Tumgik
#albümleri
dramatik-buluntular · 2 years
Photo
Tumblr media
O yıllarda kasabamızda fotoğrafçı Mahmut amca vardı. Bir türlü istediği pozu verememiştim. Fırçalamıştı beni, "oğlum başını kımıldatma!" Soluksuz kaldım öyle dakikalarca. Sonra yıllardır bu fotoğrafa bakınca hep aynı soruyu sordum: "Bu yalnızlığı kim koydu buraya?"
20 notes · View notes
Text
Keske dergilerden poster topladığım günlere geri dönebilsem, Migros’tan çıkan kızlar o kadar heyecanlı görünüyorlar ki. Hayatın en guilty pleasure dönemi fangörllüktür ve bence bu tartışmaya açık değil
3 notes · View notes
hypnogaja · 2 years
Text
xdinary heroes üyelerine ve son albümdeki tüm şarkılarına olan aşkımdan uyuyamıyorum şu an
2 notes · View notes
ihtimalsiz · 1 year
Text
Ben fotoğrafları çok severim özellikle eski olanları. Aile albümleri, gökyüzü, hayvanlar, çiçekler ve gülümsemeler içeren bir sürü bir sürü fotoğraf görmeyi seviyorum başkalarından. Anıları anlatmalarını da çok seviyorum, bütün çocukluk anılarını, bütün güzel ya da acı her iz bırakan anıyı dinlemeyi o kadar çok seviyorum ki. Tek sorun kendim hiçbir fotoğrafta olmak istemiyorum, hiçbir anıda olmak istemiyorum. Sanki bütün kalp izlerini göreyim, dokunayım ama hiçbir kalbe dokunmayayım, izim kalmasın istiyorum.
Şarkının yazıyla alakası yok ama hoşuma giden bir şarkı diye atalım dedik.
25 notes · View notes
iremmiee · 6 months
Text
Tumblr media
J.M.BARRİE dedi ki, ne zaman bir çocuk "ben perilere inanmam" dese bir peri bir yerlerde düşer ölür.
İnsanları görüyorum,omuzlarında fazlaca yüklü çantalar,çoğu zaman yorgun bakıyorlar. Telefonun beyaz ekranı yüzlerini aydınlatıyor.Gerilen eller, endişeli bakışlar,seğiren dudaklar.. Belli bir haber okuyorlar. Ölümler ,öksüzler,aşktan uzak öpüşler.. Aç çocuklar,soğuk evler,bıçaklar ve kanlar ,cesetler veya acınası paralar.. Gözleri hangisinin dehşetiyle kısılıyor? O insanlar bütün bu dehşetle yetiniyor.
Ben yetinemem.
Elimin altında hissettiğim sayfalar, gözlerimin zevkle taradığı kelimeler ,bunca yalnızlığın arasında arkadaş olduğum karakterlersiz ben,ben değilim. Eminim.
Bunca kötülüğün arasında bir portal gerek bize,bi kaçış. Belki de kendini kandırış..
Ben aynı yüzleri yine görüyorum. Az önce acıyla seğiren dudaklar alayla geriliyor. Endişeli bakışlar yargılayıcı olanlarıyla değişiyor. Benliğimi oluşturan kitaplar "hah!" diyolar. "Hah,bunları mı okuyorsun".
Gerçek değiller,diyerek küçümsüyolar az önce gerçekçiliğin korkutuculuğu ruhlarını sarmamış gibi.
Ben,çoğu zaman cevap vermem onlara. Çünkü onlar ışığı sönmüş insanlar.
Bir peri bir yerlerde düşer ölür,ölen sadece o mudur peki?
Bir peri bir yerlerde düşer ölür,insanlar sebepsizce yaşamaya devam ederler ,öldüklerini fark etmeden.
Biz perileri yaşatmaya devam edelim ,dostlar. Bunu albümleri karıştırdığınızda geçmişin puslu günlerinden bize gülümseyen o çocuğa borçluyuz.
Bunu kendimize borçluyuz.
