ŞAİR Sezai Karakoç’un meşhur "Mona Roza" şiirinde, Türk edebiyatının en mahrem akrostişi gizlidir. (Belki bilmeyenler hala vardır.)
Şiirin her kıtasının başındaki harfleri yan yana getirdiğinizde "Muazzez Akkayam" çıkar.
Karakoç, 1950’de Mülkiye’de öğrenciyken yazmıştır bu şiiri. Ancak aşkına karşılık bulamayan Karakoç 2002 yılına kadar hiç yayınlamamıştır, ve hiç evlenmemiştir.
Bu efsane şiir, bir aşk acısının yürek burkan sesidir.
Şöyle başlar:
"Mona Roza siyah güller ak güller / Geyve’nin gülleri ve beyaz yatak / Kanadı kırık kuş merhamet ister / Ah senin yüzünden kana batacak / Mona roza siyah güller ak güller."
Muazzez Hanım’ın Mülkiye’de okurken "pingpong şampiyonu" olduğunu öğrenince...
Hemen aklıma okul arkadaşı Sezai Karakoç’un "Ping-Pong Masası" adlı başka bir şiiri geldi.
Şiiri bulup okudum...
Şu dizelere dikkat kesildim:
"Ha Sezai ha ping-pong masası / Ha ping-pong masası ha boş tüfek / Bir el işareti eyvallah ve tak tak / Gözlerin ne kadar güzel ne kadar iyi / Ne kadar güzel ne kadar sıcak / Tak tak tak tak tak."
Gözümün önüne şöyle bir görüntü geldi:
Onurlu Ergani çocuğu Sezai, uzak bir köşeden Muazzez’in pingpong oynamasını izlemektedir. Muazzez topa şımarık bir edayla vurdukça "Ha Sezai ha ping-pong masası" diye içlenmektedir.
Ne dokunaklı değil mi?
Hadi girin internete ve bu çok eski devirlere aitmiş gibi gözüken dokunaklı aşka nüfuz etmek için "Mona Roza" şiirini bulup okuyun.
Bir büyük aşkın hatırına...
Bir parça kederlenip aşka olan imanınızı tazeleyin...
139 notes
·
View notes
"Beni çıkardığında anlamın bozulmuyorsa bundan böyle ayrı yazılalım."
_Mona roza_
242 notes
·
View notes
beni çıkarttığında anlamın bozulmuyorsa bundan böyle ayrı yazılalım
111 notes
·
View notes
Zambaklar en ıssız yerlerde açar
Ve
Vardır her vahşi çiçekte bir gurur
20 notes
·
View notes
bir gün gözlerimin ta içine bak anlarsın ölüler niçin yaşarmış.
555 notes
·
View notes
Akşamlardan, gecelerden senden uzağım,
Şiirlerim rüzgardır uzak dağlardan esen,
Durgun sular gibi azalacağım,
Bir gün birden bire çıkıp gelmesen...
7 notes
·
View notes
Gürültüden uyuyamadığım gecelerde dışarıda hiç ses yoktu. Saydım 5 kişiydik, 4 duvar bir de ben.
210 notes
·
View notes
"Mona Roza'dan ayrıldıktan sonra şiir yazmayı neden bıraktınız?" sorusuna şöyle cevap veriyor Sezai Karakoç: "Hayatının öznesini kaybedince, devrik olur tüm cümlelerin."
285 notes
·
View notes
“Bir gün gözlerimin ta içine bak: Anlarsın ölüler niçin yaşarmış…”
31 notes
·
View notes