Neden bilmiyorum , gerçekten birinin beni sevebileceğini düşünmüyorum. Kusurlarım var, takıntılıyım , travmalarım var , kimse için en değilim , yeterli değilim , sevilecek birir değilim , hatalarım var , aşamadığım sözler var , kaldıramadığım yükler var , çürüyen bir ruhum var , kim sevsin beni...
Birini sevdiysem benim için dünya tam olarak o’dur, önünü arkasını düşünmem,ne durumda nasıl olduğu umrumda olmaz onu her şeyiyle kabullenir kendimi ona adarım.
Ama Eğer birini sevmekten vazgeçmeye karar verdiysem, ondan kendimi alırım.Tamamen. Beni tanıdığı her konuda kendimi yalancı çıkarırım. Ta ki, Beni hiç tanımadığını düşünene dek.
Beni tanıdı yaşadı öğrendi ama ihanet etti tekrarı olamaz o kapı sadece ona değil bana da kapanır.
Bana bir yalan söyle, ama bu yalan senin olsun, senin uydurduğun bir şey olsun, alnından öpeyim! Kendine ait bir yalan, başkalarına ait gerçekleri tekrarlamaktan belki de daha iyidir. Birincisinde sen bir insansın, ikincisinde ise bir papağan!
Heyecan her yaşta güzel bir şeydir ama her durumda sonu güzel bitmez. Tutkuyla atılan yanlış adımlar, insanı felakete sürükler. Bazen anlık heyecanlar ömür boyu yük olur insanın sırtında, pişmanlık olur, utanç olur, acı verici olur.