9 notes · View notes
piksel · 6 months
Text
bu arada gerçekten siz hiç düşündünüz mü? annenizin/babanızın nasıl bir sevgili olduğunu, nasıl bir çocuk olduğunu, nasıl bir ergen olduğunu? onları sadece anne ve baba olarak görüyoruz ötesini bilmiyoruz. aslında onlara bunları hatırlatma borcumuz var, doğduğumuz andan itibaren sadece bize bakım vermek için yıllarını verdiler. ayrışmak da işte burada zorlaşıyor. onlar da kim olduklarını unuttu.
ben geçen gün bütün albümleri döktüm. ama hani hayatımda ilk defa gördüğüm fotoğraflar vardı aralarında. şok oldum. babam anneme akrostişler yazmış, zenit’ten bir sürü fotoğrafını çekmiş, yan yana çok güzel fotoğrafları var. annem ve babamı sevgiliyken ilk defa gördüm. annem o kadar utandı ki size anlatamam. nazif’i anlattığımda yüzüm nasıl kızarıyosa annemin de yüzü öyle kızardı. hem de 51 yaşında.
zor evet ama onlara gerçekten borçlu olduğumuz bazı şeyler var. inanın kendi şekillerinde bizi seviyorlar, sadece sevgi dillerini öğrenmek zor olabiliyor ama seviyorlar. ve zamanında onlar da birbirlerine aşık evlendi.
18 notes · View notes
fatomahperi · 1 year
Text
Tumblr media
Ilk defa duyuyorum ama şunu okumuştum:
Bir polisiye romanda, “Başparmak boğumu işaret parmağının boğumundan daha uzun kişi cani, katil olmaya meyillidir” ifadesini okuyan Sultan Sultan 2. Abdülhamid, hapishanelerdeki cinayet zanlılarının fotoğraflarını çektirmiş.
Nedenine gelince :
“Sultan Abdülhamid’in polisiye roman merakı var. Romanlardan birinde başparmak boğumunun işaret parmağının boğumundan daha uzun olduğu zaman cani, katil olmaya meyilli olduğuna dair bir bilgi ediniyor. Bunu çok merak ediyor, gözüne uyku girmiyor. ‘Cinayetten hapishaneye girenlerin fotoğraflarını elleri görünecek şekilde çekip bana gönderin’ diyor. Koleksiyonda suçlu albümleri var. O fotoğraflara bakıp ortak bir nokta olup olmadığını inceliyor. Fotoğraflardan karakter analizi yapmaya meraklı biri. Bir yere birini atayacağı zaman mutlaka fotoğraflarına bakıyor.”
Kaynak : Prof. Dr. Melek Özyetgin
Tumblr media
23 notes · View notes
ekip · 9 months
Text
Birtakım değişiklikler
🌟 Yenilikler
OpenAI'ın GPTBot'una yaptığımız gibi, Common Crawl arama robotunu da Tumblr içerikleri üzerinde veri kazıma yapmaktan caydırmaya başladık.
Masaüstü panonun, ekran okuyucu ve benzeri araçlarla daha kolay erişilebilir olması için gönderi başlıklarındaki blog ismi bağlantısına rel=“author” ekledik.
Tarayıcı /search arama sayfalarındaki arama çubuğunu, kenar çubuğundan kaldırıp sayfanın merkez kısmına taşıdık.
Geçenlerde bahsettiğimiz RB başlığı dekorasyonu deneyinde yer alan kullanıcılarımız, "Gönderi sahiplerinin resmi görünsün" seçeneği de açıksa grup blogu gönderilerinde yine avatar görmeye devam edecek.
Masaüstü gelen kutusundaki bir gönderim üzerinden birisini engellerken artık hem ikincil (alıcı blogsa) hem de birincil blogundan engelleyebiliyorsun.
Masaüstünde, desteklenen tüm dillerin yerelleştirilmiş sayı biçimlendirmesi üzerinde iyileştirmeler yaptık.
