sevmeler bedelli ve bedenli olmuş..
Mecnun leylasına kavuşmuş da mevla,sından
Korkmamış peşinden gelen sözde aşıklar..
Sevişmek aleni ayrılıklar usturupsuz kalmış
Aşk makamında..
Yeminsiz konuşamaz olmuş arsız dudaklar..
Ki Eyvah ;
Masum değiliz hiçbirimiz..
Hepimiz birilerinin eskisiyiz..
Birilerinin ahı, küfü, küfürü, içindeki zehri..
Keyifli Vakitler❤️
43 notes · View notes