Bundan böyle oturum açmadan tarayıcı üzerinden blog önizlemesini görüntüleyen kullanıcılar, bir süre gezdikten sonra oturum açma talebiyle karşılaşabilir.
"Önce en iyiler" seçeneği açık olan kullanıcılarımıza "Hepsini gördün!" mesajı göstermeyi denemekteyiz.
🛠 Düzeltmeler
Blogların sahip olduğu abonelik sayısının hatalı çıkmasına yol açan bir hatayı düzelttik.
Masaüstü gönderi düzenleyicide, "Devamını oku" bloku altında yer alan fotoğraf albümleri düzgün görüntülenmiyordu. Bu sorun giderildi.
Kompakt (keşfet sayfasının ızgara görünümünde olduğu gibi) gönderilerin başlığına bazı iyileştirmeler uyguladık. Artık başlıkta yer alan uzun blog isimleri, rozetler ve Takip et düğmesi, kelimeyi yarıda kesecek şekilde ikinci satıra sarkmıyor ve her öğe muntazam hizalanıyor.
Safari'de "Bloglar" menü öğesinin yanında madde işareti çıkmasına yol açan bir sorun vardı, düzelttik.
Masaüstü gönderi düzenleyicinin geri al/yinele fonksiyonunda birtakım sorunlar vardı. Bu konuda epey yol katettik (sen de fark edersin diye düşünüyoruz).
Masaüstünde anonim soruların avatarları boş gözüküyordu, bu sorunu düzelttik.
Masaüstü gönderi düzenleyicinin HTML ve Markdown modlarında "tümünü seç" deyince bazen düzenleyicinin dışında yer alan metin de seçiliyordu. Bu sorunu düzelttik.
Bazı kullanıcılarımız bir aramaya hashtag (#) ile başlayınca o etikete ait sonuçlar görmek yerine arama sonuçları alıyordu. Bu sorunu düzelttik.
🚧 Üzerinde çalıştıklarımız
Etkinliklerdeki yeni sekme/renkli öğeler güncellemesinin geri kalan kısımlarını da Android'e getirmeye devam ediyoruz.
Yardım dosyalarımızı güncellemek için ekip olarak harıl harıl çalışıyoruz. Kafanda soru işareti bırakan ya da tarihi geçmiş bir bilgi görürsen lütfen bizimle paylaş!
🏴‍☠️👒
🌱 Yakında sunulacaklar
RB tasarım güncellemesiyle ilgili düşüncelerinizi dikkatle dinledik ve bu konuda neler yapabileceğimizi tartışıyoruz. Teşekkürler!
Bir sorun mu yaşıyorsun? Destek Talebi gönder, en kısa sürede sana geri dönelim!
Geri bildirimini paylaşmak ister misin? Üzerinde Çalıştıklarımız  bloguna göz at ve aklındakileri topluluğumuzla masaya yatır.
Bu gönderileri başka dillerde de takip etmek için diğer ülkelerin Ekip bloglarına göz at!
13 notes · View notes
senkilomuverdin · 2 days
Text
Geçen gün Spotifyda Daft Punk'ın Random Access Memories albümüne denk geldim. Dinlediğim bir grup değil de, 34 yaşında şu oluyor, çıktığı günü lise ve üniversiteden hatırladığım albümler 2000'lerin en iyi albümleri tarzı nostaljik playlistlere falan giriyor.
Ergenlikte kız arkadaşım olmadı, ilk kız arkadaşım üniversite 2'deydi. Biraz kasvetli, iki tarafın da ne yaptığını çok bilmediği bi ilişkiydi. Ne bileyim kız arkadaşımın sevmediğim arkadaşlarıyla dandik Türk üniversitesi etkinliklerine, arkadaş gruplarına falan gidiyorduk. Ama onla ayrıldığımız dönemde çok rakınrol bir deneyimim oldu.
Alternatif çocuklar grubu vardı ünide, kendi arasında takılan, insanı bunlar acaba satanist olabilir mi vampir olabilir mi gibi tedirgin eden. Amerikan lise filmlerindeki gibi. O grubun sarışın uzun saçlı liderinin sevgilisi bir şekilde benle konuşmaya başladı. Ben flört falan nasıl edilir hiç bilmediğim için normal konuşuyorum. Bir baktım evine çağrılmışım. Evinde de baya beceriksizce davrandım. Sonraki haftalardaysa kızın beni biraz takılıp siktiretmek niyetinde olduğunu açık açık söylemesine rağmen anlamadım. Neyse yani konu beceriksizliklerim değil de.. ilk kez bir kadınla heyecanlı bişiler yaşadığım olaydı. Sonrasında da çok maceralı bir hayatım olmadı.
O kızın evine gittiğimde Random Access Memories albümünü dinletmişti bana. Yeni çıktı diye. Şöyle bir duygu oluyor bende o albümü şimdi dinleyince. Çocuklarım olsa, onlarla Super Bowl'u izlerken half timeda anlamadığım yeni bir müzisyen çıksa, duvardaki eskimiş konser posterini gösterip "hey işte bu gerçek bir müzikti. Springsteen'in 88 Madison Garden Amerikalı olmakla gurur duyuyorum konseri.. hala hatırlıyorum. İlk kez orada bir kızla second base'e geçmiştim. "
Öyle yani.
5 notes · View notes
sarkisozumm · 24 days
Link
2 notes · View notes
kilicinibirakdagel · 1 month
Text
ee ne dinliyoruz? -1-
Tumblr media
~ son feci bisiklet
Bugün inceleyeceğimiz grubumuz Son Feci Bisiklet. 2011 yılında Ankara'da kurulmuştur. Elektrogitar ve klavyede Erkin Sağsen, davulda Can Sürmen, bas gitarda Ozan Özgül ve vokalde Arda Kemirgent bulunuyor. Onları yaklaşık 7 yıldır dinliyorum hatta ilk gittiğim konser onlarınkiydi.
Bu grubu keşfettiğim zamanlar bana kalırsa grubun top zamanlarıydı. Arda'nın sesi, Erkin ve Ozan'ın enerjikliği, tabiki de Can'ın uyumu çok ayrıydı. Yeni bir grup olduklarından hevesli ve azimliydiler de. Daha üretken oldukları zamanlardı. Dinleyicisi az ama daha samimiydi. Herkes ' ergen kitleye hitap ediyor ' dese de yanlış anlaşılacak bir şey görmüyorum. Çünkü benim de ergenliğimde dinlediğim ve şu anki müzik zevkime yön veren bir gruptu. İlk albümleri 'son feci ep' amatörceydi yine de ilk Türkçe alt rock örneklerindendi. sonralarında paylaşılan tekliler ve 'vesaire' ile 'kötü şeyler' albümleri ile epey gelişmişlerdi. Dinleyici sayısı büyümüştü ve bence " dinleyici sayısının artması çok iyi oldu, tarzları iyice belli oldu mükemmel şeyler olacak" demiştim. Ta ki 2020'de çıkardıkları 'sistemik' adlı albüme kadar. Yeni bir tarz denemişlerdi ve bana kalırsa kendileriyle bağdaştıramadığım bir albümdü. Zaten sonrasında da iki tekli çıkarıp dağıldılar. Üyelerin hepsi müzik kariyerlerine yalnız devam etmek istediler lakin sektöre ayrı ayrı tutunamadılar. Onlar da bunu fark etmiş olacaklar ki geçtiğimiz günlerde tekrar birleşip "telefon" adında bir tekli çıkardılar. Beğendiğim bir tekli oldu. Kendi tarzlarını belli eden bir şarkı yapmışlar. Umarım ki ileriki zamanlarda da daha iyi işlerine tanık oluruz.
En sevdiğim albümleri : Vesaire
Onlardan sadece 3 şarkı dinleyecek olsaydım :
1- Çukurcuma
2- Viva la Vadi
3- Gece
eğer yorumlamamı istediğiniz başka gruplar veya şarkıcılar varsa aşağıya bekliyorumm
2 notes · View notes
se-a-ser · 1 year
Text
küçükten beri abimin ve benim teknoloji merakımız vardı. sadece teknoloji de değil yeni ürünler, sıra dışı, nadide şeyler falan ilgi alanımıza girerdi. bu durumun toplumdaki ilk karşılığı da müthişti. mahallelinin televizyonlarını ayarlamak :)
aslında konu başlığı aynı olsa da bir yerden sonra abimle ayrışıyorduk. o almayı, satmayı, tamir etmeyi seviyordu bana ise "ziyan olmasın bari" diyerek kullanmak düşüyordu
bit pazarından arızalı uzaktan kumandalı araba alırdı mesela. sağlam hali bizim için ve tüm mahalle için ulaşılmaz olan bu arabalar ufak bir tamirle çalışırdı. bütün mahalle UFO muamelesi yaptığımız aracın peşine dolanırdık
en güzel, en büyük uçurtmayı (çıtalı derdik) o yapardı ben/biz uçururduk. en güzel bilyalıyı (eskilerin ATV'si) o yapardı biz binerdik. en iyi bisikleti alırdı biz sürerdik
evimizin yanında, aynı binada küçük bir dükkanımız vardı. burada hem abim tamiratla uğraşırdı hem de ben okuldan gelince harçlığımı çıkarmak için bir şeyler yapardım. abim genelde dükkanda durmazdı. mahallenin gençlerinin buluşma noktası olmuştu
bu dükkanda çok iyi bir müzik sistemimiz vardı. kaset çalar kısmı ayrı, anfisi ayrı, ekolayzer ayrı falan ama... bunlar birbirine "uzay montaj" denen tabirle bağlıydı. yani kaset değiştirirken yanlış bir hareket yapsan dumanlar çıkar bir şeyler bozulurdu
bir de deli gibi kaset alma alışkanlığı vardı, dinlemese bile... yüzlerce, binlerce. ben de mahalleye DJ'lik yapardım bir nevi işte. karışık kasetler doldururdum, popüler ne varsa çalardım... ama mahallenin teyzelerini kızdırmadan tabi. onların da gönlünü hoş tutardık muhakkak
böylelikle müzik konusunda otorite olmuştum nerdeyse. bütün albümleri bilmek bir yana aranjörü kimmiş, bas gitarı kim çalmış...
sonra bu akıllım gitti Yamaha Org aldı, hem de arızalı da değil sıfır. bir süre bakıştık, demo şarkılarını dinledik falan derken baktık böyle olmayacak bir de onu çalmayı öğrenmek zorunda kaldım ;) sonra misafirlere, sonra eşe dosta, kınalara, düğünlere derken öyle devam etti
askerde de işime yaradı. koca Erzurum/Oltu'da tek müzik yapan mekan ordu eviydi. ben de oranın tek müzisyeniydim. hem üst düzey rütbelilere çalardım hem de yöre halkının etkinlerinde. bir keresinde dikiş kursundaki kızların mezuniyet eğlencesi vardı, perde arkasından çalmıştım :)
...
ya aslında konuyu bir yerlere bağlayacaktım hem uzadı, hem mecrasından saptı ama güzel oldu, kalsın böyle
16 notes · View notes
ottoman-empire · 1 year
Text
Tumblr media
Bursa Ulu Cami ve çevresi
II. Abdülhamid Fotoğraf Albümleri / 2023
10 notes · View notes
musfika-hanim · 1 year
Text
üşenmesem bende paylaşırdım çocukluk hatta bebeklik fotoğrafım bilem var da, bazanın altından fotoğraf kutusunu bul, albümleri ara vs üşeniyom
12 notes · View notes
bohemkokusu · 6 months
Text
Tumblr media Tumblr media
Caniko'nun pati attığı albümleri çalıyoruz..
4 notes · View notes
bugunbirazleylayim · 1 year
Text
Albümleri karıştırıyoruz da bebekken çok tatliymisim yaa annem iyi ki çocukken berra inşallah evladın da senin gibi olur diye beddua vermiş bana ahhahshsj
11 notes · View notes